çok basit bir mantığı olan oyun.

ranked oyunlar için ufak tefek detayları bu basit mantıkla birleştirebilen herkes üst seviyelere çıkacaktır. nedir bu ufak tefek detaylar?

- harita farkındalığı(map awareness deniyor gurbet illerde)

bu oyunda başarılı olmak istiyorsanız bu özelliğinizi geliştirmeniz lazım. lamı cimi yok. özellikle mücadele verdiğiniz koridora gelen yollar üzerinde ward yoksa rakibinize kuracağınız baskıyı iyi ayarlamanız gerekiyor. rakibi kulenin altına hapsetmek çok eğlenceli olabilir ama orman kasan arkadaşın tepenize binmesi durumunda kendi kulenize dönmeniz çok mümkün olmayacaktır. ayrıca siz rakip kuleye ne kadar yakın olursanız, sizin ormancının^* gelip de ganklemesi o kadar zorlaşacaktır.

yine hayati önem taşıyan bir konu ise mavi&kırmızı buff, ejderha ve nashor süreleridir. kesildikten sonra sırası ile 5, 6 ve 7 dakika içinde yeniden çıkarlar^*. bunları kontrol etmek, söylemek ve uyarmak genel itibariyle support karakterlerin işidir. her oynadığınız oyunda bu zeka seviyesine sahip support oyuncu olmayacağına göre ormancıdan da aynı şeyi bekleyebilirsiniz. yok o da yapmıyorsa takım konuşmasına kesildiği vakte yeniden çıkma sürelerini ekleyerek not düşebilirsiniz. mavi ve kırmızı buffı tek kişinin kesmesi mümkün iken, ejderha ve özellikle nashor takım savaşlarına sebep olacaktır. ejderhadan gelen kişi başı 190 altın çok şeyi değiştirebilecekken, nashordan gelen 300 altın ve buff genelde oyunu bitirecektir. bitirmese bile en az 2 kule almanıza sebep olacaktır. o yüzden bunların önemini kavrayın, özellikle üst koridorda baktınız karşınızdaki adam yok oldu, salak salak bakıp, nereye gitti ki bu demeyin. takımı yalnız bırakmanız demek bir ejderha üzerine vereceğiniz bir kaç ölü ile rakip takımı öne atmak demektir.

- son vuruş(last hit deniyor buna da)

en az ilk seçenek kadar önemli ama yine de ikinci sırada diyebiliriz. nedir bu son vuruş hadisesi? iki tip oyuncu vardır: saldım çayıra mevlam kayıra^* şeklinde yaratıklara^* girişen ve bir ihtimal son vuruşu yaparak altını kapan ya da yaratıkların yaşam puanını^* gözlemleyerek kendi verebileceği hasara göre son vuruşu kendi yaratıkları yapmadan yapmaya çalışan. ilki çok basittir, hem de rakip sizin gibi sığır değilse muhtemelen kule altına hapsetmeniz olası olacaktır. peki sonuçları nelerdir? siz kule altında bu eleman creep falan kesemez nasıl olsa diye düşünürken, bir bakmışsınız arkanızdan ormancıdır, orta koridordur, yukarı koridordur ne varsa ne yoksa gelmiş. o bakımdan siz gelin ikinci gruptan olun. ayrıca creep için mana harcayan oyuncu iyi oyuncu değildir. istisnası ise: rakip oyuncuyu kestiniz, kuleye hasar vermek istiyorsunuz. ittirin o zaman ama ne olursa olsun kaçmak için, kaçmanızı sağlayacak yetenek için mana ayırın. sonra neden miss gelmedi, o herif nerden çıktı, ah be 10 manam olsaydı diye bık bık konuşmak durumunda kalırsınız.

peki baktınız karşınızda yukarıda açıkladığımız türden sığır bir arkadaş var ve auto ile ittirdikçe ittiriyor. lanet olasıca kule de bütün creepleri alıyor... durun bir dakika, nasıl alıyormuş? kule altında creep almanın çok basit bir mantığı var. önden giden yakın mesafe dövüşçüsü creepler kuleden iki tane yedikten sonra last hit durumuna gelir. onları almak basittir. esas espri arkadaki bıdırık uzun mesafe creeplerini almaktadır. bunlar kuleden yemeden her birisine birer tane vurmanız gerekiyor. ondan sonra reflekslerinize güveneceksiniz. kule hangisine vurduysa ikinci vuruşu yapamadan sizin dokunmanız gerekiyor. yani şöyle özetleyeyim:

öndeki savaşçı creepler için:

kule kule siz

arkadaki okçu creepler için:

siz kule siz

mancınıklar için:

iyi zamanlama ve refleks

last hit yeteneğinizi geliştirmek istiyorsanız oynamanız gereken karakterler swain ve anivia'dır. atak animasyonu bu kadar gıcık, yavaş ve hasarı bu kadar düşük başka karakterler bulamazsınız. bir süre fıtık olacaksınız ama sonunda tam bir last hit canavarı haline gelirsiniz.

şunu da eklemem gerekir: adam kesmek ortalama 300 altın iken bir creep size ortalama 20 altın verir. creepler skill, summoner spell kullanmaz. creeplerin ormancıları yoktur, gelip tam siz onu kesecekken kurtarmaz. creepler direkt size atak yapmaz, ward koymaz, belirli bir yol izlerler. anlatabiliyor muyum?

- wardlar her sene yüz binlerce oyuncunun hayatını kurtarıyor!

http://www.youtube.com/watch?v=n3mh92yjtmc

şimdi bundan ne ders çıkaracağız?

a) cho'gath süper bir karakter
b) lux ultisi nerflenmeli
c) renekton çok op!!
d) ward koymak hayat kurtarır

ward koymak oyunun başında başlayıp sonuna kadar devam eden bir süreçtir. daha ilk dakika dolmadan janna ile yardıra yardıra gidip rakibin mavi golemini wardlamaktan, 60 dakika sürmüş bir oyunda takım halinde ilerlerken bir sonraki çalılığı wardlamaya devam eden bir süreçten bahsediyoruz. ne kadar kasmış olursanız olun, ne kadar önde olursanız olun, ben ölmem abi bu dakikadan sonra deseniz de, eğer rakip sizden iyi konum aldıysa ve salak gibi yakalanırsanız ölürsünüz. bunun tartışması yok. şöyle düşünün: oyun 19 -3 ve rakibi süpürüyorsunuz. 20. dakika oldu olacak. takımı 8 kill ile götüren miss fortune, haritada kimse yok iken ve wardların bittiği bir anda rakibe yakalandı. carry ölecek diye siz de ardından gittiniz ama siz gelene kadar miss fortune öldü. 500 altın. siz de tabi kasmış adamınız olmayınca 4'e 5'i kaybettiniz ve ortalama adam başı en düşük 800, en yüksek 1500 altın verdiniz. üzerine gidip bir de nashor aldılar. ne oldu? 19 - 8, nashor buffı, alınan yeni eşyalar ile yeni bir umut. o yüzden ne yapıyoruz? wardlıyoruz arkadaşlar. şu konuya da bir açıklık getirelim: sadece support wardlamaz. hatta oyunun başında devamlı dolaştığı için en efektif wardları koyan karakter ormancıdır. lantern yaptıktan sonra her cooldown bitişinde size bedava ward şansı veren eşyanın kıymetini bilin. çok canlar kurtaracaksınız. oyunun başı için ideal ward noktaları:

- aşağı koridor için ejderhanın girişinin hemen altındaki, çimenin çaprazındaki nokta. üsse geri döndükten sonra ise ejderhanın karşısı ve rakip orman çıkış noktası. ward koyacak kişi: support karakter.

- yukarı koridor için nashor'un hemen üst noktası, aşağıda koyduğunuz ward'un asimetriği. ward koyacak kişi: ilk etapta ormancı, üsse her geri döndüğünde yukarı koridor sahibi

- orta koridor: genel itibari sağ ve soldaki çalılar. maalesef orta koridorun ward kontrolü çok zordur. kaçma mekanizması en kuvvetli karakterler burada olduğu için normal bir durum aslında. bu noktaların her ikisine bile ward koysanız yine 2 ayrı noktadan size geliş olacaktır. o yüzden last hit ve map awareness kurallarına riayet ediyoruz. salak salak ittirmiyoruz. ward koyacak kişiler: herkes

75 altın. league of legends kariyerinizin anlamı bu miktarda gizli arkadaşlar. eğer bu parayı feda edebilecek kadar olgunlaştıysanız, oyununuz gayet ilerlemiş demektir. bir yere koyacaksınız diye bir şey yok, yanınızda taşıyın yeterli. zaten jax, lee sin gibi karakterler oynuyorsanız ve hala taşımıyorsanız sizi farklı yerlerde ve oyunlarda görmek isteriz.

asla wardsuz kalmayacak noktalar:

- nashor
- ejderha

diğer noktalar için:

http://riotoflegends.blogspot.com/…ng-properly.html

gayet güzel anlatılmış.

- rakibin ne yaptığını bilmek (tab tuşu dostunuzdur)

rammus ile üst koridorda mükemmel bir farm süreci geçirdiniz. rakibi üç kere kestiniz, bir sürü bir sürü ciciler yaptınız. armor oldu 200, hit point 2000. e artık diğer koridorlara gitme vaktiniz de geldi. daha ilk combat, hop annie ulti, hop fiddle ulti, ne oldu? öldünüz mü? niye öyle oldu? çünkü tab tuşuna basıp da rakipte ne var ne yok, kim ne kasmış görmediniz değil mi? aferin. oyundaki eşyalar, satın alma ekranında size tavsiye edilenlerden oluşmuyor arkadaşlar. bazı durumlar olacak, onların hiç birini yapmayacaksınız bile. rakibe göre oynayın, kim fazla kastıysa ona göre savunma ve saldırı planınızı yapın. orta koridorunuz kaybettiyse size büyüden koruma gerekecektir. alt koridor kaybettiyse daha çok auto attack hasarına çare bulmanız gerekir. yukarıyı kaybettiyseniz... o oyun zor döner.

oyunu oyun içinde kaybedenler vardır, bir de karakter seçme ekranında. oyunun genel mantığı şu şekilde:

alt koridora auto attack hasarı yüksek, uzaktan vuran ad carry dediğimiz karakter ile bunu gerektiğinde heal edecek, gerektiğinde olay yerinden kaçıracak bir support beraber giderler. ad carry creep alırken, support ward koyar, diğer koridorlara clairvoyance atar, respawn sürelerini tutar vs.

orta koridora büyü hasarı yüksek, burst dediğimiz yani bir anda hasar kusmak anlamına gelen özelliği fazla karakter gider.

üst koridora ise bruiser tarzında, oyun ilerledikçe hem önde durup, hem hasar verecek, asıl amacı rakibin ad carrysini kilitlemek olan karakter gider.

ormana ise her türlü karakter gidebilir. karthusla orman yapmışlığım var ama buradaki asıl amaç o ormandan çıkıp koridora gank için girdiğinizde neler yapabileceğinizdir. yaldır yaldır pehlivan gibi girip adamı kaçırırsanız hiç bir işe yaramaz ama girmeden adamı şöyle bir yavaşlatıp tepesine binebiliyorsanız işte o zaman efektif adamsınızdır.

oyunu karakter seçme ekranında kaybetmek ne demek? yukarıdaki rotasyonu sağlayamamak demektir. eğer ormancınız yoksa kaybedersiniz. support karakter yoksa kaybedersiniz. hem ortaya hem ormana hem de yukarı attack damage karakter alırsanız kaybedersiniz. istisnalar kaideyi bozmaz. koridorlar arası rotasyon yapabilirsiniz. mesela orta koridorun belalısı kassadin denilen karakterdir. bunun karşısına yukarıya gidecek karakteri gönderip, orta koridor karakteri yukarı gidebilir veya ad carry ortaya gelip büyücü karakter aşağı koridora gidebilir. bunlar oyunu oynadıkça, daha iyi anlamaya başladıkça yapacağınız yorumlardır. fakat siz o kıvama gelene kadar ezberi bozmayın. komik durumlara düşmeyin.

summoner spell seçimini de iyi yapmanız gerekir. karşınızda swain, mundo gibi kendini çılgın gibi heal eden karakterler var ise ignite olmadan sahaya çıkmak intihar olur. ormancı tryndamere, yukarı koridor irelia, yetmiyormuş gibi aşağıda da caitlyn var ise birden fazla exhaust işinize yarayacaktır. son değişikliklerden sonra clairvoyance ile heal arasında bocalıyorum açıkçası fakat zorluk seviyesi yüksek maçlarda kesinlikle clairvoyance olmalı. lütfen ama lütfen clarity denilen şeyden uzak durun. orta koridorda karşıma clarity ile veigar geldiğinde resmen gülüyorum. ben ignite ile potansiyel olarak 400 daha fazla vurabilecek iken o mana alıyor. çok mantıklı değil mi?

oyunda üç bölüm vardır. early, mid ve late game. her karakterin güçlü olduğu bölümler vardır ama bazıları diğerlerinden daha güçlüdür. gankplank, tryndamere, shyvana, nasus, renekton, wukong gibi karakterler gerek başladıkları koridor(yukarı), gerek karakter özellikleri nedeniyle late game esnasında diğer karakterlerden daha güçlü olurlar. pek tabi burada optimum koşullardan bahsediyoruz. adam gidip nasusa deathcap yapmışsa etkili olmayacaktır. her neyse, bu late game kapasitesi güçlü karakterlerden oluşan bir takıma karşı oynuyorsanız, ne olursa olsun, ne kadar üstün olursanız olun, dalga geçmeyin. oyunu mid game esnasında bitirin. adamların hepsini kestiyseniz yaldır yaldır nashor'a gitmeyin. gidin 2 kule alın, çok daha kara geçeceksiniz. bırakın nashor'a onlar muhtaç olsun, bir de orada kesin ki oyunu bitirin. bu yorumları oyun esnasında yapabilmek için çok fazla tecrübe, oynamışlık lazım. zamanla gelişecektir.

tam bu noktada tavsiye olarak şunu söyleyebilirim: genel itibariyle yukarıya tek başına giden bir oyuncu olarak, bu koridordaki adamın rolünün fazla hit point, fazla armor ile rakiplerin içine dalarak ad carryi etkisiz hale getiren adam olduğuna inanıyorum. bunun için ise en ideal itemlar: warmog' armor, atma's impaler, ninja tabi. bunları yapmadan önce bir adet philosopher's stone ile heart of gold yaparsınız çok daha rahat ve hızlı kasarsınız. eğer oyun hala devam ediyorsa force of nature tavsiye edebilirim. hala mı bitmedi? trinity force!

- gank

oyunu zevkli hale getiren aynı anda fıtık eden, çıldırtan, coşturan, bağırtan, klavye kırdırtan, mouse fırlattıran şey. şu ana kadar anlattığımız, değindiğimiz her şeyin tek bir amacı var, o da bu! eğer diğer faktörleri mantıklı şekilde yerine getirdiyseniz bunu yapmak çok kolay olacaktır. yalnız tam bu noktada bir duralım bakalım. ne yapmamak gerekiyor?

* ilk levellarda kule altı dalacak karakter var, dalmayacak karakter var. dalınacak karakter var, dalınmayacak karakter var. bunu bilerek oynayın. karşınızda nasus, sion, gragas, renekton, malzahar gibi ultisi fark yaratan karakterler var ise tercihinizi tekrar gözden geçirin derim. 10 hit pointi kalmış malzahar sizi kule altında ulti ile kilitleyerek hevesinizi kursağınızda bırakabilir. bir de üzerine noob damgası yersiniz.

* şu meşhur oyuncunun meşhur videosunu izleyelim:

http://www.youtube.com/watch?v=uvfbs_hajrc

böyle şeyler yapmayın arkadaşlar. takım arkadaşınızı yanıltmayın.

* özellikle ilerlemiş oyunlarda rambo olmayın. çükünüzü keserler. açık ve net. takımla hareket edin, açılmayın.

* global olarak çalışan bir ultiniz var ise takım arkadaşlarınızı can kulağı ile dinleyin. haritadaki karşılaşmalara duyarsız kalmayın. karthus'un ultisi ile 2 adet kelle alırsanız ortalama 600 altın gelir. 2 adet asist ise ortalama 300-400 arası altın getirir. aradaki fark ne? takım arkadaşlarınız ölmez. o yüzden her zaman kill odaklı olmayın. hele support karakterseniz asla aklınızdan geçirmeyin. belki o son imkansız vuruşu yapabilirsiniz ama onun haricinde sakın çalmayın.

- adam gibi adam olun(attitude diyorlar buna da)

oyunun başında öldü diye adama noob, feeder, retard diye girişirseniz, o adamdan dönüp verim alamazsınız. daha dün akşam başıma geldi, miss fortune ile aşağı koridora gittim. yanımda blitzcrank var. ilk çalıya girip en ucunda bekleyecektim hesapta. fazladan bir tık yapınca bir anlığına çalıdan çıktım ve karşımda caitlyn ile garen'i buldum. garen silence, caitlyn peacemaker+exhaust koyunca lök diye first blood verdim. özür diledim, çocuklar da ses etmedi. sonra art arda 7 kere kestik karşımızdakileri. en başında salak salak tepki görseydim muhtemelen üzerimde ister istemez bir baskı oluşacak, daha fazla hata yapacaktım. bu çok garip bir durum, kazanmak üzere olduğunuz oyunu bile iki tane adamın çok salakça bir şeyden ötürü kavga etmesinden kaybedebilirsiniz. o bakımdan iyi adam olun. hem kendi sağlığınız hem oyunun sağlığı açısından. eninde sonunda oyun bitecek ve son ekranda ignore diye bir seçenek var. sabır irfandır.

son olarak ise gavurların overextend dedikleri bir hadise var. anlamı ise bir şeyi anlamsızca uzatmak. nedir peki? adamı kesmişsin, health çeyrekte, orta koridordaki adam belli ki seni kesmek için yola çıkmış ama diyorsun şu iki tane daha creepi alayim. tam anlamı bu işte. o iki tane zıkkımı keseceksin diye hop! tepene biniveriyorlar. çok çok çok iyi ayarlamanız lazım. şahsen benim en çok ölme sebebim bu olay. sınırı aşıp o iki creepi kesiyorum hatta yetmiyormuş gibi gidip kuleye de vurmaya başlıyorum. siz yapmayın efendim.

mantık çok basit değil mi? bakın o kadar şey yazdım ama bunlar oturup ezberlenecek şeyler değil, zaten oyun içinde iç güdülerinizi kullanırsanız rahatlıkla üstesinden geleceğiniz şeyler. kapkaranlık bir koridora girmeden önce yanınıza ışık almaz mısınız? yorgun düştüğünüzde şöyle beş dakika da olsa dinlenmez misiniz? hasta olma ihtimaline karşı yanınıza ilaç almaz mısınız? yiyemeyeceğiniz şeyin altına... neyse.

önemli not 1: yukarıda yazılanlar sadece 5vs5 için geçerlidir.
önemli not 2: zaman içinde güncellenebilir.
önemli not 3: health potion candır, canandır.

(kon - 18 Kasım 2011 12:59)

evet beyler bayanlar, selamlar. ben bu oyunu 2011 yazından bu yana oynuyorum. ultima online la başlayan sonra dotayla devam eden pvp tarzı online oyunlara olan yatkınlıgım nedeniyle biraz geç de başlamış olsam fena bir oyuncu sayılmam. gördüğüm kadarıyla bu oyunun ağına yeni yeni düşen arkadaşlar pek fazla dolayısıyla kendi bildiklerimden biraz paylaşmak isterim. daha ziyade jungler oynamak üzerine (ormanda neyi nasıl keseceğinden ziyade mentalitesini) anlatalım bakalım.

şimdi her şeyden önce, oyunda çok ekstrem bir durum olmadıkça (intentional feeder, yeni başlayan arkadaşlar, net problemleri nedeniyle düşen bir veya daha fazla kişi) oyunun %99 işleyen bir mekaniği var. jungler adı verilen, ormanda cs (creep slain) kasan oyunculardan, hangisi ya da bir taneyse o oyuncu işini iyi yapıyorsa onun takımı kazanır. (20-25 level üstü oyunlarda özellikle) bu olayı farkettikten sonra uzun süre jungler oynadım, sanırım 1-2 tanesi dışında yeni jungle da da kasabilen her heroyu iyi denecek bir seviyeye kadar oynadım. singed inden alistar ına kayle ına blitz ine kadar, jungle da pek tercih edilmeyen hero lar dahil. başka bir sürü şey anlatmadan kişisel favorimin lee sin olduğunu, gerçekten iyi bir hero olmasının yanı sıra eger becerebiliyorsanız karşı takıma saç baş yoldurtacak, çok eğlenceli bir hero oluşunu belirteyim.

şimdi nedir bu jungle mevzusu? jungler tam anlamıyla bir jokerdir. iyi oynanıyorsa nerede ihtiyaç varsa oradadır ve özellikle laning phase de yani takım savaşlarından ziyade herkesin koridorunda kastığı evrelerde bir çok fightı tamamiyle tersine çevirebilir. takıma en temel katkısı iki adet solo lane sağlaması ve oyun sonunda takıma faydalı olacak oyuncuların erkenden istedikleri levellara gelmesini sağlarlar. junglerlar temel olarak tüm lanelerin bebek bakıcısıdır, onların yeterince iyi oynayabilmesine imkan verirsiniz. örneğin karşı takımda ortada kasacak bir cassiopea var. bilmeyenler için, oynadığı lane i tamamiyle domine edebilecek herolardan biridir, ve bu heronun q skillerini verimli dodge lamak için oyuna botla başlamak en mantıklı seçimdir (karşısında oynayacaksanız ve rushlamanız gereken çok çok önemli bir item yoksa.) böyle bir durumda takımımda ortada oynayacak, diyelim, leblanc kalkıp dorans ringle başlarsa -ki zaten runeleri tam bir leblanca doransla başlamak ayıptır denebilir- tahmin ederim ki iyi bir cassop onu darmadağan edecektir. öldürmese bile kastırmayacaktır. bunu gördükten sonra ilk bir kaç dakika gidişata bakarım. ormanda kasarken en önemli şey tüm haritayı sıklıkla kontrol etmektir. bu çok kolaydır çünkü agresif bir counter junglera (yani sizin ormanınıza gelip ncnizi sömüren birine) karşı oynamıyorsanız, ormanda nispeten güvendesinizdir.

diyelim ki baktık leblanc oldukça zorlanıyor, base e gidip gelmiş 5. dakikada 10 cs kadar geride. bu sıkıntıya işarettir. bu durumda ortadaki oyuncuyu, bizm senaryomuzda cassop u ganklemek, yani ortaya yardım ederek onu öldürmeye ya da en azından flash ghost exhaust gibi kaçmasına yarayacak summoner spellerinden harcatmak en olmadı biraz canını götürmek gerekir. bunun en iyi yolu takım arkadaşına haber vererek koordine olup orta için yandaki çalılardan ya da blitz ya da nautilus gibi bir crowd control/displacementınız yoksa arkasından dolanmaktır. (lee sin için küçük bir tavsiye: lee sin in eğer tutturabilirse adamına yanına uçmasını sağlayan skill i yani q su karşı tarafın ne kadar canı eksikse o kadar çok vurmaktadır bu nedenle bunu ilk başta harcamak yerine rakibe yakın duran bir creepe w skilliyle atlamak adamı biraz dövdükten sonra q yu kullanmak en mantıklısıdır. ayrıca yeri gelmişken, adamı qyla marklayıp ultiyle tekmeleyip daha sonra yanına uçmak oldukça iyi bir combodur ilgilenenler etüt etsin. tabi adamı kendi kulesinin altına tekmelememek gerektiğini söylemiyorum bile) karşınızda bir jungler oynuyorsa bilin ki istisnalar hariç çoğu jungler level 4den önce gank denemezler. erken gankleme ihtimali yüksek herolar özellikle lee sin ve shacodur. twitch ve evelyn gibi stealth herolar da deneyebilir. diğerleri doğru dürüst bir crowd control ya da takip mekanizmasına ancak level 4den sonra ulaşırlar çünkü diğer skiller ormanda kasabilmek için daha önceliklidir. ormanda kasan ve gerçekten jungler olan her oyuncunun smite alması gerekir. inanın ben de smitesız kasabiliyorum bir çok heroyla ama smite la çaldığım baronların dragonların buffların ve özellikle eski jungle da golemlerin wraithlerin hesabı yotur. başa baş bir oyunda çalınan bir baron yüzde 90 win demektir. smitesız ormanda lanelerde takılan adama roamer denir.

buraya bir dip not. genel olarak ganklerde zamanlama oldukça önemlidir. tabi kassadin falan değilseniz. o düpedüz ayıp çünkü (jungledan bahsetmiyorum tabii ki) ganklemeyi düşündüğünüz hero natural escape skill adı verilen leblancın w su, kennenin e si tryndanın e si shyvananın ultisi vladın wsu vs gibi bir kaçış skiline sahipse bunları lane de kullanmalarını biraz da olsa beklemek en mantıklısıdır. harrasser bir leblancsa karşıdaki en az dakikada bir wsunu kullanacak ve 10-12 saniye kadar kaçma şansı olmayacaktır. özellikle bu anlar initiation için doğru zamanlardır. (amaç karşıyı öldürmekse tabi, takım arkadaşınızı korumak için mal gibi çalıda oturup beklemeyin skili atsın da öyle girerim diye.) ayrıca nidalee teemo caitlyn gibi geldiğinizi rakibe haber verecek trapleri olan heroları ganklemeye giderken ekstra dikkatli olmak gerekir. büyük ihtimal yanlarındaki çalıda en az bir tane bulunur çünkü.

bilmiyorum bu başlıkta bile kaç kişi daha önceden yazmıştır ama wardlar oyunda kazananla kaybedeni ayıran en önemli itemdır. çoğu junglerın core itemlarından olan wriggles lantern size 3 dakika da bir ward dikme şansı verir. her oyuncunun kendi lane i civarını wardlaması en makbulüdür ama özellikle normal oyunlarda bu iş tamamne supporta yıkılır, o da eğer bir support varsa. şimdi kilit bir nokta daha. bazı herolar skilleriyle wardları seçebilir. örneğin lee sin in yukarıda da bahsettiğim w skilliyle bir warda atlayabilirsiniz. aynısı jax ın ve katarinanın zıplaması için de geçerli. bu ne demek, ve nasıl kullanılır. yeterince hızlıysanız gitmek istediğinz yöne bir ward atarak ve ona atlayarak bir çok kişiden kaçabilir ya da onları kovalayabilirsiniz.özellikle lee sin ve jax gibi junglerlarla oynuyorsam wriggles lanternim olsa dahi her base e gidişimde 2-3 ward alırım. şaka değil 75 golda 6-7 saniyede bir flashın oluyor. neredeyse öldürülemez oluyorsun. (mantıklı kullanımı rakiplerinizden kaçıyorken arkasında onların olmadığını bildiğiniz bir duvarın üstünden öbür tarafa ward atıp wyla onun üstüne atlamaktır. bunu yaparsanız blink vari skilli olmayan herolar sizi zaten yakalayamayacakken olanların cooldownda olması ya da 5 saniye sonra yine aynısını yapacağınızı bildiklerinden flashlarını harcamamak istemeleri vs vs derken, çiçek gibi çaldığınız buffla, aldığınız kill gibi durumlar yanınıza kalarak karşıyı rencide edersiniz.

jungler oynamak bütün oyun jungle da kasmak ya da devamlı gank kovalamak değildir. gank yapılacak zamanlar ya da bir lane e yardım edilmesi gereken zamanlar bellidir. bu karşı tarafın junglerı ya da başka bir laner ının sizin bir diğer lane ininize ganka gittiğini görmek(wardlar bak yine.) ya da bulunduğu lane de çok ilerlemiş ve sizin rahatlıkla arkasından gelme şansınız olan durumlardır. bir diğer nokta solo top oyuncunuz ya da nadir durumlarda mid lanerınız 2 kişiye karşı kasıyorsa o lane e sıklıkla uğrayıp en azından civarda olduğunu göstermek gerekir. jungler oynarken en önemli nokta karşı takıma korku salmaktır, şahsen benim için esas bu nedenle oyundaki belki de en zor görev olsa da oldukça eğlencelidir. dediğim gibi level 4 civarı ganklamasını beklediğim bir jungler varsa karşıda (udyr, amumu fiddle vs), ben o levela geldiğimde ganklanması en muhtemel olan lane ime yakın dururum. eğer aşağısı ya da orta çok itmemişse ya da çok az canları yoksa bu neredeyse daima(işi bilen bir jungler için) üst lanedir. çünkü teknik olarak yardıma en uzak karakter odur ve orta lane gibi kulesine çok da yakın değildir. yani level 5sem ve hem golemlerim hemde kurtlarım spawn olmuşsa gider kurtları keserim önce. o jungler yukarı ya da başka bir yere gelirse ve sen de direk olarak o lane de belirirsen adam durup düşünür, abi herif buralarda takılıyo çok saçmalamayayım diye. bu da sizin oyuncunuzun daha rahat oynamasını sağlar. diyelim ormanda wraithleri kesiyorsunuz her iki takımda da alt lane inize ya da üste uzaksınız. ama klasik lane harrassment dışında bir combat döneceğini sezdiyseniz (misal alttaki carryniz vayne 200can civarında kule altında, yanındaki sonanın manası oldukça az, karşıda dive yapabilitesi yüksek alistar ya da taric gibi bir support veya level 6ya ulaştığında onu anında öldürebilecek bir caitlyn var. bu durumda karşı takımının junglerı da çok uzak ya da beyinsiz değilse oraya doğru geliyordur. sizinde "dur wraithleri temizliyim öyle giderim" demek yerine direkt olarak aşağıya gitmeniz gerekir.) alistar divelar, lee sinsen kalkanla vayne e atlar kulenin özellikle kulenin saldırdığı adamı slowlarsın, başka bir junglerla direkt olarak ne kadar crowd controlun varsa o adama atarsın (stun, fear, slow) . seni gören caitlyn korkup ufaktan geri çekilmeye başlar büyük ihtimal ve yine büyük bir ihtimal alistar öldüğüyle kalır. bu veya benzeri bir durum benim başıma 2 kere gelse ben her base e gittiğimde 5 ward alırım o jungler beni kesmesin diye, bir daha dikkatsizce divelamamaktan falan bahsetmiyorum bile. bu, junglerla korku salmaktır.

counter jungling hakkında, en önemli mevzu karşının junglerını tanımaktır. ormanda dayanıklılığı yani base e gitmeden takılma süresi oldukça uzun herolar vardır, mesela nunu veya fiddlesticks. yani kalkıp nununun ya da fiddleın nerde olduğunu bilmeden ormanına girersen çok büyük ihtimalle full canla karşına çıkacaklardır. bir takım herolar mavi golem buffını almazlarsa ormanda çok zorlanırlar, ya da hiç kasamazlar. çünkü tamamiyle skillerini kullanmak durumundadırlar. (mana user herolardan bahsediyorum tabi. riven cdr (cooldown reduction) ihtiyacı dışında(ki şart değil) mana kullanmayan junglerlar ormanın herhangi bir yerinden başlayabilir. ama diyelim ki karşıda bir amumu jungle var yüzde 90 ihtimalle kendi, yüzde 10 ihtimalle sizin mavinizden başlayacaktır. böyle bir durumda üst-orta-midden yakın olan ikisiyle koordine olarak daha oyun başında karşı junglerın kırmızı lizard buffını çalabilirsin. tabi üst seviye oyunlarda dingonun ahırına girer gibi ormana sokmazlar adamı ama onları sonra öğrenirsiniz. diyelim alt lane de ward var ve karşının junglerını oraya giderken gördün. şimdi az önce dediğim gibi normalde olabildiğince çabuk yardıma gitmen gerekir. ama oyun tecrübelerinle altta çok ciddi bir tehlike yaratamayacağını (özellikle ward varken) biliyorsan karşı tarafın uzaktaki buffına bi bakabilirsin. bu zamanlamayla da alakalı tabi. mavi ve kırmızı bufflar 1.55de spawn olur ve 5 dakikada bir çıkar. yani diyelim karşının junglerı amumu (maviden başladığını biliyorsun) dakika 7-7.30 (yani golemi öldürdüğünden yaklaşık 5 dakika sonra) ya da diyelim dakika 9 ama ne amumu da ne de diğer herhangi bir herolarında mavi buff yok. bu demektir ki amumunun çok ihtiyacı olan mavi buff onun ormanında seni bekliyor. ama dediğim gibi, ancak ve ancak takım arkadaşların tehlikede değilse. counter jungling çok üst seviye oyunlarda turnuvalarda falan değilsen ve taktiğin öyle gerektirmiyorsa hiç bir zaman öncelik olmamalı. drake 6 dakikada bir respawn olur. oldukça erken doğar ve bunu lvl 5-6 civarında tek başına kesebilecek junglerlar özellikle shaco ve fiddlestickstir. onlara karşı daha erken wardlamak gerekir. baron 15. dakikada doğar ve 7 dakikada bir spawn olur. özellikle bu ikisinde daima pembe ward bulundurmalı ve rakiplere avantaj sağlandığı anlarda tehlikeye atmadan kesmeye gayret edilmelidir. yani örneğin drake aşağıyı ganklayıp 2 kişiyi de öldürdükten ve o lane i pushladıktan sonra denenebilir. karşı tarafın sizden önce harekete geçtiğini gördüğünüz anlarda işte smite oldukça işinize yaraycaktır. eğer bu durumu görürseniz (yine ward) son anda yaklaşıp düzgün bir zamanlamayla dragonu çalabilirsiniz. ama tabii her zaman ölmemek önceliğiniz olmalı, yani ya yardıma gelen takım arkadaşlarınızı görüp girmeli ya da flash ghost cleanse exhaust vb kaçma mekanizmalarına sahip olmalıdır. tabii ki lee sinle çok daha kolaydır bu çünkü drake ya da baronun arkasına bir ward atıp qyla son anda barona atlarken smite ı da kullandığınız zaman (missing health muhabbeti) baronu büyük olasılıkla çalar, ardından hiçbir şey olmamış gibi duvarın arkasındaki warda atlayıp kaçabilirsiniz. tabi karşı takım senin geldiğini görebilecek şeklide wardladıysa baya nahoş da olabilir.

karşı da inanmış bir support oyuncusu ya da ortalama üzeri bir ekip varsa bolca ward alacaklardır. bu gibi hiç bir lane i gankleyememe durumlarında, karakterinizi ölmeyecek kadar iyi tanıyorsanız oracle almak mantıklıdır. ya da pembe wardlar. açıkçası ben top solo kasıp da pembe ward alan bir oyuncuya 1 ya da 2 kere rastlamışımdır. o nedenle oraya giden yola (çalının biraz dışı barona hafif yakın) pembe ward atarsanız baron civarı ya da çalıya atmış olabileceği wardları görüp kırarsınız. bir daha koyarsa bir daha kırarsınız. oh mis gibi 25 gp + korku.

ayrıca genel prensip olarak, itemlarınızı karşı takıma göre seçmeye gayret edin, onlar ne kasmış bakın, magic mi vuruyorlar, physical mı? 4 ad carry bir takım çıkar da siz offtankınıza thornmail kasmazsanız noob da derler söverler de. karşı takımda sıyrılan oyunculara bakıp onları counterlayacak itemlar yapmak gerekir. tanksanız karşıdaki kogmawın madredinin magic vurdugunu bilmek gerekir, 9-0-3 bi leblanc varsa 30uncu dk da karşıda artık buildinizi siktir edip banshee çıkmak zamanı gelmiş demektir. oyunu ve heroları tanıdıkça bunları daha iyi anlarsınız.

genel olarak böyle, yoruldum bide. eğer sorusu olan varsa sormaktan çekilmesin, beraber oynamak isteyenler de mesaj atabilir. öyle mükemmel değilimdir ama solo que dan iyi olduğum kesin.

(banagoresutonlaragorecukoleta - 25 Mart 2012 00:34)

takip edenler bilirler, ara ısra paylaşımlar yapıyorum oyunla ilgili her şey hakkında.

sevgili sihirdoçlar. bugünkü yazımda da oyun mekaniğinden bahsetmek istedim size. sözlükte çok fazla insan var yardım isteyen, mesaj bekleyen, her birisine özelden yazmak yorucu geldi ne yalan söyleyim.

başlangıç olarak: may neymiş invool. neymiş? invool. eklersiniz bi de sözlükten olduğunuzu söylersiniz eğleniriz beraber.

devam edeyim o halde. eni bici bonki'nin league of legends rehberi ne başlıyorum.

1. bu oyun nedir amacımız nedir napcaz biz?
oyunun mantığı, karşı tarafın kendi şehrinde olan ana binasını (oyundaki adı nexus) ele geçirmek. üç tane koridor üzerinden ilerleyerek yapıyorsun bunu. her koridor üzerinde karşı tarafın şehrini koruyan düşman kuleler var, tabi seni koruyan dost kulelerin de var. önce o kuleleri alman lazım ilerlemek için.

kulelerin atak önceliği
kuleler gördüğü herkese kafasına göre ateş etmiyor, mantığı şöyle:

eğer belli bir mesafeden daha fazla yaklaşırsan, ateş eder. eğer alan içerisinde senin askerlerinden varsa (oyundaki adı minion ve her 30 sn de bir spawn olurlar) senin yerine onlara vurur, sen de bu sırada o kuleyi kesebilirsin.

ama sen gider de karşı takımdaki şampiyonlardan birisine saldırırsan, kule o minionlara vurmayı bırakır sana döner. yani öyle herkesi kulesinin altında öldüremezsin. (tower dive denen bi hede var, ilk level larda yapmayın gözüm, gözünü çıkartırlar adamın kolay şey değil)

he bi de çalı olayı var. sen çalılara girersen birisine saldırana kadar görünmez olursun. çalının içindekiler dışarıyı görebilir ama dışındakiler içini göremez.

oyun mantığı için bu kadarı yeterli sanırım. o zaman;

2.takım dağılımları - low leveller ile yüksek seviyelerin farkı
takım dağılımı şöyle ki, normalde her karakterin kendine özel bi sınıfı ve gideceği belli bi koridor var. fakat, bu kesin kurallarla belirtilmemiş olsa da istisnaları olsa da aslında %90 bellidir kimin ne oynayacağı. düşük level oyuncular bunu çok bilmediği için genelde koridorlara dağılım şöyle olur:

üst koridor (top lane)- 2 kişi (kafasına göre seçer)
orta koridor (mid lane)-1 kişi (ben mid gitçem hayır ben gitçem bana ne lan kavgası olur)
alt koridor (bot lane) - 2 kişi (bunlar da kafasına göre takılır)

ama oyunu doğru düzgün oynayan insanlar için belli bir takım dizilimi var:

üst koridor - tek kişi :

bu adam off tank denilen sınıftan. çok fazla canı ve armoru ve büyü direnci var. atak hızı nispeten düşük, takım kavgalarında (oyunda kullanılan adı team fight ya da kısaca tf) görevi de karşı taraftan gelecek damage in önünde durup ölmemek, kendi adamlarını da öldürmemek. en basit anlatımla bu. oyunu biraz bilenler için kısaca "burst damage i tanklayıp ad carry yi korumak" da denebilir.

orta koridor - tek kişi :

bu adam mage hacılar. yeni metalar geliyor sezon 3'le yavaş yavaş, orta koridorda değişik tipte herolar deneyen oyuncular oluyor. ama genel geçer şeylerden bahsediyorum burda ben. yeni filizlenecek metaları da eklerim editle tabii ki. ama şimdilik devam ediyorum anlatmaya.

bu koridora giden karakter, ap karakter yani "abilty power" kullanan, büyüsel hasar veren karakter. çok canı yoktur, atak hızı düşüktür, elle vuruşu yani fiziksel hasarı düşüktür, ama yetenekleri büyüsel hasar verir ve birdenbire çok yüksek damage ler vurabilir (oyundaki adı burst damage). tf deki görevi belli, insan avlamak. birdenbire girer damage ini tabiri caizse "kusar" ve çıkar. kill alırsa ne ala. yetenek süreleri dolunca aksiyonun olduğu yere tekrar girer tekrar çıkar. olaya karışıp tüm büyüleri kullanıp orada beklersen öperler hocam, gir çık yapmak önemli bu karakterlerde.

alt koridor- iki kişi :

buraya gelen iki kişinin görevi şu. birisi carry denen adam. çok yüksek fiziksel hasarlar verebilir, atak hızı çok yüksektir vuruş gücü çok yüksektir canı azdır armoru büyü direnci azdır . kırılgan, ama kağıt keser gibi de hero kesiyor anlayacağınız.

bunun yanında gelen diğer eleman ise support. destek yani. koridorda hiç minion öldürmez garibim, hepsini carry e bırakır. tf de ise görevi arkadaşlarını hayatta tutmak. tabii öncelikli olarak kendi carry sini korumak.

şimdi buraya kadar toplayınca 4 adam etti di mi? 5. eleman nerde?

işte o eleman da "jungler". türkçesi ormancı. oyunun en başından beri ormanda kasar level atlar, sürekli aktiftir, sürekli sağda solda gezer hiç boş saniyesi olmaz. yaratık kesmediği zamanlarda herhangi bir koridora gider karşı takımdan adama pusu kurar. o koridordaki kendi herosu ile işbirliği yaparak öldürür geri çekilir. her tür herodan jungler olabilir, mage jungler lar da var tanklar da, zevk meselesi.

başım ağrıyor, en fazla bu kadar yazabildim. şimdilik tabii ki. eksiklerimi söyleyen - başka konuları da eklememi isteyen sözlükcanlar-sihirdoçlar varsa mesaj yeşilimi yakın. yoksa da bi gülücük verin artık emeğe saygı :)

adalet meydanlarında görüşmek üzere!!

edit: bu entry i daha girdiğim saniyelerde en beğenilenler listeme sokan arkadaşlar, bi tanesiniz cansınız. tüm yorgunluğumu aldı resmen.

edit2: (bkz: eni bici bonki'nin league of legends rehberi) başlığını doldurdum, bu entry nin bi kopyasını, kopya olduğunu da belirten bi notla ekledim. amacım neydi? akıp giden zaman ve entry ler içerisinde rehberimin kaybolmasını istemememdi. saygılar.

edit3: şuan farkediyorum bu başlıkta yazdığım 31. entry m olmuş :) :) kime ithaf etsem bilemedim. reklam alınır. :)

(eni bici bonki - 3 Ocak 2013 22:54)

tr serverında sürekli annemin cinsel hayatının detaylarını öğrendiğim oyun.

(eachon - 27 Nisan 2013 16:14)

alistar ile oynayan abimizin beni kahkahalara boğduğu oyun.

gülmek için tıklattım seni gülüm; alistar
edit: lig düştüm sözlük çok efkarlıyım :(

(adamgibiadambabam - 26 Haziran 2013 02:31)

bu aralar ramazan'dan dolayı ilginç muhabbetlere neden olan oyun.

adamlar oyunun başında "20 dk olunca yenilen taraf sur versin, sahur yapalım" isteğinde bulunuyorlar.

"bana mı tutuyorsun orucu, ya da herkes tutuyor mu ki, madem bu kadar önemli bir durum, o zaman hiç girme oyuna olsun bitsin, ya herro ya merro" dediğimde de dinsizlikle suçlanıyorum. ben de "başlarım dininize, yok sur mur" diyorum. bu sefer "/all" diyip "beyler, dine küfretti, oyun sonu report" çemkirmesinde buluyorlar. hele bir tanesi "ss aldım, göreceksin dine başlamayı" dedi. artık nerede paylaşacaksa. koyu islamcı cihatcılara mı verecek napacak. artık onlar da atlarına atlar oyunda karşıma gelirler kesin.

ek olarak birisi de "ben afk olacam ya, sahur yapacam" diyince "raporlarım beni bağlamaz" dediğimde oyuna devam etti. ona da "report korkusu allah korkusunun önüne böyle de geçiyor demek" dedim.

(matrix - 28 Temmuz 2013 04:01)

tbf'ye 2,5 yaşındaki oğlumla katıldığım oyun. cosplaylerle foto çektirdik. timo şapkasıyla foto çektirdik. draven maskesiyle koştuk, ziggs'in bombasıyla futbol oynadık. oldukça eğlenceli geçti. son saniyede davetiyesini veren bir dusuneyim isimli kullanıcıya sonsuz teşekkürler. bu arada cosplayler cidden çok kötüydü. amumu sanırım birinci olmuş zaten bir o vardı hakeden isabet olmuş. officer caitlyn ve bunny riven, biraz erken gelip arkadaki çalılarda şov yaptılar, etraflarında baya bir kalabalık oldu fotoğraf çektirmek için. biz de ashe ve çakma annie ile foto çektirdik. çakma annie diyorum çünkü ayı yerine tavşanı vardı küçük, bir de suratı çok üzgündü, annie olduğuna pişman olmuşa benzer bir surat ifadesi vardı.

bunların dışında riot görevlileri çok yardımsever ve güleryüzlü insanlarmış onu öğrendim. hepsinin riot nicki tshirtlerinin sırtında yazıyor. özellikle oğlumla bol bol oynayan ve ilgilenen riot khan'a çok teşekkür ederim. bir başka ismini göremediğim riot görevlisi de lulu'nun kekinden verdi oğluma.

içeriye girerken bize bir bileklik verdiler mavi. üzerinde beyaz yuvarlaklar olan. bu bileklikle hediye alınabiliyormuş. bir çanta verdiler içinde 1 t-shirt, 2 adet skin kartı (riot graves, arcade sona), draven maskesi, üzerinde rol yazan random boyun bandı (destek, orman, sg taşıyıcı yazıyor üstlerinde), lulu keki veya ziggs bombası, 2 adet ışıklı köpük sopa, ve 1 adet league of legends posteri ile league of legends cd'si bulunuyordu. destek yazan boyun bandı çok az vardı genelde sg taşıyıcı kolyesi vardı, şansa bala destek bulup biriyle değiştirdim bendeki sg taşıyıcıyı.

biz girdiğimizde hwa-ant ilk maçının ortalarıydı. zaten oğlanla ilgilenmekten hiçbir maçı izleyemedim. ayrıca hava 32 derecenin üzerinde sıcaktı. ortaya güneşin altına koymuşlar o kadar sandalye ama kavrulmamak için arkadaki şemsiyelerin orda takıldık genelde.

glandalı jhonnie'yi filan gördüm susmadılar hiç event boyu. ha bir de bilgi yarışması oldu rammus şapkası hediye ettiler soruları bilenlere. sorular zor sayılırdı ama bilmeseler bile seyirciler bağırarak cevapları söyledi. 10 kişiden 7si seyirciler sayesinde aldı ödülleri. 3 tanesi salak çıktı seyirciye rağmen bilemedi soruları.

tek istediğim oğlana bir timo şapkası edinebilmekti ama sanırım bu şapka satılmıyor. seneye bizim oğlanı teemo yaparak cosplaye sokmayı düşünüyorum, ya da firefighter tristana da olabilir. herhangi bir yordle olmaya çok müsait.

edit: lan aslında düşündüm nunu'da çok müsait, ben yeti olurum o da oturur omzumda.

(eachon - 29 Temmuz 2013 15:09)

canlar, eskiden ap master yii vardı , q attıktan sonra kestiyse ne ala, kesemediyse kaçardı.

bu şerefsiz kovalıyo lan?! q atıp bi de üstüne yürüyo milletin. adc'ler huzursuz, adc'ler kızgın!

(bkz: riot buna bi şey yapması lazım)

büdüt: imla

(eni bici bonki - 5 Ağustos 2013 01:02)

içi boş tartışmalar dönmüş bu oyun için. hem dota 2 hem de league of legends oynayan biri olarak bir kaç şey söylemek istiyorum.

öncelikle dota ve dota 2 arasındaki ayrımı yapmak lazım. sanıyorum ki arkadaşların dota diye kastettiği şey dota 2. league of legends 2009 yılında küçük bir yapımcı tarafından betası sunulan bir oyun. o zaman için oldukça yavan grafiklere sahip ama yapımcılar tarafından geliştirileceğine dair yüksek vaatler verilen bir oyun. çıkış sürecinde yaşanan olaylardan bahsetmeye gerek yok. bir çok dota ve league of legends oyuncusu yaşananların ve kimlerin suçlu, kimlerin haklı olduğunun bilincinde.

bununla birlikte oyunların yapımcılarını göz önünde bulundurmak lazım. bugün teknoloji ve oyun dünyasıyla ilgili çok çok az fikri olan bir insan dahi riot'un mevcut şartlarda valve ile ne teknik altyapı ne de komünite yönetimi konularında başa baş yarışabilmesinin kolay kolay mümkün olmayacağının farkındadır. valve; çevrimiçi dijital oyun konsolu sahibi, half life ve counter strike gibi önemli oyun ve modların yayımcısı ve geliştiricisi çok yönlü ve büyük bir şirket. riot ise her ne kadar dünyanın en çok oynanan oyunu olsa da sonuçta f2p olan bir moba sahibi; 4 yıldır gelişme aşamasında olan bir şirket.

yine önemli olan noktalardan biri de http://www.riotgames.com/careers şu linkten görüleceği üzere şirketin hala 100'den fazla çok önemli pozisyonda açığı olduğu. bu elbette şirketi belli başlı konularda mazur görmek için tek başına yeterli bir sebep değil. ayda 30 milyon hesabın online olduğu ve oyun oynadığı^**, en büyük benim diyecek oyun firmasını bile oldukça zorlayacak büyük bir trafiği yönetmek zorundalar.

riot, mevcut koşullarda gelir kaynağının büyük bir kısmını hala server iyileştirmesi ve tüm dünya üzerinde temsilci kurumlar açmak için kullanmak zorunda. 5 kıta üzerinde oldukça yaygın bir şekilde oynanan oyun için, 4 yıldır gelişme aşamasında olan bir şirketin en büyük sorumluluğu 100 milyona yakın kullanıcı adı olan bir komüniteyi yönetmektir. takım oyunu tabanlı mobalar için oyuncu topluluğunun arasındaki ilişkilerin düzenlenmesi, oyun mekaniklerinin iyileştirilmesi ile birlikte en büyük öncelik. riot'a ulaşan milyonlarca feedback içinde en çok yakınılan iki konu; topluluk içi sorunlar ve oyunda mevcut olan bir çok çeşitli bug.^* topluluk içi sorunlarla moderasyon kısmı için harcanan büyük bir kaynak sayesinde o veya bu şekilde mücadele edebiliyor olsalar da bug'lar konusunda hala bir çok sıkıntı mevcut. hem riot hem de bu konu hakkında uzman olan bir çok kişi bir çok kez, bazı bug'ların oyunun kodlanması sırasında yapılmış çeşitli hatalar ve database sorunları nedeniyle mevcut olduğunu ve teknik eleman ve alt yapı eksikliği sebebiyle kısa vadede kalıcı bir çözüm bulunmasının çok da mümkün olmadığını belirttiler. bunlarla birlikte morello; bir kaç gün önce 4.sezon için oyunda çok uzun süredir var olan bugların giderilmesi, oyunun hem kozmetik hem mekanik olarak çeşitlendirecek ve uzun süredir düşünülen bir çok değişiklik için çalışmalara başlanıldığını belirtti. umarım teknik eleman ve alt yapı eksikliği bu konularda iyileşme sağlanacak şekilde giderilmiştir.

biraz da topluluktan bahsedelim. şunu açıkça söylüyorum; league of legends oyuncuları hem oyunun kendisini hem de riot'u en çok eleştiren kitle. bu konuların başını daha önce de söylediğim gibi topluluk içi sorunlar ve mevcut bug'lar çekiyor. server stabilitesi ve lag konusunda hem oyunun kendi forumlarında hem de dünyaca ünlü forumlarda açılan başlıkların haddi hesabı yok. sorunlar 1 hafta içinde düzelse de yeni patch ile birlikte yeniden başlıyor. bu şartlar altında oyunun kozmetik yönünden çok server iyileştirmeleri için kaynak harcamalarını makul görmek lazım. hatta oyunda kozmetik yönde yapılan her bir çalışmada bir çok oyuncudan server ve bug sorunları tam olarak giderilmeden bu tip harcamalar yapılması konusunda tepki geliyor ki oldukça haklılar. tüm bu eksilere rağmen, oyun hala büyük tunuvalar yapılabilecek şekilde dengeli ve bir çok insan riot'un mevcut sorunları gittikçe azaltacağı konusunda umutlu. neticede topluluğun geliştiriciye olan güveni önemli ve bunu kolay kolay yakalamak da mümkün değil. bu güvenin oluşmasında, riot çalışanlarının ellerinden geldiğince sorunlarla ve sorunların sahibi kişilerle birebir ilgileniyor olma çabasının da etkisi çok büyük.

biraz da grafik konusuna değinmek istiyorum. öncelikle şunu belirtmek lazım; moba oyunlar için grafik önemli bir parametre sayılabilse de adventure, rpg veya fps oyunlarda olduğu kadar önemli bir yapı taşı değildir. starcraft 2 en iyi grafiklere sahip olduğu için en çok oynanan strateji oyunu değil. tabi bunu söylerken league of legends'in diğer mobalardan mekanik olarak çok üstün olduğu için en çok oynanan oyun olduğunu söylemiyorum. bu biraz da oyunun çıktığı dönem ve piyasadaki boşluğu doldurması ile ilgili.

oyunun 5v5 haritası olan summoners rift şu an oyundaki en eski harita. hala çok eski görsel öğeler içeriyor olsa da^* 2.sezon ve öncesinde yaşandığı söylenebilecek olan renk kirliliği 3.sezon ile büyük ölçüde giderildi. 1 ve 2. sezon oyun içi videolarına bakarak farkı görmek mümkün. tabi bu durum haritanın artık günümüz estetik şartlarına uygun bir hale getirilmesinin gerekli olduğunu değiştirmiyor. işte bu konuda yine oyuncuların riot'a güveni tam. bunu hem dominion hem aram hem de 3v3 haritasında yapılan görsel yenilemelere bakarak söylüyoruz. ayrıca son 1 yıl içinde çıkan şampiyonların hem animasyon hem de görsel açıdan yenilikçi olması bu güvenin oluşmasında önemli bir referans. yine oyun içindeki mekanik bir takım eksikliklerin ve sorunların giderileceğini de yeni şampiyonların kitlerine ve eski şampiyonların rework'lerine bakarak güvenle söyleyebiliyoruz.

eski 3v3 haritası; http://images.gamestar.de/…/bdb/2359366/944x531.jpg

yeni 3v3 haritası; http://www.team-dignitas.org/…sted_treeline_map.jpg

yeni aram haritası; http://riot-web-static.s3.amazonaws.com/…oterss.jpg
http://wac.7725.edgecastcdn.net/…wling-abyss-02.jpg

eski aram haritası; http://i.imgur.com/ystnhwr.jpg?1

bunlarla birlikte biraz arama yapılarak görsel olarak kaydedilen gelişmeyi görmek mümkün. daha önce de söylediğim gibi bu oyunu insanlar grafiklerine aşık olduğu için oynamıyor. grafiklere çok önem veren bir oyuncu moba oynamaz zaten. pvp olarak oynanabilecek ve görsel açıdan daha çok şey vaaden bir çok strateji ve takım oyunu var.

kendimce özet; oyun geliştirilmek istenen ve gelişen bir oyun. oyuncu kitlesi her ne kadar dost canlısı olmasa da körü körüne koyunluk yapan bir kitle değil. 4 yıldır yaşananlara bakarak oyunun ve şirketin gelişeceğine olan inanç tam. bu oyun belirttiğim eksiklerine rağmen oldukça rekabetçi ve sağlam bir oyundur. bırakın da insanlar istedikleri sevdikleri oyunu oynasın. hatta bence hem dota 2 hem lol oynasın.

mekaniklere hiç girmedim. o iş biraz da özel mesaj işi. şunu da belirtmek istiyorum; dota 2 ve league of legends mekanik açıdan oldukça farklı oyunlardır.

iyi oyunlar, iyi eğlenceler. her ne oynuyorsanız.

(bulmasi gercekten zor - 29 Ağustos 2013 15:01)

dünya şampiyonası elemesinin son ayağı olan çin etabının da bitmesi ile 3. sezon league of legends dünya şampiyonası’nda mücadele edecek 14 takımın tamamı belli oldu.
competitive maçları yakından takip etmeye çalışan birisi olarak bu takımlar hakkında bildiğim kadarıyla bilgi vereceğim.

avrupa'dan 3 takım katılacak. avrupa, shanghaide düzenlenen 2013 all-star maçlarında sonuncu olduğu için tüm takımları 1. tur elemelerini oynayacak direkt çeyrek finalden başlayacak takım yok.

1. fnatic: avrupa arenasındaki en güçlü ekiplerden. sezon 1 dünya şampiyonu oldular ancak lol competitive arenasının oyuncu hacmi büyüdükçe bazı zor maçlar gördükleri oldu fakat bu takım her zaman formda. top ve mid lane oyuncuları soaz ve xpeke oldukça tanınıyor. soaz all-star eventinde dünya şampiyonu oldu ve xpeke fantastik split pushları ile en imkansız görünen oyunları bile çevirebilmesi ile biliniyor. oyun stili olarak objektif öncelikli oynuyorlar ve onlara verdiğiniz tüm açıkları sizin aleyhinize kullanabilirler. geride iseler oyun ritmini düşürüyor önde iseler objektif zorluyorlar.

2. lemondogs: isveç kökenli bu takım competitive arenada yeni ve lcs summer elemelerinde underdog olarak oynadılar. neredeyse hiç bir maça favori olarak çıkmamalarına rağmen oldukça iyi bir skor çıkarttılar, özellikle yeni support oyuncuları mithy ile güzel bir galibiyet serisi yakaladılar ve summer spliti fnaticin ardından 2. bitirdiler. takımın yıldız oyuncusu ise mid laner nukeduck. assassin ağırlıklı şampiyonlara çok hakim ve çok rahat snowball etkisi yapıp oyun taşıyabilen bir oyuncu.

3. gambit gaming: eski adı moscow 5 olan bu takım hatırlarsanız s2de terör estiriyodu ve s2 şampiyonasında da favorilerdi. ancak yarı finalde elenmeleri üzerine düşüşü pek toparlayamadılar. s3te lcste hep etkili sonuçlar aldılar ancak asyalı takımlarla oynadıkları maçlarda sıkıntı yaşıyorlar ve s3 summer split öncesi curse gaminge geçen support oyuncuları edward'ın eksikliğini çekiyorlar. s3 şampiyonasına zar zor geldiler çok umutlu değilim kendilerinden. yıldız oyuncuları mid laner alex ich ve jungler diamondprox. diamondprox dünyadaki jungle metasını belirleyen jungler olarak biliniyor. all-star eventinde insece kaybetse de theorycraftingi ile jungle'a yeni herolar kazandırması sebebiyle dünyadaki profesyonel lol oyuncularının saygı duyduğu bir isim( udyr, shyvana, nasus, volibear, karma^* gibi). alex ich ise özellikle khazix performansı ile biliniyor ve çok geniş bir şampiyon havuzuna sahip. dünyanın en iyi mid lanerlarından kabul ediliyor.

profesyonel lige sahip olmayan bölge şampiyonları da nordic east ekibi gaminggear.eu oldu

gaminggear.eu: eune temsilcisinin çok maçını izlemedim. dreamhack 2013te grup elemelerini 0-3lük bir skorla sonuncu kapattıklarını biliyorum. dünya şampiyonasında birşeyler başarmaları kesinlikle sürpriz olur.

kuzey amerika’nın ise 3 temsilcisi var. cloud 9 direk çeyrek finalden başlayacak. diğer ekipler grup aşamasına girecek.

1. cloud 9: na lcs şampiyonları direkt çeyrek finalden başlayacaklar. lcs summer split öncesi competitive arenada görülmeyen bu takımın 5 üyeside kuzey amerika sunucularında oldukça yüksek lks puanlarına sahip challenger lig seviyesi oyuncular. inanılmaz bir skorla kuzey amerikanın tüm favorilerini tokatlayarak 25-3 gibi bir summer split skoru yaptılar ve kesinlikle dünya şampiyonasının favori takımlarından. laning fazında oldukça sıkıntı yaşasalar da oldukça tempolu oynuyorlar, oyunu sürekli hızlandırıyorlar, inanılmaz etkili team fight yapıyorlar ve çok agresifler. öne geçtikleri zaman durdurulamıyorlar oyunu sürekli ileri taşıyorlar ve izlemesi çok keyifli bir performansları var. bu takımın yıldız oyuncusu var diyemem takım olarak çok etkililer. gerçi bu takımın jungle oyuncusu meteos takım arkadaşlarını sönük bırakmıyor değil. özellikle hiç ölmeden bitirdiği ve takımını galibiyete taşıdığı aşırı iyi zac performanslarını göz önüne alırsak kendisine dünyanın en iyi junglerlarından birisi diyebiliriz. competitive arenaya ashe zyra kombosunu kazandıran takım da budur ayrıca.

2. tsm: turnuvaların gediklisi bu takım s1 şampiyonasında 3. olmuştu. takım olarak çok tecrübeli oyunculara sahipler özellikle ad carryleri wildturtle mekanik olarak oyuna en hakim oyunculardan. ancak takımın kurucusu reginald aynı zamanda benim gözümde takımın en zayıf yanı. zaman zaman takımın en iyisi olarak oynuyor fakat günü tutmadığında kesinlikle rezalet oyunlar çıkartabiliyor. eğer na lcs izlediyseniz blue card twisted fate ganklerini ve zed oynayışını hatırlayabilirsiniz. bu yüzden özellikle kore takımları reginald üzerine oynayarak bu takımı kıracaktır diye düşünüyorum.

3. vulcun: vulcun da tecrübeli oyunculardan oluşan yeni bir ekip ve na lcs underdoglarından. ama fav olmamalarına rağmen lcste oldukça iyi oyunlar aldılar. çok şans verdiğim bir ekip değil fakat hafife alınmaları kesinlikle hata olur.

kore bölgesi’nden ligi ilk iki sırada bitiren takımlar şampiyona’ya doğrudan katılma hakkı kazanmıştı. üçüncü takım ise ogn summer splitteki tie sebebiyle 4 takım arasında düzenlenen eleme usulü turnuva ile geçen hafta belli oldu. kt rolster bulletsi çok çekişmeli bir bo5 sonrası geçen sk telecom t1 dünya şampiyonasına gelmeye hak kazandı. kore bölgesi bildiğiniz gibi lol competitive arena'nın belkide en çekişmeli olduğu en üst düzey mekanik maçların geçtiği bölge. özellikle ogn finallerini izlediyseniz bu adamlar lol oynuyorsa bizim oynadığımız ne demişsinizdir.

1. najin black sword: kore arenası çekişmeli dedik bu adamlar birinci bitirdi. ama yandık mahvolduk demeyin çünkü korenin en iyi top lane oyuncularından kabul edilen maknoon'un ayrılması ile najin sword gerçekten güç kaybetti. tek oyuncuyla ne olur demeyin sakın özellikle son maçlarında gördük ki gerçekten eksikliği hissediliyor. direk çeyrek finallerden başlayacaklar ve bence najin swordu çok fazla izleyemeyebiliriz. tabi yine de çok yetenekli oyunculara sahip oldukları gözardı edilmemeli. ad carryleri pray dünyanın en iyi ezreali olabilir.

2. mvp ozone: bu takım artık samsung galaxy ozone! bu takım olympus champions spring 2013 eventine kadar adı bile duyulmamış bir takımdı ve %66 win ratio ile finale çıktılar. karşılarında ise turnuva boyu hiç maç kaybetmemiş %100 ratiolu cj entus blaze vardı. ve bu adamlar cj entusu 3-0 yendiler. eze eze. böylece yükselişleri başladı. cj entus frost, kt rolster bullets gibi devleri dize getirerek kore arenasını 2. tamamlamayı başardılar ve kore'nin favori ekibi konumundalar. bu takım gerçekten çok korkutucu, teamfightlarda neredeyse hatasız oynuyorlar görebildiğim tek kusurları ağır disengage olan takımlara karşı teamfight başlatmaya çalışırken rakip takım tekrar engage olursa hatalı pozisyonlarda yakalanabilmeleri oldu. koreli bir takım için fazla agresifler ve infazı mükemmel yapıyorlar. bunun için acele etmezlerse durdurulabilecek bir ekip değil. ad carryleri imp ve mid oyuncuları dade kesinlikle güzel hareketler izletecekler bize. özellikle dade zed alırsa.

3. sk telecom t1: bu takım kore'nin 3.sü olmasına rağmen benim favorim. özellikle kore bölgesel final maçlarında kt rolster bulletse karşı 2-0dan nasıl 3-2lik bir geri dönüş yaptıklarını izledikten sonra şunu diyebilirim çok rahat; bu adamlar gruplardan çıkarsa finalde izleriz. sk telecom t1 rakibini çok iyi okuyan ve ona göre kendi karşı stratejisini geliştirebilen, rakibini rakibinin oyununda yenen bir ekip. tüm oyuncuları çok başarılı poohmandu kore arenasında madlife'tan sonra gelen supporttur benim gözümde. bengi assassin junglerları mükemmel oynuyor. piglet dersek ben hayatımda daha iyi bir vayne görmedim derim. top laner impact biraz fazla agresif oynuyor ancak o zac'i ona verirseniz mağlubiyeti kabullenmişsinizdir en baştan. ve tabi ki mid lane faker. bu isim yavaş yavaş konuşulmaya başlandı özellikle ogn maçlarındaki muazzam ahri assasinationları ile ancak faker'i asıl duyuran mevzu kt rolster bullets bo5'inde, zed vs zed fightı oldu. korenin en yetenekli midlerinden ryu'yu dezavantajlı pozisyondayken ağır çekimde bile zor takip edilen bir dövüş.te inanılmaz bir şekilde kesti. bu adamın oynayışını gördükten sonra diyebilirim ki eğer insanlarda özel güçler var ise bu adam kesinlikle zamanı yavaşlatabiliyor.

güneydoğu asya bölgesi’nden:

1. mineski: filipin ekibi mineski'nin kesinlikle buralara gelmesi beklenmiyordu. ancak güneydoğu asya elemelerinde finalde kesinlikle kazanması beklenen singapore sentinels ekibini 2-1lik skorla geçerek dünya şampiyonasına katılmaya hak kazandılar. mid oyuncuları yume ve support oyuncuları tgee'den sizi şaşırtacak hareketler bekleyin.

tayvan/hong-kong/makau bölgesi’nden

1. gamania bears: gama bears hakkında çok şey bildiğim takımlardan değil. tek bildiğim s3 bölgesel finallerinde tayvanın güçlü ekibi taipei snipers'i çekişmeli bir bo5 sonrası son maçta eleyebildikleri. direk çeyrek finalde başlayacaklar umarız keyifli maçlar izletirler bize.

çin bölgesi elemeleri hafta sonu yayınlandı zaten lol tvde büyük bir çoğunluk izlemiştir mafia graves kodu için. çin ekipleri mekanik olarak şampiyonlarına çok hakim ve başarısızlığa pek tahammül edebilen oyuncuları yok.

1. royal club huang zu: bu takım çindeki en iyi oyuncuların toplandığı yıldız takım olarak kabul edilebilir. takımın tüm oyuncuları çin ya da na serverlarında hatta kimisi^*ikisinde birden challenger seviyede oynayan oyuncular ve çok fazla comfort pickleri var ve hepsine çok hakimler. bu adamlara karşı banladığınız şampiyonların hiç bir hükmü yok comfort picklerini hep alırlar.
oyun stilleri ise na serverlarındaki clg'nin taktiğine benziyor^*. aslında genel olarak çin takımlarının taktiği bu. ad carry afk farm yapsın ve oyunu taşısın. bu takımı bu kadar iyi yapan şey ise takımın oyuncuları çok yetenekli oldukları için oyunu kazanmakta genelde ad carrynin oyunu itelemesine gerek kalmıyor oluşu. ve eğer ad carrye muhtaç kalırlar ise oyunu o bitiriyor zaten. çok güçlü bir ekip turnuva favorilerinden. direk çeyrek finallerden başlamaları da cabası

2. omg çinin bilinen ekiplerinden omg takım olarak oldukça iyi, çin seviyesinde iyi olan bir takım ise dünya arenasında her zaman tehlikelidir. finalde royal club huang zu'ya karşı ezici bir yenilgi almış olsalar da hafife alınamayacak kadar tehlikeliler. özellikle top lane oyuncuları gogoing'e dikkat edilmeli.

kore takımlarından fazla bahsetmiş olabilirim kusura bakmayın ancak takımlar hakkında yazabileceklerim bu kadar.
güzel maçlar izlememiz dileği ile.
edit 1: istek üzerine faker vs ryu videosu ağır çekim ve detaylı incelenmiş versiyonu eklendi.
edit 2: yoğun istek üzerine diamondprox eklendi ^*
edit 3: (bkz: #36926129)

(flameweaver - 9 Eylül 2013 20:34)

bugün de boş geçilmemiş günlük dota oyuncusu bok atma klişesi gerçekleşmiştir. bi an kimse bok atmayacak diye çok korkmuştuk. şimdi herkes kendi serverine hadi bakalım..

bu arada sezon 3 finali los angeles staples center'da oynanmış finallere kalan takımlara toplamda 2 milyon dolara yakın ödül dağıtılmış, dünyada en çok izleyiciye, en çok oyuncuya (70 milyon üzerinde oyuncu kaydı, günlük ortalama 12 milyon online), her kıtadan insana (kuzey amerika, batı avrupa, iskandinavya- doğu avrupa, brezilya, türkiye, rusya, latin amerika ( kuzeyi ve güneyi olmak üzere 2 adet ), okyanusya, güney kore, çin, singapur-malezya) kendi dilinde server sağlayan, her kıtada ofis ve çalışana, ıgn pc best strategy game - gamespy gamers' choice awards - 1st game developers online choice awards - golden joystick gibi dandik ödüllere sahip berbat dota clonu..

oysa dota 2 öylemi? hayır! müthiş grafiklere, deny sistemine falan sahip dota 2... hep kolejden arkadaşlar var, grafikler süper, elitist bir ortam ve süper grafikler. league of legends bok gibi ama dota 2 süper, hele bide grafikler! yani şöyle anlatayım dota ferrari olsa lol maksimum renault 12 olur. arada yüklüyoruz lol'ü bi bakıyoruz çok basit, anında challenger oluyoruz ağbibuneyaa diyerek dotaya dönüyoruz çünkü lol çok basit ve dotanın grafikleri imeyzink.

geçen gün ben bi lol oynayayım dedim arkadaşlar steam'den görüp '' naapıyosunn ağbi sen kıfayımı yedin ıtırcan çabuk kaç o varoş oyundan ve buraya gel lütfen'' diyerek beni ötekileştirdiler, berkut 1 haftadır yüzüme bakmıyor, ona göre lol oynadığım günden beri kokuyormuşum.

(cataf - 8 Ekim 2013 09:35)

gram anlamadığım oyun. abi çok enteresan bi şekilde bir avuç bilgim yok bu oyunla ilgili, fakat her girilen entry'i okuyorum amk. mal mal anlamadan okuyorum o uzun entry'leri. anlamadığım terimleri okudukça haz alıyorum resmen. bi olayı anlıyorum; birileri birinin canını sıkmış. içerik tamamen fransız.

(ruh hali bozuk adam - 30 Ekim 2013 16:29)

tl/dr: tr server'ı falan değil, asıl olay insanlıkla ilgili. birisi feedledi diye adamın üstüne oynayıp kendi egonuzu tatmin etmek yerine insanca davranırsanız olabileceklere şaşıracaksınız. oyunu oynarken o egonuzu bir kenara bırakın.

3 tane olay anlatacağım.

zamanında hon ile başladım moba oyunlara. sıfır mekanik. amaç ne onu bile bilmiyorum. qwer ile skill kullanmayı sanırım 30 maç sonra falan öğrenmişimdir. o derece newbie idim. zibilyon tane item, hero, skill... neyse ben gene böyle noob noob oynarken bir gün elemanın biri çıldırdı yanımda. adam carry oynarken adamın bütün cs'inin içine ediyordum. last hit falan hak getire. tartıştık biraz oyun içinde. oyundan sonra baktım eklemiş beni. kabul ettim. ben küfürleşme beklerken adam "belli ki yenisin oyunda. bak oyunu öğrenmek istiyorsan şu şu videoları izle. basic'ten başla. oyun içinde de kızdığım için kusuruma bakma. adetim değildir normalde. merak ettiğin şeyler varsa sorabilirsin" dedi. ben de özürlerimi iletip verdiği videoların hepsini izledim. en son oyunu bıraktığımda main'im support olduğu halde 1 civarı kd'm varsa(asist dahil değil) bu adamın sayesindedir.

lol'de gold liginde ortalama bir oyuncuyum. bir tane smurf'üm var. daha yeni 22 level oldu. ranked'lar kapandıktan sonra rank çilesini çekemem deyip bunu oynamaya başladım. haliyle genelde skorlarım yüksek oluyor. oyun içinde geyik muhabbet dışında mümkün mertebe konuşmuyorum. bugün bir trist mid oynayayım dedim, millet "allah'ı olan lb'yi reportlar beyler. tristana tek atıyo. feedlemiş oç" demeye başladı. adamlara "report etmeyin, olur öyle herkes kötü oynar" dedim. oyun bittiğinde millet gene "report leblanc bg" demeye devam etti tabi. işin komik tarafı, karşıma içlerinden bir başkası gelse kişiler değişecek ama durum aynı kalacak. küfür yiyen o küfür edenlerden birisi olacak, tabi onlar bunun farkında değil. bir sonraki oyun girdim oyuna, iki oyundur mid oynuyorum ne kalırsa alayım bari bu oyun dedim. baktım jungle kaldı. çektim nunu'yu, oyun yüklenme ekranında bi baktım karşıda şampiyon elise skini var. dedim noluyoruz mk. lolnexus'tan baktım takıma, 4 premade, bir ben. plat ve goldlar adamlar. karşı da benzer şekilde. benim kafamda ap nunu girmek vardı tabi de dedim adamların oyununu piç etmeyeyim düzgün oynayayım. oyun içindeki olayları tek tek anlatıp giriyi daha da okunmaz hale getirmeyeceğim, oyunu 2 3 15 bitirdiğim halde yediğim küfürün haddi hesabı yoktu. adama sordum, sen bu halinle mi plat oldun diye. senin gibi nooblar yoktu dedi. 22 level karakterin sahibine bunu söylüyor adam.

son bir teamwork op örneğiyle sıvamak istiyorum. silver 1'den gold 5'e çıkmak için debelendiğim zamanlar. tristana adc oynuyorum. bot lane'in ağzına sıçmışız, oyun gayet ortada. ama her kombatta karşı tarafa kayıyor. jungle berbat oynuyor, focus yok, peel yok. solo top aynı şekilde. mid ap carry'nin carry'sini evde unutmuş. derken feci bir kombat kaybettik. adamlar bariz öne geçti. bilgisayar başında küfürler savursam da şu minvalde bir şeyler yazdım: "beyler biliyorum, aslında kötü oyuncu değilsiniz. herkesin kötü zamanları olur. ama oyun elden gitmiş gibi oynamayın. toparlayın kendinizi. kazanabiliriz. karşı tarafın adc'sine focus olun, ben kendimi korurum". 2 dakika sonra gelen kombatta kimse ne skill kaçırdı, ne focus hatası yaptı. sanırsın adamlar kalkmış yerlerine başka adamlar geçmiş. kombatı ve arkasından oyunu kazandık. keşke kaydı olsa dediğim bir kaç oyundan biridir bu.

o herkesin dert yakındığı tr sunucusunun asıl problemi feederlar ya da nooblar değil. yenersin, yenilirsin. asıl oyunu çekilmez kılan millet olarak egomuz.

(sofsotik - 16 Kasım 2013 01:47)

tr'de oynayanların euw'de her şeyin yolunda gittiğini sanmasınlar. az önce adamın birisi seçim ekranında
- hi im your ward. dedi ve teemo kitledi. ve oyun bitene kadar çimin içinde durdu. gitsene diyoruz adam bize '' salak mısınız ben wardım dedim size'' diyor. gel hele bunla oyna.

(half blood cerkez - 3 Aralık 2013 16:45)

her sene yazın, tatil için memlekete gelince, mahalledeki çocuklarla age of empires ii the conquerors oynarız. 4 sene önce hepsine tek tek öğrettim, tanımadığım adamlarla aynı takımda olmayı hiç sevmediğimden mahallenin çocuklarıyla toplanıp beraber aynı takım olalım dedim.

tam 4 senedir her yaz 10-15 gün oynadık. gelenekselleşti. alışkanlıklarımdan oldu ve ben alışkanlıklarına çok düşkün bir adamım. zararlı olmadığı sürece alışkanlıklarımdan kurtulabilme disiplinini gösterebilen biri değilim. günde 3 saatten, senede 40 saatimi yani 1,6 günümü bu oyuna ayırmışım çok mu? değil.

bu yaz geldim memlekete. her sene gelişimi heyecanla bekleyen mahallenin çocuklarından hiçbiri uğramadı yanıma. gelişimin üstünden tam 5 gün geçti ve hala tık yok. şüphelendiğim şey başıma gelmişti. çocuklar başka bir oyuna sevdalanmışlardı. işte bu lanet oyunla bu vesileyle tanıştım. league of legends. "dota gibi bir oyun abi" diye anlattı çocuklar. dota gibi dediklerinde kafamda skyrim tarzı bir şey canlandı ancak dota'yı da bilmediğimden, fazla uzatmayıp tamam dedim. 4 sene önce onlar benim oynumu öğrenmişlerdi sıra bendeydi.

bilgisayar oyunlarıyla arası olan biri değilim. şu yaşıma kadar oynadığım oyun sayısı 15'i geçmez. hele ki online oyunları(level kasmalı) safi vakit kaybı olarak gören şahsım için büyük bir adımdı bu oyun. ama çocuklar öyle bir anlatıyor ki abi şöyle süper böyle mükemmel bir oyun, neyse şurada oynacağım 5-10 gün, hadi gece gelin bize de öğretiverin bana dedim.

gece toplandık, siz bi oynayın ben bakayım bir sonraki el ben de katılırım oynarız beraber dedim. demez olaydım. çocuklar oyuna başladılar ama bilmediğim yüzlerce terim havada uçuşuyor. itemler, herolar, minyonlar, kule, orman, baron ve sair. benim bu oyunu öğrenip adam akıllı oynayabilmem için en az 1-2 haftamı vermem gerekiyordu. peki ben verdim mi? elbette hayır.

çocuklar bağımlı hale dönüşmüş bide. günde iki doz maç enjekte etmeden geçiremiyorlar. hayır kendi oynadıkları yetmiyor, twitch.tv'den korelilerin maçlarını izliyorlar. bana sorarsanız koreli çocukların beşe beş league of legends maçını oturup ciddi ciddi izlemek ile çinli sekreter pornosu izlemek arasında bi fark yok.

çocuklardan biri 6 ayda 700 maç yapmış. maçlar 40 dk'dan hesaplarsak. 466 saat yapar, bu oranla oynamaya devam ederse senede 933 saat yapar ki 38,8 gün eder. yani 365 gününün 38 gününü bu oyuna vermiş oluyor. bakın twitch'den izlediği maçlar falan bu hesabın içinde değil. bir aydan fazla lan???? senede 12 ay var, bunun bir ayından fazlası aralıksız league of legends oynamaya gitmiş.

bu oyuna harcanan sürenin yarısını programlamaya harcasalar hepsi 1 seneye elleri ekmek tutar hale gelir programcılıktan. hadi programcılığı boşverdim, bu sürenin dörtte birini kitap okumaya harcasan, yazın dünya klasiklerininin bir çoğunu okursun. yok mu bir yol gösteren? insan göz göre göre bu kadar vaktini çöpe atmamalı özellikle lise çağında ortaokul çağında ve hatta üniversite çağında.

bu başlıktaki entrylere göz attım, yazarlardan bu oyunu oynayan epey bir kişi var ve biliyorum ki benim bu entryime kızacaklar ancak bir insanın vaktini bu kadar verimsiz geçirmesi dayanılır gibi değil. git kod çalış, programlama dili öğren (bilgisayar oyunlarına tutkun varsa git oyun yapım tutoriallerini izle oku), kitap oku, film izle, yabancı dilini geliştir, çizim yap, spor yap, hafıza jimnastikleri yap, kendini geliştir geleceğine yatırım yap. ben uyarımı yaptım, şimdi huzur içinde beni eksileyebilirsiniz.

(tek hortumlu fil - 17 Ağustos 2014 02:02)

67 milyon aktif oyuncusu olan, oyuncularının yüzde 90'ı 15-25 yaş aralığında olan, geçen seneki şampiyonluk maçını dünyada 32 milyon kişinin izlediği (nba finalinden daha fazla), şirketine 2014 senesinde 1 milyar dolardan fazla kazandıran ama dota seven sözlük yazarının gelip çocuk oyunu bu dediği oyun. her gün bu başlığa gelip ağlarsanız bir gün dota da bu rakamları görecekmiş. iki farklı dinamikleri olan oyun işte. oyna hangisini seviyorsan. niye gelip salakça yorumlarda bulunup insanların oynadığı bir şeyi aşağılıyorsun. 4 tane skille oynanan iki oyundan birinin çocukca olup diğerinin seni entellektüel yaptığını mı zannediyorsun?

league of legends hakkında nytimes'da yayınlanan makale için;

http://www.nytimes.com/…esports.html?ref=technology

(macabrex - 11 Ekim 2014 12:34)

uçünüzünde( lol,dota,diablo) amına koyim. yaşasın online kafa topu

(k1rakcikinf1rayt - 13 Aralık 2014 16:54)

kadınların erkeklerin hayatlarından çıkarması değil, erkeklerle birlikte oynaması gereken oyun. 30 yaşındayım, eşimle akşamları lol oynuyoruz. kazanmak böyle olur, eşimin de deyimiyle biktoliiiiiii!!

(kurcalama oglum bozacaksin - 24 Aralık 2014 12:18)

şu oyunu betadan beri oynarım, 1000'in üzerinde winim var, bir kere bile ceza almadım, nasıl oluyor da durup dururken ceza veren oyun oluyor anlamadım. bana niye vermiyor bu durup dururken cezaları?
daha ekşi sözlükte derdini geçmiş, soy sop sikmeden anlatamayan adam kim bilir oyunda ne biçim küfürler ediyordur. sonra banı yiyince auwww.
riot'u küfürbazlara tolerans tanımadığı için tebrik ediyorum. umarım cezalar ağırlaşır ve direk permaban verirler.

(edlund - 9 Ocak 2015 08:25)

merhabalar, yaklaşık üç yıldır toplamda 1000 küsür (dereceli, derecesiz, normal, aram, takım vs) oyun oynamış bir üst koridor oyuncusuyum. oynadığım laneyi genelde kazanırım ve lane aşamasında kill vermem, kda ve crep sayılarım ise dünya ortalamalarının üzerindedir.

yazıda bolca oyun terimi kullandım, dilimiz biraz katloldu ama türkçe'ye çevirmeye çalışıp da esas hedef kitlemi yazıdan koparmak istemedim.

bu oyun bir kumardır, bu kanıya nasıl verdiğimi anlatmaya çalışacağıım.

bu oyunun olumsuz yanları bir çok kereler dile getirildi, onları buradan tekrarlamayacağım ve klişeye düşmemeye çalışarak bir kaç ufak tespitte bulunma gayretine gireceğim.

riot'u tebrik edelim zira insandaki hırs olgusunu çok güzel bir şekilde sömürüyorlar, herkesin malumu dereceli tekli sıralarda, kişi iyi oynarsa bile yenilebiliyor ve bu da kötü oynayıp da yenilmekten daha fazla bir hırs patlamasına yol açıyor, kaybettiğimi geri kazanayım bari diyerekten yeniden maça giriyorsun, tıpkı kumar gibi.

şimdi bir kaç noktadan daha gireceğim konuya:

öncelikle iyi oynamanın tanımını yapmaya çalışalım:

burada bir çok kriter devreye giriyor,

-kişi oynadığın hero'nun dünya kda ortalamasından daha iyi oyun çıkarınca iyi oynadı diyebilir miyiz?

-diyelim ki kişi çok berbat bir early game çıkarıyor ve daha 10 dakika olmadan 0 4 0 gidiyor yani oynadığı hero ile dünya kda ortalamasının altında olmayı garantiledi bile ama kulesini savunarak ve mütemadiyen lane pushlayarak feedlediği rakibi sürekli koridorda tutarak, onun diğer lanelere gitmesini engellerse ve diyelim ki diğer lanelerde durum eşitse bu kişi için de kötü oyuncu diyebilir miyiz?

-mesela bir singed oyuncusu, 12-2-7 giderken tflere rastgele dalıp rakibi kovalarken ve kendi takımı da, rakibi kovalarken geride kalınca singed bir kill bile almışsa iyi mi oynamış sayılır?

-ya da feedlemiş bir singed, adc ve supu yaklaşık 30 saniye oyaladı ama kendi takımındaki dört kişi, adc ve supu singed kovalayan üç kişi kalmış rakip takımı, kafa kafaya giden bir oyunda, haklayamıyorsa singed kötü mü oynamıştır?

tüm bunların yani dolayısıyla iyi oyuncu nasıl oynarın tam da net bir tanımı yok.

kısaca diyebiliriz ki, iyi oyuncu, tf nin kazanılmasına yardımcı olan oyuncudur. bu durumda başlangıçta feedlemiş bir oyuncu, kasılan oyuncuyu tf ye sokmuyorsa, onu oyalıyorsa o an için iyi olanı yapmıştır; fakat sürekli ks atarak ve tflere girmeden mütemadiyen farming yapan 16-1-3 giden adc de iyi oyuncu değildir.

şimdi gelelim ikinci kısıma, riot'a...

aslında riot dereceli tekli sıralarda istediği takdirde takımın galip ya da mağlup olmasına göre değil de bireysel başarısına göre, ölçümü çok zor olsa da bunu somutlaştırmak mümkün, puanlama yapabilir ama yapmıyor, neden?

kısaca özet geçeyim, siz sürekli kazanırsanız sistem size sürekli kaybedenleri takım arkadaşı olarak verir, siz sürekli kaybederseniz de bu sefer takıma sürekli kazananları verir.

yani siz hem başkasının belası hem de kurtarıcısı olabiliyorsunuz, bu herkes için böyle.

böyle bir sistem varken, rastgele atanan beş oyuncu arasında da iletişim yoksa esaslı bir takım oyunu ve metaya uygun karakter seçimi, counterlama mekanizması kurulamayacağı için oyun biraz da şansa dönüyor. yani metaya en uygun hero seçen takım, bir aksilik olmazsa kazanıyor. diyelim ki herkes en iyi oynadığı heroları seçti ve takımınızda hiç tank yok veya hiç ap ya da ad yok, büyük bir ihtimalle kaybedeceksiniz.

işte bu ihtimaller stabil bir biçimde gerçekleşmediği için dahası olması gerektiği de bu olduğundan siz hakikaten de iyi bir oyun çıkarsanız bile yeniliyorsunuz ya da tam tersi, yani bir kumar, yenilmekten usandığınız anda bada bom, harika bir oyunla takımı taşıyıp lole yeniden bağlanıyorsunuz.

kısacası bu oyun bir kumardır ve hatta bahisten bile daha zararlıdır, mesela iddaa ya da at yarışında şansın olduğu kadar üzerine bahis oynanan olgu hakkında bilginin de önemi var, çok kaybederseniz sıkılırsınız ve bilginiz yoksa da kaybetmeye mahkumsunuz.

ancak lol'de çok iyi oynasanız bile kaybetme ihtimaliniz var ki bu daha da beterdir sizi soğutur öte yandan çok beceriksiz olsanız bile kazanma ihtimaliniz de vardır ki bu da en beteridir oyuna daha çok bağlanırsınız.

tüm bunların bilincinde iken hala bu oyunu neden mi oynuyorum?

hırsımdan.

(ilgi ekmeye calisan insan - 13 Şubat 2015 22:58)