Süre                : 1 Saat
Çıkış Tarihi     : 25 Şubat 1980 Pazartesi, Yapım Yılı : 1980
Türü                : Komedi
Ülke                : İngiltere
Yapımcı          :  British Broadcasting Corporation (BBC)
Yönetmen       : Peter Whitmore (IMDB)(ekşi), Sydney Lotterby (IMDB), Stuart Allen (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Antony Jay (IMDB)(ekşi),Jonathan Lynn (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Paul Eddington (IMDB)(ekşi), Nigel Hawthorne (IMDB), Derek Fowlds (IMDB)(ekşi), Diana Hoddinott (IMDB), John Nettleton (IMDB), Neil Fitzwiliam (IMDB), Arthur Cox (IMDB)(ekşi), John Savident (IMDB), John Pennington (IMDB), Antony Carrick (IMDB), Robert Dougall (IMDB), Richard Vernon (IMDB), Tenniel Evans (IMDB), John Barron (IMDB), Ian Lavender (IMDB), Nigel Stock (IMDB), Edward Jewesbury (IMDB), Rosemary Williams (IMDB), Lindy Alexander (IMDB), Frank Tregear (IMDB), Rex Robinson (IMDB), Ludovic Kennedy (IMDB), Daniel Moynihan (IMDB), Robert Urquhart (IMDB), Brenda Blethyn (IMDB), Graeme Garden (IMDB), Frank Middlemass (IMDB), Judy Parfitt (IMDB), Eleanor Bron (IMDB), John Fortune (IMDB), Milton Johns (IMDB), Robert McKenzie (IMDB), Norman Bird (IMDB), Peter Cellier (IMDB), Freddie Earlle (IMDB), Donald Gee (IMDB), James Grout (IMDB), Thomas Baptiste (IMDB), Gerry Cowper (IMDB), Frederick Jaeger (IMDB) >>devamı>>

Yes Minister (~ Javisst, herr minister) ' Dizisinin Konusu :
Yes Minister is a TV series starring Paul Eddington, Nigel Hawthorne, and Derek Fowlds. The Right Honorable James Hacker has landed the plum job of Cabinet Minister to the Department of Administration. At last he is in a position of...

Ödüller      :

BAFTA:BAFTA TV Award-Best Comedy Series


  • "gelmiş geçmiş en kaliteli ve de komik sitcomdur zannımca. tam bir klasiktir."
  • "bir bölümde devlet dairelerindeki personalin azalması için işe koyulurlar.olaylar gelişirsonunda fazladan 500 kişi daha işe alırlar."
  • "dadından yinmezdi, yine izlesem aynı zevki verir mi acaba..."
  • "sir humphrey: how are things at the campain of the freedom of information by the way?cabinet secretary: sorry i can't talk about that"
  • "siyaset eko-sistemindeki tüm organizmaları, tüm yırtıcıları ve onların avlanma tekniklerini betimleyen bir "politik belgesel". hangi ülke olursa olsun anlatılanlar doğru."
  • "bir süre sonra komik bakanımız başbakan seçilmiş ve dizinin adı yes prime minister olmuştur."
  • "muhteşem sitcomdur.-muhalefet soru sormak demektir.hükümet de soruları cevapsız bırakmaktır.+ama bana cevap vermiştiniz.- böyle düşünmenize sevindim."
  • "battle of the britcoms oylamasinda ne yazik ki besincilige layik gorulmus dizi. oysa ki bu dizinin senaryosu ve esprileri, 100 yil gecse dahi hala guncel ve hala komik kalacaktir."




Facebook Yorumları
  • comment image

    bir kisim kabine uyeleri tren yolculugu yapmaktadirlar. kompartiman daraciktir, iceride (sans eseri ayni anda bakani ziyaret etmeye karar vermis) 5-6 kisi ayakta durmakta ve bunalmaktadir. o sirada kapi calinir.

    humphrey - iceri girebilir miyim efendim?
    hacker - deneyebilirsin.


    (spacetimereality - 8 Mayıs 2002 23:56)

  • comment image

    geçenlerde izlediğim bir ingiliz komedi dizileri belgeselinde bizzat bernard'ı oynayan derek fowlds'ın ağzından duydum ki #13274132 entrymde bahsettiğim olay gerçekte de yaşanmış, ve senaristlere dizinin çekimlerinden önce pek çok eski bürokrat ve politikacıyla fikir alışverişi üzerine yedikleri yemeklerden birinde iletilmiştir. ayıp olmasın diye ülkenin ismini saklı tutmuş adamlar. bkz. sorumlu yayıncılık örneği.


    (khaine - 26 Ocak 2010 16:28)

  • comment image

    eski meski olabilir; ama birleşik krallık başbakanının geçenlerdeki ziyaretinde ab-tc ilişkileri için yaptığı konuşmaya hitaben aşağıdaki repliğin günümüzde ne kadar geçerli olduğunu, ingiliz espri anlayışının ne kadar nüktedan olduğunu bir kez daha gördüm:

    sir humphrey: minister, britain has had the same foreign policy objective for at least the last five hundred years: to create a disunited europe.
    in that cause we have fought with the dutch against the spanish, with the germans against the french, with the french and italians against the germans, and with the french against the germans and italians. divide and rule, you see. why should we change now, when it's worked so well?

    hacker: that's all ancient history, surely?

    sir humphrey: yes, and current policy. we had to break the whole thing [the eec] up, so we had to get inside. we tried to break it up from the outside,
    but that wouldn't work. now that we're inside we can make a complete pig's breakfast of the whole thing: set the germans against the french, the french against the italians, the italians against the dutch. the foreign office is terribly pleased; it's just like old times.

    hacker: but surely we're all committed to the european ideal?

    sir humphrey: [chuckles] really, minister.

    hacker: if not, why are we pushing for an increase in the membership?

    sir humphrey: well, for the same reason. it's just like the united nations, in fact;
    the more members it has, the more arguments it can stir up, the more futile and impotent it becomes.

    hacker: what appalling cynicism.

    sir humphrey: yes... we call it diplomacy, minister.


    (kirlipati - 28 Temmuz 2010 10:04)

  • comment image

    hacker: don't tell me about the press. i know exactly who reads the papers: the daily mirror is read by people who think they run the country; the guardian is read by people who think they ought to run the country; the times is read by people who actually do run the country; the daily mail is read by the wives of the people who run the country; the financial times is read by people who own the country; the morning star is read by people who think the country ought to be run by another country; and the daily telegraph is read by people who think it is.

    sir humphrey: prime minister, what about the people who read the sun?
    bernard: sun readers don't care who runs the country, as long as she's got big tits.

    not: wikipedia'yı seviyoruz.


    (terraincognito - 2 Ocak 2011 11:06)

  • comment image

    dunyada cevaplamasi en zor ve manasiz sorulardan biri olan
    "okudugun en guzel kitap nedir?" ya da "favori kitabiniz nedir?"
    sorusuna benim sahsi yanitimdir bu kitap.
    sirf bi dizinin kitaplastirilmis versiyonu sanildigindan cok ciddiyetle ustunde durulmasa da, insan beynini pincik pincik edebilen politika gibi icinden cikilmaz bir dehlize verilmis en oturakli yanittir.bu kitabi okumadan, ya da diziyi ciddi bir sekilde izlemeden "politikadan anliyorum...politikayi biliyorum...politikaci olucam ben ilerde..." diyebilen kisi olmamasi gerektigi gibi, "ben politikadan nefret ediyom ne gereksiz sey o oyle" diyenlerinden iki goz gezdirmesinde fayda buldugum, gelmis gecmis en komik ve de akil fikir urunu iceren eserdir emret bakanim.

    kitabin kahramani gibi gorunen jim hacker tum iyiniyetiyle soyundugu bakanligi suresince yaptiklarinin nasil aleyhine cevirildigini gorecek ve zaten saftirik iken hepten saskaloza donecektir.zamanla o da donen carkta ezilmeden burokrasinin "house training"inde nasil vals yapacagini ogrenecek ve hatta bi iki numara yaparak 30 senelik kurt burokratlari bile sasirtacaktir.

    kitabin ve dizinin asil kahramani ise , star wars da darth vader ornegi, sir humphrey applebydir. sir humphrey okudugum tum kitaplarda alti cizilmeye. portletilmeye, parlatilmaya calisilmis ana karakterden yuz elli kat daha elle tutulur. gozle gorulur bir karakterdir ki, ona hic suphesiz 'en oscar kurgu karakteri` odulumu verebilirim. 30 senelik burokratik egitim ve gorgu ile ortalama suresi 1 seneyi gecmeyen bakanlik koltuguna namzet yasli bebeleri adam edecegini bilen, gercek bir mandarindir sir humphrey. her turlu entrikanin ve ikiyuzlulugun icinde iken, butun bunlari normal ve mubah gibi gosterebilmesi, ve hatta ozendirmesi, ve hatta yetismekte olan genc burokratlara ogretebilmesi gibi inanilmaz hasletlerle donatilmistir. her turlu sorunun altindan ustalikla siyrilmayi bildigi gibi, basarilarini kendine, basarisizliklarini baskalarina mal etmeyi cok iyi bilir. oyalama, kafa karistirma, bas agritma ve agrittigi basa cozum uretme gibi ustun vasiflarla donatilmis sir humphrey in, ayrica kendini hic riske atmadan belli/belirsiz muazzam bi ayar verme, ve tassak gecme yetenegi vardir ki, bir hayat boyu uygulayabilenden sen sakrak insan olamaz. sir humphrtey gercek bir sir, kurgu alaninda gercek bir doruk noktasidir.


    (otisabi - 30 Ekim 2000 01:17)

  • comment image

    zor bir konuyu, herkesin anlayabileceği düzeyde ve bayağılaştırmadan çok başarılı bir şekilde ekrana getiren ingiliz komedisi.

    dönem için yaptıkları iş son derece marjinaldi. margaret thatcher gibi ingiliz siyasetinin demir leydisi ile kafa yapan, onun sıkı siyasi rejimine karşı tv'de boy gösterebilen çok başarılı bir yapımdı.

    editli hatıra: bana pazartesi pazartesi margaret thatcher'ı hatırlatan dizi. birden 30 sene geriye gittim. ronald regan, mihail gorbaçov. ulan insan futbolcu hatırlar, sinema artisti hatırlar da gidip siyasetçi hatırlar mı? bu içine sıçtığımın pazartesileri insanı ne acayip ruh haline sokuyor be arkadaş!


    (die falscher - 12 Kasım 2012 15:16)

  • comment image

    siyaset eko-sistemindeki tüm organizmaları, tüm yırtıcıları ve onların avlanma tekniklerini betimleyen bir "politik belgesel".
    hangi ülke olursa olsun anlatılanlar doğru.


    (vicious - 19 Eylül 2003 09:02)

  • comment image

    sir humphrey: "there is the excuse we used for the munich agreement: it occurred before certain important facts were known, and couldn't happen again." ****
    jim hacker: "what important facts?" *
    sir humphrey: "well, that hitler wanted to conquer europe." *
    jim hacker: "i thought that everybody knew that." *
    sir humphrey: "not the foreign office." *
    -------------------
    sir humphrey: "if there had been investigations, which there haven’t, or not necessarily, or i’m not at liberty to say whether there have, there would have been a project team which, had it existed, on which i cannot comment, which would now have disbanded, if it had existed, and the members returned to their original departments, if indeed there had been any such members." *
    -------------------
    jim hacker: "humphrey, do you see it as part of your job to help ministers make fools of themselves?" ***
    sir humphrey: "well, i never met one that needed any help." ***
    -------------------
    sir humphrey: "bernard, ministers should never know more than they need to know. then they can't tell anyone. like secret agents, they could be captured and tortured." ******
    bernard: "you mean by terrorists?" *
    sir humphrey: "by the bbc, bernard." *


    (locutus - 5 Aralık 2003 01:38)

  • comment image

    bir de şöyle bir muhteşem diyalog vardır bu dizide:
    jim hacker: "what am i going to do with all this correspondence?" *
    bernard woolley: "you do realize you don't actually have to, minister." *
    jim hacker: "don't i?" *
    bernard woolley: "not if you don't want to, we can draft an official reply." **
    jim hacker: "what's an official reply?" *
    bernard woolley: "it just says the minister has asked me to thank you for your letter and we say something like the matter is under consideration, or even if we feel so inclined under active consideration." ****
    jim hacker: "what's the difference?" *
    bernard woolley: "well, under consideration means we've lost the file, under active consideration means we're trying to find it." ***


    (locutus - 6 Temmuz 2004 17:43)

  • comment image

    en özel bölümü, hacker'in bakanlıktan başbakanlığa geçtiği '84 christmas special bölümüdür. diğer bölümlerin aksine 1 saattir. bu arada ingiliz devlet televizyonunda reklam görmediğiniz için tadından yenmez, diziler 22 dakika değil 30 dakikadır.

    her neyse, bu bölümde humphrey'nin jim'e cabinet secretary görevine getirildiği haberini verdiği sahne görülmeye değerdir. affedilemeyecek bir davranış olmasına rağmen, şu an sahneyi hatırlamadığım için diyaloğu yazamayacağım.


    (rain in april - 24 Eylül 2004 10:56)

  • comment image

    dizi ben çocukken trt'de yayınlanırdı. anlamamama rağmen diziyi sevmemin ve bugün hala anmamın nedeni (türkçeye çevriliyor olmasından başka) dizinin çok esprili bir jeneriği ve güzel bir müziği olmasıdır.


    (rain in april - 24 Eylül 2004 10:59)

  • comment image

    başroldeki eleman türkiye'ye de gelmiş, zamanın başbakanı turgut özal'la da tanışmıştı.
    gazetecilerin "başbakanı nasıl buldunuz?" sorusuna, "mükemmel birisi, kocası da çok sevimli" diye yanıt vermişti.


    (burali - 19 Eylül 2001 23:50)

  • comment image

    dizinin en güzel yanlarından biri karakter gelişmidir. başlardaki tecrübesiz bakan hacker , dizi ilerledikçe yavaş yavaş ustalaşır ve humphrey'le düello edebilecek seviyeye ulaşır. bakanın humphreyi altettiği anlar beni sanki babammışçasına gururlandırırdı.


    (plainwalker - 17 Kasım 2005 23:45)

Yorum Kaynak Link : yes minister