Süre                : 1 Saat 31 dakika
Çıkış Tarihi     : 20 Aralık 1970 Pazar, Yapım Yılı : 1970
Türü                : Drama,Aile,Fantazi,Müzikal,Romantik
Ülke                : Fransa
Yapımcı          :  Marianne Productions , Parc Film
Yönetmen       : Jacques Demy (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Jacques Demy (IMDB)(ekşi),Charles Perrault (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Catherine Deneuve (IMDB), Jean Marais (IMDB)(ekşi), Jacques Perrin (IMDB)(ekşi), Micheline Presle (IMDB)(ekşi), Delphine Seyrig (IMDB)(ekşi), Fernand Ledoux (IMDB), Henri Crémieux (IMDB)(ekşi), Sacha Pitoëff (IMDB), Pierre Repp (IMDB), Jean Servais (IMDB), Georges Adet (IMDB), Annick Berger (IMDB), Romain Bouteille (IMDB), Louise Chevalier (IMDB), Sylvain Corthay (IMDB), Michel Delahaye (IMDB), Simone Guisin (IMDB), Gabriel Jabbour (IMDB), Bernard Musson (IMDB), Patrick Préjean (IMDB), Valérie Quincy (IMDB), Annie Savarin (IMDB), Christine Aurel (IMDB), Dorothée Blanck (IMDB), Paul Bonifas (IMDB), Jean-Marie Bon (IMDB), Laurence Carile (IMDB), Gabriel Cinque (IMDB), Jean Daniel (IMDB), Guy d'Avout (IMDB), Jean Degrave (IMDB), Lucien Frégis (IMDB), Catherine Géniat (IMDB), Martine Leclerc (IMDB), Marion Loran (IMDB), Sophie Maire (IMDB), Michel Mardore (IMDB), Pierre Risch (IMDB), Geneviève Thénier (IMDB), Coluche (IMDB) >>devamı>>

Peau d'âne (~ Esek derisi) ' Filminin Konusu :
Peau d'âne is a movie starring Catherine Deneuve, Jean Marais, and Jacques Perrin. A fairy godmother helps a princess disguise herself so she won't have to marry a man she doesn't love.


  • "24 aralik 2007 de tv5 de aksam kusaginda gosterilen guzel film."
  • "(bkz: esek derisi)"




Facebook Yorumları
  • comment image

    uyuyan güzel, kirmizi baslikli kiz, cizmeli kedi ve külkedisi masallarinin da yazari olan charles perrault nun, ilk kez 1694 tarihinde yayinlanan "peu d ane", tam tercümesiyle "esek derisi" adli masalidir. jacques demy tarafindan sinemaya 1970 yilinda uyarlanmistir. gencecik catherine deneuve un soyler gibi yaptigi, aslinda anne germain in seslendirdigi cokca barok, ucundan gotik, korku filmi muzigi lezzetinde "amour amour" sarkisi izledikten sonra dile takilir. biraz ironik, parodimsi, hafif absürd (masalin ortasinda helikopterler falan), yani ki ortaya karisik ama kesinlikle guzel bir filmdir.

    (bkz: http://www.imdb.com/title/tt0066207/)
    (bkz: http://www.youtube.com/watch?v=lsjzp9oxfga)

    yazarin diger masallarina gore daha az bilinen esek derisinin konusu ise soyledir (ya da spoiler):

    bir zamanlar uzak bir ulkede karisina deli gibi asik bir kral yasar. bir de kucuk kizlari vardir. kralice ve prensese cok duskun olan kralin gozbebeklerinden biri de altin diskilayan esegidir ve bu esege gozu gibi bakmaktadir.

    bir gun kralice hastalanir ve olum doseginde krala kendisinden daha guzel ve akilli bir kadin bulup evlenmesini vasiyet eder. sevgili karisinin olumunden sonra, kral ve adamlari uzun suren aramalara ragmen kraliceden daha akilli ve guzel bir kadin bulamazlar. bu arada babasinin matemi nedeniyle, arada derede ve baba ilgisinden azade olarak buyumus olan prenses kralin dikkatini ceker. kral olacak, annesine cok benzemekle birlikte ondan da guzel olan oz kizina asik olur ve prensesi kendisiyle evlenmeye iknaya calisir.

    prenses, baba sevgisiyle koca sevgisini birbirine karistirmaya yazdigi sirada, vaftiz annesi de olan bir peri devreye girer ve prensese babasindan olmayacak seyler istemesini tembihler. bunlar sirasiyla zamanin renklerinden bir elbise, ayin renklerinden bir elbise ve gunesin renklerinden bir elbisedir.

    ve fakat ensest askindan gozu donmus kralin yapamayacagi sey yoktur. istenen tum renkler icinde kizini goren krallin aski buyudukce buyur. kizin babasini oyalamak amaciyla one surdugu taleplerden sonuncusu altin diskilayan kiymetli esegini oldurup, yuzdurdugu derisini kaftan olarak kullanabilsin diye kizina vermektir. askindan altini da esegi de tanimayan kral aninda istegi yerine getirir.

    prenses bakar ki babasinin kendisiyle evlenmek icin yapamayacagi sey yoktur, peri vaftiz annenin onerisiyle esek derisini sirtladigi gibi bir gece vakti ansizin sarayi terk eder, kacar, kacar, kacar... uzak bir ulkedeki bir ormanda, bir kulubeye yerlesir. koyde calisir. insanlar dalga gecer prensesle "esek derisi", "pis, pasakli" diyerekten. ve fakat tam da bu sirada cevresindeki guc ve para budalalarindan sikilmis ve arayis icindeki bir beyaz atli prens devreye girmelidir, ki oyle de olur.

    esek derisini cikardigi zamanlarda bir peri kizina donen prenses, kulubesinde bir icim su olarak takilirken, ormanda yalnizligini ve depresyonunu sirtlamis dolasan ve "hayat tam da su anda bir bonus vermeli ki bana devam edebileyim" diye icten ice yakaran prensin gozune takilir.

    esek derisini normal halinde gordukten sonra askindan ince hastaliga tutulup yemeden icmeden kesilen prens, annesine babasina, sarayi dolduran hekimlere kapris yapar, simarir, yemek yemez. sadece esek derisinin yaptigi pastayi yiyecegini soyler ve ormandaki kulubeyi tarif eder. eh veliahti acindan/askindan oldurecek degiller ya, haliyle pasta siparis edilir. esek derisi de hamuru yogururken yuzugunu pastanin icine dusurur. pastayi yerken yuzuk yuzunden disi kirilayazan prens, tipki cinderellanin prensinin yolunu izler, ama cam ayakkabi degil yuzuk deneyerek sevdicegine kavusur.
    prenses deriyi cikarir, prensese doner ve prens ile evlenir, muradina erer.

    eh, tabi ki hicbir masal yarim kalmayacaktir. baba olacak kral da kizinin kacisini muteakip duvara toslamis gibi aklini basina devsirmis, ensestten vazgecmis, uzun aramalardan sonra kizini bulup dugune yetismis ve delilik icin ozur dilemis, ustune bir de affedilmistir. hah unutmadan peri vaftiz annenin desti izdivacina talip olmus ve o da, peri anne de muradina ermistir.

    sonuc:
    -sadece bu devirde degil, hicbir devirde babana bile guvenmeyeceksin.
    -esek derisi de giyse, bir prens bir prensesi 1 km oteden tanir.*
    -basina gelen tum felaketlere isyan etmeyip tevekkul ile esek derisini sirtlarsan bu dunyada prens olmasa da, belki de ote tarafta bir adet "nuri/huri" ile mukafatlandirilirsin. ama bunun icin bir prenses guzelligine sahip olmak, bir adet peri vaftiz/müstakbel üvey anne ve prensin disine kastedecek bir adet yuzuk lazimdir en azindan.*
    -erkegin kalbine giden yol midesinden gecer. ancak, mideye gidecek olan nevalenin icine yuzuk dusurmeye dikkat etmelidir.
    -size yardim edenin, yardimlarinin ardinda baska bir neden olabilir.*


    (chate noire - 31 Mart 2008 02:20)

  • comment image

    filim guzeldir de acidir biraz....ders almak isteyenler icin. chate noire nin derslerine bir tane de ben ilave edeyim:
    *kadinsan careyi ancak kacmakta bulursun..
    prenses bile olsan, her zaman erkek daha kuvvetli oldugundan, yanlislarin en buyunu bile yapsa, en hakli sen olsan bile, kadin olarak sen caresizsin teslim olacaksin.
    eger teslim olmak istemiyorsan, son caren kacip toplumun disinda, afaroz olmus bir sekilde yasamaktir. ve bu durumdan seni ancak baska bir erkek kurtarabilir.
    ama baska romanlardaki "dogru" yoldan $a$an kadinlarin anna karenina 'larin madam bovary lerin olmesi gerekirken, dogru yoldan sasan erkeklerin en buyuk gunahi islemelerine ragmen sonunda af edilmeleri, ve muhakkak mukafatlandirilmalari ve geri kalan hayatlarini peri anne ile evlenerek mutlu mesut gecirmeleri, ataerkil toplumun kadin dusmanligini ortaya koymasi acisindan cok onemlidir.


    (faralya - 4 Nisan 2008 19:35)

Yorum Kaynak Link : peau d'ane