Hakuchi (~ The Idiot) ' Filminin Konusu : Hakuchi is a movie starring Setsuko Hara, Masayuki Mori, and Toshirô Mifune. A Japanese veteran, driven partially mad from the war, travels to the snowy island of Kameda where he soon enters a love triangle with his best friend and...
Warui yatsu hodo yoku nemuru(1960)(8,1-9312)
Nora inu(1949)(7,9-15761)
Donzoko(1957)(7,5-4187)
Dodesukaden(1971)(7,5-5412)
Ikimono no kiroku(1955)(7,4-3507)
yapımcılar akira kurosawa'dan orjinali 265 dakika olan filmin kesilmesi gerektiğini söylemişlerdir. büyük usta, "bu durumda, filmi uzunlamasına kesmek daha iyi" diye cevap vermiştir. film 166 dakikaya indirilmiş tabi.
(kikuchiyo - 2 Eylül 2009 22:44)
karaktere değil de olaya yönelik bir uyarlama, hani kitap okunmasa kim neden niye böyle yapıyor bilmek, anlamak, anlamlandırmak çok zor. bunda metnin sağlamlığının yanında zaman kısıtlamasının da etkili olduğunu es geçmemek gerek. yapımcı baskısı da yemiş zamanında akira no kami. bi ipolit yok misal. lebedev hakeza. kolyanın repliği filmin sonunda ezbere tekrarlayabildim. aglaya'lar da iki kardeş. daha bir çok karakter anılmıyor es geçiliyor e tabi bu da kitabın bütünlüğünün, karakter gelişiminin filme yansımasına engel oluyor. lakin film işin olaya yönelik kısmında boş değil. atmosfer on numara misal. sekanslar, özellikle kitapta da heyecanın tavan yaptığı sekanslar filme gayet başarılı aktarılıyor. aglaya - filipovna buluşması, mişkin ile rogojinin beraber sabahladığı gece, şömine de para yakma akılda kalanlar. film gösteriyor ki, budalayı filme almak için bir film yetmez, 3-5-7 anca. yönetmen akira kurosawa'da olsa bi yere kadar işte.
(dwight - 10 Nisan 2011 14:31)
1951 yapımı akira kurosawa filminin ismi. yönetmenin çekirdek kadrosunun da tam kadro hazır bulunduğu güzel film.dostoyevski'nin budala kitabını henüz okumadım ama filmde gördüğüm kadarıyla dostoyevski'nin imza hareketlerinin çoğu bu kitabında da yer almış sanırım. bu imza hareketlerden kastım, örneğin;- bir kadın için hayatını harcayabilecek karakterler,- toplum gözünde düşmüş kabul edilen kadın karakter,- aşk ve kıskançlık, aşk ve nefret, aşk ve ızdırap gibi ikircikli duygular üzerinden ahlak ve insan sorgulamaları,- insanlığın yüce özelliklerini üzerinde barındıran, peygambervari, idealize edilmiş karakterler, burada da budala diye bahsedilen karakterimiz böyleydi.edebiyat dünyasının ve insanlık tarihinin en önemli isimlerinden birisi tarafından yazılmış ve sinema sanatının gelişmesine sayısız katkısı bulunan, tarihin en önemli yönetmenlerinden birisi tarafından uyarlanarak filme çekilmiş, insan üzerine evrensel bir başyapıt. çok farklı gerçekten, akira kurosawa gibi yönetmenlerinin filmlerini izleyenler sinemanın bir sanat olarak neyi temsil ettiğini ve nerede durduğunu gayet iyi hissediyorlardır diye düşünmekteyim.son olarak kurosawa'nın filmin hemen başlarında kendi yorumunu da katarak filmin konusunu açıkladığı o sözlerle bitirelim:"dostoyevski gerçekten iyi bir insanı tasvir etmek istemişti. ne kadar ironik, kahraman olarak bir aptalı seçti. ama iyi bir insan başkalarına aptal görünebilir. bu hazin bir hikayedir. saf ve gösterişsiz insanın çöküşü."
(loveactually relax - 17 Temmuz 2017 15:24)
kurbağa yağı satıcısında kurosava usta hayatımın raşomondan sonraki kısmını filmlerimden takip edebilirsiniz der. artık ustalığa ulaşmıştır. ustalık eserlerini vermeye başlamıştır. peki bu "genç" usta ne yapar? elim değmişken bir dostoyevski çekeyim sonra bi de shakespeare çekerim der. kaurismaki de dostoyevski çekeyim diyordu gençken. "hazır çakılacakken yüksekten çakılayım bari." kurosava'nın "çakılmasını" yorumlamaya çalışırken hafif spoiler verebilirim kitabı okumayanlar, filmi izlemeyenler ne olur ne olmaz bakmasınlar. sonuç olarak kitabı ve kurosava'yı seviyorsanız bir şans vermenizi tavsiye ederim--- spoiler ---mifune'nin rogojin yorumu harika! mükemmel bir seçim -evinde mışkinle konuştuğu sahnede, muska değiştirirken ve özellikle annesiyle konuşurken o kadar doğal ki. tekrar tekrar izledim o sahneyi. belki dost ve aile arayışında olan mışkin'in ve rogojin'in en mutlu olduğu yerlerden biri bu. kurosawa da kusursuz bir şekilde yansıtmış-. mışkin için birini bulmak çok zor. ama adamın gülümsemesi gerçekten mışkin'in gülümsemesini hatırlatıyor bana. bence en zoru nastasya filipovna ve setsuko ile ilgili biraz kişisel bir yorum olacak. nastasya'yı ne kadar çok seviyosam setsukoy'yu da o kadar çok seviyorum. o yüzden performansını yorumlamakta taraflı olurum şu fotoğrafa bi bakın ve kararı siz verin https://tr.0wikipedia.org/…ywt1y2hpjti5xze5nteuanbn"rogojini bahsettiğim sahnede tanıdığım birine benzettim. diyordu ki: haşiş içeceğim bütün günçocuklarım şurada oynayacaklar, onları izleyeceğim. şurada şelale akmaya devam edecek. ağaç hışırtıları, gölgelik...rogojin de böyle arkadaşı gelecek. bahçede çocukları oynayacak. o haltların hiçbirini etmemiş olacakannesinin "bilgisiz olduğu" kadar masum olacak.böyle arkadaşına kurabiye ikram edecekler. o dünyada bambaşka biri olurdu. bence rogojin babasının tam tersi olmaya çalışıyor. babası onu neredeyse görücü usulü evlendirmeye çalışıyor. ailesinin zenginliğini saygınlığını vs. devam ettirecek şekilde-öyle bir bölüm hatırlamıyorumevlendirmek isteyecek. öyle bi bölüm yok kitapta yazmaz çünkü. öyle hizaya sokacak rogojini desonra onu da kendisi gibi iş bilen bir faizci tüccar vs. yapacak.rogojin de babasına inat, kendi beğendiğini kendi sevdiğini, özellikle sevilmeyecek olanı kovalıyor ve saplantı haline getiriyor. bu bahsettiğim tanıdık da mesela annesi kendisine çok haksızlık ettiği için baskı kurduğu için, işkence ettiği için serserilerle arkadaş oluyor. yasadışı işlere bulaşıyor daha lisedeyken.ona bütün sülalede şefkat gösteren bi tek yengesi. kadın diyor ki oğlum annene yazık değil mi senin için ağlıyor üzülüyor. gülerek biraz da o ağlasın beni çok ağlatmıştı çocukken diyor bizim tanıdık.rogojin de aynı şekilde babasının kemiklerini sızlatıyor. diğer karakterlerle ilgili düşüncelerimi romanın başlığında toparlamaya çalışacağım.general yepançin tam oturmuş, lizaveta prokofyevna eeeeeehatmosfer de çok iyi yansıtılmış.lebedev olmadan ippolit olmadan general ardolionun palavraları olmadan olmaz, nastasya'nın düğünde terk etmesi olmadan olmaz.--- spoiler ---
(ennio - 4 Kasım 2017 00:49)
budala, akira kurosawa nin dostoyevski nin ünlü eserinden uyarladığı film.
(ile - 13 Kasım 2001 11:51)
(bkz: pikachu)
(muzbaligi - 13 Kasım 2001 12:05)
dün akşam kanallar arasında bir o yana bir bu yana savrulurken denk geldiğim uyarlama film. bir anda içine çeken bir havası var filmin.* kendinizi fena kaptırıyorsunuz. aynı zamanda da sanki boğuluyormuş gibi hissettiren bir yoğunluk da var. bilmiyorum belki japonca aşığı olduğum için kaptırmışımdır. neyse, tavsiye eder misin sorusuna cevabım evet.
(sitholmakisteyenjedi - 22 Eylül 2018 16:10)
Yorum Kaynak Link : hakuchi