The Sandbaggers ' Dizisinin Konusu : The Sandbaggers is a TV series starring Roy Marsden, Ray Lonnen, and Jerome Willis. The missions of an elite British Intelligence covert operations unit.
Tinker Tailor Soldier Spy(1979)(8,6-6786)
Smiley's People(1982)(8,6-3153)
Edge of Darkness(1985)(8,5-3236)
A Very British Coup(1988)(8,4-716)
State of Play(2003)(8,4-8489)
Callan(1967)(8,3-473)
Reilly: Ace of Spies(1983)(8,2-1191)
The Spy Who Came in from the Cold(1965)(7,7-12863)
A Perfect Spy(1987)(7,6-687)
azim abidesi bir gezgin. takdir edilesi.interrail türkiye sayfasında bu maceralı yolculuğunu, çektiği soluk kesici fotoğraflarla şöyle anlatmış mert gültekin: ''arkadaşlar gobi'nin en büyük kumdan dağlarının bulunduğu khongoryn els'in tamamını yürüyerek geçmeyi başardım! 3 gün süren bu zorlu yolculuğumda 90km yol teperek yüksekliği 300 metreye varan kumdan tepeleri aşıp gece gündüz demeden yürüdüm. sadece öğlenleri uyuyarak ilk iki günün toplamı sadece üç saat uyku ile 70km yol yaptım. çölde sadece güneş değil her şey sıcak, yürüdüğüm kumlar... ki daha başka bir şey yok zaten. termometrem 50°c'yi kaydetti ki daha da yukarısını göstermiyor. her geçen dakikada yanan derim, her adımımda daha da ağırlaşan çantam, acıyan omuzlar, şişen bir surat, artık eski halinden çıkıp toynaklaşmaya başlayan bir çift ayak... sağolsunlar bütün bunlar yolculuğum boyunca bana eşlik ettiler. hayati şartları zorlayan bu 78 saatlik yolculuğum eşsiz manzaralar görmemi, bir kum tepesinin gölgesine sığınarak tatlı bir iki saatcik uyumamı, ay ışığında kum tepelerinin üzerine uzanıp keyif yapmamı, yıldızları ararken suratıma düşen bir iki damla yağmurun tadını çıkarmamı sağladı. suyun ne kadar önemli bir şey olduğunu, önümüze konup beğenmediğimiz o yemeklerin aslında ne kadar güzel olduklarını hatırlattı. daha fazlasıyla değil yeteri kadar hatta daha azıyla yaşayabilmeyi, acıya katlanmayı ve zor olan bir şeyin içindeki o kısa ve kolay yolları bulmayı öğretti. hatta bütün bunların dışında kendimi, kendime bir kez daha tanıttı. hayallerinizin peşinden gidin. onları gerçekleştirmek için gereken tek şey kalkıp hayalinize doğru ilerlemeniz. ben öyle yaptım. beş kuruş parasız geçirdiğim günler... 3 aydır yollardayım. çöle bile otostopla geldim. aksilikler yaşadım. çöle girişte fotoğraf makinemi kaybettim ve bulan adam benden 300 dolar para istedi. adamın bulunduğu şehre yürüyerek gittim. kuş uçuşu 25km olan şehre aynı şekilde kuş uçuşu yürüyüp aradaki 12kmlik çölü iki kere geçtim. konuşup ikna edip kameramı aldım. hatta adam evinde ağırladı yemek yedirdi. otelde konaklattı. dediğim gibi tek yapmanız gereken şey yola çıkmak.çevrenizde yapamazsın diyenler tabiki olacak. çölü geçemezsin abi diyenler oldu tabi. bunu başkaları değil siz söyleyin. kalkın yapın ve kendiniz görün. evet yapamadım ya da bak yaptım diyebilin. şuanda bütün moğolistan'ı karış karış gezmiş ve hayallerinden birini gerçekleştirerek gobi çölünü geçmiş bir arkadaşınız var. siz de yapabilirsiniz yapın! yapın!yol açık yola çık! diye diye dilimde tüy bitti. bir de tek çık! :)gobi'den sevgilerle...''selam123456789101112teşekkür edit'i: sevgili @zlipknot'a gönderdiği link için çok teşekkür ederim.http://interrailturkiye.com.tr/…-gobi-colunu-asmak/
(minnoklokumcuk - 19 Eylül 2016 10:19)
sevgilisi ev boş gelsene deyince her türk erkeğinin rahatlıkla yapabileceği bir şeyi yapmıştır.
(melankomik - 19 Eylül 2016 10:27)
9 günlük tatil sonrası ilk pazartesi günü yapılacak iş mi bu dedirten başlıktır. ulan insanlar neler yapıyor. millet nathan drake, biz emeklilik bekleyen amca .neresinin beğenilmediğini ise anlamadım. ömürlük bir maceradır. böyle bir maceraya çıkacak fırsatım olsa koşa koşa giderim. ama kapitalizm beklemez. koşayım da patrona biraz para kazandırayım.nathan drake*:1- http://wallpoper.com/…/aircraft-desert_00387846.jpg2- http://www.mobygames.com/…ystation-4-screenshot.jpg3- https://67.media.tumblr.com/…1rn41qekkflo1_1280.png
(cok bilmis olmayan avukat - 19 Eylül 2016 11:20)
bu ve benzeri şeyler *bana internet çağından önceki zamanları düşündürtüyor hemen.düşünsene adam her gün için 30 tane falan fotoğraf çekiyor.bakın çölde selfie.bak gün doğumu. bak bunda bakmıyor gibi çektim.bunda da gezi parkında maskeyle geziyorum.ister istemez bunları yapan çoğu kişi yaparken ve öncesinde de şöyle taglerim böyle hashtaglerim, şu açık grupta da paylaşayım. şunu tbt yaparım diyordur. adam 77'de gobi'yi geçip 79'da evereste tırmanmış olabilir ama fotoğrafı yok. sorsan ben yaptım der. e hani check-in mavi değil? e kobe'ye gidip biftek paylaşmamışsın lobide? bir sen biliyorsun yani gittiğini. kişisel tatmin mi? haha ezik. bu forrest hep böyle. sorsan yürüyerek amerikayı gezdim der.
(batman - 19 Eylül 2016 11:48)
adam hayallerinizi gerçekleştirmek için peşinden gidin diyor, bizim vizyonsuz mallarımız gelip "boş boş yürümüşsün amk neyinden ilham alayım" diyor. lan sana git de çölde yürü demiyor bu adam. o, onun hayaliymiş, gerçekleştirmiş. sen de git kendininkini gerçekleştir. senin eleştirin, bu adamın hayalini gerçekleştirdi hikayesinden çok mu dolu sanıyorsun?
(kurto - 19 Eylül 2016 12:10)
saygı duymamız gereken, özendiğim bir işi yapmış kişinin eylemidir.sözlükte atarlanmanın prim yapmaya başlamasından beri yapılmış en aptalca atarlanmayı da bu başlıkta görmüş olduk.koca firmalar böyle işlere sponsor olmak için yarışırken ekşici kardeşimiz yine lafı gediğine oturtmuş."kum tepesi göreceğim diye....." devamı yukarıda.
(theli - 19 Eylül 2016 12:11)
eksi sözluk'te son bir kac yıldır peydahlanan içi boş ama kendi kocaman egolar tarafından "bunu mu beğenecegiz hah" diye yorumlanmış bir acaip gezidir. sığ ve acizliğinden kurtulup, bu adamın bu işleri beğenilmek amacıyla değil, tam da senin gibi bir insan olmamak amacıyla yaptığını anlasan... varoluşunu hissetmek, kocaman gezegendeki ufacıklığını anlamak (fiziksel olarak), lümpen hayat tarzinla bu bir bokunu beğenmediğin gezegenle bir olmak... ama kime anlatıyoruz. neyse iyi ki gezmiş ve iyi ki yazmiş. bu her halta hakim kafalara aldirmadan yaşamaya, yazmaya devam. ne gerek varcı zihniyet hakim olsaydı ne teknoloji, ne coğrafi keşifler, ne de sanat eserleri hayata gecerdi. ama sahi ne gerek var değil mi? kendi her seyini çok beğendiğin yosun tutmuş fanusunda yasiyor gibi yapmaya devam.
(kowalski - 19 Eylül 2016 12:15)
üç günde gobi çölü mü geçilir?1600 km'lik çölün yalnızca 90 km'lik kısmını geçen gezgindir.
(mujoe - 19 Eylül 2016 13:25)
açıkçası ben bunun birkaç kare fotoğraf çekiminden ibaret bir aktivite olduğunu düşünüyorum.yanında 3 günlük çöl şartlarına göre suyu ve yiyeceği taşıması lazım ki, o çantayla çölde 3 gün çıplak ayakla yürümek bana biraz imkansız geliyor.ben şezlongdan denize çıplak ayak gidemiyorum amk adam çöl geçtiğini söylüyor.edit: ayrıca bu 'hayalinizi yaşayın' romantizmcileri bitsin artık. amk veletleri geçim derdi yok, sıkıntısı yok "hayallerimin peşindeyim dostum hayat çok güzel" diye artistlik yapıyorlar.edit 2: birkaç mesaj geldi "artık çok paraya ihtiyaç yok" diye. ayrıca "bilgisayar başından kalkamayan adamlar eleştiriyor" falan denmiş.üniversitedeyken babamın verdiği servis parasını 2 yıl boyunca otostop çekerek biriktirmiştim. o parayla (her şey dahil 550 euro. o zamanlar euro 2 liraydı) tren istasyonlarında yatıp, yanımda götürdüğüm zeytin-peynirleri ekmekle kemire kemire 15 ülkeyi interrail'le dolaştım. ki benim çıktığım zamanlarda bırak 'interrail türkiye' sayfasını, 'interrail' nedir çoğu insan bilmiyordu.bahsetmek istediğim şu; her insanın farklı hedefleri var. benim şu anki hedefim iş bulup, refah bir yaşam düzeyine ulaşmak. bunun için çalışan insanlara; egosu boyunu aşmış, yarını yokmuş gibi yaşayan veletlerin "abi kravatlı köle olmayın yeaa" diye gevşek gevşek konuşmalarına sinirleniyorum. sana ne benim hayatımdan sikik. herkes sonsuza kadar ailesinden destek alamıyor, hepimizin ayrı ayrı dertleri, sıkıntıları var. beyzade "bakın ben 3 gün çölde yürüdüm, hayaller, yola çıkın abi, hell yeah" diye fotoğraf paylaşırsa 'siktir lan'ı yer.
(camdaki sinek - 19 Eylül 2016 13:37)
bir çölü yürüyerek geçip geçmemesinden ziyade, adam üç gün boyunca ıssız bir çölde yaşamış, üç gün insan yüzü görmemiş. dünya nüfusunun %99'unun yapmadığı bir şey yapmış. sıradan bir hayatta asla hissedemeyeceği duygular hissetmiş, evin salonunda otururken aklına gelmesinin mümkün olmadığı şeyler düşünmüş, beynine yepyeni imajlar, imgeler sokmuş. belki geleceği için kararlar almış, karakterindeki boşlukları kapatmış, kafasında soruları cevaplamış. bu deneyimden sonra resim çizecekse daha başka çizecek, bir şey yazacaksa daha başka yazacak, müzik yapacaksa farklı yapacak. hiçbir şey üretmese bile dünyayı, hayatı, bedenini farklı görecek. hadi onu da yapmadı, "çöl" dendiğinde kafasında senden benden yüz katı daha fazla duygu, fikir, görüntü canlanacak.haber, görüntü, olay ya da kavram, insanların karşılaştıkları her yeni şeye en basit, en aptalca refleksi vermesi beni artık çileden çıkartıyor. "ee ne yani saygı mı duyalım şimdi?" diyen beyinsizler var yukarıda. ya da kıraathanede oturan amca gibi yargılayanlar. sistem tüm gün sosyal medyada komik kedi videosu, yemek resmi, özlü söz, marka/ürün vs. like'lamaktan zeka geriliği yaşayan milyarlar yaratmış durumda. bir adamın tek başına gobi çölü'nü geçmesine "beğendim/beğenmedim" mantığıyla yanıtlar veriliyor. adam siz beğenin, saygı duyun, hoşlanın diye yapmıyor bunu sik kafalılar. kendisi için yapıyor. sizin beğeniniz umurunda bile değil. sadece o değil, beş kutu daha fazla ürün alın diye reklamlarla onurunuzu okşayan şirketler dışında hiçbirimizin umurunda değil. herkesi kendiniz gibi yamyam mı sanıyorsunuz nedir? siz de şu hayatta en az bir defa sadece kendiniz için bir şey yapmış olsanız belki bir şey başaracak, en az bir konuda dünyanın %99'undan önde olacaksınız ama bu refleksle üzerine kafa patlatılan konular anca bayram tatilinde nereye gidilir, akşama ne yesem, falanca dizi bozdu/bozmadı, iphone 7'ye para verilir/verilmez falan işte. bu mikro ölçekte yapılacak en çılgın şey de bağladığınız izinlerle avrupa gezip her şehirde 60 tane fotoğraf paylaşmak, zırcahil bir turist gibi para harcayıp esnafın yüzünü güldürmek olur. ötesi ne yazık ki zor. evlenip üreyeceksiniz, ev/araba kredisiyle ömür çürütecek, sığır gibi yaşlanıp öleceksiniz işte. sonunu bildiğiniz hayatları yaşamaktan sıkılmıyorsunuz da.madem hiçbir yapmıyorsunuz, bari yapanları küçük görmeyin. empati kurun demiyorum, en azından karşınıza gelen her yeniliğe saldırmak, yargılamak, aşağılamak, liseli esprisi yapıp değerini düşürmek dışında farklı refleksler geliştirin de diğer canlılardan bir farkınız olsun. yeniliğe saldırmak bir hayvan dürtüsüdür. inanın bundan daha fazlasını yapabilirsiniz.
(sir gawain - 19 Eylül 2016 14:16)
Yorum Kaynak Link : gobi çölü'nü üç günde yürüyerek geçen türk gezgin