Baretta ' Dizisinin Konusu : Baretta is a TV series starring Robert Blake, Tom Ewell, and Michael D. Roberts. The cases of maverick undercover New York City detective Tony Baretta.
Ödüller :
It Takes a Thief(1968)(7,7-1458)
Hawaii Five-O(1968)(7,4-5064)
The Streets of San Francisco(1972)(7,3-4346)
McMillan & Wife(1971)(7,2-1709)
Quincy M.E.(1976)(7,2-5073)
I Spy(1965)(7,2-1746)
Kojak(1973)(7,1-6663)
Ironside(1967)(7,0-2603)
Starsky and Hutch(1975)(7,0-8520)
McCloud(1970)(7,0-2229)
Cannon(1971)(6,8-2179)
Barnaby Jones(1973)(6,8-2061)
Golden Globes : "Golden Globe-Best TV Actor - Drama"
bir silah markası olması dışında yıllar öncesi tv ekranlarını dolduran bir dizi karakteriydi. amerikalı aktör (bkz: robert blake) ’ in başrolünü oynadığı diziyi, çocukluğun ayrı bir tadı olarak anımsayanlar olacaktır... ayrıca(bkz: murat menteş) ’ in (bkz: düblörün dilemması)’ nda geçen bir karakterin de adıdır.
(abluka - 27 Kasım 2007 15:26)
bir zamanlar mahallenin birinde fena halde fırlama ve bir o kadar da kaza ve kedere inanan bir çift şair ruhlu çocuk varmış. ikizlermiş. bir gün; ağustosun orta yeri, dümdüz bu mahallede bu ikizler ortalarında bir penguenle sokakları arşınlarken, stalin bıyıklı bir amca “behey çılgınlar! tez bu pengueni hayvanat bahçesine götürün, yazıktır” demiş. ikizler de “eyvallah bey amca! iyi fikir” demişler. ertesi gün üstelik bıyıklarını clark gable seviyesine çeken amcazade, ikizleri yine ortalarında penguen ile görünce kızmış, “yahu laf anlamaz sâbiler! neden hayvanat bahçesine götürmediniz bu günahsızı” deyince ikizler “zaten oradan geliyoruz. çok eğlendik şimdi de sinemaya gidiyoruz ‘ice age 2’ var; bizim için film onun için belgesel” demişler.baretta işte bu ikizlerin babasıdır. gerçek. baretta mimar olsaydı isviçre çikolatasından mescit, edebiyatçı olsaydı kutsal zeytin çekirdeklerinden roman yazardı. amma ve lakin kendisi lüks bir semtte manavdır ve greyfurt kasalarından yangın merdiveni yapmaktadır. bu merdivenler peynir ekmek gibi satılmaktadır.her şey bir yana baretta, ekşi sözlük’teki en güzel cümlelerden birini kurmuştur. zapta geçsin ki baretta ah muhsin ünlü için “gülüşü bombalı pankart gibidir” demiştir. biz bu cümleyi bağrımıza basmayalım da ne yapalım?
(itaatsiz - 17 Aralık 2008 00:13)
soner agin'in sesiyle hatirlanan tv dizisi.
(ursard - 20 Kasım 2002 15:11)
murat menteş'in tabancası.
(madas - 19 Ağustos 2011 02:24)
italyan beretta silah markasıyla sıkça karıştırılan isim.
(format1 - 21 Mart 2003 23:36)
“baretta bence bir silahın değil -nasıl derler- bir ihtimalin adıdır.” *
(remembrance - 27 Ağustos 2012 00:38)
keşke yazsa...keşke daha çok yazsa...keşke hep daha çok ve devamlı yazsa...gözümüz şimdi yollarda; onun buraya gelip bir kaç cümle daha yazmasını bekliyor.biliyorum; artık yeni zamanlarda yaşıyoruz; burası baretta için bitti, ama ben her şeye rağmen umudumu kaybetmedim.evet, baretta gelecek ve yeniden yazacak...
(aziz vefa - 30 Mart 2013 18:36)
horoz george adında bir kadın satıcısının varlığını unutmak ne mümkün; rengarenk giysiler giyen, tüylü bir şapka takan ve adamımızın sürekli bilgi aldığı siyahi bir amerikalıydı.
(profesor nimbus - 29 Haziran 2004 14:32)
kim bilir kaç bin volt yüklü kelimelerine tutuldukça, çarpıldıkça yazdıklarını daha da çok seveceğimiz yazar. gönül yazar değil tabii ama gönülden yazar.
(itaatsiz - 11 Ekim 2004 15:06)
yıl 1979 filan. anadolu'nun binlerce köyünden kopup istanbul'a gelmiş, tertemiz, mütevekkil, ümit dolu gençler şehirde tutunmaya çalışıyorlar. henüz 25-33 yaşlarındalar. yoksul mahallelerde kırık dökük ucuz evler, sanayi bölgelerinde düşük maaşlı işler bulmuşlar. tek istekleri sigortalı, sağlam bir devlet işine filan girebilmek... kadınlar evde oturuyor, allah vergisi müthiş bir yetenekle kazak örüyorlar. ayakkabılar tamir ettiriliyor. şemsiyeler de. tavuk çok pahalı... çocuklar arasında plastik oyuncaklar, mesela su tabancaları çok moda. mantar tabancaları, telli arabalar, sapanlar, rengarenk bebekler... çikletlerden çıkan numaralı kağıtlarla [bunların üzerinde otomobil resimleri, karikatürler, futbolcu fotoğrafları... olurdu], kibrit kutularının kesilmiş kartonlarıyla, gazoz kapaklarıyla dünyanın en heyecanlı oyunlarını oynardık. bir gazoz kapağını elimize alır, elmas gibi incelerdik...akşamları komşu evlerde toplaşılır, çay içilir, sohbet edilirdi. ayfer tunç'un kitabının adı olan cümleyi işte biz çocuklar, diyelim üst kattaki komşumuz reyhan yenge'nin kapısını çalıp söylerdik: "bir maniniz yoksa annemler size gelecek"! hep beraber reyhan yengelerdeyiz. çocuk gözlerimize kocaman görünen siyah-beyaz televizyondaki her şeyi pür dikkat izliyoruz. en büyük idealim, hedefim, tutkum sihirbaz olmak! ben de şapkadan tavşan çıkaracağım! işte ekrandaki şu keçi sakallı adam gibi! derken türk filmi başlıyor. ediz hun ve hülya koçyiğit'in bitmeyen çilesi. ibrahim amca [allah rahmet eylesin] inliyor. a-ha! koskoca adam ağlıyor! oturduğumuz divan, reyhan yenge'nin hüngürtüleriyle 7,4 şiddetinde sallanıyor. annem ağlıyor. babam ağlıyor. biz çocuklar, bekir ağabey, derya, rahmi, kız kardeşim leyla ve ben, bir filme bir bizimkilere bakıyoruz. olup bitenden, ekranda açılıp büyüyen hicran yarasından hiçbir şey anlayamayan bizler şaşkınız. rahmi dayanamıyor, o da ağlıyor! bu defa büyükler biraz toparlanıyor. çocuklara sorulan klasik soru şu: "yavrum biz filme ağlıyoruz, sen niye ağlıyorsun? gel bakayım şöyle..."böyle acayip, karmakarışık, cıvıltılı, yoksul, hüzünlü, televizyon karşısında ağlayan, safderun gençlerin çocuklarıydık. bu ahval ve şerait içinde, televizyonda baretta başlardı. sammy davis jr.'ın şarkısına herkes hastaydı. baretta manyağın tekiydi. kılıktan kılığa giriyordu. fred adlı bir papağanı vardı. esmerdi. bize benziyordu. kasketliydi. cesur ve muzip bir adamdı...biz çocuklar işte o zaman mendilin altında kalem kaybetmek gibi sihirbazlık numaralarına çalışmayı bırakıp birbirimizi öldürmeye koyulduk! heyecanla kan döküyorduk. herkes televizyondaki bir kahramanı canlandırıyordu: "ben logan'ım", "ben cüney-tarkın'ım", "ben tarzan'ım"... "ben de baretta'yım!"sonra zamanlar değişti. baretta, yani robert blake yaşlandı. annemiz-babamız artık türk filmlerini seyrederken ağlamayı bıraktılar. bir de duyduk ki robert blake karısını öldürtmüş. kiralık katil tutmuş, demiş "şu benim karıyı mıhla" olaylar gelişmiş. tek tek akrabalara, amcalara, teyzelere haber veriyorum: "alo, reyhan yenge, baretta karısını vurmuş!" "ne?""hani baretta vardı ya, sizin televizyonda seyrediyorduk... o adam. asıl adı robert blake. geçen hafta karısını öldürmüş...""bi dakka, baretta hani şu papağanlı polis mi?""hah! evet, o.""vah vah... iyi de... sen baretta'yı nerden hatırlıyorsun? o zaman çok küçüktün be oğlum?"
(baretta - 19 Ekim 2004 10:59)
anladığımız (bkz: #6026987), mustafa kutlu mübtelâsıdır. hoş kala.
(mucit - 20 Kasım 2004 10:27)
tony baretta karakterini robert blake isminde kılıktan kılığa giren sıskamsı bir abimiz oynardı. fred ismindeki beyaz papağanı omuzundayken, o aksiyon arasında papağan düştü düşecek, akordu bozulacak diye endişe duyardık.new york city'de, king edward otelinde yaşardı baretta, chevrolet impala'sıyla caka satar imrendirir, motorunun arkasında minili kızlar gezdirirdi. "güçlü olmalısın" sözü de ondan bir hediyedir aynı zamanda.bir çoklarında olduğu gibi benim için de en önemli özelliği "sammy davis jr"ın seslendirdiği, dave grusin'e ait jenerik müziğiydi. plağını alır, kendimi odaya kapatır, saatlerce dinlerdim, hep neşelendirirdi, tedavi ederdi tüm bunalımımı, nasılsa hem de dinlendirirdi. arada kızlar korosu "don't do it" dedikce "oh oh" ederdi göynüm. "keep your eyes on the sparrow" olarak da geçebilir parçanın ismi.
(cyrano - 29 Ekim 2001 10:26)
son eserini bir nefeste okuyup bitirdiğim zeki insan. keşke ondan bi kaç tane olsa da her ay çıksa bu kitaplardan*
(objects in the mirror - 3 Ekim 2005 10:54)
#8560878 nolu entrysiyle gece gece beni güldürmüş yazar. başarılarının devamını diliyorum.**
(nukleer baslikli kiz - 20 Kasım 2005 03:00)
kafayı king kongla bozmuş yazar..ilgiyle takip ediyoruz..
(plt radioman - 19 Aralık 2005 12:41)
naomi watts hakkındaki yorumlarını merakla bekledigim yazar
(silensio - 19 Aralık 2005 13:26)
kafasına king kong düşesice
(sabonis - 19 Ocak 2006 13:50)
ruh ikizim... (bkz: #7019358) :)
(shark bulbulu - 5 Nisan 2006 12:41)
(bkz: ekşi sözlük ilahileri/@baretta)
(rohanian - 23 Mart 2006 01:38)
sayesinde bugün amerikayı yeniden keşfetmiş gibi hissettiğim yazar. çok heyecanlıyım. evet evet, insanlık için küçük ama benim için büyük bir adım! yok, bu söz böyle değildi?? neyse... gölgelerin gücü adına!!!
(pamuk cucelerle yedi prenses - 21 Şubat 2006 17:34)
Yorum Kaynak Link : baretta