Road House (~ La taberna del camino) ' Filminin Konusu : Road House is a movie starring Ida Lupino, Cornel Wilde, and Celeste Holm. A night club owner becomes infatuated with a torch singer and frames his best friend/manager for embezzlement when the chanteuse falls in love with him.
Les disparus de St. Agil(1938)(7,5-702)
Joe Hill(1971)(7,4-590)
Les orgueilleux(1953)(7,4-698)
Tension(1949)(7,3-2247)
Ådalen 31(1969)(7,2-1376)
The Street with No Name(1948)(7,1-2402)
Maigret et l'affaire Saint-Fiacre(1959)(7,1-951)
Volpone(1941)(7,1-311)
Sea Sorrow(2017)(7,0-231)
La minute de vérité(1952)(6,9-264)
Son frère(2003)(6,7-1770)
Les beaux jours(2013)(6,3-1426)
magosa'da bulunanı çevrede adam gibi müzik dinleyebileceğiniz nadir mekanlardan. bilardo masası ve fena olmayan dekorasyonuyla kısa famagusta günlerime renk kattı ancaaaaak; -fıçı bira yok. tombul şişe 6 ytl.. -koltuklar rahatsız.-sert işletmeci bayanla hangi dilde konuşacağınıza karar veremiyorsunuz ve sanki müşterilerden bıkmış gibi bir hali var.-playlist birkaç akşam sonra bayıyor. aynı şarkılar çalıyor hep. bir defasında saat başına 3-4 rhcp çalıyorlardı.not: girişindeki bouncer arkadaş stoke city montu giyiyordu ben oradayken. dünyanın neresinde görsem tırsacağım bir kişi varsa o da stoke city montu/şapkası giyen biridir. bu yüzden içeri girerken ve içerde dikkatli olmak gerekiyor.
(avedis - 21 Şubat 2009 23:14)
mekanın bar kısmında, duvarda, her okuduğumda beni gülümseten aşağıdaki yazı yazar:"don't drink water, fish fuck in it."
(long live rock n roll - 24 Şubat 2010 22:51)
klasik bir senaryoya sahip olsada güzel müziklere sahip bir film. hele filmin sonundaki şarkı bütün jeneriği izlettirebilir insana.
(anti silence - 28 Şubat 2010 03:07)
londra covent gardenda bulunan, grupların canlı performans sergilediği, bazı günler karaoke yapan, karaokeyi grup çalarken söyleten mekandır. barmenleri çok şıktır ve hepsinin barmen yarışmalarından ödülü bulunur, adamların eli dursa götleriyle kokteyl hazırlamak gibi yetenekleri vardır. içerde dünyanın her yerinden envai çeşit millet görme şansına da sahipsiniz. damsız girersiniz, o kapıdaki sırada beklerken acaba alırlar mı lan diye yanınızdaki dallamaya bakmanıza da gerek yoktur.
(cadiyeke - 8 Eylül 2011 16:53)
ileride bir blues grubu kurarsam almak istediğim isimdir birader bu. ne güzel isim lan...
(dis - 25 Eylül 2011 17:29)
family guy'dan peter griffinin en sevdigi filmdir.
(madeintaiwan - 20 Haziran 2012 10:51)
antalya kaleiçi'nde yarak gibi bir bar afedersiniz. bir de sahibi var ki artist mi artist. müşteriyi kontrol altına almak isteyen, kendi mekanına dahil olmayan sokaktaki duvara oturan insanlara bile kendince racon kesmeye çalışan, her boka patronluk taslayan bir herif. ulan millet mekanında oturuyormuş gibi yapıyor, gidip tekelden bira alıp geliyor haberin yok. en azından senden 5 liralık birayı 10 liraya alıp içene saygı duy. bir daha gideni siksinler zaten o ayrı mevzu da belki okursun burayı diye söylüyorum; saçmalamayın lan, biraz mantıklı olun. değişik, orijinal ya da ne bileyim aktivist veyahut düşünceli olacağız diye işin bokunu çıkarmaya gerek yok. kasmayın lan bu kadar. rahat olun biraz. tiksindim yeminlen bu tarz mekanlardan da bu tarz insanlardan da. zaten dedim ya sorun bende sizde değil olum valla lan. hep benim yüzümden. siz pamuk şeker gibi insanlarsınız ne de olsa. bi de götüm ağrıdı diye duvardan kalkıp egemene yaslayan kız sen de az kaşınmıyorsun da neyse ki egemenin hatırı var.
(ugandamilliegitimbakani - 14 Ağustos 2014 03:58)
road house bir köşede dursun, sadece house kelimesini bile duyduğu anda "roodhavsss" diyesi gelmeyen bizden değildir.(bkz: family guy)
(mollylight - 14 Şubat 2016 00:39)
alkolle tanismamizla sevismeye baslamamiz arasindaki zaman dilimine ev sahipliği yapan, mağusa'nın en popüler barı. mükemmel insan, ulu sahibe christine ile tanışmak ve yanında çalışmak zevkini yaşayabildiğim, geçenlerde son dört yıldır ilk defa üç hafta gibi bir süre gitmediğimi anladığımda çıldırdığım, sigara gibi bir türlü vazgeçemediğim,çalıştığım dönemde nefret ederken bile içten içe sevdiğim, sahibi metin'i alternatif ve yeni müzikler çalması için ikna etmeye çalıştığımız, her gece rhcp-otherside'ı mutlaka çalan, müzikleri baymış, insanları alışıldık, araç değil amaç haline gelmiş, kollektif yalnızlık cumhuriyeti(bkz: bullshit corner)
(ehoes - 6 Eylül 2005 01:23)
neden bu kadar sevdiğimi halen anlayamadığım b film. kör bir beyaz için müthiş blues yapanjeff healey'in varlığı mı, kelly lynch'in duru güzelliği mi, karakterlerin karikatürize halleri mi, sam elliott'un karizması mı bilmem ama bu filmi her seyredişimde mutlu olurum. ahır damındaki sevişme sahnesinin 90'ların kült sahnelerinden olduğunu da söylemek lazım.
(feritciva - 17 Ocak 2006 13:25)
Yorum Kaynak Link : road house