Süre                : 1 Saat 30 dakika
Çıkış Tarihi     : 01 Mayıs 2011 Pazar, Yapım Yılı : 2011
Türü                : Cinayet,Drama,Gizemli
Ülke                : İngiltere
Yapımcı          :  ITV Studios
Yönetmen       : William Sinclair (IMDB), Paul Gay (IMDB)(ekşi), Peter Hoar (IMDB)(ekşi), Paul Whittington (IMDB)(ekşi), Thaddeus O'Sullivan (IMDB), Daikin Marsh (IMDB), Marek Losey (IMDB), Jamie Childs (IMDB), Lee Haven-Jones (IMDB), Farren Blackburn (IMDB), Adrian Shergold (IMDB), Edward Bazalgette (IMDB), Julian Holmes (IMDB), Paul Cotter (IMDB), Dusan Lazarevic (IMDB), David Richards (IMDB), Stewart Svaasand (IMDB), Jill Robertson (IMDB), John Hayes (IMDB), Louise Hooper (IMDB), Chris Baugh (IMDB), David Leon (IMDB), Carolina Giammetta (IMDB), Declan O'Dwyer (IMDB), Lawrence Gough (IMDB)
Senarist          : Marston Bloom (IMDB)(ekşi),Stephen Brady (IMDB)(ekşi),Gaby Chiappe (IMDB),Ann Cleeves (IMDB),Steve Coombes (IMDB)(ekşi),Rob Gittins (IMDB),Martha Hillier (IMDB),Helen Jenkins (IMDB),Glen Laker (IMDB),Paul Logue (IMDB),Robert Murphy (IMDB),Paul Rutman (IMDB),Colin Teevan (IMDB),Paul Matthew Thompson (IMDB),Gary Young (IMDB)
Oyuncular      : Brenda Blethyn (IMDB)(ekşi), Jon Morrison (IMDB), Riley Jones (IMDB), Kenny Doughty (IMDB)(ekşi), David Leon (IMDB)(ekşi), Kingsley Ben-Adir (IMDB), Paul Ritter (IMDB)(ekşi), Tom Hutch (IMDB), Sonya Cassidy (IMDB), Lisa Hammond (IMDB), Cush Jumbo (IMDB), Clare Calbraith (IMDB), Noof Ousellam (IMDB), Ibinabo Jack (IMDB), Wunmi Mosaku (IMDB), Christopher Colquhoun (IMDB), Mia Wyles (IMDB), Paul Kaye (IMDB), Faye Ormston (IMDB), Graham Saxon (IMDB), Steve Evets (IMDB), Olivia Armstrong (IMDB), Martin Oldfield (IMDB), Lloyd Mullings (IMDB), Alex Atchison (IMDB), Bernard Sparkes (IMDB), Peter Davison (IMDB), Neil Armstrong (IMDB), Amber Britton-Dyer (IMDB), Elizabeth Carling (IMDB), Tim Dutton (IMDB), Ben Aldridge (IMDB), Dean Andrews (IMDB), Christine Bottomley (IMDB), Juliet Aubrey (IMDB), Lolita Chakrabarti (IMDB), Amy Cudden (IMDB), Judi Earl (IMDB), Jessica Barden (IMDB), Naomi Bentley (IMDB) >>devamı>>

Vera (~ Ett fall för Vera) ' Dizisinin Konusu :
Vera is a TV series starring Brenda Blethyn, Jon Morrison, and Riley Jones. With her caustic wit and singular charm, DCI Vera Stanhope and her team face a series of captivating murder mysteries set against the breathtaking...


  • "yasaklanan olgulardan ve nefsin arzularından uzak durmak. sufi terminolojide nefs-i levvame de denir."
  • "bir kadına verilecek güzel isimlerden bir tanesi"
  • "italyanca'da dogru(sıfat olarak kullanılır.)"




Facebook Yorumları
  • comment image

    does anybody here remember vera lynn ?
    remember how she said that
    we would meet again
    some sunny day ?

    vera ! vera !
    what has become of you ?
    does anybody else here
    feel the way i do ?

    şeklinde sözleri olan, the wall albümünde yer alan pink floyd şarkısı, bundan dolayı kızkardeşimin adı.


    (merlin - 4 Nisan 2002 16:33)

  • comment image

    büyülü bir kelime sanırım. her dilde ''arzulanan'' bir anlamı var. bir dilde inanç, bir dilde doğru demek. bir dilde günahtan sakınma, korunma, kötülükten hassasiyetle kaçma demek, birinin dilinde onu şair eden, gel deyince gelinen, kal deyince kalınan demek


    (jondaff - 4 Temmuz 2008 00:49)

  • comment image

    yasaklanan olgulardan ve nefsin arzularından uzak durmak. sufi terminolojide nefs-i levvame de denir.


    (lazarus - 21 Kasım 2002 18:27)

  • comment image

    takvâ, sakınma, korunma, günahtan hassasiyetle kaçma ve korkma, haramlar bir tarafa, şüpheli olan şeylerden, mâlâyânî ve boş şeylerden uzak kalma. vera', kısaca "dînî hükümlere riayette titizlik" manasına gelir.

    vera, hayırlı ve övgüye değer amellere sarılıp, geçici dünya hevesi peşinde koşmayı terketmeyi gerektirir. yine vera, emredilen ve nehyedilen bütün dinî hükümleri teferruatı ve incelikleriyle tatbik etmeyi gerektirir. bunun gereği olarak, ağızdan giren ve çıkanın allah ve rasûlünün sevdiği şeyler olmasına dikkat etmek, günaha düşmekten ve harama bulaşmaktan kaçınmak için şüpheli şeylerden uzak durmak, zerre kadar da olsa kimsenin hakkını üzerine geçirmemek vera'dır. hz. ebû bekir (r.a), "bir nevi harama düşeriz korkusuyla yetmiş çeşit helâli terkey-ledik" sözüyle vera' örneği sergilemiştir.

    gereksiz şeyleri terketmek demek olan "mâlâyânî"yi terketmek de vera cümlesindedir. zaten hz. peygamber (s.a.s) bir hadîsinde, kişinin lüzumsuz şeyleri terketmesinin o kişinin islâmî güzelliği gereği, bir başka deyişle islâmî iyi anlayıp uyguladığının delili olduğunu söylemiştir (tirmizî, zühd, 11; ibn mâce, fiten, 12).

    haramda vera' (kaçınmak) dindarlıktır. lakin bunun da dereceleri vardır. gazâlî vera'nın dört derecesi olduğunu söyler:

    1- haram olan şeylerden kaçınmak,

    2- şüpheli şeylere karşı korunmak (ki bu salihlerin vera'ıdır);

    3- harama sebep olması ihtimalini düşünerek helalî terketmek (ki bu muttakilerin vera'ıdır).

    4- her ne kadar kendini harama düşürmeyecekse de, allah'a yakınlığının artmayacak şekilde ömrünün bir kısmının boşa geçeceği korkusundan dolayı, bütün mevcudiyetiyle allah'a teveccüh edip, allah'ın dışında her şeyden yüz çevirmek (ki bu da sıddıkların vera'ıdır) (gazali, ihya, i, 25, ii, 95). vera'nın en düşük seviyesi allah'ın nehyettiklerinden sakınmak, en yüksek seviyesi de allah'ı zikirden alıkoyacak her şeyden kaçınmaktır. şurasını belirtmekte yarar vardır ki sûfiler, mübah olmadığı konusunda en küçük şüphe bulunan hususlardan da haramdan kaçınır gibi kaçınırlar; şüpheli şeylere girmenin kendilerini harama sürükleyeceğinden endişe ederler. ayrıca helal ve mübah olduğu kesinlikle bilinen şeylerin ihtiyaç ve zaruret miktarından fazla olan kısmını da terkederler. bu konudaki fikir ve davranışları herkes için değil kendileri gibi olmak isteyenler için örnektir. yoksa allah'ın helâl kıldığı şeyleri, mubahları haram kılmak hiçbir kimsenin haddi değildir ve tehlikelidir.

    vera ile zühd arasındaki fark, vera şüpheli şeyleri, zühd ise ihtiyaç fazlasını terketmektir. vera yı takva kargılığı alanlar olsa da vera', takvanın ileri bir merhalesidir. vera'nın sevabı ve neticesi, âhirette hesabın hafif olmasını sağlar.


    (sentinus - 11 Mayıs 2010 13:45)

  • comment image

    sarkilara hikayeler yazmayi severim ben. bende biraktiklari izlerle yuruyorum hayatta ya da sarkilar bana fon muzigi oldukca karaliyorum bir kenara; oyle bir sey iste, neyse...

    ilk duydugumda beni gulumseten bir sarki var bu ara. 11 yillik istanbul maceramda, her seye ragmen moralimi bozmayip, guzel bir sarki bulmayi basardigimdan belki de, bilemiyorum. hain, dinledikce, klibini izledikce guzellesen bir sarki ama soyleyecegim bu degil.

    hain'i dinliyordum az once, izlemek istedigim dizinin inmesini beklerken. derken facebook'ta bir fotograf gordum. lisedeki resim ogretmenim ve onun imza gunune katilanvera grubu. "eski ogrencilerim canberk ve dunyacan" yazmis mehmet hoca, gururumuz diyerek. o an oyle garip geldi bana iste, ne desem bos...

    ayni koridorlarda yurumusuz, ayni siralarda oturmusuz. ayni konserlere gitmisiz, belki ayni insanlarla, o boktan sehirdeki ayni mekanlara takilmisiz, ayni masalarda yemek yemisiz farkli zamanlarda. ayni kisir sehrin sokaklarinda yuruyup, ayni guzel ama zehirli sehre gelmisiz. birbirimizi hic tanimadan, bambaska hayatlar yasamisiz. ama is bu sarkiya geldiginde, oyle ayni ki hisler! sanki, bir sekilde kollektif bir bilincle sozler yazmisiz da o isyanla soylemisiz. moral bozmamisiz da buralara gelmisiz iste, hic bilmeden, guzel bir sarkiyla...

    cumartesi aksami evde oturmak oyle boktan falan gelmiyor su an. seviyorum bu grubu. hatta su an buyudugumuz memlekette konser verirken onlar, simdi actigim buz gibi birayi onlar icin kaldiriyorum. birbirimizi hic tanimasak bile, ayni tastan duvarlari onumuze koyan bu sehirde yaya kalmisiz madem zamaninda; serefe!


    (hwinore - 23 Şubat 2013 23:34)

  • comment image

    yakinen tanıdığım birisinin yazılımında çalıştığı yazarkasa pos makinesi. 4-5 ay içinde bütün bankalar bu aleti kullanmak zorunda kalacak. temmuz ayından itibaren mobil nitelikli bütün pos cihazlar bu markadan olacak. ve bilin bakalım üretimini yapan firmanın sahibi kim? evet tayyip'in kardeşinin oğlu. yine birileri milyonları götürecek sevgili halk.

    edit: bu arada reklamlarda çıkan boktan görünümlü cihazın değeri 590 euro ve artık makineler bankaların değil direk işletme sahiplerinin olacak. alet başına 590 euro ödeyecek işletmeler. temmuz'a kadar geçiş zorunlu ve başka firmaların üretmek için yeterli zamanı olamayacak. o zamana kadar zaten bu aleti alan işletme sahibi bir daha gidip başka firmadan da almaz zaten. tekel olmak böyle bir şey işte.

    edit2: (bkz: http://www.retailturkiye.com/…ilki-gerceklestiriyor)

    edit: vayamk uyardı fiyatı 540 euroymuş.

    edit: bir uyarı da comptrol'dan geldi.
    http://www.gib.gov.tr/index.php?id=428&tx_ttnews[tt_news]=2258&tx_ttnews[backPid]=193&cHash=5d5e4912fd
    http://www.gib.gov.tr/…li_bilgiler/yeninesilokc.pdf


    (keymark9 - 8 Mart 2013 19:39)

  • comment image

    hemze ile yazılan verâ, öte, arka anlamlarına gelir. buradan hareketle mavera, bir şeyin ötesindeki demektir. maveraünnehir adının kaynağıdır.

    ayın ile yazıldığında vera, sakınma, çekinme, korkma gibi anlamlara gelir ki haramlardan kaçınmanın bir derecesi olarak tasavvuf yolunda bir duraktır.

    vera aynı zamanda halk, âlem, yaratılmışlar, yaratıklar demektir.


    (wip - 15 Ağustos 2016 02:28)

Yorum Kaynak Link : vera