Off the Record (~ Melody Masters (1935-1936 season) #6: Off the Record) ' Filminin Konusu : Off the Record is a short starring B.A. Rolfe, The Music Hall Boys, and The Sinclair Twins. Bandleader B. A. Rolfe is saluted with a party on his 40th anniversary in show business.
The Luckiest Guy in the World(1947)(7,1-188)
Mary Jane's Not a Virgin Anymore(1998)(5,6-200)
alkollüyken girdiğim entry'lerin bir köşesine iliştirmek istediğim uyarı notu!
(hevipeyra - 21 Mayıs 2009 21:44)
ofis tipi insanın modern bir yemin biçimidir, off the record denilen sohbeti başkalarına anlatanın multineti kaybolur, sigortası ödenmez, terfisi iptal olur.
(rugulas ikarus - 2 Ekim 2012 12:41)
bir know-how bir de bu. ağızlarına çakasım geliyo bu ikisini diyenlerin.aramızda kalsın gibi bir anlamı var bunun. ımm...off the record.... sonra ağzını yaya yaya bıdı bıdı bıdı... malsınız ya la!
(camene87 - 25 Aralık 2012 17:45)
ing. kayit disi, kayda gecmeyen.
(bigidi - 7 Ocak 2004 10:22)
bunu not almayın diye süper bir karşılığı vardır türkçede...
(atlantis - 16 Nisan 2004 01:45)
gazetecilerin roportaj sirasinda kulaklarini dikmelerine neden olan, icerigini yitirmis bir soz. nice gazetecinin bu uyarinin ardindan gelen cumleleri hayvanlar gibi not ettigini bilirim.
(mir - 30 Nisan 2004 16:13)
gazetecilerin sikca kullandigi eger inanirsan seni mahvedebilecek bir tur agizdan laf alma yolu
(inadinazeytin - 18 Temmuz 2001 18:57)
basın camiasının en çetrefilli konularından biridir. basın kişisini vezir edebileceği gibi, rezil de edebilir. bir sohbet sırasında, bu konuda bir hayli deneyim biriktirildiği anlaşılmıştır. e paylaşalım o zaman. off the record'u veren kişi açısından bu herşeyden önce riskli bir adımdır. gazeteci, öncelikle, karşısındaki kişinin bu riskin bilincinde olup olmadığını yoklamalıdır. sonra olaylar gelişir..-off the record, açıklayıcı olması için verilen bir bilgiyse off the record'tur. yani.. adam sana bir konuda birşey söylüyor. bunun gerçekliğine inanmıyorsun gazeteci olarak, anlamıyorsun ya da tereddütlerin var. çünkü anlamsız görünüyor. adam sana diyor ki. bunları yazamazsın ama şöyle şöyle gelişmeler oldu. bu nedenle o şeyleri söylüyoruz ya da mevzubahis olayın gelişme yönü, senin bilmediğin bu nedenle o yöne gitti. off the record'un çeşitlerinden biri budur. -off the record, gazeteciye yön göstermek için verilir. efendiciğime, haber kaynağı gazeteciye yol göstermek amacıyla kullanır bu bilgiyi. gazetecinin tek dikkat etmesi gereken, "kullanılıyor muyum" dur. kullanıldığını farkeder ve çıkarına uygunsa bu kullanılma biçimi, hiç takmaz gider o yöne. kullanılma-kullanma olağanüstü riskli bir iş olduğu için zaten haber kaynakları bu konuda aşırı bir dikkat gösterirler. çünkü, olay sadece gazetecinin kullanılması değil, o yazının-haberin çıkacağı gazete-tv olduğu için haber kaynağı başına çetrefilli bir bela alabileceğinin farkındadır. bu türden off the record, gazeteciye iyilik yönünde gelişir çoğunlukla. -off the record veren kişinin ne yaptığını bilmesi gerekir. yani, "ankara'da suya zehir karıştı 5 bin kişi ölecek ama bu off the record yazma" diyemez kimse.. böyle off the record olmaz.. gelin şimdi de "off the record" denilen ama gazetecinin de ağzının suyunun aktığı, "olum bunu yazarsam ortalığım mna koyarım" diye damarlarına adrenalin hucum etmesine yolaçan bir bilgi ile karşı karşıyayız ne yaparız ona bakalım. 1- haber kaynağı seni sınıyor olabilir. (güvenilir mi değil mi diye) kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez.. 2-haber kaynağı seni sınıyor olabilir, (haberden anlıyor mu anlamıyor mu diye) yazmamak aptallık olur. 3-basın ilişkilerini fazlaca bilmeyen insanlar bu off the record konusunda sık hata yaparlar. yani adam ağzından kaçırmış olabilir. zor değil mi? yazıp yazamayacağını anlamanın "teknik" bir yolu yok. ruh halinden, adam ile diğer birimler ile ile ilişkilerinin durumundan hareketle, yazıp yazmamaya karar verecen artık. kıvırma yollarına gelince; 1-haberin bir kısmını başkasına verirsin o yazar, "aa çorap söküldü" deyip patlatırsın. 2-adamı ikna edersin. 3-haberi kurumunun bir başka servisine verirsin. alakasız gibi görünür. 4-başka bir adama söyletirsin o aynı şeyi.. elbette bunlar kural değil.. yaratıcılığa açık bir durum, daha iyi bir kıvırma bulanlar kullanabilir. hadi son bir not daha: off the record denilen bir bilgiyi aldın, ağzın sulanıyor, adrenalin tavana vurdu. bu bilgi gidip de şef-editör-müdür artık herneyse o masa kişisine, "bende şöyle bir haber var ama off the record, ne yapayım" denmez. yazamayacağın haber masa kişisine söylenmez. "yaz" derler de yazamazsan, masa kişisi ben olsam ağzına... aklınızda, kurbağaların sindirim sistemi bilgisinin yanında köşede bir yerde dursun işte. nebiliym işinize yarar marar.
(sardine - 10 Şubat 2005 12:37)
ntv kanalinda rastgeldigim bir program. anlayamiyorum ki ben. "kayit disi" ismiyle program yapsaniz herkes anlasa ne olur? bu ne ozentiliktir kardesim? anladik gazeteci jargonu bilmemnesi. ama eloglu 5w 1h diye program yapmiyor dimi. 5n 1k diyor, neden? ingiliz somurgesi degil burasi turkiye cumhuriyeti, ondan.hadi ozentiligi kafaya koydunuz bir zirtapozluk yapmaya karar verdiniz. bari adini dogru soyleyin programin. off the record "of di rekird" diye telafuz edilir. "of di rikord" olarak degil. tirmaladiniz kulak zari diye birsey kalmadi*.(bkz: telafuzuyla anlami degisen ingilizce kelimeler)
(fira - 24 Ekim 2005 23:44)
mük-kem-mel my morning jacket şarkısı. son iki dakikasında tempo düşürüşü, bir anda şarkıyı air'e çevirmeleri falan, takdire şayan.
(edved - 14 Kasım 2005 23:49)
Yorum Kaynak Link : off the record