colonel abrams şarkısı. ayrıca boards of canada tarafından orijinalinden iyi olan cover'lara girecek şekilde coverlanmıştır.

should i listen what you say
or listen what your folks say?
it's a tough decision to make
i don't really wanna lose you
but i don't want your folks to
turn me over to the hands of the law

i guess they think that
i'm not good enough for you
i can tell the way they act and their attitudes
as the tears roll from my eyes
i feel the hurt inside
as i reach out to you saying i'm so confused?

i'm trapped
like a fool i'm in a cage
i can't get out see i'm trapped
can't you see i'm so confused?
i can't get out

see i'm trapped
like a fool i'm in a cage
i can't get out see i'm trapped
can't you see i'm so confused?
i can't get out

if you love one another
why should you let this go further?
can't you see it's gonna pull us apart?
if you think i can't afford to
support you if you want to
ever think about ever settling down

i guess they think that
i'm not good enough for you
i can tell the way they act and their attitudes
as the tears roll from my eyes
i feel the hurt inside
as i reach out to you saying i'm so confused?

i'm trapped
like a fool i'm in a cage
i can't get out see i'm trapped
can't you see i'm so confused?
i can't get out

see i'm trapped
like a fool i'm in a cage
i can't get out see i'm trapped
can't you see i'm so confused?
i can't get out

can't you see i'm so trapped?
and i don't know what to do
can't you see i'm so trapped?
so in love with you

can't you see i'm so trapped?
and i don't know what to do
can't you see i'm so trapped?
so in love with you

can't you see i'm so?
can't you see i'm so trapped?
so in love with you

i'm going out of my head
it seems i'm crazy for you
i'm going out of my head for you

can't you see i'm so trapped?
can't you see i'm so trapped?

see i'm trapped and i'm so confused
i'm like a man in a cage
and i'm so in love with you
i'm trapped your thoughts are in the way
and i don't know what to say you see i'm trapped

oh i told myself if i ever love again
well i'm gonna do about it say it again trapped
oh baby i'm trapped

can't you see i'm so trapped?
i'm so confused i'm like a man in a cage
and i'm so in love with you love with you
love with you

i'm trapped feel so confused
so impressed hey i'm so in love with you
oh i'm trapped baby oh i'm trapped baby
oh i'm trapped baby

can't you see i'm so trapped?
and i don't know what to do
can't you see i'm so trapped

out of my head
it seems i'm crazy for you
i'm going out of my head for you

girl what i'm gonna do about it?
but it's so confusing i'm so confused
it's your fault you're in the way
i don't know what to say

you see i'm trapped
and i don't know what to do
i'm like the man in a cage
and i'm so in love with you

i'm going out of my head
it seems i'm crazy for you
i'm going out of my head for you

i'm going out of my head
it seems i'm crazy for you
i'm going out of my head for you

can't you see i'm so trapped?
and i don't know what to do
can't you see i'm so trapped

colonel abrams için;

http://www.youtube.com/watch?v=cxn2nszrats

boards of canada için;

http://www.youtube.com/watch?v=eiffvd_o_jy

(archidead - 21 Eylül 2011 21:01)

kobe tai'nin rol aldigi super porno klasigi.

(rocco - 1 Mayıs 2004 21:34)

şu ahir ömrüme ingilizi, amerikanı, iskandinavı, türkü, korelisi yetmemiş gibi bir de izlanda menşeli bir dizi eklememe sebep olan/olacak polisiye.

izlanda'nın ruv kanalında yayınlanıp 28 şubat'ta final yapmış aynı zamanda izlanda televizyon tarihinin en pahalı yapımıymış. tabii izlanda ve danimarka dillerine hakim olmadığımız için dizinin dikkatimizi çekmesi bbc four sayesinde oldu. her cumartesi 2 bölüm yayınlayarak geçtiğimiz günlerde de bbc four'da da finali yaptı dizi.

bbc four versiyonu ingilizce altyazılı olduğu için daha önce birkaç iskandinav dizisinde yaşanan altyazı sorunu bunda yok (ingilizce altyazısı uzun bir süre çıkmayan/bulunmayan diziler oldu).

türkçe altyazılısı da dizi sitelerinde yavaş yavaş yerini almaya başladı, zorlayıcı bir dili yok dizinin, 10 güne tüm bölümler çevrilmiş olur muhtemelen, 1 2 bölüm ilgi görürse tabi.

biraz konusundan bahsedeyim. küçük bir izlanda kasabasında balıkçı teknesinin birinin kancasına sadece gövdeden ibaret bir erkek cesedi takılır, o esnada da danimarka'dan gelen bir yolcu gemisi limana yanaşmak üzeredir.

polis şefimiz andri cesedin bu gemiden atılmış olabileceğinden şüphelenir ve yardım istemek için görüştüğü reykjavik'teki profesyonel ekibin de telkiniyle onlar gelene kadar gemiden kimsenin inmesine izin vermez. amma velakin hava şartları zorludur ve beklenen ekibin uçağı bir türlü kalkamaz ve soruşturma yerel polislerimize kalır. açılışımız özet olarak böyle oluyor.

aha bu da fragman'ı.

(nickimneolsunbilmemneolsun - 16 Mart 2016 07:45)

baltasar kormakur'un imzasının olduğu dizidir.

http://www.imdb.com/…odes?season=1&ref_=tt_eps_sn_1

(uzunada1969 - 19 Mart 2016 21:18)

ilk iki bölümü ile izlanda hevesimi körüklemiş dizi.

öyle karlı öyle buzlu.

miss.

baltazar'ı da tanımam.

(soloz - 21 Mart 2016 13:21)

izlanda'da insan isimlerinin çok ama çok güzel olduğunu bu dizi sayesinde farkettim. thorhildur ne güzel bir kız ismidir.

forbrydelsen'de ölen kızın pederi olarak tanıdığımız göbeklı dayı burada gemi kaptanı olarak karşımıza çıkıyor.

yer yer bizim yerli dizileri andıran yavaşlığa ve minnacık gelişmelerin çok büyük vukuatlarmış gibi lanse edildiği sahnelere düşse de dünyanın ucundaki buzlar içinde bir günlük hayatı iyi şekilde konu ediyor. bu bakımdan beğendim. takip ediyorum.

(kusmuk - 21 Mart 2016 14:15)

spoiler içerebilir.

iskandinav ülkelerine meraklı olanların izlemesi gerektiğini düşündüğüm dizi. beklentileri hemen hemen her anlamda karşılıyor:

soğuk : var
kar : var
sır saklayan insanlar : var
gizem : var
kurgu : sisli
karakterler : tuhaf
müzik : uzun uzun dinlendiren sesler
görsellik : izlanda coğrafyası / bembeyaz

tüm bunlardan ayrıca; dizi boyunca izlanda polisinin silahsız dolaşması, kasabada klise okul liman havuz otel olması hasebiyle tahminimce çok da az olmayan nüfüsa sadece 3 polis memurunun düşmesi, insanların ahlak anlayışının değişikliği gibi konular kafamda döndü durdu. o kadar romantize etmişimki iskandinav ülkelerini hiç olumsuz bir yan göremez olmuşum. rengarenk evlerin camlarına kadar dayanan karın olduğu bir coğrafyada, havanın aydınlık olma süresinin oldukca kısa olduğu bir yerde, o kadar soğukta yaşayamayacağımı bilmeme rağmen izlerken keşke oralarda yaşasaydım hissi ne tuhaf!

izlanda'ya gidip görmeyi oralarda o soğukta belli bir süre yaşamayı tecrübe etmeyi isterdim. mamafih pek de mümkün değil, orada yaşamak bir yana şöyle bir hafta tatile bile gitmek ekonomik sebeplerden imkansız gibi duruyor. ya bu dünya ne kadar adaletsiz! benim izlanda'ya gitmem için vize alabilmem, vize için gelirimin olduğunu ispat edebilmem hadi bunları sağlayabildim diyelim bir şekilde; izlanda'da bir hafta tatil yapabilmem için ciddi manada bir ekonomik bütçe ayırabilmem gerekiyor. oysa o ülkede benimle aynı koşulları olan bir başkası zart diye rahatça benim ülkeme gelip bir hafta tatilini yapabiliyor. üstelik zorlanmadan. üstelik ötesini berisini düşünmeden.

yine böyle iskandinav aşkım tutmuşken fonda sigur ros dinleyip seyyahların bloglarından iskandinav ülkelerine baktığım bir sırada yönlene yönlene sözlükte bir entry'e denk gelmiştim. kuzey ışıklarını görmeye giden bir yazar arkadaşımız şöyle yazmıştı: arkadaşlar buraya gelmek ve kuzey ışıklarını görmek için benim gibi 29 yaşınızı beklemeyin. daha erken yaşlarda gelin tecrübe edin. içimden şaka mı bu dedim. benim yaşım gelmiş 30'ların yarısına değil kuzey ışıklarını görmek daha karadeniz yaylarına gidebilmiş değilim. te allahım, gerçekten adaletsiz bir dünya...

biraz daha zorlasam peru'daki yerli kabilelerden filan bahsedebilirim, kendimde o potansiyeli görüyorum şu an, ne diyordum ben yahu, dizi için gelmedim mi bu başlığa, evet evet. andri diye bir abi var dizide acayip bir adam, koca göbekli filan. onu pek sevdim. bir de hinrika abla'nın mimikleri yüz ifadeleri oldukça iyi idi ve dizide bir adet tafarel var söylemesi. bir de magga diye bir erkek çocuğu, acayip sevimli...

aslında neden durup durup iskandinav ülkelerine öykünüyorum, medeniyet ne denli göreceli bir kavram, bir de takığım ben şu erken dönemde bireyselleştirilen çocuk eğitimine o konu, sonra ne bileyim finlilerin eğitim devrimi, soğuk ülke insanlarının azla yetinmeyi bilmeleri, gösterişten kaçınmaları vs. vs..sanırım ben konuştukça konuşabilirim.

öyle iste sevgili sözlük,
sen en iyisi beni izlanda'ya götür.

(kabak tatlisi - 14 Nisan 2016 12:30)

geçen haftasonunu kendisine adadığım gerilim ve dramın içiçe geçtiği, çekimleri, oyuncuların sadeliği ve elbette doğal şartlarıyla resmen büyülendiğim dizi.

balıkçı teknesine takılan kolu başı bacağı olmayan bir cesetle başlıyor her şey...

her yer kar buz, soğuk havayı resmen içimde hissettim üşüdüm ya hu bildiğin. tam da sevgilinin koynuna daha bi sokulup keyifle izlenecek diziymiş.

umarım devamı gelir. ki cinayeti işleyen finalde ortaya çıksa da diğer bir konu olan yapılması planlanan liman projesi masum durmuyor zaten. 3 sezonluk konu rahat çıkar.

(yy - 18 Nisan 2016 22:22)

izlandik fargo.

sadece fargo demek de dogru degil aslinda. bu tarzin [en azindan benim izledigim] ilk orneklerinden twin peaks'i david lynch yapmisti. sadece biraz daha dogaustu ogeleri mevcuttu. bu tarz derken neyi mi kast ediyorum peki? disaridan baktiginda kendi halinde kucuk bir kasaba halki iken icinde turlu gunahlari, yalanlari, kirilma noktalarini barindirabilen hikayelerden..
true detective burdan yakaladi, forbrydelsen, top of the lake.. hepsinin kendine has bir noktasi var tabi ki. trapped/ofaerd icin has nokta ise izlanda'da gecmesi [adanin kuzeyindeki siglufjordur isimli liman kasabasinda geciyor], mevsimsel ve cografi kosullarin avantaj ve dezavantajlarini, tee izlanda da bile gecerli oldugunu gorunce uzulecegimiz insan ticareti, toprak sebebiyle cikan kavgalar, oynanan oyunlar, olen insanlar gibi dunyanin her yerinde ne yazik ki gecerliligi olan evil olaylarlar birlestirmesi. ustelik izlandali insanlara dair meraki olanlarin merakini giderebilme sansi da veriyor. [insan iliskilerinde, aile iliskilerinde, ask iliskilerinde nasillar, ne tepki veriyorlar vesaire diye] ve sonuc sasilasi bir sey cikiyor: kuzeye gittikce insanlarin daha mesafeli olmasini beklerken, bu fikir yikiliyor. karsimizdakiler insan cunku. ve insan her yerde insan.
bu fikri edinmemde en buyuk etken de olafur darri olafsson tarafindan canlandirilan andri karakteri: cok insani, cok kirgin, cok vefali, cok verici bir adam. sarilmak istiyor insan sevgiyle.

biasli yaklasmadan edemeyecegim tabi ki [izlanda denilince bende 5-0 onde baslar her sey zira] ama bu yil izledigim en guzel polisiye dizi diyebilirim. ilk bolum baslar baslamaz kaleo'nun vor í vaglaskógi sarkisinin calmasi detayi olsun, dizinin acilis jenerigi olsun.. ki jenerigi, izledigim en harika jeneriklerden. tiktik: https://youtu.be/yueac8dqazg

ozetle [basta da dedigim gibi] izlandik fargo.
genisce son yilin en iyi polisiye dizilerinden.
umalim ki 2. sezonu da gelsin.

(eloise vera - 21 Mayıs 2016 14:49)

yavas yavas akan ama meraki da diri tutan bir izlanda yapimi. baltasar kormakur zaten eskiden beri iyi isler yapiyor, bu diziyi de iyi kotarmis. bir true detective hizi ve heyecani yok. fakat karli, soguk, sakin ve allahin bile unuttugu yerdeki bir izlanda kasabasinda gecen bir diziye oyle bir hiz zaten gitmezdi. burda bir ceset bulunmasi bile cok buyuk olay cunku. dizi zaten bu yuzeysel sakinligin ve sonsuz bir bosluktaymis gibi sallanan kasabanin derinlerine iniyor. insanin oldugu her yerde hikaye var. iki bile degil, bir insanin oldugu yerde. bu hikayelerin pesinde dizi ve guzel takip ediyor insan hikayelerini.

(benbirsoruisaretiyim - 22 Haziran 2016 01:35)