Tatar Ramazan(1992)(8,1-2590)
Selamsiz Bandosu(1987)(7,9-2836)
Ah Nerede(1975)(7,7-3126)
Tatli Dillim(1972)(7,4-2060)
Kara gözlüm(1970)(7,3-659)
Ates Böcegi(1975)(7,2-1248)
Hayallerim, Askim ve Sen(1987)(7,2-292)
Delisin(1975)(7,0-1549)
Bodrum hakimi(1976)(7,0-386)
Hanzo(1975)(6,6-3414)
Güllü Geliyor Güllü(1973)(6,5-888)
Ibo ile Güllüsah(1977)(6,2-2639)
--- spoiler ---yıldızı denizlere düştü cevriye'nin...--- spoiler ---
(marikaki - 6 Mart 2009 04:43)
--- spoiler ---güllü'nün şarkıları sizi sizden alır.o adam senden bıkmayacak mıbaşkasına takmayacak mıo bebe kusmayacak mıkucağına sıçmayacak mı--- spoiler ---
(inthechaos - 31 Mart 2009 23:23)
ankara devlet tiyatrolarında bu sene de oynanan oyun. fosforlu cevriye adlı hayat kadının aşık olmasını anlatıyormuş gibi görünse de halkı ilgilendiren pek çok konuya parmak basıyor.bunu bazen hissettirerek bazen de laf arasında öyle ustaca yapıyor ki gerçekten hayran kalıyorsunuz.kadına şiddet, kadın erkek eşitliği ve bence en çok üzerinde durulan ve durulması gereken namus...oyunun sonlarına doğru bütün hayat kadınlarının şarkı söylediği ve kırmızı kurdeleleri bellerine bağladığı sahne de izlemeye değer ve gerçekten birşeyler anlatmaya çalışıyor. tabi anlayana..oyunun şanından olsa gerek fosforlu cevriye rolünde çok büyük, usta ve tanınmış bir sanatçı bekliyorsunuz ancak hiç tanımadığınız bir yüz bile oyunculuğuyla, içtenliğiyle ve o mükemmel sesiyle sizi etkileyebiliyor.izleyin ve de izlettirin efendim..
(zuhanzee - 20 Ekim 2009 23:55)
ankara devlet tiyatrosu'nun gülriz sururi'nin ricasını kırmayarak sahnelemesine izin verdiği oyun. sadece bu kararı için bile sevgili lemi bilgin ve kurul üyelerinin her birini teker teker alınlarından öpebilirim.kitapçıktaki önsözde yazdığı kadarıyla, suat derviş romanı yazdığı sıralarda fosforlu karakteri için gülriz sururiden başkasını düşünemezmiş. pek çok kere de rica etmiş gulriz sururiye tanışık olmadığı dönemlerde. gülriz sururi ise önce oyunun metnini istemiş suat dervişten. "henüz yazılmadı" cevabını almış. "peki, o zaman romanını gönderin onu okuyayım" demiş sururi suat hanıma. "henüz türkçe'ye çevrilmedi" cevabını almış bu sefer de. haliyle (kendi deyimiyle) biraz da sinirle, "o zaman türkçeye çevirdikten sonra rica edin" demiş.bir kaç yıl sonra gülrüz sururi kitabı okumuş ve fosforlu karakterinden çok etkilenip suat derviş in kapısını çalmış. yapılan anlaşma sonucu romanın oyunlaştırılması için haldun taner'e götürülmüş. haldun usta sebebp belirtmeden kabul etmemiş. bunun üzerine dönemin usta oyun yazarlarından bir kaçıyla daha görüşülüp sonuç alınamamış. sururinin bir kaç arkadaşının da kişisel çabası sonuç vermeyince romanı oyunlaştırma fikri, fikir aşamasından öteye geçemediği içi kalmış. bir kaç sene sonra suat derviş vefat etmiş ve gulriz sururi de zamanın etkileriyle fosforluyu oynayacak yaşı gerisinde bırakmış. bu şartlar altında oyun da heves de unutulup gitmiş.40 küsür sene sonra diyor "sururi", "bir araştırmacı suat derviş hakkında bir biyografi yazmak için kapımı çaldı ve bana bu kanayan yaramı hatırlattı. beni romanı tekrar okumaya itti." romanı o gece ve takip eden gecelerce defalarca okuyup defalarca ağladığını itiraf diyor sonrasındaysa sururi. "madem ki kimse yapamıyor, ben yaparım" dedim diyor ve "1.5 ay gibi kısa bir süre içerisinde şarkı sözleriyle beraber oyunu bitirmiştim" diye ekliyor.oyun müzikleri için attila özdemiroğlu'na gidilmiş. seve seve kabul etmiş. (ki bence ne de iyi etmiş.)gelelim kast'a.öne çıkan karakterler hakkında konuşmak gerekirse,cevriye rolü için "feray darıcı" ya bir şans verilmiş o da köküne kadar kullanmış. "aman kıçım açıldı", "aman başım göründü" demeden gözünü budaktan sakınmadan oynuyor bu cesur rolü. o genç yaşına rağmen yanındaki yılların tiyatrocularının yanında o bahsettiği yıldız misali parlıyor.köylü güllü oyunun sonlarına doğru seyirciyi o kadar aldı ki bu orospu sevgili kader ilhan dekorun arkasından 10 küsür kişi içerisinde sahneye çıkarken bile seyircinin suratında gülümseme belirmeye başlıyor, ağzını açtığı vakitse ne derse desin salon kahkahaya boğuluyordu. özellikle cevriyenin hapise düştüğü sahnedeki daktilo emine performansı da kısa fakat başarılıydı. oyunun kısa tanıtım videosunu hazırlayan arkadaş da böyle düşünüyor olacak ki videonun büyük bir kısmı köylü güllü nün sahnelerinden oluşuyor.sümbül dudu, nermin uğur bakır'ı deniz yıldızındaki ilginç performansından tanırdım sade.zerre de beğenmezdim hatta dizideki performansını. bir kaç ufak işimden dolayı uzunca bir süre dizi setinde bulunup oyuncu kadrosuyla ister istemez samimi oldum. nermin uğur bakır'la dizi setinden sonra alakasız bir iki yerde daha karşılaşıp uzun soluklu sohbet etme imkanı buldum.hoş, canayakın bi abla kendisi. bu sohbetlerimden vardığım sonuçsa "kötü oyuncu", "iyi insan" idi. ta ki kendisini fosforlu cevriyedeki sümbül dadı karakterinde izleyene kadar. güzel bir karakter çıkarmış, yer yer cılkını çıkarsa da güzelliğinden zerre kaybetmiyor, aksine bu ufak abartmalar daha da hoşlaştırıyor oyununu. şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki nermin uğur bakır'a dair bütün fikirlerimi silip süpürmeye yetti de arttı sahnede gördüğüm karakter.kırk yamalı hoca - hacıağa - hakim, karakterlerinin her birinde şov yapan ismet numanoğlu ve işçi - kerim - komser rollerinin her birinde sağlam oyun çıkaran ali hakan beşen oyunun bir anlamda jokerleriydi. kendilerini ayrıca tebrik ediyoruz efendim. zombi recep de ismail volkan duru, ve barba karakterinde engin özsayın gayet başarılıydı.bir de fosforlunun sevdalandığı adam karakterinde uğur çavuşoğlu var ki ona söz söylemek pek haddime düşmez deyip susmak istiyorum fakat o güzelim ses tonuna ve sade oyunculuğuna kocaman bir tebrik göndermekten de kendimi alamıyorum.1-2 ana karakter daha vardı, onlar da gayet başarılıydı. bunun dışında dt de oyun başına yevmiyeli çalışan figüranlar üzerinden gidiyordu oyun (ki biri uzunca zamandır görmediğim arkadaşım çıktı, o da ilginç bir akentod) ki onlardan oyunculuk beklemek pek sağlıklı bir beklenti değil. buna rağmen oyunu taşıyabilecek kapasitedeydi her biri.dip not: biri vardı ki aralarında, onu tenzih ediyorum tüm söylediklerimden. şimdi kitapçığa bakıyorum da "çırak kemal" rolünü oynamış, doğukan özman mış hatta adı. (hatırlamanız için şöyle anlatayım, sonlara doğru cevriyenin eline uyuşturucuyu sıkıştırıp kaçan ve başlarda cevriyeye "benim olacaksın" tripleriyle yumulan uzun boylu, şapkalı arkadaş) o feminen tavırlar ve tenör sesinle fosforlu cevriye gibi bir hatunun belalısı olmaktan çok mahallenin zengin züppesi gibiydin. ve sana bir sır vereyim, bir daha sahnede "ben torpilliyim" diye bağıracaksan bari diğer oyuncu arkadaşlara yazık etme. şükret ki feray darıcıyla olan sahnen henüz oyunun başındaydı ve seyirci fosforlu'yu henüz tam randımanlı görmemişti. o diyaloglarınız oyunun sonlarına doğru olsa, fosforlunun eteğinin altında ezilir giderdin gibime geliyor. gerçi, yine zildin ya neyse...gelelim oyuna bilet bulamama mevzusuna. ben biletsiz gittim efendim, dedim ki görevliye "ben yaklaşık 2 haftadır bu oyuna bilet bulmak adına uğraşıyorum fakat çabalarımdan bir sonuç alamıyorum. buraya kadar geldim, boş yer bulursam izlemek istiyorum. kırmadılar sağolsunlar, oyun başlayana kadar bekledim ve perdeler kapanında boş bulduğum yere oturdum. (ki orası 2. sıranın ortası yani, salonun bana göre en güzel yeriydi) sağ ve sol yanım da boştu. hatta ve hatta yanımdaki 4-5 kişinin diyaloğundan da anladığım kadarıyla onlar da biletsizdi, yani onların koltukları da boştu. bu saçmalık sadece ankara seyircisinde mi var bilmiyorum fakat internetten "enee ucuzmuş len" diyip bilet alıyor da oyun günü götü kaldırmak zor mu geliyor da gitmiyorsunuz? 13 gün öncesinden sabahın köründe gişedeydim ve bilet bulamadım, gel gör ki oyuna girdim salonun 3 de 1 i biletsiz seyirci. ayıptır yahu.velhasılkelam, bir dahaki sezon tekrar gösterimde olur mu bilinmez fakat siz yine de riske girmeyin, gidin. bu güzelim dt oyununu da geç kalanlarve uçurtmanın kuyruğu'nun yanında "izlemeden ölmeyin" e ekleyip, akün sahnesinde bir başka oyunda görüşmek dileğiyle esen kalın efenim.
(sekko - 25 Kasım 2009 03:27)
nazım geçer mi, sözüm dinlenir mi bilmiyorum ama izlemeden ölmeyin abi şu oyunu, çok güzel yeminle. valla sırf "emniyeti suistimal" esprisine kemiksiz 5 dakka güldüm. gidin, izleyin. emeği geçenlerin ellerine sağlık, ışıkçısından setçisine herkesi öpüyorum.*
(keyfekederolsun - 23 Aralık 2009 10:38)
bir tanju gürsu, türkan şoray klasiği. kopartan diyaloglarının yanısıra yaratıcı senaryosuyla da takdir edilesi bir eserdir. fosforlunun babasını öldürüp kardeşini ağlarına düşüren kötülerin ( üvey anne- suzan avcı ve yeğenim diye tanıttığı sevgilisi- önder somerin de içinde olduğu) tüm bunları yapmaktaki amaçları fosforlunun babasının kilyostaki arsasındaki uranyum madenini ele geçirmektir. senaristi pür-ü pak alnından öpmek isterim
(kalidasa - 29 Eylül 2003 10:38)
romanı ithaki yayınevinden baskı yapmış yeniden. eski baskısı bulunamıyordu, çok sevinip gördüğüm yerde kitaplığıma ekledim gün itibariyle. meraklılarının haberi ola! *http://www.ithaki.com.tr/…yati/fosforlu-cevriye.htm
(marikaki - 6 Ekim 2013 22:08)
tanju gürsu ve türkan şoray ın canalıcı repliklerinden bir kısmını bugün izlerken yemedim içmedim not ettim, buyrunuzcamgöz- heyyt ulan imbik fahişesifosforlu-beleşe hayır diyenin midesine turp sıkıyım, bedava bomba olsunda midemde patlasıncamgöz- benimle usturuplu lakırdı etde patlatmayım 56yı gözünün astarındafosforlu- yaşa be sırma saçlım zevkin dört köşeymişbeni seveceksen dikkatine limon sık, bikeresinde biri beni sevecek oldu bütün istanbul herifcioğlunu hastaneye taşıdıtoparlanın gacılar bitpazarının şubesi geldifosforlu- kıtıpıyoz mecburdumkıtıpiyoz- kalbime kazık kakmasaydın ben sana yapıcağmı bilirdimfosforlu- çok şey öğrendim sonra kızkardeşiminde hayatını kurtardımkıtıpiyoz- çaktıım tevekkeli nüveyra eşek cennetini boylamamış o memduh olacak zırtapozda filmi koparıyordufosforlu- o süsköpeği bi elime geçsin 32 dişine imzamı atmazsam banada fosforlu demesinlerkıtıpiyoz- yaşaa be fosforlum sende kara sevda varfosforlu- bende kara sevda değil kara intikam var tepeden tırnağa kinle doluyumkıtıpiyoz- acını bizden çıkarmaya kalkmada bisefer bastırdın tahtrevalliye ama dört kitap dört peygamber şahidim olsun bi fırıldak çeviricem sana küçük dilini yutup kızamık döküceksin,hii ıskaladıfosforlu- sende adam olsaydında sarımsağı koftiden enayi pilakisi gibi mantara basmasaydın hem bidaha kolumu böyle tutarsan başlarım sülalenin kayısı hoşafındankıtıpiyoz- yuhh be kaçmasam dövücekfosforlu- tabi dövücem ne sandın kıtıpiyoz bozmasıkıtıpiyoz- hoşafıma gitti bu dayak dalgası fosforlu- nedenmiş kıtıpiyoz- neden olacak dövmek istediğine göre bana zilzurna aşıksınfosforlu aşkı bırakta adam olkıtıpiyoz- emrin kellem üstüne hanfendi işte adam oldum bile camgöz konuşurken duydumdu esas şef batı pavyonun sahibi biz oraya şarkıcı olarak gidicez sesin güzel organizatör arkadaşım var mutlak çakarız dalgalarınışarkı- selamın aleyküm aleyküm selam selam selam selam selam....camgöz- satış mukavelenamesi imzalıycaksınız buna karşı parada alcaksınızfosforlu- hayır satmıycammemduh- hey delikanlı senlen pazarlık etmiştik hadi kızı ikna etfosforlu- doğrumu kıtıpiyoz bana bu kalleşliği yaptınmıkıtıpiyoz- birbir berabereyiz fosforlu sende benim kafama vurmuştunfosforlu- ben senin kafana bu sırma saçlıdan bişeyler öğrenebilmek için vurmuştum ve öğreneceğimide öğrendimcamgöz- konuş fosforlu baban bu yüzden öldü ihtiraslı bi kimyagerdi herşeye kendi sahip olmak istiyodu üvey annende öldü şimdide sıra kız kardeşindefosforlu- kızkardeşim hastanede sıhhi durumuda çok iyi-hadi tamam bitir bu işifosforlu- demek sende onlarla birliktinkıtıpiyoz- nasıl kabul edersen etfosforlu- serseriyken ne iyi kalpliydinkıtıpiyoz – şimdi fosforlu- şimdi karadomuz gibi çirkinsinkıtıpiyoz- kızmak sana çok yakışıyorfosforlu- araziden ve köşkten çıkardılar bizi kıtıpiyoz- sen satmadınmıydı oraları paraları cebellezi ettin şimdi afiyetle ye fosforlu ben artık burayı terkediyorum çakıyorsun ya zengin oldukfosforlu- dur senin binbir hileyle sahip olduğun yerlerde babamın büyük hayalleri yatıyordu bide beni sevdiğini söylüyordunkıtıpiyoz- fosforlum bu cihan ı alemde aşk diye bir bomba varsa senin gözbebeklerinde başlar kirpiklerinde infilak ederfosforlu- kıtıpiyoz sen serseri bir şairsin eğer kalbinde bir gram ateş olsaydı böyle andavallılık yapmazdın söyle sevmiyormusun benikıtıpiyoz- milyonluk bi sırı yaya kalmış bir aşk hikayesine harcayamamfosforlu- ne söylediğinin farkındamısınkıtıpiyoz- ne sarhoşum nede bunakfosforlu- yanikıtıpiyoz yanisi kanisi benden sana baba nasihati hayatta kimseye inanmafosforlu- durkıtıpiyoz- acelem var fosforlumfosforlu- dur diyorum yoksa ateş ederimkıtıpiyoz- bana aşıksın süt kuzusu elin titrer....
(vorga - 5 Temmuz 2004 18:19)
fosforlu cevriye'ye ilk hayat veren (hey klişeye can veren allahım!) türkan şoray değil neriman köksaldır. en yakışanı da..
(kakule - 14 Aralık 2004 13:38)
fosforlu cevriye'nin bestesi zeki duygulu'ya ait olup hicaz makamındadır ve trt tsm repertuarına kayıtlıdır. ibrahim tatlıses bu eseri seslendirmiştir.
(alif - 12 Aralık 2005 19:36)
Yorum Kaynak Link : fosforlu cevriye