• "harry potter serisindeki peeves de bir poltergeist'tır."
  • "(bkz: bizi isiga gotur caroline)"
  • "besinci sinifa giderken bem dersanesindeki sinavda birinci olmama muteakkip, annemle babamin beni odullendirmek icin goturdukleri film."




Facebook Yorumları
  • comment image

    poltergeistlerin "şakacı" olanları da vardır rivayete göre. eşyaları kaybedip tekrar ortya çıkardıkları, uyurken yorganı çektikleri v.b rivayet edilir. böyle poltergeist'e can kurban tabii. lakin parapsikoloji literatüründe "vurucu ruh" anlamında kullanılır bu kelime. camları indiren, sandalyeleri duvarlara vurarak dehşet salan, sonsuzluğa mahkum edilmiş lanetli ruhlar....king diamond ağabey özellikle takmış vaziyettedir bu olguya. "the poltergeist", "my demon", "the bell witch" gibi şarkıların yanısıra "them" albümü başlığından da anlaşılacağı gibi diamond'un poltergeistlar ile haşır neşir anneannesini konu alır.


    (gregor - 11 Mayıs 2002 19:04)

  • comment image

    yeni nesil usta yönetmen vadim perelman imzasıyla yeniden çevrimi gündemde olan film. çok iddialı bir cümleye gerek yok, ama orijinali, korku filmlerinden hoşlanan birinin mutlaka görmüş olmasını gerektirecek derece başarılıydı. bu başarının en önemli nedeni steven spielberg'in oyuncu kadrosunu özellikle az bilinen oyunculardan seçerek çok isabetli bir şekilde aileye bir gerçekçilik kazandırmayı planlaması, ve onların da çok iyi oyunculuk çıkararak izleyiciyi adeta filmin içine çekmeyi başarabilmeleriydi. sonradan çocuk aktris dahil hepsinin çeşitli nedenlerle ölmüş olması da filmin lanetli olduğu tartışmalarıyla filme popülerlik kazandırdı. ikinci olarak dönemin koşullarına göre çok önemli bir bütçeyle çekilmiş olmasının da verdiği avantajla sonradan da sayısız filme ilham verecek çok efsane bir takım sahnelerin bulunuyor olması da filmin başarısının en büyük nedenlerindendi. yakın geçmişten ilk akla gelen halka filminde de kullanılan tv ile ruhların bağlantısı, ve filmin başındaki eşyaların yerine konduktan sonra kendiliğinden yeniden bozulma sahnesinin benzerinin altıncı his'te de kullanılması gibi... şimdi geriye dönüp baktığımızda dahi -dönemin de koşullarının etkisiyle- efektlerin son derece makul ölçüde kullanılmış olmasının ve bö yaparak korkutma, ya da değil kan, ölüm bile olmamasına -ve belirtmeden geçemeyeceğim, sonunun gereksiz yere biraz uzatılmış olmasına - rağmen insanı müthiş geren zekasıyla bir mihenk taşıdır bu film adeta. mgm filmlerinin başında yer alan aslan kükreme sesi de bu filmdeki canavarın ses efektidir bu arada..


    (ceseth - 28 Eylül 2008 01:29)

  • comment image

    almanca bir sözcük olup, "belalı bir ruhun gürültüsü" anlamına gelir. misal, bilinmez gürültüler, kendi kendine hareket eden cisimler, aniden hasıl olan yangınlar, erozyonlar, seller ve insan bedeninde kendi halinde ortaya çıkan çizikler falan. poltergeist olaylar genelllikle bir insandan kaynaklanırlar ki, bu şahıs özellikle bi çocuk, bakire bi kız veya genç bi arkadaşımızdır.


    (cyrano - 22 Nisan 2000 13:41)

  • comment image

    bir dönem cuma geceleri tgrtde x filesdan hemen sonra yayınlanmış bir korku dizisi. dizinin tam adı poltergeist:the legacy idi ve olaylar kendilerini bilimin açıklayamadığı şeyleri araştırmaya, çözmeye ve bunların insanlara verebileceği zararları engellemeye adamış, varlığını uzun zamandır sürdüren, çeşitli merkezlerde başında bir lider bulunan legacy evleri olan gizli bir grubun kafadan sakat bir kaç üyesi etrafında gelişmekteydi. bazı bölümlerde kötü ruhlar sağa sola saldırır dehşet saçardı, müjganla ben ağlaşırdık. güzeldi.


    (bitter - 26 Temmuz 2002 00:21)

  • comment image

    ulkemizde "kotu ruh" olarak bilinen ilki 1982 yilinda yapilan klasik korku filmi(bkz: kotu ruh)
    basrolde oynayan kucuk sarisin kiz heather o'rourke 1988 yilinda serinin ucuncu filmi ardindan bir hastalik sonucu 1 subat 1988 yilinda 13 yasinda olmustur.
    bazilari bunu filmin laneti oldugunu iddia etmektedir.
    ayrica filmin ilk bolumunu yazan kisi steven spielberg dur.


    (ahmet corleone - 20 Haziran 2000 16:09)

  • comment image

    poltergeist, genellikle “yaramaz” ve bazen kötü niyetli bir ruhun, sesler çıkararak, nesneleri hareket ettirerek veya insan / hayvanlara hücüm ederek kendi varlıklarını ortaya çıkardıkları paranormal olaya ve bu ruha verilen addır. poltergeist kelimesi, almancadaki “poltern” ( vurmak) ve “geist” ( ruh) olan iki kelimenin bileşiminden gelir. bazı poltergeist vakaları açıklanamadığı gibi gerçek ruhlarla bağlantısı olabileceği düşünülürken, başka vakalarda bu fenomenin, bir kişi tarfından bilinçsiz psikokinezi üretilmesi sonucunda oluştuğu sonucuna varılmıştır.

    sıkça raslanan poltergeist aktiviteleri, taş, pislik ve başka küçük obje yağmurları; hateket eden veya fırlatılan nesneler ( hatta büyük mobilya gibi ); yüksek volumlü sesler ve çığlıklar ; ve iğrenç kokular olarak sayılabilir. teknoloji geliştikçe poltergeist olaylarının da buna da uyum sağlandığı gözlemlenmiştir. telefondaki veya elektronik aletlerdeki parazitler ve açılıp kapanması, ışıkların açılıp kapanması gibi. pazı olaylarda poltergeist'ın, yaşayan varlıklara karşı çimdikleme, ısırma, vurma ve cinsel taciz gibi saldırılarda bulunduğu söylenmektedir. genellikle poltergeist aktivileri aniden başlar ve aniden biter. bu olayların devamlılık süresi birkaç saat veya ayı geçebildiği gibi, bazı vakaların birkaç yılı geçkin süredir devam ettiği rapor edilmiştir.

    aktiviteler neredeyse daima geceleri bir kişinin huzurunda vuku bulur. tipik olarak bu kişi “aracı” yani, aktiviteleri çeken veya aktivitelere odak olan kişidir. birçok paranormal veya psikokinesi olarak belirlenen poltergeist olaylarında “aracı” etmendir. “aracı” genellikle bayan ve yirmi yaşın altındadır. poltergeist rahatsızlıkları erken zamanlardan beri tüm dünyada vuku bulmaktadır. 70'li yılların sonlarında parapsikolojist alan gauld ve a.d. cornell, 1800 yılından beri meydana gelen olayları için bir bilgisayar analizi yaptılar. analizin sonucunda 63 genel karakteristik tanımladılar. bunlardan bazıları aşağıdadır;

    olayların ;

    % 64'ü küçük objelerin hareketini içeriyor
    % 58'inde geceleri daha aktif olduğu belirlenmiş
    % 48'i belirgin hafif vuruşları içeriyor
    % 36'sı büyük nesnelerin hareketini içeriyor
    % 24'ü bir yıldan uzun sürdüğü belirlenmiş
    % 16'sı poltergeist ile aracı arasında iletişim kurulduğu belirlenmiş
    % 12'sinde pencerelerin açılıp kapanması belirlenmiş.


    (saks mavisi - 18 Ocak 2011 16:17)

  • comment image

    kesinlikle korku severlerin izlemesi gereken triology'nin ilk filmi olup, 1990-2011 yılları arasında yapılan birçok korku filmine taş cıkartacak efektler kullanılmış,seyirciyi aportta tutan bir yapım olmuştur.


    (yahoumba - 19 Temmuz 2011 19:14)

  • comment image

    beni aynalara küstüren film.
    oyuncularının bir kısmının da filmden sonra ölmüş olmasıyla cocukluk dönemimizin kabusu haline gelmiştir bu film.
    ne zaman biri korku filmi önerin dese ilk agzımdan dökülen poltergeist kelimesi olur.


    (alice in tardis - 23 Ekim 2012 23:12)

  • comment image

    bilmeyenler tarafından poltırciist diye telaffuz edildiği zaman kulak tırmalayan kelime. bastırılmış enerjinin dışarı çıkmış hali. özellikle teenlerde ve preteenlerde görülen bir olaydır. gerçek bir poltergeist olayından esinlenip yapılmış güzide bir film de bulunmaktadır. evet, doğrudur, gerçektir. vardır.
    (bkz: the exorcist)


    (perspicacious - 12 Kasım 2003 21:11)

  • comment image

    her "tarihin en iyi korku filmleri" listesinde üst sıralarda karşıma çıkan, her karşıma çıkışında yaratıcı küfürlerime maruz kalan filmdir.

    yahu...

    bir yığın “en iyi korku filmleri” listesi görüyorum. her defasında bir umutla açıp bakıyorum izlemediğim, kaçırdığım bir film var mı diye. ve hep, istisnasız hep bu “en iyi korku filmleri” dedemle aynı yaşta oluyorlar. klasikleşmiş şeyi, bir şeylerin ilki olmanın önemini falan anlıyorum. misal edebiyatta bu her zaman geçerli bir kuraldır. kuşkusuz en iyi kitapların çoğu on dokuzuncu yüzyıl sonunda ve yirminci yüzyılda yazılmıştır. sinema için de yıllaaar yıllar geçse de hala “en iyi” olma özelliğini koruyan, hala her şeyiyle, her devirde hem görsel hem biçimsel anlamda estetik olan filmler vardır. fakat korku filmlerinde böyle bir şey yok yahu! bakın, psikolojik gerilimden ya da hitchcockvari ‘suspense’ten bahsetmiyorum; salt korkudan bahsediyorum. bu tür için, dedemle aynı yaşta olan filmler, bir şeylerin ilki olma özelliğine sahip olsalar da bugün “en iyi” sayılamıyorlar işte! the evil dead'i ele alalım. eskisinden bahsediyorum. çocukluğunuzu doksanlarda ya da sonrasında yaşadıysanız eğer, pek çok lisetede “yüzyılın en iyi korku filmi” olarak geçen bu film, sizin için çok çok başarısız bir komedi filmi olmaktan öteye geçemez. korku filmi denilen tür, hem teması hem de tekniği anlamında, teknolojinin ve algının gelişimiyle doğru orantılı olarak değişip gelişen bir şeydir. üstelik bu tür, salt eğlenceliktir; korku ve merak duygusunu da eğlenceden sayıyorum burada. ama yineliyorum; bence bu yalnızca korku filmlerine has bir özellik. bu yüzden ne yazık ki geçmişin korku filmleri, günümüz insanı için ancak komik sayılabilir. e, böyle olunca, korku filmi diye çekilen şey insanı güldürünce, “tür bozumu”na (aha da götümden entel sinemasal kavram uydurdum, beni çıldırttınız aq) uğrayıp komediye dönüşmüyor mu? allah aşkına ne diye, kimlere, ne sebeple, hangi çıkarla yaranmak ya da "ağır entel" görünmek için “ah dostum, korku filmi denilince aklıma the evil dead gelir,” diyorsunuz? o ımdb’de harıl harıl not verenler, kaç yaşındalar ve hangi akla hizmet ederek poltergeist’a 7.4 basıyorlar? ciddi merak ediyorum.

    çok gereksiz bir konuda çok gereksiz bir akut atarlanma geçirdiğimin de farkındayım. fakat artık 20 yaşındaki “sinema eleştirmenleri”nin gidip de sırf daha bir donanımlı, daha bir entelektüel görünme kaygısıyla böyle boktan listeler hazırlamalarına dayanamıyorum. fak yu ya. poltergeist'mış, the evil dead’miş! aha yeniden çektiler bu sene evil dead’i. alın ayağını yiyin.


    (fuckleberry linn - 8 Eylül 2013 22:39)

  • comment image

    filmlerin yeniden çevrilmesine karşı değilim. esas filmde güzel bir fikir vardır ama hikâye adam gibi işlenmemiştir belki ya da güncel görsellikle daha etkili olabilir falan... ama poltergeist'ın esas filmi gâyet güzel, görsellik de hâlâ tâzeliğini koruyor bence... ne diye yeniden çeviriyorlar ki? total recall gibi bok edecekler büyük olasılıkla...


    (erincsiz - 8 Şubat 2015 01:17)

  • comment image

    şapşal bir amerikan ailesinin başından geçen doğaüstü olayları konu alan bir film.
    --- spoiler ---
    bu aile o kadar şapşaldır ki, ufak kızlarını güç bela kötü ruhların elinden kurtardıktan sonra bile yatıp uyurlar o evde, hatta çocuklarını da odalarında yalnız bırakırlar.
    ---
    spoiler ---
    muhtemelen bu aile türkiyede olsa depremde hasar görmüş evlerinde "bize birşey olmaz hüseyin abi" diyerek yaşamaya devam edecektir.


    (elwood - 23 Ocak 2005 23:11)

  • comment image

    yanlış hatırlamıyorsam küçük bir kız vardı bu filmde, aynalarla dolu bir gökdelenin en üst katında oturuyordu ailesiyle birlikte. ne hikmetse (!!) her yer ayna doluydu odanın 3 tarafı da buna dahil!! sonra aynalardan we bilimum su yansımalarından ruhlar bu kızı kovalıyordu falan filan.. şimdi böyle rahat rahat yazdığıma bakmayın o film yüzünden uzun süre aynalara tırsarak bakmıştım. çok sonraları izlediğimde ise bundan nasıl korktum diye düşünmeme rağmen bu kadar aklımda kaldığına göre şu anki korku filmlerinden çok daha iyi olduğunu düşünüyorum.

    not: bu filmin 2 si 3 ü de yapılmıştı galiba?!


    (earthshrine - 16 Temmuz 2005 01:25)

  • comment image

    güzel başlayan ancak devamını bir türlü getiremeyen, ailenin ve konunun gitgide abuklaştığı film. evin her tarafının star wars posterleriyle dolu olması da spielberg'in george lucas'a bir kıyağı sanırım.


    (crowley - 9 Ağustos 2005 23:45)

  • comment image

    --- spoiler ---
    filmimiz lalettayn bir amerikan ailesiyle azgın bir vajina arasındaki mücadeleyi anlatır. beyaz mı beyaz bir aile tüm mutlu aileler gibi akşamları çekirdek çitleyerek geçinip gidiyordur. bütün gün akşama kadar ailesi için çalışıp didinen baba pazar günleri arkadaşlarıyla, biraları da devirerekten tv karşısında 90 dakikayı izler. anne ise "kalk da şu havuzu tamir et, kahve mi burası?" demez, gıkını çıkartmaz, ama ilerleyen sahnelerde ummadık havuz baş yaracaktır. teenage kızları süslenip püslenip gezmeye gider, henüz okula gitmeyen küçük kızları adet olduğu üzere masanın altından yemek artıklarıyla lassie'yi besler. ortanca oğlanın ise bi numarası yoktur. galiba filmdeki tek gerçek trajedi budur. neyse fırtınalı bir gecede zalim ruhlar, küçük kızı hüp diye televizyonun içine çekerler. bu karlı görüntüye tahammül edemeyen aile parapsikoloji biliminden medet umar çünkü mühendislik banliyöde henüz o kadar gelişmemiştir ve televizyon hastanesi yalnız bizde görülen bir adettir. ama ne istediğimizi bir türlü anlamayıp, kendi bildiğini okuyan tamirciler evrenseldir. dolayısıyla görüntü hala karlıdır. bunun üstüne bir lynch cücesi çağırırlar. bakın küçük bir bağlam değişikliğiyle ne kadar çözüm ortağı olunabiliyormuş. neyse bu konuk oyuncu, bu küçük dev kadın bütün gerçeği anlar: zalim ruh dediğimiz meğer histerik bir vajinaymış namussuz… yavrucağı içerde alakoymuş. meseleyi idrak ettiği anda ebelik görevini üstlenir ve çocuğu doğurtmaya çalışır. bunu daha önce şahsen yapmış olan anne, bir kez daha yapabileceği iddiasıyla girer içeri ve yavrusunu kurtarır. ana kız cenin vaziyette salonun orta yerine doğarlar. buruş buruş ve kana bulanmış vaziyette birer nefes alıp "oh be dünya varmış" derler. neymiş: bütün kötülükler melun kadından gelmekteymiş. spielberg usulü bir şeytan kadın mitosunu daha böylece afiyetle yeneriz.
    eşeğin büyüğünü de ahırda unutmayayım: (bkz: korkmuyorum ki)
    ---
    spoiler ---


    (mary shelley - 21 Aralık 2005 10:14)

Yorum Kaynak Link : poltergeist