Sam & Cat (~ Sam ve Cat) ' Dizisinin Konusu : Samuel George Claflin, kısaca Sam Claflin, 1986 doğumlu İngiliz oyuncu.
Drake & Josh(2004)(7,7-34809)
Good Luck Charlie(2010)(7,1-15804)
Victorious(2010)(6,9-16521)
Wizards of Waverly Place(2007)(6,9-25678)
iCarly(2007)(6,6-28446)
iCarly: iGo to Japan(2008)(6,4-2927)
100 Things to Do Before High School(2014)(6,3-777)
Big Time Rush(2009)(6,2-8152)
Zoey 101(2005)(6,0-11918)
Jessie(2011)(5,9-12929)
The Thundermans(2013)(5,8-2880)
The Haunted Hathaways(2013)(5,3-1466)
yıldız ramazanoğlu'nun doğu konferansı notlarından:"enformasyon bakanı, türkiye dünya kupasında üçüncülük aldığında halkın kutlamalar düzenlediğini söyledi. kendisi de çok sevinmiş. torununun sevincini görünce mutluluğu ikiye katlanmış."meclis başkanı da bizi yurdunuza hoş geldiniz burası sizin de ülkeniz! diyerek karşıladı. tıpkı istanbul'a gelince bizim de kendimizi evimizde akrabalarımız arasında hissettiğimiz gibi dedi. bu sözler bizim niçin bir paris seyahatinden bu heyecanı duymayacağımızı, şam denince her işimizi bırakıp koştuğumuzu da açıklayan sözlerdi aynı zamanda."içimden geçen şehirler, s. 117[kutlama yapan suriyelilerin ya da enformasyon bakanının kupa sevincinden ziyade, o torunun aynı hisleri taşıyor olabilmesinden ötürü bu topraklara olan inancım nizasız fasılasız tazeleniyor. "ben ortadoğu'ya meftunum; bunun rasyonel bir izahı yok" diyenlere selam olsun!]
(rohanian - 8 Aralık 2006 02:07)
sam sokaklarinda gezerken cemal adinda antepli bir boyaci size "boyayaim mi abi?" diye gelirse hic sasirmayin.ula turk oldugumu nerden anladin?"abi vallah yuzunden anlamisam, bu bizdendir turktur demisem.."20 sene once kendi deyimiyle bi otobusun arkasina binmis gelmis. o gunden sonra bi daha donememis. gozleri dolu dolu olmus, 400 dolar toplasam donecem diyodu. ulan ne isin var senin allahin sam'inda boyacilik yapiyosun, acidim para verdim, gitti.cok sanssiz bir insandi, ya da inanip para verdigim icin ben cok salak bir insanim.. ne bileyim bu gunlerde insan neye inanacigini sasiriyor.. ama ne olursa olsun cok acaip bir rastlantiydi..(bkz: bu da boyle bir animdir)(bkz: bir hatira defteri olarak eksi sozluk)
(speolog - 17 Mart 2007 10:09)
tamamen dubaileşmeden önce, gidip görülmesi gereken kent.özellikle hıristiyan mahalleleri (eski şam)
(writer - 22 Aralık 2008 13:14)
.. 9 sene bir papaz okulunda eğitim gördükten sonra kilisede göreve başlayan ama daha sonra , fetih suresi’ni dinlediğinde hissettiği enteresan duyguların ardından müslüman olan moises de oliveria adındaki brezilyalı gençin şu an yaşadığı şehirdir şam…. şam a yerleşme sebebini şöyle açıklamış;peygamber efendimizin şam’ı öven bir çok hadisini duymuştum ve okuduğum bir çok kitapta şam’dan övgüyle bahsediliyordu. ayrıca başta ebu hureyre, hz. bilal, halid bin velid gibi sahabiler olmak üzere yüzlerce sahabi şam’a gelmişler ve şam’da bir çok sahabinin kabri bulunuyor. bu nedenlerden dolayı şam’ın mübarek bir yer olduğunu düşünüyorum. benim yaşadığım şehir olan cuiaba’da sürekli olarak gittiğim bir islam merkezi vardı. bu merkezdeki imamımız islam’ı daha iyi anlamamız ve insanları islam’a davet etmemiz için arapçayı öğrenmemiz gerektiğini söylüyordu. ben de brezilya’daki davet çalışmalarımızı daha iyi yürütebilmek ve daha fazla brezilyalının islam’a girmesine vesile olmak için şam’a gelip arapça öğrenmeye başladım. 2 sene sonunda arapça öğrenip davet için tekrar brezilya’ya geri dönmeyi düşünüyorum.http://www.timeturk.com/…-hidayet-21240-haberi.html
(sigortateli - 28 Şubat 2009 16:16)
hatay'dan otobüsle şam'a gitmenin bedeli sadece 15 liradır ve yaklaşık 7 saat sürer.. fakat yol uzerindeki dinlenme tesislerinin tuvaletleri o kadar kötüdür ki, yol boyunca sıvı tüketilmemesinde fayda var. lokantalarda siz istemediginiz sürece çatal getirilmez. meşhur tatlıcı semiramis'ten tatlı almak istiyorsanız geç saate kalmamanız ya da telefonla sipariş verip ayırtmanız gerekir.facebook'a girmek yasaktır.türk kahvesi denilen kahvedeki yoğun kakule tadı turkiyeli biri için büyük bir hayal kırıklığı yaratabilir.hamidiye çarşısında girdiğiniz her dukkanda çay ikram edilmesi de rutin bir olaydır.türkiye'den giden biri için cok orjinal bir yer değildir ama herşey çok daha ucuzdur ve yemekleri cok lezzetlidir.
(mustemilat - 26 Mart 2010 00:40)
büyük hayallerle gidilmemesi gereken şehir. sanki istanbul fatih tarafındaymışsın gibi hissettiriyor ya da kapalı çarşı'sında gezerken kemeraltı'ndan bir yermiş gibi geliyor. ama gidilip görülmeli. her yerde beşşar esad'ın heykeli,fotoğrafı gözünüze gözünüze gelecek. her yer gri ve toz. hep toz soluyorsunuz sanki. evler çukurların içerisine yerleştirilen bölgeler gibi. kale hemen yanında kapalı çarşı,çarşının sonunda emeviye camii en çabuk ulaşabilecekleriniz. kalenin yanından giriş yerine bir üst sokaktan giriş yaparsanız daha toptan mallar satılan dükkanlara ulaşabilirsiniz. kapalı çarşının bitimine doğru pek çok mezara,türbeye ulaşabilirsiniz.ama bir bilenle gezin. büyükelçilik çalışanları oldukça yardımcı olan insanlar. kocaman çağla görebiliyorsunuz. başı açık kimse yoktur gibi bir ön yargınız olmasın, rahatça gezebiliyorsunuz. pek çok fransızla denk geliyorsunuz. yaşayanlar için arapça ya da fransızca eğitim veren okullar mevcutmuş. humus ve halep şam'dan çok daha güzel. gezecek olanlar için buraları da görmeden dönmeyin.
(morgaine gb - 18 Nisan 2010 23:31)
kısa kısa şam notları- suriye'nin para birimi suriye pound'u, kısaca sp. tahtakale kuruna göre 35 sp=1 tl ediyor. ülke içinde bu para birimini bulmak oldukça zor. türkiye'den dolar alıp şam'a indiğinizde havalanında dövizi bozdurabilirsiniz. ufak kur farklarından doğan kayıp dışında bir zararı yok.- şam (damascus) uluslararası havaalanı'na indikten sonra şehir merkezine ulaşabilmeniz için iki toplu taşıma seçeneğiniz var. birincisi, taksi. ikincisi ise otobüs. taksimetreleri türkiye gibi değil, daha uzun mesafede daha az atıyor. çok uzun mesafeleri 10 tl gibi cüzi ücretlere alabiliyorsunuz. ama kısıtlı bir bütçe varsa otobüs de uygun. gelen yolcu çıkışında sağda şehir merkezine giden otobüsler var. bilet gişelerinden 45 sp'ye (~1.5 tl) kendiniz için, 25 sp'ye de bagajınız için bilet almalısınız.- lonely planet'in önerdiği otellerden en iyi imkanlara sahip olanı hicaz demiryolu istasyonu'nun tam karşısında hoş bir manzaraya sahip olan oriental palace otel. double odaların geceliği 60 dolar. merkez-ül medine'de (şehir merkezi) al-amer otelde 100 dolara odalar da var. ama açıkçası bir fark yok. kısıtlı bütçeler için yine hicaz istasyonu'nun etrafında double odalar 40 dolara bulunabiliyor. biraz daha özensiz ve kirli otellerde ise fiyat 10 dolara kadar düşebiliyor. al-rashid oteli bu bahsettiğim tarzda.- mezeler ve tatlılar bu kültürün vazgeçilmezleri. humus ve mahammara en çok ikram edilen mezeler. hemen her restoranda humus var. lavaşa sürebilirsiniz, çok lezzetli. old damascus'ta (yani surların içinde) gizlenmiş olan kinora ve al-hallabi restoran çevrenin en iyileri. fiyatlar türkiye'deki lokantalarla aşağı yukarı aynı. masadan kalkarken garsona "hesap" demeniz yeterli, zira arapça bir kelime. türkçe'ye hakimseniz eski sözcükleri kurcalayın, iletişiminiz kolaylaşacak. turizm bölgeleri dahil ingilizce bilen birini bulmak çok zor. seviye beginner ve elementary arasında gidiyor.- her yerde beşar esad fotoğraflarını göreceksiniz. şaşırmayın.- trafik genellikle kulübelerdeki trafik görevlilerince sağlanıyor. hiçbir devlet memurunun fotoğrafını çekmeye çalışmayın, beklemediğiniz bir tepkiyle karşılaşabilirsiniz.- şam'ın ender pub'larından birisi old damascus'taki after 7. tekila shot epey ucuz, 50'lik bira 150 sp (~5 tl)- esnafa blöf yapın. "ilerideki dükkanda aynısını daha ucuza gördüm" der demez istisnasız çark ediyorlar.- damascus boulevard şehrin en lüks alışveriş merkezi. four season otel kompleksine dahil. four seasons da pek çok büyükelçiliğin hemen yanında.- emevi cami görülmesi gereken bir cami. vahdettin'in türbesi pek elzem değil. giriş sadece türklere açık ve ücretsiz.- suriye müzeleri, türkiye müzeciliğini 30 yıl geriden takip ediyor diyebilirim. national museum, barındırdığı onca değerli esere rağmen kasvetli ve sıkıcı bir yer haline dönüşebiliyor. müzenin girişi 125 sp.- suriye insanı oldukça yardımsever fakat bir o kadar da ebleh. bilmedikleri bir konu hakkında size yalan yanlış bilgi verebilirler. yön tariflerini yanlış yapabilirler. sık sık teyid ettirin. elinizde harita olmadan old damascus'u gezmeyin.- eğer planlarınızda kudüs'e gitmek varsa dönüşünüzün suriye'den olmamasına dikkat edin. suriye çıkışlı bir pasaport israil'de, israil çıkışlı bir pasaport dönüş yolunda suriye'de sorun çıkarabilir.- bol bol tatlı yiyin.- son olarak, şam gezinizi iki günden uzun tutmamaya çalışın. çünkü daha sırada halep gibi bir şehir var.
(cisimi yapiyom popom kuru kaliyo - 29 Nisan 2010 23:07)
şam’da yeme içmesuriye’nin yemek kültürü aslında türkiye’nin doğu bölgelerinde halen var olan yemek kültüründen pek de farklı değil. ancak bu demek değil ki, yemekler kötü veya çeşit yok. aksine, şam’da yapacağınız en iyi şey yemek yemek. her yerde yeraltı lokantaları var. günün her anı farklı bir geleneksel tat ile tanışabilirsiniz. bunlardan birkaçı:+humushumus arapça “nohut” anlamına gelmekte. mersin ve hatay yöresinde de bulunabilen bir suriye lezzeti. nohut ve tahinden yapılıyor. üzerine zeytinyağı konarak lavaşa sürülebilir. hemen her lokantada yenebilir, ücret ise orta düzey bir lokantada 125 sp (~3-4 tl). daha çok arap ülkelerinde yapılmakla birlikte türkiye, ermenistan, lübnan, suriye ve yunanistan'da da geleneksel bir yemek olarak yapılıp tüketiliyor. humus ortadoğu'da pide, domates ve salatalıkla yenen bir kahvaltılık, ana yemek öncesi iştah açıcı bir atıştırma veya kendi başına bir öğün iken avrupa ve amerika'da cipsle birlikte tüketilen bir meze haline gelmiş.+mahammarabu bilindik suriye yemeği ister bir yemeğe renk katmak için ister ayrı bir meze olarak servis edilebiliyor. ben lavaşın arasına koyarak denedim, yanında ikram edilen turşu da iyi bir seçim olabilir. yanına ayran iyi gidiyor, tabi bakır bardaklarda ve soğuk ikram edilirse.+halep kebabıyine aşina olduğumuz bir isim ve tat. suriye ile türk mutfağı aslında pek çok noktada benzeşiyor. birçok yemeğin ismi aynı veya bizim kullandığımıza çok benzer kullanımlar, servisler var. bunlardan birisi de halep kebabı. kebap, ortalama restoranlarda yeşillik ve kıtır ekmek ile servis ediliyor. tabi bu ana yemek öncesinde humus ve mahammara ile iştahı açmak gerektiğini unutmayın.
(cisimi yapiyom popom kuru kaliyo - 5 Ağustos 2010 12:13)
bir ülkeye gidiyorsanız ve kafanızda o ülke insanlarının kıro ve pis oldukları düşüncesi varsa lütfen gitmeyin. en azından aslında gezi yorumu yapıyorum diye laf aralarında hakaret edip durmazsınız. şam gidilip görülmesi şart bir kent midir? diye sorarsanız hayır derim ama tam da yanı başınızdaki arap komşuları, kültürleri, yemekleri merak edip gitmek için de en uygun yer. taksilerle pazarlık yapın ama bunu kan davasına dönüştürmeyin. biz bir taksiye ortalama 50-60 pound verirken, şam üniversitesinden arkadaşımız, yuh be ben bile sizin verdiğinizden fazla 10-20 de bahşiş bırakırım demişti. loneyl planet'in önerdiği birçok pansiyon tam bir hayal kırıklığı ama kaldığımız el-rabia hosteli belki de kalıp kalacağımız en güzel, en otantik ve en huzur verici avluya sahip yerdi. nerdeyse avlusunda ağaçların altında çay içerek geçirecektik tatili. pansiyondan çalışan suriye kürdü bir genç bize iyilik yapmak için ibo, serdar ortaç mp3 leri çalmaya başladı. dur yahu dedik, ne biçim kürtsün yok mu şiwan perver'in, ciwan haco'n, gözleri parladı. ona kardeş türküleri'nin mp3 lerini indirdik. şam'da gidilecek yerler aslında hemen hemen belli old damascus denen eski şam, saatlerce dar sokaklarında gezmek için çok güzel. özellikle batı kapısındaki ermeni mahallesini mutlaka bulun. türkçe konuştuğumuzu duyup yanımıza gelen ermeni göçmeni yaşlı teyzenin, türkçe konuşmak nasıl güzel nasıl özlemişim diye bizimle sohbet edişi, yine sohbetimize tanık olan başka bir amcanın bizi evine zorla davet edişi, verdiği demirhindi şerbetleri çok güzeldi. yemek konusunda hayal kırıklığı yaşıyabilirsiniz. şam'daki arkadaşımız bize el atmasa o güzelim yemekleri yapan yerleri biz nah bulurduk. ramazan ayında gitmemize rağmen yanında buz gibi biralar, rakılarla kebaplar mezeler enfesti. ama öyle sudan ucuz değil, sadece ucuz memleket diye gidip yeteri kadar ucuz bulamamanın verdiği bir hayal kırıklığı. ama düşününce maslak'ta dandik köfteleri 10-15 tl'ye yiyen bir insanın, mis gibi vişneli kebap, kavurmalı humus, felafel, ve 3-4 meze, 2 duble rakıya 20-25 tl vermesi de abartılı değil. ama dediğim gibi güzel mekanlar resmen saklanmış, hiç beklemediğiniz izbe ve dar sokaklarda yer alıyor.emevi camisi ve çevresi zaten her rehberde var. onun çevresindeki nargileciler, çay evleri her akşam sürekli vakit geçirdiğimiz yerlerdi. yine şam manzarası için çıktığımız tepede biralarımızı açıp içebildiğimize ramazan da olduğu için hala inanamıyorum. sıkıysa istanbul'da yapın bunu. seydi zeynep cami güzel olmasının ötesinde mutlaka oraya gelenlerin ruh halini inceleyin, şiiler için çok kutsal bir mekan orası. o mermerlere oturup gelen geçenin resmini çekin, çok ama çok değişik. bu caminin olduğu semtin karşısı ırak savaşından sonra gelen göçmenlerle dolu, biz gözü karartıp oradaki mahalleye daldık (şam'da tek gasp ve hırsızlık vakası yaşama ihtimalimizin orada olduğu söylenmişti) gerçekten de bir çok genç dileniyor, insanlar çok feci yoksul ama bir anda çevremiz doldu, şam'da ingilizce konuşan birisi bulamazken, ırak'lıların kadın erkek, çoluk çocuk ingilizce konuştuklarını görünce şaşırdık tabi. çok güzel sohbet ediyorduk ki, eşim "hadi gidip bir kafede hep beraber çay içelim" demesi büyüyü bozdu, ama ramazan dediler ama siz nasıl müslümansınız dediler, buna rağmen bir kısmı da "seferi, seferi" diyerek bizim durumumuzu kurtardı. ama sonuçta, basbayağı kültürlü, okumuş ve aydın ıraklıların o sürgün halleri içimizi parçaladı. suriye 4 milyon ırak'lıya ev sahipliği yapıyor şu anda ve onlarda daha fazla gücümüz yok deyip sınırları kapatmışlar sonunda.sonuç olarak, suriyelileri sevdik, şamı sevdik, daracık binlerce sokağında saatlerce yürümeyi sevdik, bu neymiş lan deyip deneyip tadını sevmediğimiz bir çok şeyi denemeyi sevdik. sonraki durak palymira, ama ne durak
(haslama cay - 19 Eylül 2010 05:06)
mahmoud shahin
(gerry - 16 Kasım 2010 19:41)
rivayet olunur ki; şam'ın herkes tarafından bilinen adı olan dimeşk aynı zamanda nemrut'un da oğlunun ismi imiş. şehrin kurucusu olduğu için şam'a kendi adı verilmiş.rivayettir dedik neticede, ne kadar itibar etmeli bilinmez. ama nemrut'un kızı'nın varlığına inanıp da oğlunun varlığına inanmamaya gönlüm elvermiyor. bağdat'ı aldılar elimizden, şimdi şam'a göz koydular. zalimlerin ocağı sönsün. nasıl bela ise...
(namutenahi cizgi - 15 Nisan 2012 22:19)
$am.. bir misket cesidi.. saydam cam degil de sutlu beyaz bir background uzerinde renkler olur
(bloody - 6 Mart 2001 01:27)
suriyenin başkenti.
(guru - 6 Mart 2001 01:49)
(şam) dünyanın en eski başkenti.
(tequila boom boom - 27 Eylül 2003 13:34)
lena chamamian'ın şam'ı var bir de. şam'a mersiye gibi şu günlerde..http://www.youtube.com/watch?v=akcvsjfengqdinlerken önce bağdat'ı düşünün. bizim dünyamızda yerle bir olmuş bağdat'ı düşünün. halife mansur'un 1300 yıl evvel kurduğu bağdat'ı. iştar'a, babil'in asma bahçelerine komşu olan bağdat'ı. moğol istilasından sonra bile kendini sağaltmış ama artık helak olmuş bağdat'ı. beytul hikme olan bağdat'ı. kapısı dantel gibi işlenmiş mustansiriye medresesini.. sonra 2003'den sonraki talanı düşün.sonra halep'i düşünün.. halep'i.. uzaklığı dillere dolanan, arşınlarla ölçülen halep'i.. 7.000 yıllık halep'i. iskender'in ayak bastığı halep'i. antakya'nın büyük kardeşi halep'i. selahaddin'in sokaklarını arşınladığı halep'i. hüseyin'in kan damlasının saklandığı mescid-i nükte'yi, geçen sene bombolanan o mescidi düşünün..sonra da şam'ı düşünün.. emevi camii'nin. 1400 senelik bazilikasını düşünün. yahya peygamber'in, dahası selahaddin'in istirahat ettiği emevi camiini.. hüseyin'in başına ağıt yakmaya gelenlerin boş bırakmadığı o camiyi..bu şehirlerin yüzlerce yıldır tanık olduğu acıları düşünün.. o acılarla kavrularak ölen insanları düşünün.. ölen insanların, bu şehirlerdeki çakıl sayısından çok daha fazla olduğunu düşünün.. (bkz: yarın suriye'de ölecek insanlar)bağdat harab oldu, halep ağır yaralı.. sıra şam'da.. ba'de harabu'ş- şam dedirtmek için hevesleniyor bir takım amerikalar ve bir takım amerika köpeği yalakalar şu aralar.. dedirtiyorlar ve ağıt yaktırıyorlar şam'a.. şimdiden..
(hidrellez - 29 Ağustos 2013 13:29)
son dakika bilgisine göre; emeviler meydanı denilen en merkezi yerinde art arda iki patlamanın olduğu şehir. ölü ve yaralı sayısı hakkında bir bilgi yok henüz, fakat patlamaların çok şiddetli olduğu söyleniyor. kurban bayramına hazırlandığımız bu günlerde böylesi patlamaların yapılması suriye'de terör estiren güruhun nasıl dini itikadlara sahip oldukları hakkında bize genel bir bilgi veriyor sanırım. muhalifler şam merkeze ancak böyle yaklaşır işte; kalleşçe, şerefsizce, hain saldırılarla masum kanı dökerek. yoksa ne olursa olsun şam; gerçek vatansever suriye halkının olmaya devam ediyor, edecekte. müslümanım diye geçinip her türlü yalanı söyleyen müfterilerin eklediği gerçekliği olmayan saçma sapan haritalara itibar etmeyiniz.edit: patlamalar; radyo ve televizyon kurumu binasını hedef almış. (bende bir süre izlediğim suriye kanalına ulaşamadım ama yayın daha sonra geri geldi.)edit 1: neyse ki teröristler emellerine ulaşamamış beşeri bir can kaybı yokken sadece ''mal kaybı'' olmuş; 2 intihar bombacısı terörist hurilere kavuşmuştur. allah rahmet eylemesin.bu teröristler topluca intihar saldırısı yapsalar da suriye halkı rahat etse artık, amin.
(kuntz 31 - 13 Ekim 2013 21:10)
emevi camiini, hamidiye çarşısını, yasemin kokulu sokaklarını, birbirinden güzel meyve sularını, limonlu dondurmasını, gecesini, gündüzünü, sıcacık insanlarını çok özlediğim şehir. dünya gözüyle yeniden görmeyi en çok istediğim şehir. bir gün kalbimin yarısını almak için tekrar gitmeyi diliyorum allah'tan. (bkz: şam-ı şerif)(bkz: dimaşk)(bkz: damascus)
(samerra - 3 Ağustos 2014 00:49)
kelime anlamı, "akşam"dır. "şe'm, şâm" arapçada "sol" anlamına geldiği için ve yemen de sağ demek olduğundan (bkz: yümni), hicaz'a göre sol taraftaki bölgelere şam, sağ taraftaki bölgeye ise yemen ismi verilmiştir.
(cedilla - 7 Temmuz 2004 13:43)
arabaların korna gücüyle ilerlediğine inandığım şehir.
(kage - 24 Temmuz 2004 00:18)
(bkz: şam istanbul köprüsü)
(rohanian - 21 Şubat 2006 19:01)
Yorum Kaynak Link : şam