He bû tune bû (~ Il était une fois) ' Filminin Konusu : Kalabalık ve yoksul bir Kürt ailesi Batman’dan Ankara bölgesine her yıl olduğu gibi tarım işçiliği yapmak için gelir. Marul yetiştiren bu ailenin hikâyesi aniden patlak veren bir aşk ile yön değiştirir. Aynı zamanda bir marulun tohum halinden sofraya gelene kadarki sürecini de anlatan film, yediğimiz meyve ve sebzelerin her birinin arka planında kim bilir ne hikâyeler, mücadeleler, emekler olduğunu çarpıcı bir şekilde işliyor. “Tahminlere göre Türkiye’de yaklaşık bir milyon kişinin yaptığı mevsimlik işçilik çeşidi büyük bir emek sömürüsüne dayanmaktadır. Sigortasız ve çok düşük ücretlerle çalışan ve çoğu Kürt olan mevsimlik işçilerin büyük bir kısmı da çocuklardır. Günümüzde devam eden keskin sınıf çelişkileri, yeni sömürgecilik yöntemleri ve insanın ürettiklerine ve tükettiklerine yabancılaşmasına karşı sanat, insanlığın vicdanı olmaya devam etmeli.”
Ödüller :
!f İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali : "FIPRESCI Prize-National Competition"
!f İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali : "Special Prize of the Jury-National Competition"
bir varmış bir yokmuşkürt sinemasında sınıf çelişkilerini bu kadar net bir şekilde ortaya konulduğu ilk film sanırım. yönetmenliği kazım öz'e ait, yardımcı yönetmen semih yıldız. kazım öz'ün de söylediği gibi kürt meselesini dil-kültür tartışmalarından dışarı çıkararak 'ucuz iş gücü olarak kürtler' in de konuşulacağı bir film.-film hakkın da bir varmış bir yokmuş başlığında yazılar yazılmış oraya bakmakta da fayda var. fakat filmin orjinal adıyla ifade edilmesinde fayda var.
(dinakaki - 11 Haziran 2014 00:49)
sidar çınar'ın mevsimlik tarım işçilerini anlattığı öteki proletarya kitabının film hali desek sanırım yanlış olmaz "he bu tune bu" için. kazım öz'ün bu yarı kurgu yarı belgesel (docudrama) filmi her ne kadar işçileri, (mevsimlik tarım işçilerini) anlatıyor görünse de aslında anlatılan işçi bile olamamış, işçi kavramının fersah fesah uzağında modern veya yarı köle olarak adlandırılmaya müsait çalışma ve yaşama koşullarında bulunan insanlar. sidar çınar'ın tabiriyle proleterlikten bile dışlananların de-proletarizasyon süreci aslında bu. dahası bu insanların kahir ekseriyetinin kürtlerden oluşması, modern köleliğin etnisite üzerinden katmerlenen sınıfsal yönünü de açığa vuruyor. söz konusu bu sınıfsal yön gözönüne alındığında, gerek "öteki proleterya"da gerekse de "he bu tune bu"da anlatılan aslında mevsimlik tarım işçilerinin değil senin hikayendir canım kardeşim. (bkz: de te fabula narratur)
(lairocse - 11 Haziran 2014 01:09)
Yorum Kaynak Link : he bu tune bu