2009 yilinda vizyona girecek animasyon. yapiminda gururumuz cosku ozdemir de 'effects animator' olarak gorev almaktadir.

(chance the gardener - 31 Ekim 2008 18:15)

rob letterman ve conrad vernon'un yönetmenliğini yaptıkları bir dreamworks animasyonu. 3 boyutlu olarak gösterilecek olan film 27 mart 2009'da gösterime girecekmiş. türkiye'de durum ne olur bilemeyiz tabii.

http://www.imdb.com/title/tt0892782/

trailer vs için:

http://www.monstersvsaliens.com/

not:

house md'den tanıdığımız hugh laurie de seslendirmenler arasında imiş.

oldu olacak:

(bkz: intru 3d)
(bkz: imax)

(elven - 4 Aralık 2008 14:10)

nisanda gösterime girecekmiş kendisi. trailerini izledim ve ben, çok ümitliyim. biz yetişkinleri yaracak gibi gelmekte bana.^**

(starlayt - 9 Mart 2009 01:01)

10 nisan 2009 tarihinde gösterime girecek, eğlenceli dreamworks animasyonu.

--- spoiler ---

düğün gününde kafasına meteor düşen susan^* değişim geçirerek süper güçlü dev bir insan haline dönüşür. her zamanki gibi olaya el atan devlet gizli birimleri susan'ı gizli bölgeye^* götürür. burada b.o.b., dr. cockroach, link ve insectosaurus ile tanışan susan, onlarında yardımıyla, dünyaya düşen meteorun içerdiği quantonium'u ele geçirmeye çalışan gallaxhar'ı durdurmaya çalışırlar.

--- spoiler ---

(dragonlarin hastasiyim - 9 Nisan 2009 14:38)

gördüğüm kadarıyla istanbul'da sadece türkçe dublajlı olarak vizyona girmiş filmdir. sadece bu sebepten, bir çok insan bu filmi benim gibi sinemada izlemeyecektir, yazıktır, manasızdır.

(acosta - 10 Nisan 2009 13:51)

türkçe dublaj yüzünden sinemada izlememe kararı aldığım animasyodur. house md fanlarının hugh laure seslendirme yapıyor diye hatrı sayılır düzeyde gişe yaptıracağını düşünüyordum bu filmin ama bunu sanırım türkiye gösterime girmesinde kim sorumlu ise o kişi bunu görememiş.

(purepain - 10 Nisan 2009 18:52)

son derece aptal diyalogları olsa da, altınıza ettirecek kadar komik bölümleri de mevcut. hatta daha ağır basıyor. ama biraz daha uğraşılsa unutulmayacak ve unutturulmayacak bir film olabilirmiş.. 3 boyut için ter dökmek yerine, esprilere kasılsın bence biraz.

(pollyanna - 11 Nisan 2009 01:31)

gayet eğlenceli film. kiefer sutherland'in sesini duyamayacağımı bile bile 3d sevdasına gittim. hatta daha önce sevgililer günü katliamı filmiyle bu tecrübeyi yaşamış biri olarak, sanki çok sıradan bir şeymiş triplerine girdim. ilk defa 3d izleyecek arkadaşların yanında kendimi bir ev sahibi gibi, 3d teknolojisini ben bulmuşum gibi triplere girdim başta, sonra kendime geldim hemen.^* neyse animasyon 3d, gerçekte yapılamayacak uçurumdan düşmeler, dev fabrikaların içinde gezintiler gibi faktörlerle çok daha güzel bir görsel şölen sunuyor. ama şu da var ki, animasyonda kafamıza doğru atılan maddeler, normal 3d filmde kafamıza atılanlar gibi korkutup ani tepkiler verdirtmiyor.

--- spoiler ---

genel olarak güldürdü film ama ciddi ciddi güldüğüm sahnesi: toplantı yapılan salonda, nükleer füzelerle kahve makinasının tuşlarının birbirinin aynı ve sadece iki tane oldukları sahnede koptum. "hangi salak tasarladı bunu?" ^*

--- spoiler ---

(twinsenz - 11 Nisan 2009 03:49)

7+ yas için olan filmdir. 5 yasindaki oglum televizyonda reklamlarini görmüş. bir haftadır "10 nisanda canavaaaarlar varmış. gidelim" diyordu. bugün beraber gittik. ilk günler olduğu içinde bilet vardır umarım diyordum. gişeye gittik iki saat sonraya bilet varmış iyi dedim alalım. oğlunuzun kimliğini alabilirmiyim diye sordu görevli. şaşırdım! yokdedim. 7 yasinda mi dedi. hayır dedim. bu durumda alamıyoruz 7 yas sınırı kondu filme dedi. yıkıldık. şiddet öğeleri içeriyormuş.

bu film için anladığım kadarı ile bir süredir çocuk kanallarında reklamlar dönüyor. oğlumda beklentiye kapılmış ve gitmek istiyordu. hatta 2,5 yaşındaki kızım bile söylüyordu filmi. bu kanalları 7- yaşlarında seyrettiği düşünürlürse ve bu çocuklara filme giremiyeceklerini anlatmanında zor olduğu düşünülürse bu kadar reklam keşke yapılmasaydı diyorum. gişede yanımda bir aile iki çocuklarına niye giremiyeceklerini anlatıyor ve çocuklar ikna olmuyordu. bir sürü böyle durum oluştuğunada eminim.

film sadece dublaj diyenler ve eleştirenlei için bir bilgi vereyim. istinye parkda ingilizce olarak da bir salonda film gösteriliyor.

film ile ilgili yorumum ise. maalesef izleyemedik.

(cabus - 12 Nisan 2009 18:29)

gayet eğlenceli ve çok komik film. sıradan bulan yazarlara da tavsiyem biraz rahat olsunlar. bu kadar da sıkmayın kendiniz canım. sonra patlayacaksınız.
eğer filmi karşılaştıracak olursam arogdan çok daha komik. racep ivedikten ise hmmm(ona kimse erişemez).
özellikle 5-6 yerde sağlam güldürdü. tavsiye ederim. ama imkan bulursanız imax de izleyin. 3d olmasından dolayı imax de çok daha güzel oluyor(gerçi her film imaxde daha güzel oluyor).

(hanzele - 13 Nisan 2009 22:05)

gayet eglenceli bir film, hayvanlar gibi güldük bazi yerlerinde diyebilirim. bilmiyorum ikisini kiyaslamak ne derece dogru olur fakat bundan önce izledigim bir diger 3d film journey to the center of the earth 3d bakimindan cok daha zengin gelmisti bana, bunda ilk bastaki pinponumsu dalga disinda irkilmedim bile.

aman bu cizgi film, cocuklar gider buna anca diye yaklasmayin. gidin, gülün, gelin.

(i am cookie monsters nipple - 14 Nisan 2009 10:28)

türkçe dublajı gerçekten başarısız olsa da 3 boyutlu olarak kaçırmamak gerekir. zaten az sayıda 3 boyutlu filmlerin vizyona girdiğini de düşünürsek. filmde gerçekten gülmekten katılacağınız espriler var. hele barack obama'yı falan sollayarak bir numaralı amerika başkanım oldu filmdeki tip. gerçekten ülkesine layık bir başkan kendisi.

(under rug swept - 14 Nisan 2009 21:18)

filme gidecekler okumasın.

--- spoiler ---

real d bir animasyon. suzan adlı genç kız kalkar ve evlilik hazırlığı yapmaya başlar. nişanlısı birazcık bencildir ama o sevmektedir derek'i ve görmezden gelir. tam nikah öncesi bir meteor çarpar ve yemyeşil olur, boyu uzamaya, hacmi genişlemeye başlar. askerler tarafından yakalanıp bir hücreye konur. suzan'ın yanı sıra profesör kakalak (ki benim adamım), bir böcek, jöle ve bir de binlerce yıl öncesinden bir canavar daha vardır. o esnada dünyadaki kuantoryumun varlığı uzaylı mürekkep balığı tarafından tespit edilip dünyaya bir robot yollanır. tabii ki amerika başkanı iletişime geçmek ister ve karşısında klavye çalıp dans etmeye başlar. :))) uzaylı robot harekete geçer, yakıp yıkmaya başlar ve karşısına ne çıkarılacağı bilinemez. bu esnada iki kırmızı düğmeden soldakine basmaya kalkan amerika başkanını toplantıdaki herkes çığlık atarak durdurur.

- kahve hangisinden alınıyordu?
- sağdaki efendim.
- hangi salak tasarladı bunu?
- siz efendi.
- tamam birisini bulup işine son verin. :)))))))))))

sonunda albayın tavsiyesi ile canavarlar uzaylı robotun karşısına çıkarılır ve onu yenip ünlü olurlar. tabii ki normal hayata adapte olamazlar.

uzaylıların ana gemisi dünyaya gelip suzan'ı alır. mürekkep balığı 4 gözlü bir varlıktır ve suzan'ı bir kafese hapsedip;

- garip bir uzay gemisinde, garip bir zamanda, garip birisi tarafından garip bir şekilde hapsedildin. garip değil mi? diye sorar.
- hayır değil, daha önce de olmuş.
- hımmmm kaşarsın yaniiiiiiii.

(sanırım en çok güldüğüm yer burası oldu. :))

suzan'daki kuantonyum ayrıştırılır ve suzan normal ebatlarına döner. tabii ki eski gücü kalmaz. arkadaşları ona yardıma gelmek için yola çıkarlar. albay 3 canavarı uzay gemisine bırakırken;

- sırtınızdaki yakıt sadece sizi gemiye indirmeye yeter. geri dönüş için yakıtınız yok. eğer siz gemiden ayrılırken ben gelmemişsem bilin ki ölmüşümdür ya da geç kalmışımdır. :)))))))))))

der ve canavarlar gemiye bırakılır. uzay gemisinden de bu esnada tüm dünyaya açıklama yapılır.

- barış için geldim. bir kısmınız ölecek, bir kısmınız ise köle olarak kullanılacak. dediğim gibi barış için geldim.

sonunda bizim has kızımız arkadaşları ile mücadele edip kazanamayacağını anladığında kuantoryumu tekrar kendine yükler ve mürekkep balığını yener, uzay gemisini imha ederler. uzay gemisinden ayrılırken;

- albay nerde?
- gelmemişsem ölmüşüm demektir demiştiiiiiii
- hayır geç kalmış da olabilirim der ve bizim canavarları kurtarır.

tabii ki mesajsız film olmayacağı gibi bu filmde de son dakikada bir mesajla karşılaşıyorsunuz. derek gelip bizim kahramanımız suzan'a canlı yayında;

- seni affettim. artık new york ana haberde canlı yayında başlıyorum. ben seninle röportaj yapacağım, sen de benim gibi harika biriyle olacaksın der.
- öyle mi? şu anda canlı yayında mıyız?
- evet.
- o zaman hayranlarının senin bu halini kaçırmalarını istemem deyip derek'i bir güzel sallar.

kim olduğunuzun farkına varın, siz değerlisiniz mesajı verilir. vs vs vs.

genel olarak güzel ve eğlenceli. ama benim beklediğim kadar da seyrcinin içine giren sahnesi yoktu. 7 yaş sınırına pek bir anlam getirememekle birlikte elinize aldığınız polarize gözlükler ile de yanınızdaki arkadaşa sihirbazlık yapmayı unutmayın. bana yaptılar çok eğlendim. o gözlüklerle yapabilecekleriniz şunlar;

1) bir gözlüğün sağ, diğer gözlüğün sol camını üstüste getirip çevirin. simsiyah olacak. (fizik açıklaması; gözlüğün bir camı sadece yatay gelen ışığı, süzüyor diğeri ise dikey geleni süzüyor. iki süzgeci çaprazlarsanız süzmüyor ve siyah görüyorsunuz.)

2) gözlüğü hesap makinesinin kadranına tutp çevirin karardığını göreceksiniz.

3) takıp aynada kendinize bakın ve ileri geri gidin. özellikle gözlere bakın, gözler önemli. korkmayın. :)))

iyi seyirler....

--- spoiler ---

(muteveffa - 17 Nisan 2009 09:34)

yönetmenliğini “shark tale”den tanıdığımız rob letterman ile “shrek 2”den tanıdığımız conrad vernon’un üstlendiği film.

http://www.resetmagazine.net/…/sinema/monsters.html

(poseydon - 27 Mayıs 2009 20:57)

bazı sahnelerinde beklenmeyecek derecede komik esprilere sahip, eğlenceli filmmiş.lakin 3d olarak (hatta amacıyla mı desek?) çekildiği çoğu aksiyon sahnesinde insanın gözüne gözüne sokuluyo.dvdrip ten izleyince keşke sinemaya gideymişim dedim açıkcası.

(kelimeyounu - 25 Eylül 2009 01:07)

gayet matrak karakterlere sahip, eğlenceli, uzaylıların istilasını konu alan bir .ok filme göndermelerde bulunan komedi filmi (animasyonu)...

bir mars attacks havası almadım değil... hele başkan süperdi.

(seyuranto - 17 Ekim 2009 20:43)

çocuk filmi gibi görünse de gece izleyip gayet de zevk aldığım bir animasyon oldu. özgün bir senaryosu yok, mükemmel değil ama birkaç karakter için oturup izlenmeli. kısa ve sevimli bir animasyon. b.o.b. gibi fantastik bir karakterle tanışmaya hazır olun.

filmde beni en çok güldüren sahneyi aktaracağım. seyretmeyenler uzak dursun. olayın baş kahramanı her zaman ki gibi b.o.b. abimiz.

--- spoiler ---
susan ve saz arkadaşları dünyaya inen alien'sı alt etmek için hapisaneden kurtulurlar. o sırada aralarında bir diyalog yaşanır.
susan: inanamıyorum, yakında derek'in kollarında olacağım...ya da o benim kollarımda.
the missing link: cocoa sahili'ndeki bahar tatili için sabırsızlanıyorum. herkesin ödünü patlatacağım.
b.o.b. : ben de laboratuvarıma dönüp deneylerimi bitireceğim.
dr. cockroach: hayır! o benim planım b.o.b.
b.o.b. : o zaman dev bir hanım olacağım.
dr. cockroach : o da susan'ın planı b.o.b.
b.o.b. : peki o zaman modesto'ya dönüp derek'le birlikte olacağım.
the missing link: o da susan'ın planı b.o.b.
b.o.b. : sanırım derek'le birlikte olmak benim de hakkım.

daha sonra susan ve saz arkadaşları alien'sı alt edip susan'ın yaşadığı yere giderler. kapıda anne babası susan'ı karşılar fakat b.o.b. susan'ın annesini derek zannederek onu kucaklar
b.o.b. : derek! seni o kadar özledim ki hep bir araya geleceğimiz günü düşünüp durdum. hapishanede kalmamı sağlayan tek sebebimdin. seni seviyorum. bu adamı seviyorum.

olayın devam niteliğinde olması ayrı güldürmüştür. b.o.b.'cuğum da bu hayat da tutunacak bir dal arıyor nihayetinde. bir de jöle ile diyalogları görülmeye değerdi.^*

--- spoiler ---

(bengeceyiolduruyorumgunduzlerdebeni - 30 Ocak 2011 05:05)

house md, arrested development ve the office gibi 3 tane en sevdiğim dizinin oyuncularının seslendirmesine katıldıgı film. hugh laurie, will arnett ve rain wilson ile josh krasinski. bir de üstüne tatlı diye stephen colbert.

bu 3 favori dizinin de birarada bulunmasına ingilizler literatürde sanırım win win win motherfucking goddamn win diyorlar.

(charlotte blanc - 9 Temmuz 2011 15:26)

güzeldir, "pixar değil la bu" diyenlerin ensesine patlatın ve koltuğunuza kurulun.

(sozlukte bulunmayan kelime - 8 Ağustos 2011 08:42)

sabahın 05:00 inde star tv de an itibariyle yayımlanmaya başladı. oha bu saatte ne alaka lan ? oturup izlettirecek kendini pis anime, baya iyiydi diye hatırlıyorum.

(bazardaki artis - 1 Şubat 2013 05:01)