Lost Angel (~ Der kleine Engel) ' Filminin Konusu : Lost Angel is a movie starring Margaret O'Brien, James Craig, and Marsha Hunt. Alpha's been raised along scientific principles, and will make Mike Regan a great human interest story for his paper. But when his interview prompts...
The Proud Rebel(1958)(7,0-1107)
The Canterville Ghost(1945)(7,0-2223)
Bad Bascomb(1946)(6,9-389)
The Two Mrs. Carrolls(1947)(6,8-3015)
The Finger Points(1931)(6,0-348)
güzel bir şarkının ismi. kurgusunda sanki bir çocuk hikayesi anlatılıyor.gününü bir su kenarında oturak geçirmeyi seven bir çocuk var. yeşilliklerin arasında, suyun kenarında biten tertemiz çimenler arasında çıplak beyaz ayaklarıyla oturuyor, yürüyor ara sıra, göle taş atıyor. veya suyun sesini dinleyerek, sırt üstü uzanıp göğü seyrediyor. sabahları gündoğumundaki renkleri arıyor, görebiliyor tüm pembe tonları, mavinin yeşille birleşmesini, soğuk gece mavisinin kızılla birleşmesini, sıcacık turuncuları buluyor. kuşlar var sadece doğada, kimse yok çevrede. belki de kimsesi yok, kim bilir. yalnız olabildiği için geldiği bu insansız doğada, hislerini şarkılarla paylaşıyordur.şarkılarını söylerken, günün birinde o yükseklerde uçan kuşlardan biri gelir konar yanına. kafasını çevirip baktığında, yanında bir kuşun değil, kendisine gök mavisi gözlerini dikmiş bir meleğin bulunduğunu görür çocuk. kırlara inen yağmur gibi güzelmiş melek, kim ona aşık olmaz ki. şaşkınlığından ötürü tepkisiz kalmış, sonra daha bir şey söylemeden, söyleyemeden, melek geldiği gibi bir kuş olup uçup gitmiş.gündoğumunda gözün görebileceği binbir renge tanıklık eden çocuk, günbatımına melek uçup giderken arkasından bakmış sadece. ufuk karardığında gözden kayboluncaya kadar izlemiş kuşu. sonraki sabaha gene aynı yerde, gündoğumunda gidip beklemiş. bakmış hep göğe, gözlerini dikip incelemiş her bir kuşu. her birisinin tüylerini, hareketlerini, dönmelerini, uzaktan uzağa uçup gitmelerini, göçlerini. içinde meleğinin saklandığı kuşu beklemiş. o gün ve her gün.ama asla dönmemiş. tek yapabildiği beklemek olan çocuk da, sadece kendine "nerede o, gitti mi?" sorularını sorabiliyor ve bekliyormuş. gözü hep açık, başı hep dik, tüm gün boyunca gökyüzünü izliyormuş.günler geçtikçe, çocuğun başı düşüyormuş. boynunu eğip, ümitsizliğe kapıldığı anları da oluyormuş. "acaba öldü mü?" diye kendine sorar olmuş zamanla. onu sadece bir kuş sanan, kör bir insanın ellerinde can verip vermediğini merak eder olmuş. kimse onun gerçek kıymetini bilemez ki, kuş sanarlar vururlar. düşürürler.çocuk, güneşin her doğduğu günü, battığı ana kadar takip etmiş. kabul etmesi gerektiğini anlasa da artık, gelmeyeceği gerçeğini kabul etmesi gerektiğini bilse de, beklemiş hep meleğini. tekrar gözüksün gözüne diye, mucizeyi tekrar yaşatsın diye, aşık olduğu o güzelliği beklemiş. hala da bekliyor der kimileri.
(ziplamayi ogrenen fil - 3 Ekim 2006 22:54)
şarkıda anlatılan melek, belki de sadece kuştu; melek de çocuğun kendisindeydi.yada piçin kafası bi' milyon, kralından mal çekmiş alemlera dalmış kuytuda. hem sabaha karşı dere boyunda oturan çocuk mu olur lan. sabahın köründe çimenlik ıslak olur, çiy vurur, soğuk olur. kim oturur ki, cırcır olur bi kere insan evladı. bi de hangi ana sıpasını o saatte sokağa salar?- anne sabahın köründe gün doğumunu izlemeye dere boyuna gidecemhe mi yavrusu-kır kıçını otur eşeksıpasıayarı yersin.
(ziplamayi ogrenen fil - 3 Ekim 2006 22:56)
play minstrel play'in tabanini olu$turan $u me$hur italyan halk $arkisinin bestesine benzer bu sanki. bilemiyorum. parasal sorunlarim var.
(kusmuk - 31 Ağustos 2007 10:57)
and the druids turn to stone ile aynı melodiye sahiptir bu şarkı.oha tam bir yıl sonra gelen edit: yok böyle bişey. carried by the wind o. druids nerden çıkmış.
(gelaek - 9 Aralık 2007 18:32)
fate of a dreamer albümünün en başarılarından biri olan ambeon parçası... all day long i sit by the riverside watching the sunrise and the colors it brings here i can sing, 'cos there's no one around some birds fly above me, flying so free remember an angel as she sat beside me here by the riverside i looked into her big blue eyes and loved her like rain then she flew away like the bird she was before i saw her flying into the sunset as the sky turned to black and she faded from view next morning by sunrise i watched and waited waited for the bird that was my angel within but she never returned and i'm still waiting where is she is she gone was she murdered by a man, thinking that she was just some bird? all day long i sit by the riverside watching the sunrise and sunset i'm waiting for my angel to appear but i'll have to accept i'll never see her again 'cos she never returned and i'm still waiting where is she
(shapeshifter - 9 Ekim 2002 21:13)
melodisi charm of the seer gibi başlar carried by the wind gibi biter. acayip tatlıdır.
(apocollapse - 7 Şubat 2010 20:26)
(bkz: van der strand) 'ın güzel sesini duyabileceğimiz güzel bir parçadır.
(darknum - 26 Ocak 2003 21:42)
sound'i cok iyi ayarlanmi$ akustik gitar ve kemanin alip goturdugu ilk dinleyi$te saran ve iz birakan parca.
(kusmuk - 7 Temmuz 2006 17:02)
Yorum Kaynak Link : lost message