--- spoiler ---

aktör tim blake nelson'ın altıncı yönetmenlik denemesinde başrolleri edward norton ve edward norton paylaşıyor... evet, yemin etsem başım ağrımaz... bir filozofi profesörü, ikiz kardeşinin ölüm haberi nedeniyle, büyükşehirden kalkıp yıllardır gitmediği, gitmek de istemediği ve hatta hayatından tamamen sildiği yere, doğup büyüdüğü yer olan oklahoma'ya dönmek durumunda kalır...

ancak oraya vardığında, uyuşturucu işini bilimsel bir yapı dahilinde fabrikasyona döndürmüş olan kardeşinin yaşadığını, başını belaya soktuğunu ve yardım istediğini görür... annesi, kardeşi, bağları ve ahlağı arasında kalan profesör nihayetinde planın bir parçası olmayı kabul eder...

filmi izledikten sonra biri gelip "bu cohen'lerin filmi" dese zerre şaşırmazdım... zira filmin havası suyu ve en önemlisi finali buram buram cohen kardeşler kokuyor... e sonuçta tim blake nelson'ın ilk büyük ve akılda kalan rolü de cohen'lerin o brother, where art thou? filmindedir... kokuları sinmiş muhtemelen...

küçük insanların, küçük bir kasabadaki, küçük öyküsünü anlatan film ilginç diyaloglara, duygusal bir altyapıya ve açık ara sürpriz bir sona sahip... edward norton'ın redneck performansı ve şivesine ise uzun süre gülebilirsiniz...

--- spoiler ---

(sakuissaku - 25 Mayıs 2010 15:16)

--- spoiler ---

israilli uyuşturucu baronunun öldürüldüğü sahnede duvardaki liderlerin fotoğrafları, bush'un fotoğrafına bulaşan kan, kameranın bir süre bunları dolaşması iyi düşünülmüş bir fikirdir. birkaç güzel politik söylem var bu filmde. ters svastika olayı da komikti. en son sahnesi de gerçekten bayağı mükemmel, tabi yağmuru sevenler için.

--- spoiler ---

(nickipedia - 12 Temmuz 2010 18:04)

şahsi kanaatim edward norton hayranı iseniz izleyebileceğiniz, değilseniz yanına yaklaşmamanız gereken filmlerden.. edward tek başına iki kişilik şov yapmış yalnız..

(lordofdream - 24 Ağustos 2010 12:50)

filmin başında edward norton coşkuyu verir.

"dengenin mutlu bir hayata ihtiyacı vardır."

ama devamında o kadar sıkıldım ki bıraktım. bitirmedim. izlemedim. biri beni ikna etsin lütfen "aa en güzel yerleri sonlara doğruydu." diye.

(besili melek - 23 Haziran 2011 14:11)

breaking bad izleyip de s05e08 sonundaki olayı anlayamamış, o kitap neydi, kim vermişti, not ne anlama geliyorduyu hatırlayamayan ve buraya gelmiş kişi; bu entry senin için.

5x08. bölüm ve öncesini izlememişler için çok ağır spoiler --->

--- spoiler ---

gliding over all 5x08' in bölüm ismiydi ve amerikalı şair walt whitman' ın bir şiiri. buradaki önemli detay bu adamın isminin de walter white gibi iki adet w' dan oluşması. ( ww ).

diziye 3. sezon giren ve gustavo' nun yanında çalışan kimyacı gale boetticher ( https://i.canvasugc.com/…ea1601f6d32b157bfbe8c8.png ) walt whitman hayranı ve dizinin bir bölümünde walter white' a, walt whitman' ın şiir kitabı olan leaves of grass kitabını hediye ediyor ve başına da türkçesi şu şekilde olan cümleyi yazıyor:

"benim diğer favori ww' ma: seninle çalılşmak benim için bir onurdur. imza: gb "

hank schrader, gale boetticher öldürüldükten sonra arkadasında kalan eşyaları arasında bir not buluyor ve not şu:

http://images3.wikia.nocookie.net/…s/9/96/kxglz.jpg

hank bu notu gördükten sonra gb'nin gale boetticher olduğunu anlıyor ancak ww' nun walter white olduğunu anlamıyor.

5x08' in sonuda bu kitabı klozetin yanında buluyor ve kitabın başındaki (yukarda türkçesi yazan) notu bir daha okuyor; gb öldükten sonra bulduğu notu hatırlıyor, kitabın üzerinde yukarıda türkçesi yazan notu bir daha okuyor ve ww' nin walter white olduğunu anlıyor.

--- spoiler ---

(skybreak - 1 Eylül 2013 14:11)

şu ana kadar belirtilmemesi ilginç, filmde anarşizm eleştirisi mevcut ve iki kardeşin yaşamlarına bakılırsa birinin kapitalist diğerinin de anarşist olduğunu söyleyebiliriz. zaten bu ideolojik farklılıklara suç ve komedi
unsurları eklenerek bir senaryo oluşturulmuş ve ortaya boş zamanda izlenebilecek bir film çıkmış.
bundan gerisi azcık spoiler.

filmde ikiz kardeşlerin annelerinin 60 gençliğinden bir anarşist (belki de hippi) olduğunu ve çocukları olmasına rağmen aile kurumuna karşı bir ideolojiyi benimsediğinden annelik rolünü iyi yerine getiremediğini billy'nin annesi ile olan konuşmalarından anlıyoruz. billy'nin ailesini terk edip başka bir şehire gitmesinin sebebi de bu. örnek alabilecek, kendisini doğru yolda tutabilecek bir anne/baba yok ve kendisinin istediği anarşist bir yaşam tarzı değil.

ayrıca filmde hoşuma giden en çok şey billy'nin annesi ile konuşmasında yaptığı anarşizmin özetiydi;
"sorun şu ki her şeyi yıktınız ama bunların yerine geçecek alternatif bir şey yapamayacak/üretemeyecek kadar tembeldiniz."
mükemmel bir anarşizm eleştirisi olmuş bu.

boş vaktinizde izleyin 6/10

(ma lazi vore - 15 Ağustos 2014 18:30)

breaking bad ile yaklaşık olarak 1 senedir haberdar olduğum, kitabının baskısını ve pdf'ini bulamadığım kitaptır.

gerçekten bu kitabın baskısı neden yok? her gün takip ediyorum, sürüyle saçma saçma kitaplar basılıyor. biri de şu kitabı güzel bir kapakla yeniden çevireyim ya da basayım demiyor.

edebiyata, şiire katkı yapmak istemiyor musunuz? bu sizin işiniz değil mi? saçma kitapları, romanları 1 haftada basıma hazırlarken bu kitap neden hala basılmıyor?

eğer geçerli bir nedeniniz yok ise siz bu işi bilmiyorsunuz.

eğer elinizde pdf olarak varsa lütfen yeşillendiriniz. bu şiir kitabını ne kadar okumak istediysem bir türlü nasip olmadı...

edit: beyoğlu sahaf festivalinde bulduğum ve anında aldığım kitap. bu işleri pek bilmiyorum ama pdf yoluyla internete geçirme fikri var aklımda. nasıl yapılır vs bilgisi olan varsa yeşillendirsin. en azından bulamayanlar da yararlansın.

(reeves - 27 Ağustos 2014 09:39)

cimen yapraklari. walt whitman amcanin unlu siir kitabi. ilk olarak 1855 yilinda basilmis daha sonraki baskilarinda sair tarafindan cesitli degisiklikler yapilmistir. bir song of myself vardir ki tadindan yenmez.

(kereste - 23 Haziran 2001 02:17)

duydum beni sucluyorlarmiş

duydum beni yerleşmiş inançları yıkmaya çalışmakla suçluyorlarmış,

ama gerçekte ben ne yerleşmiş inançlardan yanayım ne de onlara karşı

(onlarla ortak ne’m olabilir? ya da onların yıkılışıyla)

ben, manahattan’da, bu devletler’in bütün kentlerinde, içerlerde, kıylarda

tarlalarda, ormanlarda, suları yarıp ilerleyen bütün teknelerde

sırtımı koca koca yapılara kurallara, güvenilen kişilere dayamadan

arkadaşlığı öveceğim ve bütün yüreklere arkadaş sevgisini sokacağım.

onu yerleşmiş bir inanç haline getireceğim.

walt whitman(çev:mehmet fuat)

siirin orjinali[i hear it was charged against me] ve walt whitmanin diger eserleri icin http://www.whitmanarchive.org/works/

(1 137 - 28 Mayıs 2006 18:11)

walt whitman bu eserinde ideal amerikan entellektüelinin nasıl olması gerektiğine değinmiştir. entellektüel ona göre toplumun bir parçası da olabilmelidir. demokrasi, eşitlik ve yaşam formlarının ruh uyumuna verdiği önem bu kitapta rahatlıkla görülebilir. onun için bu kavramlar hayatın şifreleridir. aynı zamanda kitapta yer alan bireye verdiği önem ve insan ruhuna dair yazdığı övgü dolu düşünceler de walt whitman'ın görüşlerini belirlemede önemli ipuçlarıdır. kitaptaki düşünceleriyle tipik bir amerikan bireyini ve amerikayla ilgili önemli kavramları açıklar. transendentalist değildir fakat kitapta transendentalist bakış açısıyla yaklaştığı bazı noktalar da vardır.

(divina - 2 Şubat 2002 23:20)