This Is It (~ Michael Jackson's This Is It) ' Filminin Konusu : Michael Jackson'ın Temmuz ayında Londra'da, "This Is It" adı altında başlayacak olan konserlerinin Staples Center'da yapılan provalarının görüntüleri seyirciye sunulacak.
Michael Jackson Live in Bucharest: The Dangerous Tour(1992)(9,0-1555)
Michael Jackson's Private Home Movies(2003)(8,8-321)
Michael Jackson: Thriller(1983)(8,7-14173)
Michael Jackson: Smooth Criminal(1988)(8,7-1191)
Michael Jackson: The One(2004)(8,5-682)
Michael Jackson: Man in the Mirror(1988)(8,2-878)
Michael Jackson: You Rock My World(2001)(8,1-1533)
Michael Jackson: Black or White(1991)(8,0-2659)
Michael Jackson: Bad(1987)(7,9-4521)
The Michael Jackson Interview: The Footage You Were Never Meant to See(2003)(7,7-411)
Ghosts(1997)(7,7-4687)
Moonwalker(1988)(6,1-16082)
çok pis spoiler:hatta filmi 30 saniyede anlatan bi animasyon:http://www.angryalien.com/0406/reservoirbuns.asp
(kareem - 30 Aralık 2006 01:11)
bir sahnesinde kameranin karanlik depodan , plan kesmeden gun isigina ciktigi film. kamera filtrelerini senkron olarak tutturmak acisindan hicde kolay birsey degildir, bir kez daha saygi duyulmasi gerekir.
(event - 24 Şubat 2002 03:46)
tarantino nun yazdigi ve yonettigi ilk film.
(ceydid - 13 Mart 2002 19:28)
bu filmin co-producerı da filmde de oynayan harvey keiteldir. zaten tarantino da bu ilk filminde usta oyuncudan çok yardım aldığını belirtmiştir.
(yunus - 14 Mayıs 2002 17:59)
--- spoiler ---mcdonald s çalışanlarına neden bahşiş vermeyiz? gibi bir cümleyi irdeliyor.--- spoiler ---
(mademoiselle jeilempti - 10 Mart 2008 12:03)
filmdeki soz konusu cantanin , pulp fictiondaki cantayla baglantili oldugu soylenir...
(event - 3 Haziran 2002 19:46)
--- spoiler ---artık bir tür easter egg mi desem ne desem bilemiyorum. ama en sondaki hesaplaşmadan sonra mr. white'ın mr. orange'ın yanına süründüğü sahneye kadar arka plandaki sesler dinlenirse mr. pink'in depodan çıktıktan sonra arabaya binişi, arabayı çalıştırmaya çalışması, nihayetinde çalıştırması ve hatta birkaç el silah sesi duyulabilir. mr. pink'in ölmesi de ihtimaller dahilinde yani.edit: hatta çok çok daha dikkatli dinlerseniz polislerin "put your hands up" ve mr pink'in "don't shoot i got shot goddammit" şeklindeki bağırışları da duyuluyor. gitti gül gibi adam lan.--- spoiler ---
(nukleermalkav - 2 Ağustos 2009 19:07)
soygun sonrası steve buscemi ve harvey keitel diyalogunu atlamamak lazımdır;mr pink: you kill anybody? mr white: a few cops. mr pink: no real people? mr white: just cops.
(arcadia - 25 Ekim 2002 23:31)
"like a virgin aslinda bir bakireyi anlatmamaktadir, cok tecrubeli bir fahisenin buyuk penisli bir adam tarafindan aci cektirilerek bekaretini kaybettigi gunu hatirlamasidir"diye bashlar filmharvey keitel az calıshan kafasi ama goreve bagliligiyla mr whitesteve buscemi impulsive manyak olarak mr pink tim roth film boyunca kan revan icinde gordugumuz mr orangemichael madsen onune geleni vuran ve kulak kesen mr blondequentin tarantino ise tarantino mr bok rengi oyuncular arasindaki sinerji, deha espriler, basarili muziklerbence yuzyilin en iyi filmlerinden
(speedy - 12 Temmuz 1999 00:00)
tarantino'nun kan golu balesi
(sturdy armor of jackal - 1 Aralık 2002 18:32)
sözlüğün kalitesindeki sikkolaşmayı gösteren kült filmlerden biri. ilk entrylere bakıyoruz, herkes insan gibi yorum yapmış, filme saygı duymuş, sonlara geldiğimizde anlıyoruz ki bu film sikko, overrated bişeymiş, zaman kaybıymış. tabi bu yorumları çoğu ergen trollere ait ama aralarında ciddi ciddi böyle düşünen sinema özürlü insanlar da yok değil.
(aziz baykus - 19 Ağustos 2012 17:29)
mükemmel bir castinge sahip olan film. girişindeki like a virgin ve bahşiş muhabbetleriyle film izleyiciyi kendine bağlamayı becerir. oyuncuların isimleri yazmaya başladıkça iştahınız daha da artar. tüm isimlerden sonra and tim roth yazar, allah allah niye tim roth'un ismi ayrı yazılmış ki diye düşünülür. filmi izledikçe tim roth'un oyunculuk yeteneği önünde eğilmekten başka yapacak bir şey yoktur çünkü. bir oyuncu için en zor rollerden biri olan ağır yaralı rolünü tüm film boyunca öyle güzel oynar ki, nerdeyse gerçekten yaralı olduğu bile düşünülebilir. michael madsen ise psikopat rolüyle yine döktürmüştür. steve buscemi ise profesyonel rolüyle her zamanki gibi muhteşemdir.bu kadar usta ve üstün oyuncuları kusursuz bir senaryoyla birleştirince ortaya da sinema tarihinde kendine saygın bir yer edinen böyle bir film çıkar.filmin ana konusuna gelince. "her zaman profesyonel ol" gibi bir şey çıkarılabilir.
(crowley - 23 Mart 2004 01:58)
--- spoiler ---final sahnesinde joe'nun oğlu eddie'nin nasıl öldüğünü bir süre anlayamadım hatta filmde bir hata buldum diye düşündüm. joe yerde yatan mr.orange'ı vurdu, mr. white joe'yu vurdu ve joe'nin oğlu eddie mr.white'ı vurdu. eddie'ye kimse silah doğrultmadığı halde o da vurularak yere serildi, önce arkadaki tahta kısma saklanan mr. pink vurdu sandım ama o da değildi, yerde yatan mr. orange'ın elinde silah dahi yoktu.silahların patladığı sahneyi tekrar izlediğimde mr.white'ın kendinden beklenmeyecek çabuklukta iki el ateş ederek hem joe'yu hemde oğlunu vurduğunu gördüm. benim bu konu hakkında bildiklerim ve söyleyeceklerim bu kadardır hakim bey.--- spoiler ---
(dufreine - 14 Nisan 2014 14:36)
quentin tarantinonun en sonunda birileri tarfından farkedilmesini sağlamış filmdir. kendisinin de hep anlattığı gibi aslında filmi harvey keitel'e borçludur. zira quentin senaryoyu bir şekilde harvey'e ulaştırdığı zaman çok beğenen harvey abimizin gönlü filmi harcamaya razı gelmemiş ve filme co-producer olarak imzasını atmıştır. cebinden para vererek quentin ve kankası (aynı zamanda bütün filmlerinin prodüktörü) lawrence bender'i new york a yollamış ve doğru dürüst bir cast seçmelerini söylemiştir.. ki filmin bel kemiği olan tim rothve steve buscemi gibi oyuncular bu şekilde olaya dahil olmuşlardır. oyuncuların hepsinin ayrı ayrı oha derecesinde performans gösterdiği bir filmdir ayrica.. en meşhur sahnesi de mr. blonde, yani michael madsen'in, "super sounds of the 70's" adlı radyo programında pek neşeli bi şarkıyı* dinleyip danseder iken birden bire zavallı polis memurunun kulağını kestiği sahnedir. izlenesi görülesidir..
(you and i have unfinished business - 21 Mayıs 2004 10:55)
sivil polisin, arabadaki diger polisler vurulurkenki surat ifadesinin muhtesem oldugu film.
(zaknafein - 5 Haziran 2001 09:36)
filmdeki kulak kesme sahnesi sinema tarihinin en vahsi sahneleri arasindaki yerini almistir..giristeki "garsona bahsis verilmeli mi verilmemeli mi?" konulu muhabbeti de unutmamak lazim tabii..
(osric - 8 Ağustos 2001 02:22)
i$leni$i, diyalogları bir hayli keskin ve oldukca sıradı$ı bir film olmakla beraber maalesef bir cok kisiye -ne oldu $imdi bu filmde? dedirtecek kadar agır bir film. ilk sahnesinde kafede garson kıza bah$i$ bırakılmasıyla alakalı tartı$manın kelime kelime irdelenmesi gerekir. tarantinonun; kli$eleri kadınları ve zencileri a$agılamayı ihmal etmedigi, ihmal edilmemesi gereken bir film...
(narrator - 25 Eylül 2001 00:36)
elemanların giydigi takımlarin cok $ık ve sonradan o tip takımların hep reservoir dogsla anılmasına neden olan film. hatta couplingin bir bolumunde de atıfta da bulunmuslardı.
(turk 182 - 14 Şubat 2005 19:22)
elmasları kime satabilirsin sorusuna cevaben joe nun marcellus un adını anması, pulp fiction daki çantanın bu elmaslar olduğu fikrine destek olmuştur.
(odabdyyd - 25 Ekim 2005 10:39)
bu kadar çok beğenilmesinin küçücük bir bütçeyle çekilmiş olmasına, senaryosunun ve oyuncularının mükemmelliğine ve daha bir çok şeye bağlanabileceği film.
(kelebenk - 1 Mart 2006 20:28)
Yorum Kaynak Link : reservoir dogs