dünyanın en gereksiz, iç sıkıcı filmi. mütemadiyen basılmış zıplatma efektleriyle, gereksiz kamera hareketleriyle dolu. yönetmen "dinamik bir anlatım tarzı yakaladım" sanrısına kapılmış. halbuki olan abuk subuk açılardan gereksiz, filme bi'şey katmayan kamera hareketleriyle izleyicinin gözünün ve bünyesinin yorulması. eeeeh be demeden izleyemiyor insan. öyle sıkıcı, öyle kötü. başı, kıçı belli olmayan, sebebe, sonuca bağlanmayan muallakta bir mevzu, bir klişe bombardımanı. bir de manasıca ağdalı ağdalı uzayan planlar var ki... ruhum rendelendi yeminlen, öyle kötü film yani. izlemesin kimse, valla bak. bildiğin vakit kaybı. (hıh)

(maketbicaa - 3 Mayıs 2007 13:23)

(bkz: michael myers)

(meth - 30 Ocak 2011 02:10)

(bkz: boogyman)

(prospero - 9 Mayıs 2005 22:58)

aib'e benzeyen bi banner.

(ssg - 10 Mayıs 2005 00:30)

filmin turkce sitesine http://www.medyavizyon.com.tr/boogeyman/ adresinde ula$abilirsiniz...

(crown - 10 Mayıs 2005 01:07)

sag taraftaki bannerindeki kizi birden bire gorunce kortutan film. boogeyman manyak bi adamdi diye bilirdik hep. demekki neymis, kucuk kizlarda bi boogeyman olabiliyomus, korkutabiliyomus.

(nane - 10 Mayıs 2005 05:36)

sanırım bannerda ki gotik küçük kız "filmden çıktığınız zaman kimseye filmin ne kadar boktan olduğunu demeyin, gayri o gonuşan ağzınızı bürüveririm" mesajı vermeye çalışıyor..

(bkz: bu kopek galiba bize bir şey anlatmaya çalışıyor)

(imagine - 10 Mayıs 2005 08:53)

19,5 milyon dolar bir bütçeyle yapımı tamamlanan, amerikada gösterime girdiği hafta 20 milyon dolar gişe yaparak kendini amorti eden film.

(nanu - 10 Mayıs 2005 09:52)

türkcesi öcü. haliyle karabasan olarak cevrilmis.

(zicarim bole ise - 10 Mayıs 2005 10:15)

(bkz: nightmare before christmas)

(blues freak - 10 Mayıs 2005 11:16)

küçük sayko kızı konu alan başka bir film. (bkz: yeter artık)

(uzman - 10 Mayıs 2005 20:38)

bannerindaki kizcagazin malcolm^* a benzerligiyle dikkat ceken film.

(dryad - 10 Mayıs 2005 21:43)

--- spoiler ---
afisteki kizi filmde göremedigim ve “tamamen duygusal” kaygilarla yapildigina inandigim, yonetmenin “bir sürü korku filmini alayim, hepsini seyredeyim, sonra soyle ortaya guzel bir karisik yapayim” diyerek cektigi film.

tek korkunc yani, sagdan soldan dan-dun-dininin diye ani cikislar yaparak milleti ziplatmasidir ki bir onu iyi yapmislar. ne idugu belirsiz ortalikta dolasan kucuk bir kiz, dolaplarin icinden gelen sesler, sanki izleyenin inadina yapiyomus gibi ses gelen yerlere gitmeler, “ahanda burada birsey yok” derken afedersiniz ebesininkini görmeler, acaba cocugun psikolojik problemi mi var yoksa boogeyman gercekten var mi ikilemleri; sayilabilecek baslica klasikler. the ring’den, toothfairy’den, they’den, darkness’tan, ghost ship’ten, aslinda akliniza gelebilecek tüm filmlerden alintilarla bezenmis, orijinallikten uzak, ancak dan-dun-ininin’larla insani gerebilecek, oldukça siradan bir film. bu arada film boyunca sadece bir kez “boogeyman” lafi gecti ki bu da enterasandir.

filmin ortalarinda konu yavas yavas oturuyo, sonlara dogru da aha da oturuyo kurgu derken, filmin sonunu cok kotu baglamislar. boogeyman kimdir, nedir, ne is yapar, kimleri almistir, almistir da babasinin hayrina mi almistir, esas oglani niye almamistir, cevap bekleyen bazi sorulardir. korkarim onu da devam filmi icin saklamislar.

unutmadan, tek güzel tarafi yanimda oturan kiz, 5-6 kez korkudan koluma sarilmasiydi. bende olayi ilerletecek kapasite yok, o ayri bir tartisma mevzu…
--- spoiler ---

(veringen - 14 Mayıs 2005 00:21)

--- spoiler ---
"madem korkuyorsun, viran evlerde, kuytu köşelerde ne işin var?bak kız bırakayım seni diyor, ne diye ıssız ormanın içinden gecenin bir yarısı yürüyorsun?" gibisinden sorular eşliğinde cem yılmaz'ın sık sık kulağı çınlatılan bir film. aynı zamanda çocuğu bir korku unsuru olarak kullanma ve tüm olayı "korkularınla yüzleş!" temasına bağlama geleneğini de sürdürmüş. "boogeyman" i somut olarak görmemiş olsaydık da, olayın bilinmezliğinden korksaydık daha etkili olurdu sanki dedirtmiştir bana.
--- spoiler ---

(digitiminimi - 15 Mayıs 2005 21:34)

--- spoiler ---
boogeyman cok siradan bir "korku filmi".. bir kere afisteki kiz filmin hicbir yerinde yok. cogu eblek filmde oldugu gibi; ilk sahne esas oglanin kucuklugundeki en carpici olay ile basliyor. sonra "x yil sonra" yazisi ile devam ediyor. yazmayin artik, biz ezberledik. sonra da eski olay yerine donus yapiliyor, bu filmde sebep annenin olmesi. ve klasiklesmis bir sekilde, ayni kaderi yasayan ve yardimci olan baska kucuk cocuk. yani hic mi "benim filmim onlarinkilerden farkli olsun" dusuncesi yoktur, ben anlamiyorum. ya da biraz gercekcilik? kimse oyle ses gelen dolaplarin ustune ustune gitmez, bos ve virane bir evde yalniz bir gece gecirmez. eger ki ben bir korku filmi cekecek olursam, kahramanim kose bucak kacacak heryerden. bir de herkese anlatacak "ben bunlari bunlari goruyorum" diye.
--- spoiler ---

(seessa - 16 Mayıs 2005 21:21)

gitmeyen şanslı kişilere hakkında tek bir öneri yapılacak film.. gitmeyin hem para hem vakit kaybı..

edit: filmin tümünde kate adlı ablayı lucy lawless diye seyereden başka bir salak varsa bana ulaşsın lütfen..

(koparnick - 1 Haziran 2005 23:34)

aman da cop tenekesinin kapagı kapandı, aman da cesme acildi, aman da at kisnedi, aman da gokten karga dutsu, aman da simdi bi yerden yine bisey cıkcak derken bosa zaman gecirten,
yaklasık 15 dakikasında sadece kapı tokmaklarını izlettiren, o dolap senin bu yatak altı benim, dur kardes sen cekil ben su öcünün bi hakkından gelicem, olmuyo yeter artıkın helele hülele diye diye icleri kıydıran, tıklım tıklım dolmus afm sinema salonundaki 3-4 kızın cıglıklarına ve neredeyse tum milletin oturdukları yerlerden ön ve yan koltuklara sıcramasına sebebiyet veren bi garip film.
insanları seyir sırasında "cok oturdunuz yeter kalkın biraz fizik egzersiz yapın" gibilerinden hop oturtup hop kaldırması basarı mıdır tartısılır ancak evde vcd/dvd formatinda izlendiginde kesinlikle aynı etkiyi yapamayacak film.
filmi izlemeden once belki bir konusu vardır gibi bir beklenti asla edinilmemelidir, aksi halde hayal kırıklığına uğranılır. ses efektleri konusunda da cok basarılı olup olmadıgı tartısılır, yapılan olay karanlık bir ortamda bir seyler izlemek isteyen halkın orasını burasını mıncıklayıp böööö demekten baksa bir sey degildir.
hatta film komedi dalında basarılı bulunabilir, az once bahsi gecen tıklım tıklım halk sinir bozuklugundan mıdır bilinmez filmin pek cok sahnesinde gulme krizlerine girmistir. ^{* *}

(hyphen - 3 Haziran 2005 11:00)

van helsing'den bile kötü oluşuyla dikkatleri çeken film.

(straight ahead - 15 Haziran 2005 00:02)

produced by başlığı altında sam raimi nin ismini gördüğümde izlemeye karar verdiğim, ama sonrasında binpişman olduğum, iyi başlayıp kötü devam eden ve niye çevrildiğini anlayamadığım tırşkadan hollywood filmlerinden biri. kendileri 2005 mahsulu olup stephen kay tarafından yönetilmiş.

(uzuntu - 25 Haziran 2005 17:19)

geceleri yatağın altında, perde arkasında, dolap kapısının ardında, duvar köşelerinde görmeye alıştığımız tanıdığımız ve hatta dost olmaya çalıştığımız öcü bildiğimiz öcü

(ilsecan - 9 Ağustos 2005 10:56)