The Beaver (~ Kukla) ' Filminin Konusu : Walter Black hem iş hem de aile yaşamında sorunlar yaşamaktadır. Hobi olarak başladığı kuklacılık, giderek onun diğer insanlar ve ailesi ile yeniden iletişim kurmasında bir araca dönüşür. Mel Gibson, sağ eline taktığı, bir kunduz kuklasını yaşayan bir varlık olarak algılayan, kaçık bir adam rolünde karşımıza çıkıyor
Winter's Bone(2010)(7,2-125767)
Maverick(1994)(7,0-93603)
Get the Gringo(2012)(7,0-96905)
The Burning Plain(2008)(6,8-17352)
Like Crazy(2012)(6,7-55189)
The Man Without a Face(1993)(6,7-25698)
Edge of Darkness(2010)(6,6-83756)
The Poker House(2014)(6,4-4672)
Garden Party(2008)(5,6-3208)
House at the End of the Street(2012)(5,6-65591)
The Devil You Know(2013)(3,6-1446)
şu aralar the tree of life ile birlikte, izlemek için sabırsızlandığım filmlerden.
(39 uncu harami - 23 Nisan 2011 17:29)
bu filme verilecek para ile yapılabilecek o kadar çok şey var ki... ha mel gibson abimiz oynamış mı, oynamış, o ayrı...
(istedigim tum rumuzlar alinmis - 18 Haziran 2011 04:26)
eger mel gibson abimizin oynadigi rol'e kendinizi verip, hatta kendinizi yerine koyabilirseniz etkileyici bir film olabilir. yoksa hafif komedi esliginde sıkılabilirsiniz. sahsen etkilendim ve mel gibson muthis rol kesmiş.
(krnja - 23 Temmuz 2011 04:37)
fena film değil esasına bakılırsa da beklentiler önemli bu noktada. komedi değil, salya-sümük bir film de değil. çok fazla olay olmuyor. mel gibson harika oynamış. bir de depresyon konusuna farklı bir bakış. zaman kaybı olduğunu düşünmüyorum yine de..
(dieforyou - 24 Temmuz 2011 15:47)
bayadır izlediğim en keyifli mel gibson oyunculuğu bu filmdeydi. film de izlettiriyor kendisini. çok şey beklememek lazım tabii ki.
(sekoser - 11 Ağustos 2011 19:40)
senaryosu biraz duragan olsa da muthis bir goruntu yonetmenligi cikarilmis bu filmde. jodie foster bu konuda yardim almis midir bilemem ama her bir sahnesi fotograf karesi gibiydi.
(edward - 13 Ağustos 2011 06:05)
hesher sonrası izledim. arka arkaya bu kadar iyi filmleri izleyince insan sürekli kendini filmlerin ifade ettiğine inanıyor. ifade etmekte güçlük çektiğimiz, anlatsakta etrafta bunu anlayacak birileri olmadığından filmlere sığınmamız. --- spoiler ---fakat her ne olursa olsun, yalnız olmak zorunda değiliz. yalnızlığımızla anlaşılmazlığımızı yanımızda taşımak zorunda kalsak bile yalnız olmak zorunda değiliz. her şeyin zamanla yoluna gireceği yalanını kendimize söylemek zorunda bırakılsakta yalnız olmak zorunda değiliz.kolunu kesip atmak zorunda kalsan da sen, sen olmaktan çıkmayacaksın. o zaman yalnız olmanın anlamı yok.--- spoiler ---
(ya birak ya - 13 Ağustos 2011 15:37)
izlerken bazen melankolik bazen de tuhaf bir şekilde gülümseten şaşırtıcı bir film.tuhaf, çelişkili aslında ve filmde drama ve espriler arasında güzel bir denge kurulmuş.--- spoiler ---çoğu akıl hastalıklarıyla ilgili olan filmlere pek benzemiyor. film , walter sorunlarıyla yaşarken aile yaşamını ve akıl hastalığını yaratıcı bir şekilde anlatmış.mel gibson walter' ın tüm içsel çalkantılarını gayet başarılı göstermiş. jodie foster ve anton yelchin performansları da takdire şayan. --- spoiler ---
(fff - 14 Ağustos 2011 03:41)
izlerken benim o kadar olmasa da kocamın kendisini çok acayip kaptırdığı filmdir. depresyona alışkın ve de meyilli insanların izlemesini önermiyorum, keza kocam filmi izledikten sonra facebook'a şöyle yazmıştır. "yalnızlığımızla anlaşılmazlığımızı yanımızda taşımak zorunda kalsak bile yalnız olmak zorunda değiliz. her şeyin zamanla yoluna gireceği yalanını kendimize söylemek zorunda bırakılsak da yalnız olmak zorunda değiliz."
(monasax - 15 Ağustos 2011 12:57)
azıcık chucky, azıcık fight club... olmazsa olmaz american beauty! a beautiful mind'ı saymazsam hatırı kalır... işte bu film, böyle bir kokteyldir.çok heves etmiştim ama bunaltıcı bir film buldum. sadece mel gibson iyiydi.--- spoiler ---tabii bir de ömer seyfettin'den diyet var. hehe--- spoiler ---
(seyuranto - 16 Ağustos 2011 23:13)
sonundaki sündürülmüş didaktik kısım olmasa, daha iyi olabilirmiş... mel gibbs iyiydi lakin...
(nohutcan - 18 Ağustos 2011 16:19)
izlemeye değer bir film. içinde hayatın anlamını bulamayacaksınız, böyle bir iddiası olduğunu da düşünmüyorum ama izlemeye kesinlikle değer. tam sevdiğim film türü, anlatımı tatlı, yağ gibi kayıp gidiyor.
(kamera motor - 27 Ağustos 2011 13:21)
mel gibson bu filmde olmus, hayatina walter black olarak devam etmis.
(guru - 6 Eylül 2011 09:26)
depresyonun, cansız bir varlık aracılığıyla duyguların aktarılması itibariyle az da olsa lars and the real girl'ü hatırlattı bana. mel gibson tek adamlık bir şov sergilemiş onun haricinde elle tutulur bir yanı yok filmin.
(mark amca - 6 Ekim 2011 22:09)
kukla kunduzun gayet güzel rol yaptığı, mel gibson ile son derece uyumlu olduğu film. jodie foster ile seviştikten sonra her ikisinde de aynı mimik vardı resmen.yalnız bu kuklanın sonradan çirkinleşeceği çok belliydi.
(yorganadam - 24 Ekim 2011 22:26)
kunduz yerine aklınıza gelen herşeyi koyabilirsiniz aslında. gayet güzel, ilginç, yer yer absürd, yer yer hüzünlü, mel gibson'ı ağzımız açık izleyeceğimiz bir film. the beaver sonlara doğru tırstırıyor yalnız.
(iadeli taahhutlu - 20 Aralık 2011 22:17)
mel gibson`un oynadıgı son zamanlarda keyif alarak izlediğim deprosyonla ilgili güzel film.filmde herşeyden çok walter`in büyük oglunun duvarındaki arapça ''barış'' yazsı dikkatimi çektiayrıca çogu yerde walterin mimiklerinin kunduzunkiyle aynı olmasıda oldukca hosuma gitti.
(mandalina - 11 Ağustos 2012 20:40)
jodie foster'ı çok sevmeme rağmen dayanamadığım film.--- spoiler ---sürekli gergin bir hava, mel gibson karakterinin altyapısı yeterince derin değil.ergen çocuğun ailesi yüzünden sürüklendiği melankoli sonrası jennifer lawrence karakteri ile tutunamaması yüzeysel...--- spoiler ---sorunlu bir film, hikaye elle tutulur ama film havasına oturamamış bir türlü.güzel şeyler yok mu var;--- spoiler ---ergen çocuğun kafasıyla kendine yol açmaya çalıştığı anlar gibi mesela. görüntü açısından doygunluk var.--- spoiler ---
(phoebe buffay - 12 Ağustos 2012 22:32)
vay be. depresyonu harika atlatan film. mel gibson'ın allahlık iş çıkardığı film. jodie foster'ın başardığı film. sık sık sahnelere dahil olan müzik de walter'ın dramına öyle yakışmış ki. izlenir bu.
(seriouslysleepy - 5 Şubat 2013 01:56)
depresyona giren insanları ne paranın, ne de zenginliğinin kurtardığını gösteren film. özellikle mel gibson her zamanki gibi jodie foster ile güzel bir oyunculuk sergilediler bu filmde. anton yelchin ve daha tam ünlü olmamış ve gencecik olan jennifer lawrence aşkları ve filmde asıl anlatılan olay ise ''sevdiğiniz şeyleri yapın'' sevmediğiniz olmayın idi. başarılı.
(yariturkyarifransizadam - 25 Şubat 2013 13:16)
Yorum Kaynak Link : the beaver