bazı hikayeler vardır o karışık kasetin ta kendisidir.
sonra gün gelir asıl sahibinden kopar gider, sokaktaki küçücük bir çocuğun eline oyuncak olur o kaset.
bir yabancının hayatına karışıp sıradanlaşır o hayat(-lar) ve uykular ancak siyahın izin verdiği kadar sarışınlaşır.
yara olur zaman.
ve burada o söz konusu şarkıların sırası unutulsa bile yarası asla unutulmaz:

a yüzü
1. aşkın nur yengi . ayrılmam
2. levent yüksel . karaağaç
3. nazan öncel . a bu hayat
4. yaşar gaga . aşk acıtır
5. demet. bir vurgun bu sevda
6. sezen aksu . son bakış
7. mete özgencil . olmalı
8. göksel . kurşuni renkler
9. candan erçetin . gel yeter
10. nazan öncel . bu havada gidilmez

b yüzü
1. sezen aksu . el gibi
2. ikinci bahar film müzikleri - cengiz onural. benimle evlenir misin
3. nazan öncel . ağla erkeğim ağla
4. yaşar gaga. aşıksın gidiyorsun
5. sezen aksu. ah mazi
6. demet . arnavut kaldırımı
7. rengin. gitmek kolay
8. yaşar gaga . mendilimde gülüşün
9. nazan öncel . bir hadise var
10. sezen aksu . rumeli havası

*eylül'06

(kumral ada mavi tuna - 24 Haziran 2007 00:09)

90lı yıllarda her gencin evinde en az bir tane bulunan kasettir.

(azzurro beatrice - 26 Ekim 2010 23:53)

karışık kaset doldurmanın mantığı o kasete mümkün olduğunca çok şarkı doldurmaktan geçerdi. sırf kasedin her tarafını en verimli şekilde doldurabilmek için manyak gibi şarkı sürelerini sayar, sonra kağıda yazıp toplar, bir yüze en fazla şarkı hangi kombinasyonda sığıyor onları hesaplayarak kaset doldururdum. o zamanlar piyasada bulduğum en yüksek kapasiteli kaset 90'lık kasetti. ancak her seferinde doldurduğum şarkıları walkman'de dinlemek bir işkenceye dönerdi. çünkü gücü biraz azalmış piller bile o koca bobini hakkıyla çeviremez, yavaş dönen bobinden gelen ses hafif boğuk çıkardı. takıntılı bir adam olduğumdan kasedin ortalarına gelip oralardaki şarkıları dinlerdim. hey gidi hey!

(ortayolcuadam - 2 Şubat 2012 09:53)

son zamanlarda okuduğum en iyi romanlardan, kitaplardan biri. hikaye orjinal, kurgu çok güzel. uzun zamandır 2 günde bir roman bitirmemiştim.

--- spoiler ---

kitabın en hoşuma giden kısmı, ulaş'ın irem'in filminde figüranlık yaptığı bölümdü. içeri giren erkek oyuncunun yarın yazı yazmam lazım hem de deliveren hakkında dediği an, cidden bütün kitabın okunmaya değdiği tek bir an bile olabilirdi.

--- spoiler ---

(the last ottoman emperor - 31 Mart 2013 04:19)

d&r da 9,90tl ye satista olan kitaptir. ulaş ben isem , iremin yerine koyacagim isim kim olacak diye merak ede ede baslayamadigim kitaptir ayni zamanda.

(caesium - 30 Temmuz 2013 13:10)

uygar şirin'in 80'ler ve 90'lar gençliğini karşısına oturtup, müzik setinin play tuşuna basıp, bol bol sezen aksu dinlettiği güzide müzikal kitap.

müziği hayatında daima ilk sırada tutanların mutlaka okuması gereken ya da şöyle diyeyim; dinlemesi gereken kitap.
(bkz: müzik okumak) (bkz: kitap dinlemek)

"-bence çocukluğumuz ne zaman bitti, biliyor musun?
-ne zaman?
-geçen sene barış manço ölünce."

(2arti1kombili - 11 Nisan 2014 10:35)

"... sokakla apartman arasına sıkışmış biz iki ara bir dere çocukları acıdan korkar, neşeden kaçar ve fakat melankoliye bayılırız." sözleriyle uzun uzun düşündüren, ya gerçekten öyle dedirten uygar şirin kitabı...

(nickbulamazsamnolucak - 30 Ekim 2014 19:30)

tipik bir " kitabı daha güzeldi." filmi olmuş. sezen aksu'dan bir kaç parça serpiştirmek gerekti sanki. son kapanış dumandan güzeldi. bir de başrol oyuncularını kitaptakilerle hiç bağdaşmıyordu olmamış. alaycı kuşa bakıcaz.

(amacim yok - 21 Kasım 2014 22:02)

özdilek avm'de yapılan galasına gittik izledik.high fidelity olmak varken one day olmayı seçen, ama onu maalesef beceremeyen bir film olmuş.

daha sonra boş bir anımda detaylı yazarım ama kitap ne kadar iyiyse film o kadar kötüydü.

--- spoiler ---

bi de filmin sonunda senden daha güzel değil sevda sinemalarda çalmalıydı.
--- spoiler ---

(siraktan - 22 Kasım 2014 15:30)

klasik aşk filmi. fazlasını beklemek yersiz... müzikler hoş. çekingen birisiyseniz aşk hayatınızdan parçalar yakalayabilirsiniz.

filmin en büyük artısı (bkz: bülent emin yarar)

bana göre filmin can alıcı kısmı yıllar geçtikçe karışık kasetin değişmesi ve karışık cd olması hatta kaışık flash disk'e dönüşmesi...^*

(unique hint kumasi - 22 Kasım 2014 22:37)

bu akşam izledim. yine gitti 2 saat ve 20 lira.

--- spoiler ---

sarp apak yerine başka bir aktör aratmıştır. bu arkadaş ne yazık ki sinema oyunculuğunu kıvıramamıştır.

film genel manada, güzel bir konuyu sası ve keyifsiz halde heder etmiştir.

baba'nın öldükten sonra varlığı ve diyalogları çok anlamsızdır. havadadır.

ana karakterlerin aşkı derinleşememiş, bize geçmemiştir. keza ayrılık sebepleri de anlamlı bir zemine oturmamıştır.
tek eğlenceli ve akan tarafı düğün sahnesidir. baldız bilhassa.
kitap yazma öncesi ve devam sahneleri incir reçeli 1'i çağrıştırmıştır.

filmin gerisi, kavak yelleri dizisinin her hangi bir bölümünden öte değildir.

yazık edilmiş emek gördüm ben.
--- spoiler ---

otur sıfır.

(aydinlikta - 22 Kasım 2014 23:09)

vakit geçsin diye rastgele girdiğim film. filme ilgi o kadar yoğun ki 11.45 seansı salonda 5 kişiydik.

edit: filmde özge özpirinçci'yi vine çeken bi kız var aslı bekiroğlu adında o sandım, bunlar ne kadar da birbirlerine benziyor.

(tabi bu benim sahsi gorusum - 23 Kasım 2014 00:03)

bu filme biraz haksızlık yapılmış gibi hissettim tamam çok müthiş, harika aman da aman bir film değildi ama zaten bekletimde yuksek değildi. birazdan yazacaklarım spoiler içereceğinden izlemeyenler okumayabilir devamını. öncelikle benim en sevdiğim karakter ulaşın babası oldu, ulaşın babasıyla konuştugu sahneler eğlenceliydi, sarp apak ulaş rolune çok gitmemişti sanki. duygusal, çok fazla kendi ayakları üzerine duramayan hep birilerinin iteklemesiyle bir şeyler yapabilecek adamla onun tam zıttı özgür, kendine güvenen, destekleyici bir kadının hikayesini yazmışlar, hikayenin en başından aslan kadını yengeç adamı ilişkisinden anlaşılıyordu zaten böyle bir öykünün içine girecegimiz. sevinç erbulak'ın sezen aksu saç modeli gayet başarılı olmuştu. heh bide çok yaşlanmış sevinç erbulak görünce üzüldüm. onun dışında çocuk oyunculardan ulaşın küçüklüğünü oynayan karaktere bayıldım, ulaş büyüyünce sarp apak olmamış yani. bir de mazda tülinin kız kardeşini ne güzel bulmuşlar öyle, maşallah tam bir gerizekalıyı müthiş oynamış. son olarak içimdeki fırtına şarkısının hikayesinin anlatılması çok hoşuma gitti, çok güzeldi.

(selluka87 - 23 Kasım 2014 20:42)

olabilecekken, olamamış film...

(dukadam - 23 Kasım 2014 22:56)

ana karakterlerin, 1999 yılında fiat linea marka ticari taksiye bindikleri gubik film.

bin kere diyoruz amk yapmayın! koca istanbul'da bir tane tofaş şahin bulamadınız mı?

(tky - 24 Kasım 2014 18:13)

çok yapay ve eğreti sahnelerine rağmen sırf 90'lar müzik muhabbetleri nedeniyle izlenmeye değer bir film. türkiye'de popüler sinemanın durumunu düşünürsek vasat üstü bile denilebilir hatta.

(dorylaion26 - 24 Kasım 2014 23:27)

uygar şirin'in okuduğum ve sevdiğim kitabından uyarlanan fakat olmamış film. kitabı okuduğumda en beğendiğim olay ulaş'ın duygularının yoğun olduğu birçok anında kulaklarında bir fon müziği olmasıydı. filme giderkende hayalim bunu görebilmekti. bu, maalesef filmde teliflerden dolayı mı yoksa senaryo uyarlaması yüzünden mi bilinmez ama tamamen es geçilmiş. ayrıca ulaş'ın mazhar fuat özkan/mazhar alanson hayranlığı da hiç vurgulanmamış. yine de konu 90'lar ve türk pop müziği olduğu için hoş bir tebessümle izledim.

(desmond david hume - 28 Kasım 2014 15:04)

sezen aksu nun albümü deliveren için yazacağı yazının çok çok güzel olmasını umduğum fakat pek de vurgulanmayan film

(camel trophy - 30 Kasım 2014 23:04)

--- spoiler ---

oğlan kıza aşık, kız başkasıyla takılıyor, morali bozukken oğlana yanaşıyor. sonra yıllar geçiyor karşılaşıyorlar yatıyorlar. sonra kız gidip başka bi adamla^* yatıyor. sonra yıllar geçiyor tekrar görüşüyorlar o ara bi daha yatıyorlar galiba sonra kız gidip yine başkasıyla yatıyor^* sonra bi daha görüşüyorlar, sonra öpüşüyorlar sonra film bitiyor.

--- spoiler ---

ne ara nooldu bi şey anlamadım. en dandik aşk filmi sıralamamda 1 numara olan bir küçük eylül meselesi'nin tahtını sallayarak 1 numaraya oturdu. öyle bi dandik.

(prinkipodelisi - 1 Aralık 2014 13:20)

hazine dolu madene girip bi avuç toz toprakla dışarı çıkmayı becerebilmiş bi iştir..

çok yanlış bi sarp apak kastingi..
hikayedeki ciddi dönüşlerin akılalmaz kopuk bi şekilde verilmesi..
milyon tane soundtrack albümü sattırabilecekken, üstüne para verseler almayacağım bi soundtrack..
bi sürü dönem hatası.. (favorim..'90 yılında brad pitt'in çok ünlü olduğu mantığına dayanan şaka..ulan thelma and louise bile '91'de çekildi..şuna bile mi özenmeden istiyosun o bilet parasını allahın gevşeği?)

neyse üşendim ya..
zaten niye uzatıyorum ki anasını satiim..
akşam seansı, koca sinemada 4 kişiydik..
yani velhasıl kelam..
allahından bulmuş filmdir zaten..

(alkarso mannasa - 4 Aralık 2014 17:20)