Maelström (~ Maelstrom) ' Filminin Konusu : Maelström is a movie starring Marie-Josée Croze, Jean-Nicolas Verreault, and Stephanie Morgenstern. After plunging her car into a river, a woman encounters a man who helps her come to terms with her life.
Ödüller :
Incendies(2011)(8,3-158462)
Next Floor(2008)(7,5-2754)
Polytechnique(2009)(7,2-12721)
Enemy(2014)(6,9-138784)
Cosmos(1997)(6,8-416)
REW FFWD(1994)(6,7-190)
Un 32 août sur terre(1999)(6,7-1197)
120 Seconds to Get Elected(2006)(6,2-466)
Un cri au bonheur(2007)(4,4-54)
Berlin Film Festivali : "FIPRESCI Prize-Panorama"
Toronto International Film Festival : "Best Canadian Feature Film - Special Jury Citation"
yıllardır yaşça müsait gördüğüm herkese "hani böyle bi dizi vardı sulu bebekli jenerikli tırsınç bişi, hatırlıycan bak, azıcık kassan, nolur, neydi onun adı?" diye yalvarıp sonuç alamadığım, bi türlü kimseye hatırlatamadığım dizi, hey gidi sözlük, beni yine sen kurtardın, ne diyim, bu arada kazık kadar insan olan benim hala her banyoya girişimde küveti kontrol etmeme sebep olan ama bi türlü nerde izlediğimi hatırlayamadığım sahne de burdanmış anlaşılan, sanırım hayat boyu yenemiycem küvet korkumu...bi de şöyle bişey var, dvd'si ebay'de bulunabiliyo bunun, ben buldum biraz önce, lakin beş param yok bu aralar, bi hayırsever arkadaş onu alır da yurdumun dengesi bozulmuş girdapzedelerine kopyalarsa ne müstesna ne romantik bi davranış olur aaah ah...
(razzmatazz - 21 Eylül 2006 19:09)
dotanın gerekli olup olmadığı tartışılan eşyalarından biri. 3360 altınlık maliyeti olan bu eşya, sahibine 6 agility ve 25 atak puanı verir. ayrıca taşıyan hero her vuruşta yüzde 20'lik bir şansla 150 puanlık chain lighting'i ortamlara salar. iki adet temin edildiğinde çok renkli aksiyonlar yaşanır.
(kumdan kale - 5 Ekim 2006 01:11)
trt de gosterilmis bir dizi olup izleyen cocuklari ciyak ciyak bagirtan, iclerine korku asilayan bir dehset dizisinin adi. bir sahne hatirliyorum kadin deli kadinin evinin kapisini acip iceri giriyor, icerisi oyuncak bebeklerle dolu ve bebeklerin gozlerinden asagi yaslar suzuluyor..iste o noktada film kopmus. (bkz: cocuk psikolojisi) (bkz: travma)
(szap - 18 Nisan 2002 06:27)
30 lu yaşlarını süren, o dönemde tv seyrederken trt'den başka seçenek olmadığı için zap kavramından uzak yaşamış tüm insanların ruh sağlığına pürüzlü çentikler atmış olan dizidir. ama fena da olmamıştır. hafif dengesizlik iyidir. şimdi olsun yine izlerim, güzelce tırsarım.
(glorious - 10 Mart 2008 21:49)
norveç in fiyortlarında gel gitler sebebiyle muayyen olarak oluşan muazzam bir doğa harikası.5 millik bir alan da büyükçe bir girdap oluşur, balıkçı tekneleri söz konusu gel gitlerin saatlerini bilmez ise, fiyortların dibinde bir gece geçirmek durumunda kalırlar.edgar allen poe nun olağanüstü yaşantılarında bahsi geçer.adamın biri böyle bir kazadan kurtulur, ama nasıl kurtulur o anlatılırsa eşşeklik yapılmış olunur.
(otisabi - 15 Nisan 2000 13:44)
dizinin konusu norveçte geçerdi, dolayısıyla güzel manzaralar, fiyortlar falan olurdu fonda. bi başka kayda değer sahne ise, ölmüş olan adamın bi gün bi okul bahçesinde çekilen bi fotoğrafta arka plandaki okul binasının camında görülmesiydi. sonlara doğru bu tür manyak sahneler çoğalmış, en sonunda abarmıştı. içi su dolu küvetten fırlayan ve gözlerinin sadece akı görünen bi ceset ise o saatte hala yatmayıp tv seyreden küçük dimağlara iyi bi ders olmuştu. galiba zengin kadının mirasına konmak isteyen kocası ve sevgilisi* çeşitli alavereler ve kumpaslar yoluyla kadını delirtmek yahut kalpten götürtmek niyetindeydiler özetle. (bkz: gulyabani)ayrıca, öztürkçe karşılığı burgaçtır bu sözcüğün.
(amelie - 17 Ağustos 2002 02:14)
renkleri ve iç içe geçen -ama zorlamayan- kurgusuyla reconstruction'a epey benzeyen bir denis villeneuve filmi. şahane buz mavisi görselliği, aynı sahne-farklı özne kamera açıları ve görselliğe hizmet etmekten ibaret olmayan ve güzel güzel işlenen, düşündüren bir senaryo. üçrenk üçlemesine* +1 olarak eklenseymiş, hiç yadırgamazdım*adının fazla bilinmemesi ilginç.
(jiyuu - 26 Aralık 2010 19:55)
(bkz: maelstrom games)
(gelisine vuran tibet okuzu yani yak - 6 Ocak 2011 11:12)
sakinliği seven ama içindeki edirnelinin buna izin vermediği süpersonik bir yazar. güzel şiir okuyor kendisi. sesi de güzel, beni de çok seviyor, doğru mu? dostum, canım, babam, oğlum, herşeyim..(bkz: seviyorum ulan)
(melll - 15 Mart 2011 22:10)
başrolde güzeller güzeli marie-josee croze'nin olduğu 2000 yapımı bir denis villeneuve filmi,--- spoiler ---filmin başında kürtaj masasında gördüğümüz kahramanımız, bunun yarattığı suçluluk kompleksine ek olarak zengin ailesinin işyerinden işleri savsakladığı için ağabeyi tarafından kovulur. kafayı dağıtmak için gittiği bir bardan içkili olarak çıkıp yolda arabasıyla bir adama çarpar ve kaçar.ertesi gün gazeteden adamın öldüğünü öğrenince daha büyük bir suçluluk psikozuna girer ve sonunda "eğer sağ çıkarsam tanrı bana yaşama şansı bağışlamış demektir" diyerek arabasını rıhtımdan denize uçurur.tabii ki kurtulur ve filmin bundan sonraki bölümü günahların bağışlanması ile ilgili çok güzel gelişir.--- spoiler ---iki ilginç not daha :filmde bir anlatıcı vardır ve bu koca ve çirkin bir balıktır.soundtrack'te ise, bana yıllar sonra çok güzel bir nostalji yaşatan les deux guitares baş köşededir. nasıl bir şarkı o diyen için aha da link:http://www.youtube.com/watch?v=hbt0eyq5duo
(malachi constant - 27 Haziran 2011 23:38)
bugün doğmuş olan melek.
(melll - 6 Kasım 2011 23:58)
bişeylerin sağdan soldan fırladığı sahneler dışında böyle ilginç, insanın kanını donduran, kasvetli bi havası vardı dizinin. insan ister istemez ürperirdi. iç mekanlar çoğunlukla loştu diye hatırlıyorum. hele o adanın ortasındaki evin içinde çekilmiş sahneler. porselen bebeklerim vardı, annemi çağırıp hepsini dolaba kilitletmiştim. bi yerlerden bulsam da yeniden izlesem.
(lilly marlene - 10 Haziran 2003 12:55)
kucukken tirsitan bir dizi daha... unutamadigim bir sahnesinde oyuncak bebekle dolu kulubemsi evde yangin cikiyordu ve bebeklerin gozyaslari alevlerin isiginda parliyordu. agliyordu bebekler... sinir bozucu ve kac yil gecmesine ragmen kabus gibi beyne kazinan bir sahneydi. trt hakikaten iyiymis eskiden.
(kacin kurbagasi - 8 Temmuz 2003 15:16)
suda sürüklenen bir porselen bebek görüntüsüyle başlayan bu dizi trt nin ruh sağlığı bozuk gelecek nesiller yetiştirelim kampanyasında önemli yer tutmuştur. aynı kuşaktan birkaç kişinin biraraya gelince gecenin tam üçünde hatırlaması akabinde tüylerin diken diken olmasının yakınlaştırıcı etkisi dışında bir faydası görülmemiştir.
(kalidasa - 12 Ağustos 2003 16:19)
oğlum olsa kimselere kaptırmam, alırım kendisini. ama henüz oğlum yok. ya nalet olsun böyle dünyaya, oğlum olsa da yaş farkı çok olurdu zaten :/ abime alayım dedim bu sefer, ama abimin sevgilisi var. yok ben kafaya koydum, bi şekilde alıcam. pek bilmiyorum akrabalık bağlarını, isimlerini falan. malum, bir kuzenim bile yok. bir yengem, bi eniştem bile yok. ben de küstüm bu bağlara, öğrenmicem dedim hiçbirinizi. ama bi şekilde ailenin içine resmi olarak girecek, banane abi girecek. o kız buraya ge-le-cek!bu güzide hanımefendi için ne söylesek az. çünkü kendisi gerçekten h a r i k a biri. uu beybi afrodit misali fıstık gibi olmasını mı söyleyeyim, athena misali zeka, barış, sanat insanı olmasını mı. savaşçı ruhunu iyi şeyler için kullanır. piremses ruhlu aşırı hamarat insan. oh la la!
(melll - 22 Ocak 2014 18:53)
"ay hayatta kalkmam dansa, olmaz gerçekten yapamam, unuttum bişey bilmiyorum" cümlelerimi güzelce yedirmiştir birkaç gün önce. davulcu bi an çalmayı bırakınca "aaaaaaaaaaa :(" yaptığımı hatırlıyorum, düşün. bi de aylarca halay geyiğimi de gerçeğe dönüştürdü. ben halay bilmiyorum, sadece damat halayı biliyordum o tarza yakın, hani el çırpmalı falan. onu da ilkokulda bi gösteri için öğrenmiştik. bana halay öğretsenize diye şaka yapıyodum, gerçekten öğretti. aldı çembere millet oynamaya devam ederken, şimdi ayaklarıma bak dedi, aa bi baktım oluyo. bi ara ankara havaları çalmalarıyla kendimi evimde hissettirdiler sağolsunlar. bizde hiç oturmazlar, hep böyle oynarlar sana demiştim dedi, haklıymış. ailesini zaten liseden beri tanıyorum ama çok tatlı, neşeli akrabalarını da görmüş oldum böylece. haftalardır çok yorgunlardı, yoğunlardı ama hiç hissettirmediler. 800 kişi nedir abi, omg. düğün gibi nişan. ve harika yapmışlardı. kendisi de kardeşi de ablası da bildiğin piremses zaten. ben sevmiyorum bu söz, nişan vs. ama bazen güzel olabiliyormuş demek. yalnız böyle söyleyince sanki çok oynamışım, çılgın atmışım gibi anlaşılmasın, ben yine odundum, saçma sapandım. birkaç kere de aralardan geçip yerime oturdum ay yoruldum diyerek ama büyük bi azimle sürüyle insanı aşarak topuklularla yanıma gelip tekrar kaldırma azmine hayran oldum. yine de bu olay insanlık için küçük, benim için bayağı büyük bi adım oldu. derdimi anlatacak kadar dans ettim, ama insan yaşlanıyor azizim. nerde eski strip jazz yapan melll, nerde şimdiki odun asdfghfgşu son senenin stresi içinde biraz da olsa nefes alıp eğlendiğim için kendisine minnettar olduğum, o güzel siyah elbisenin accayip yakıştığı kızçem.
(melll - 17 Aralık 2014 02:50)
en az clementine cizgifilmi kadar 80li yillarda cocuklarin hayatini karartmis dizi.
(papatya - 9 Ağustos 2004 06:19)
hakkinda buraya yazi yazmaktan garip bir memnuniyet duydugum, 1985 yilinda cekilmis, orjinal adi maelstrøm olan alti bolumluk bbc dizisi. catherine durell adli ingiliz bir kadina norvec'in ålesund sehrinde bir ev miras kalir ve catherine'nin norvec'e gitmesiyle olaylar gelisir. daha once yazilmis tanimlarda da goruldugu uzere, girdap, o yillarda izleyen butun cocuklarin korkulu ruyasi haline gelmistir. ben de 6-7 yaslarindayken diziden nasibini almis olup hala girdap dusuncesinden bile son derece korkanlardan biriyim. denizde yuzerken ne zaman aklima gelse sinirim bozulur, cikmak isterim sudan, o derece. su anda uc dvd'lik bir seri halinde piyasaya surulmustur, yani bir sekilde bulunup tekrar izlenmesi sarttir.
(snowflake - 28 Mayıs 2006 03:54)
yıllardır yaşıtlarıma sorduğum halde ilk kez dün akşam ziyaretime gelen sevgili arkadaşlarımın hatırladığı dizi. hafızası benimki gibi kuvvetli birinin hayatını karartacak detaylarla doludur. seyircinin öldüğünü sandığı adamın küvetten fırladığı meşhur sahne yıllarca banyoya girişimde gerginlik yarattığı gibi, o an evde yalnız olan komşu kızının birkaç saniyede kapımızın önünde olmasını ve geceyi korku içinde bizim evde geçirmesine neden olmuştur.
(fire in the rain - 18 Mart 2005 22:07)
yillardir arastirip durdugum ancak orijinal ismini bilememem dolayisi ile bulamadigim dizidir. zamaninda 3 kaset olarak videoda da seyretmistik. ama kac bolumdu bilmem belki 6.
(cadence - 9 Ağustos 2004 08:43)
Yorum Kaynak Link : maelstrom