• "üç gündür üzerimden etkisini atamadığım, insanın bütün hayatını gözlerinin önünden geçiren bir başyapıt."
  • "sahaftan 3tl'ye aldıktan sonra ilk oturduğum cafede açmamla beraber bitirdiğim efsane kitap."
  • "ekşi sözlük ankara kitap kulübü tarafından an itibariyle harıl harıl okunan eserdir."
  • "yaşar kemal'in, "ah be hemingway, o hikâyeyi ben yazacaktım"* diye dertlendiği, dünyanın en uzun kısa hikâyesi.* alpay kabacalı, "a'dan z'ye yaşar kemal""
  • """insan yenilmek için yaratılmadı"dedi dokunaklı bir sesle;"ademoğlu mahvolur ama yenilmez.""-- yaşlı adam ve deniz, s106, 33. basım, bilgi yayınevi (2011)"
  • "filmi trt 1'de veriliyor an itibariynen. bi tuhaf oldum resmen.."
  • ""ihtiyar adam uyudu. rüyasında aslanlar gördü."" biriyle konuşmanın, kendi kendine konuşmaktan, denizle konuşmaktan çok daha güzel olduğunu farketti.""
  • "yaşlı adam öldü. hemingway'in kitabına konu olan kübalı denizci gregorio fuentes 104 yaşında balıkçı köyünde cojimar'da dün öldü. (radikal, 15.01.2002)"




Facebook Yorumları
  • comment image

    "ihtiyar adam ve deniz" adı ile izlediğimi sanıyorum bu filmi. hatta çok yakın bir zamanda. evet evet geçen gün star 2 de gösterildi bu film. (yirmiüç veya yirmiiki nisan akşamı)
    yaşlı adam günlerce ufak teknesiyle balık bekliyor. öyle bir büyük balık yemini yutuyor ki, ipi çekeceğim derken ellerini mahvediyor yaşlı adam. tabii beklerken hayatının çeşitli küçük ayrıntıları rüyasına hayaline aklına gelmiyor değil. sonra sonra (dört gün batımı sonunda galiba) iricene balığı teknesine bağlıyor kasabasına götürmek üzre yelkenini ayarlıyor. fakat köpek balığı denen hadise var deniz camiasında. hatta denizin camiası değil caniası onlar. köpek balığının teki yaşlı adamın balığının karın bölgesinden bir parça ısırıyor. ortalık kan ve revan. tabii kan kokusunu alan diğer it balıkları, su yüzünden görünen uzuvlarını gösteriyorlar yaşlı adama. yaşlı adamın zıpkını da azönceki parçayı alan köpek balığının üstünde kalıyor. kahretsin neden yedek zıpkın almamış ki yanına? bıçak ve kürekten yedek zıpkın yapıyor. bir köpek balığı sürüsü ile mücadele edecek aklısıra. ediyor da netekim. lakin bir miktar sürpriz var hikayede. valla. seyredin, merak edin..
    böyle bişeydi işte.. fakat filmin daha önemli kıssaları hisseleri vesairleri var. tek bir adamın oynadığı filme ise ben kendimi nasıl kaptırmışım anlayamadıydım. eski bir film gibi de duruyordu. okyanus sahneleri (su altındakiler) farklı, tekneli sahneler farklı görünüyordu. ama bayağı bir düşündürüyor insanı canım, seyir esnasında..


    (daphne - 30 Nisan 2002 16:08)

  • comment image

    geçen, dünyanın en yüzeysel adamı'na okuttum bu romanı zorla. "boyundan büyük iş boyundan büyük iştir ajan, ....tünü de yırtsa yiyemez o balığı." dedi.

    mesajı bi tarafından almasından ziyade, "ajan" lafına takıldım ben.

    yoksa mesajı doğru aldı nalet. yannış almadı.


    (trenchkot - 15 Nisan 2009 23:06)

  • comment image

    üç gündür üzerimden etkisini atamadığım, insanın bütün hayatını gözlerinin önünden geçiren bir başyapıt.


    (nivorton - 16 Temmuz 2010 23:35)

  • comment image

    simdi begenmeyenler olmus bu kitabi, olabilir sahsi kanaatidir herkesin bende cok satanlari anlamiyorum mesela "ne bulunuyor da bu kadar okunuyor ?" diye. gorecelilik mevzusunu atalim bir kenara kitap ufacik bir sey hani uykun kactiginda ac okumaya basla bittiginde uykun da gelmis olur cinsinden.

    ama bu kadar ovuldu diye kalkip mucizevi anlamlar, ya da bitirdiginde hayatinin tum seyri degisecek diye bekleme bu kitabi. etkisi buyuk ya da kucuk olabilir zaten anlatilan hikaye bir kalip uzerine, tamamen sembolik. evet sende dusunsen boyle bir hikayeyi yazabilirsin zorlanmadan. zaten oyle suslu anlamlar, sanat eseri edebi ifadeler de bekleme.

    bu kitap sadece bir kalip, hemde hayatinin pek cok anini ilgilendiren alanda. alip icine sen yerlestireceksin hayatini. asla vazgecmemeyi, en umutsuz anlarda bile her daim bir umut oldugunu, inandigin ve basarmak istedigin sey icin durmadan mucadele etmen gerektigini, savasciligi, yilmamayi, ulastigin elinden alindiginda yine de tebessum edip basarmis olmanin verdigi tarifsiz hazzi hatirlatacak ve yasatacak bu kitap sana.

    tabiki kendini icine ne kadar katabilirsen.


    (rising creeps - 3 Haziran 2011 12:54)

  • comment image

    ""insan yenilmek için yaratılmadı"dedi dokunaklı bir sesle;"ademoğlu mahvolur ama yenilmez.""

    -- yaşlı adam ve deniz, s106, 33. basım, bilgi yayınevi (2011)


    (meccaz - 6 Ağustos 2011 22:28)

  • comment image

    boş zamanlarımda tekrar tekrar okuduğum ernest hemingway romanı.

    kitabın çevirisindeki küçük bir hata her okuyuşumda canımı sıkıyor.
    çevirmen (oktay azizoğlu) balıkçı kahramanımızın ''yunus'' yediğini iddia etmiş.
    ilk okuyuşumda dehşete düştüm. -yunus yenir mi la- neyse ki ''yunus'' olarak çevirilen balığın yerel adı (dorado) kitapta geçince ferahladım.
    bizim mevzu bahis yunus, bildiğimiz memeli yunus değil; ingilizce'de dolphin fish denilen diğer bir adı ''mahi mahi'' olan ülkemizde de lamburta olarak bilinen çok hoş bir yüzey balığıdır.
    bu balığın lakerdası ve koruklu çiğ salamurası pek bi güzel olur.


    (melih denizhan - 5 Nisan 2012 00:02)

  • comment image

    balığın , denizin , köpek balıklarının hatta son satırlardaki aslanın bile bir sembol olduğu , ernest hemingway'e 1953 yılı en iyi kurgu dalında pulitzer ödülü'nü getirirken 1954 nobel edebiyat ödülünün de yolunu açmış eşsiz bir roman .

    --- spoiler ---

    up the road, in his shack, the old man was sleeping again. he was still sleeping on his face and the boy was sitting by him watching him. the old man was dreaming about the lions.

    aslında hayatta verdiğimiz tüm çabaların amacı çocukken yaşadığımız ama sonradan gerçekler yüzünden kaybettiğimiz o güven ve huzur değil mi ?
    ---
    spoiler ---

    her ne kadar eldeki bir hardcopy kadar keyif vermese de e-book olarak http://x2t.com/thesea

    bu romandan uyarlanmış ve 1999 yılında en iyi kısa animasyon film oscarını almış , yönetmenliğini aleksandr petrov'un yaptığı film http://x2t.com/1/theseaanim


    (cheweyo - 7 Nisan 2013 21:11)

  • comment image

    teknesinden evine, kahve ictigi teneke kaplardan eski olta takimlarina kadar bir garibi anlatan roman. karisindan cok gencliginde gordugu aslanlar kalmistir dusunde; mutludur duslerinde geminin kupestesinde yaslanmis suya inen aslanlari izlerken.


    (whiteshadow - 26 Haziran 2013 19:34)

  • comment image

    --- spoiler ---

    "balık benim arkadaşım" dedi. "ben böyle balık ne gördüm ne de duydum.ama öldürmek zorundayım. neyse ki yıldızları öldürmek zorunda değiliz.
    düşün bir kez, ya insan her gün ayı öldürmeye çalışsaydı. ay kaçardı. ya güneşi öldürmek zorunda kalsaydı. demek ki insanlar yine de şanslı, diye düşündü.
    ---
    spoiler ---

    oda yayınları, 1998, sayfa 53


    (aztaninmisunlu - 19 Ocak 2014 22:52)

  • comment image

    hewingway, süslü kelimeler ve süslü cümleler yerine, gayet anlaşılabilir ama vurucu bir üslup benimseyen bir yazar. hikaye örgüsünden belki de bu etkileyiciliği. bu kitabı da, basit cümlelerle sizi etkileyebiliyor.

    ''neden insanlar yaşlanınca bu denli erken uyanır dersin? daha uzunca bir gün yaşama isteğinden mi?''


    (tanrilarsusamislardi - 16 Şubat 2014 21:33)

  • comment image

    "balık nasıl balık olmak için yaratılıyorsa sen de balıkçı olmak için yaratılmışsın" bir insanın okyanusun orta bir yerinde küçücük bir kayıkta tek başına geçirdiği iki gün ancak bu kadar güzel anlatılabilir; ancak bu kadar. hemingway'in edebiyatta yalınlığın en başarılı temsilcisi olduğunu kanıtlayan kitaptır.


    (ama arkadaslar iyidir - 16 Ağustos 2004 12:25)

  • comment image

    ihtiyar balıkçı, karayibler'de 85 gün olta salladıktan ve eve eli boş döndükten sonra bir gün iyice açılıp "büyük balık"ı yakalar.

    lâkin kıyıya dönerken, yedeğine aldığı, teknesinden yarım metre daha büyük olan bu kılıç, yol boyu kan kokusuna gelen canavar köpekbalıklarınca didik didik edilir. bu korkunç mücadeleden elinde kala kala dev balığın iskeleti kalmıştır.

    kan revan içinde, uykusuz ve bitkin sahile yanaşırken "beni adamakıllı yendiler... hem de ne yeniş." diye geçirir içinden. sonra silkinir ve yüksek sesle şunu söyler: "yenilmedim aslında, belki biraz fazla açıldım, o kadar..."

    hayat yolculuğumuz da öyle değil midir? kimi için güzel bir kadındır "büyük balık", kimi için zengin bir damat... iyi bir hayat... hayırlı evlat... ya da müstakil ev, son model araba, sınırsız servet...

    kimi, "büyük balık"ı hiç göremeden ölür. kimi, bir kez tuttu mu, bir daha açılmaz hiç... onunla gömülür.

    kimi ise; yaşam denilen, şakaya gelmez deryanın dalgalarında yalpalana yalpalana arar büyük balığı bir ömür boyu...

    açıldıkça bulma şansıyla birlikte artar, yitirme ihtimali... zor bulanlar, çabuk yitirir bazen... acımasızca yağmalanır ve sonuçta elde bir kılçıkla kalakalırlar.

    yenilgi değildir onlarınki aslında... olsa olsa biraz fazla açılmışlardır.

    ama insanlık, kısmen de, onların fazla açılması sayesinde ilerler.

    ***

    ünlü romanın esin kaynağı olan kübalı balıkçı gregorio fuentes 104 yaşında ölmüştü.

    "ensesinde derin kırışıklıklar olan sıska adam," küba'da dünyaya veda etmeden önce, ankara'da hafızama son bir ağ atıp geçmişti.

    bir şişe rom karşılığı çektirdiği son fotoğraflarına bakarken, "keşke bu fırtınalı yolculuğun sonunda hepimiz aynı şeyi yüksek sesle söyleyebilsek" dedim kendi kendime:

    "yenilmedim aslında, belki biraz fazla açıldım, o kadar..."


    (devilone - 10 Eylül 2004 23:08)

  • comment image

    "ihtiyar adam uyudu. rüyasında aslanlar gördü."
    " biriyle konuşmanın, kendi kendine konuşmaktan, denizle konuşmaktan çok daha güzel olduğunu farketti."


    (ebucan - 24 Aralık 2005 15:59)

  • comment image

    hemingway'in en cok okunan eseriymis bu, kisa oldugundan olsa gerek. simdi malak gibi okuyunca ortalama bir hikaye gibi geliyor, "sembolizmlere dikkat edeyim aman kacirmayayim" diye okuyunca da insan kendini malak gibi hissediyor cunku birsey bulamiyor. (bulamiyorum degil, herkese sordum, gallup'a anket yaptirttim kimse bulamamis) halbuki bu sadece adamin en cok okunan eseri degil, nobel odulu kazanmis, basyapit diye nitelendirilen bir eser.

    bu kadar ovgu, yazim teknigi icin olabilir, hani boyle hep kisa kesin cumleler, o zaman icin yenilikmis. hikaye de kotu degil aslinda, ama o arada balikciyla balik arasindaki sen baliksin, balikligini yapiyorsun, saygi duyuyorum gibi ibrahim tatlises agizlarinin pek de bir yeniligi yok, buna boyle felsefi acilimlar yapmak pek dogru gelmiyor. hani olay insan, doga, canlilarin ozu zart zurtsa jack londonin daha kolay okunan ve guzel fikirler iceren kitaplari var.

    bunun en unlu kritigi, eseri dini bir sablona oturtan bir kritik, hristiyanliga gondermelerle dolu olan, beni pek ikna etmedi. pek umrumda da degil, hemingway tersten bakinca protocols of the elders of zionun goruldugu bir eser yazmis da olsa, benim anladigim varliklarin dogalarindan gelen, bilincsiz bir inatcilik ve devamlilik, buna atfedilen insan merkezci ozellikler. baska da birsey anlamadim, malak miyim nedim.


    (immanuel tolstoyevski - 30 Ağustos 2006 08:20)

  • comment image

    yaşlı adam öldü. hemingway'in kitabına konu olan kübalı denizci gregorio fuentes 104 yaşında balıkçı köyünde cojimar'da dün öldü. (radikal, 15.01.2002)


    (ihlamur - 15 Ocak 2002 11:26)

Yorum Kaynak Link : the old man and the sea