asi genclik filmiyle unlu, hizli yasa genc ol yasam stilini uygulamis bir ekol

(arha - 13 Şubat 2000 22:53)

ben de liz taylor a şık olsam ben de hızlı ölürdüm dedirten karizma öbeği.

(otisabi - 13 Şubat 2000 22:56)

arkasından ibne dediler, yüzüne söyleyemediler. bunu hep yaparlar zaten.

(cyrano - 14 Şubat 2000 07:21)

aslında hayallerinin arabası, ölürken içinde bulunduğu porsche spyder değildi, james dean'in. daha önce sahip olduğu porsche 356 ile yarışlara katılan dean, yarışma sevdasını sürdürmek amacıyla o zamanlar ingiltere'de çok popüler olan lotus'dan mk.10 u istedi. fakat lotus taahüt ettiği tarihte arabayı hazır edemeyince, james dean yarışlardan uzak kalmamak adına porsche spyder'ı satın aldı. porsche'yi teslim aldıktan 9 gün sonra da malum kaza gerçekleşti. yani lotus mühendisleri biraz daha hızlı çalışsaydı, belki de tarih değişecekti.

(onelaole - 9 Haziran 2010 14:37)

ölümünden sonra bile, kaza yaptığı arabasının enkazının etrafa ölüm saçtığına yönelik belki gerçek, belki de şehir efsanesi hikayeler ile adından söz ettiren aktör.

30 eylül 1955 günü james dean, porsche spyder marka arabasının başka bir araçla kafa kafaya çarpışması sonucu ölmüştür. dean arabasını severdi, ona little bastard adını vermişti. ama kız arkadaşı ursula andress arabaya binmeyi reddediyor, dostu nick adams arabadan hoşlanmıyordu. aktör alec guinness arabayı görünce titremeye başlamış, binmemesi için dean'i uyarmış, arabadan kurtulmazsa bir hafta içinde öleceğini söylemişti. bir hafta geçmeden dean, salinas'taki bir yarışa giderken kaza yaptı ve little bastard ezilmiş bir sigara kutusu gibi bir hendeğe yuvarlandı. dean acil servise giderken öldü.

porsche daha sonra bir yenileme manyağı olan george barris'in eline geçti. barris, arabayı parçaları için almıştı. barris arabayı teslim alırken, little bastard kamyondan yuvarlanıp tamircilerden birinin bacağını kırdı. barris motoru troy mchenry'ye, vitesi de william eschrid'e sattı; ikisi de ekim 1956'daki bir yarışta kaza yaptı. eschrid porsche'sine takla attırarak ağır yaralandı, mchenry de arabanın kontrolünü kaybedip pistten çıktı ve öldü. bu arada barris bu ezik büzük arabanın parçalarını satmaya doyamıyordu, tekerleklerini de ismi bilinmeyen birine satmıştı. o da geri dönüp iki tekerleğin birden patladığını, onu (dean'in başına gelenler gibi) bir hendeğe sürüklediğini söyledi.

barris ezik araba gövdesini california otoyol devriyesi'ne, bir yol emniyeti sergisi için sattı (akıllanmıyor da!), ama sergi için salinas'a götürüldüğü sırada, onu taşıyan kamyon yoldan çıktı ve meydana gelen kazada sürücü öldü. artık belasını arayan barris adı batasıca little bastard'ı en son 1958 yılında, florida'daki bir başka yol emniyeti sergisi için ödünç verdiği sırada gördü. otuz bir yıl sonra, los angles times, onun sergiden sonra porscheyi kamyona yüklenirken gördüğünü, ama kamyon gideceği yere vardığında arabanın kayıp olduğunu söylediğini yazdı.

little bastard ile bağlantılı bir sürü ölüm dean'in felsefesinin ürkütücü bir yansıması gibi: "saygı duyulacak tek şey ölüm. kaçınılmaz, reddedilemez tek gerçek o."
(alıntıdır)

(katina scissorhands - 17 Aralık 2010 01:12)

"araba kullanan insanlara bır tavsiyeniz var mı?" sorusunu "evet. aracınızı kullanırken hız yapmamaya dikkat edin. bakarsınız karşınıza ben çıkarım. bu yüzden bir kazaya kurban gitmek istemem" şeklinde cevaplamıştır.

(lynyrd skynyrd - 2 Ekim 2011 00:29)

bu adamin hayat mottosunu kendisine adapte eden bir tayfa vardir, allah var guzel, cool adam. gelelim irdelemeye

'hizli yasa genc ol, cesedin yakisikli olsun'

birincisi hizli yasam, guzel kardesim rahmetli hollywwod yildizi, am ustunde findik kiriyor, dunya hasta adama, bir yere gittiginde kizlar birbirini eziyor, kapilar ardina kadar aciliyor, imkanlari sinirsiz, tabi hizli yasar. senin hizin ne? arabayla, motorla got kadar boyunla hiz yapmaktan bahsetmiyor adam.

'cesedin yakisikli olsun'. annene soyle bunu gotun yiyorsa. bir de aynaya bak ara sira, james dean lan adam.

son olarak 'bugunu son gun gibi yasa'

ise gitme, oglen tabldot yeme, aksam eve ugrama, oldu canim, bankada milyon dolarim olsa olabilir, ama krediyi kim odeyecek.

(carnage - 2 Mart 2012 09:56)

yeni tanıştığım herkesi benzettiğim kimse. bi de soruyorum utanmadan "abi sen james dean misin?/hanfendi james dean'e ne kadar benziyorsunuz." diye. sanırım şizofreni böyle böyle başlıyor.

(dasdafavcx - 13 Ekim 2012 13:19)

sadece üç filmde gözüktüğü gibi bir yanılgı vardır. bir anda gökyüzünden düştü, üç filmde oynadı ve sonra gitti. esasında öncesinde birkaç filmde figüran olarak ya da kısa replikleri olan rolllerde oynadı. hollywood'a ilk gittiği zamanlardaydı. sonrasında new york'a gider, orada işlerin daha yolunda gidebilmesi umuduyla. 20 civarı televizyon dizisinde oynar. tek bölümlük dizilerdir bunlar. bir kısmı tiyatro oyunlarının uyarlamasıdır, bir kısmı televizyon için yazılmış ibretlik samanyolu dizisi tadındadır. broodway'de rol kovalar arada. bir iki oyunda rol bulur. arada televizyon reklamlarına çıkar. en meşhuru bir pepsi reklamıdır. pek eğitimli bir oyuncu olmadığından dolayı doğallığıyla işi kotarır genelde. actors studyo'ya kabul edilmesi bu yönünü biraz toparlamıştır. şimdi adını hatırlamadığım birisi yaşasaydı kariyerinin pek uzun ömürlü olmayacağını, bir süre sonra sterotipleşeceğini, o devirdeki marlon brando, paul newman gibi bir tedrisattan geçmediği için bir yerde tıkanacağını söylüyordu. bundan pek emin değilim. yıldız oyuncu üzerine kurulu bir sistemin içerisindeydi keza. bilinen şu ki eğer yaşamış olsaydı, paul newman'ın işi epey zorlaşacaktı. her rolde çakışıyorlardı. meraklısı varsa eğer oynadığı tüm dizileri youtube'da bulabilir.

(alaskardan - 7 Aralık 2012 23:43)

ilk broadway başrolünü oynadığı see the jaguar'ın açılışından önce bir radyo röportajına giderken aztekler üzerine okkalı bir kitabı da yanında götürür ve program boyunca azteklerden bahseder. ikinci broadway oyunu olan the immortalist'in geleneksel ekolden olan yönetmeni tarafından sürekli değiştirdiği oyunculuk tekniği yüzünden tiyatrodan kovulur, hatta kovulmakla kalmayıp sokağa kadar kovalanır (sadece iki hafta oynadığı bachir rolüyle yılın gelecek vaad eden oyuncusu kategorisinde 2 broadway ödülü kazanacaktır).

east of eden'ın başrol oyuncusu seçmelerinde gelecekte bir başka sinema ilahı olacak paul newman ile aynı rol için kapışır, rolü alan james olur. yönetmen elia kazan oyuncusunun ilk sinema başrolünü doğaçlama oynamasına müdahale etmez, james film boyunca sık sık çığlık çığlığa haykırır. kazan ise filmin en can alıcı kısmı olan doğum günü sahnesini sonlandıran doğaçlama çığlığı filmden çıkarmayarak altın vuruşu yapar.

rebel without a cause'un çekimlerinin başlamasına birkaç gün kala ortadan kaybolup warner'ları çıldırtır. bir yakınına telefon açarak geri dönmeyeceğini bildirir. 10 gün sonra ortaya çıkar ama nerede olduğu ya da neden geri döndüğü hakkında tek kelime etmez. filmin giriş sahnesinde masayı öylesine güçlü yumruklar ki elindeki iki kemiği kırar.

son filmi olan giant'ın çekimlerinde rol arkadaşı elizabeth taylor ile paylaştığı sahneye heyecandan bir türlü konsantre olamaz ve aniden arkasını dönüp setten uzaklaşır. bir sürü meraklı insanın çekimleri izlediği noktaya yürüyüp tam karşılarında durur, pantolonunun fermuarını indirip işemeye başlar. işini bitirip yeniden sete döner ve "tamam hadi çekelim" der. yaptığı şeye dair açıklaması şudur: "çok heyecanlıydım. ben bir metot oyuncusuyum. duygularımla çalışım. ama eğer heyecanlıysan duyguların bilinçaltına erişemez ve çalışamazsın. ben de düşündüm ki, eğer iki bin kişinin önünde hiç istifimi bozmadan işeyebilirsem... işte o zaman kameranın karşısında da istediğim her şeyi ama her şeyi yapabilirim."

ölmeden önce hem yönetip hem başrolünü oynamak istediği bir filmin asla gerçekleştirilemeyecek senaryosu üzerinde çalışmaktadır. bu proje dr jekyll ve mr hyde'dır.

(earinna - 28 Ocak 2013 20:13)

günümüzde kendisinin sadece saçlarına sahip olan bir erkek istediği kızı götürebilir. net.

aylar sonra gelen edit: (bkz: justin bieber miranda kerr aşkı)

(galove - 27 Mayıs 2013 10:48)

o kadar genç yaşta nasıl o kadar orta yaşlı görünebildiğine akıl erdiremediğim ilah.

(it - 25 Ağustos 2013 16:29)

daha 20'li yaşların başında böyle bir karizmaya sahip olan bir insanın, eğer yaşasaydı 40 ve 50'lerinde nasıl tapılası bir insan olabileceğini bir an düşünün.

(targaryen - 6 Kasım 2013 02:13)

james dean'in kendisine örnek aldığı yegane iki insan marlon brando ve montgomery clift tir. ünlü olduktan sonra bu ikisine sık sık telefon açtığı ve kendileriyle görüşmek istediğini bildirdiği belirtilir. marlon brando james dean'den mütemadiyen uzak dururken montgomery cliff çareyi mütemadiyen telefon numarasını değiştirmekte bumuştur^*. fakat james dean asidir, inatçıdır ve her defasında yeni numarasını bulmayı başarır, aramaya devam eder^*. james dean öldükten sonra montgomery cliff'in uzun bir süre boyunca her sarhoş olduğunda james dean'e yaptıkları yüzünden bebekler gibi hıçkıra hıçkıra ağladığı söylenir^*. bize de oh olmus demek duser bu durumda.

(esk - 26 Haziran 2001 04:26)

sanıldığının aksine, james dean elizabeth taylora hiç aşık olmamıştır. görgü tanıklarının söylediğine göre, devlerin aski setinde, elizabeth taylor james dean'den samimi bir söz öbeği duyabilmek için ne kadar çabalarsa çabalasın, alaka temalı bir yan cümlecik dahi duyamamıştır. gene de james dean'i sevdiği ve saydığı bilinir. kimileri buna anne şefkati yakıştırmasını yapmıştır. işin aslı james dean'in ünlü ve gözde olmasına karşın dönemin film yıldızlarının şaşalı hayatlarıyla yakından uzaktan ilgisi olmamasıdır. bu tür canım cicim ortamlarını hiç sevmediği ve uzak durduğu bilinir, bu yüzden de bir çok aktör kendisini pek sevmez. hatta dedikodu sütünlarında birçok kereler rezil edilir. hakkında "james dean t-shirt'ünü en son ne zaman değiştirdi" temalı yazılar çıkar.

(esk - 26 Haziran 2001 04:54)

elizabeth taylor ın kendisini yanlız hissetmemesi için minik bi kedi yavrusu hediye ettiği efsanevi aktör...trafikte sürat yapma ile ilgili minik bi televizyon skeçinde de oynamıştır ayrıca ve burda gençlere "trafikte sürat yapmayın...kurtardığınız benim hayatım olabilir" diye esprili bi tavsiye de vermektedir...sonuç ortada..

(rumpelstiltskin - 21 Temmuz 2004 00:39)

trafik kazasında yaşamını yitirinceye kadar amerikan halkı arabada emniyet kemeri takma konusunda gayet duyarsız takılmakta, "ne işimize yarar ki bu" şeklinde yorumlarda bulunmaktaydı.

kendisi ölümünden sonra basında "emniyet kemeri taksaydı kurtulabilirdi" şeklindeki açıklamalardan sonra amerikadaki emniyet kemeri kullanımı ciddi oranda artış göstermiştir.

(sarcastic - 21 Temmuz 2004 14:49)

akıllarda yer etmiş o en ünlü fotoğrafı (hani o gözlerini kısıp uzaklara baktığı fotoğraf) gene gözlüksüz çektirdiğini düşünürsek, üzerine kendisinin ileri derecede astigmat sahibi olduğunu eklersek, o fotoğrafın aslında karizma için kasten çekilmediğini; çekim esnasında james dean'in uzaklarda birşeyi görmeye çalıştığını düşünebiliriz.

(bkz: karizma reset)

(esk - 1 Ekim 2001 13:23)

kendisi ileri derecede miyoptu. en ünlü sözü: "daha iyi olmalıyım, her zaman daha da iyi olmalıyım, hatta en iyi olmak bile yetmez bana, o kadar iyi olmalıyım ki kimse yanıma dahi gelemesin."
porsche spider'ı ile giderken kaza geçirmeden birkaç saniye önce söylediği son söz: "bizi görmüş olmalı" olmuştur. ama maalesef çarptiği arabanın sürücüsü onları (jimmy'nin yanında bir arkadaşı da oturmaktadır ve bu arkadaşı kazayı yaralı atlatmıştır) görmemiştir. jimmy'nin boynu kırılıp anında ölmüş, yanında oturan arkadaşı ise arabadan 20m ileri fırlayıp yola düşmüş ama kazayı kırıklarla atlatmıştır.

(huger - 4 Aralık 2001 12:42)

james dean'in yaptigi kaza, failure analysis associates tarafindan kurulan gercek boyutlu bir simulasyonla canlandirilmis ve kaza aninda 55-56 mil hizla seyretmekte oldugu ispatlanmistir. bu da, dedikodularin aksine dean'in asiri surat yapmadigi, bozuk gozleri yuzunden karsidan gelen arababayi goremedigi tezine goturur. tabi bir de su var ki, dean kazadan 2 saat 15 dakika once asiri hizdan dolayi ceza yemistir! yani o cezanin ustune hiz yapmaya devam etmesi asilik olurdu.^*

bunlar bir yana, imdb der ki: james dean'in porsche'sine carpan aracin surucusu olan donald isimli sahis, dean'in arabasina carpmaktan kacamamis, ama kazayla ilgili roportaj yapmak isteyen gazetecilerden cok usta manevralarla kacmayi basarmistir.

(axellennox - 6 Ocak 2006 19:43)