"i'm glad i didn't die before i met you" diyecek kadar aşık olacağım biri olursa bir gün yeniden ve o da beni severse söyleyeceğim şarkı olacak bu. öylesine umut doludur, huzur verir, gülümsetir. insan tek istediğinin böylesine sevilmek, kuşkulardan çok uzakta sadece mutluluk ve huzuru hissetmek olduğunu anlar dinlerken, şu an hayatının bu hayalden çok uzakta olması üzse de, gecenin bir saati defalarca dinlenir, dinledikçe de uyuşur kişi yavaş yavaş... "now i don't care, i could go anywhere with you and i'd probably be happy" diyebilmek ister, artık bunu hak ettiğine inanır.
dinlerken mutsuzluktan değil mutluluktan, sevgiden gözlerimin dolmasını hayal ettiğim şarkı, belki bir gün...

gecenin bir yarısı gelen edit: kesinlikle bağımlılık yapan şarkıdır, şu ana kadar en az 300 kere üst üste dinlemiş olmalıyım, hala bir kez daha dinlemekten kendimi alamıyorum.

(abendrot - 13 Şubat 2007 00:49)

bu mükemmel bright eyes parçasının videosunu john cameron mitchell çekmiştir. videonun 40. saniyesinde görünen tatlı çiftin rastalı prensesini shortbus'tan da hatırlayabilirsiniz.

(soru - 31 Ocak 2008 03:37)

su iki kisim yeter de artar:

"yours is the first face that i saw
i think i was blind before i met you"

"..and you said, "this is the first day of my life."
i'm glad i didn't die before i met you"

sarki kisisine gore farkli etki gosterir. bu sozleri soyleyebilecegi birisine sahip olan kisiler huzur ve mutluluk hissederken, oyle birisine sahip olmayan bireylerde huzun ile hayranlik arasinda bir etkiye sahiptir. her halukarda tekrar tekrar dinlenmesi kacinilmazdir. solistin sarkiyi soyleme biciminin de bu tekrarlarda etkisi suphesiz buyuktur.

(ali sami - 19 Mart 2008 17:42)

şarkılarla aram düzeldi tekrardan. bi ara hep aynı şeyleri dinlerdim, o zamanlar da ayrı güzeldi gerçi, sanırım. bir süredir, şarkı keşfetmek, milyon kez dinlemek, sonra bi milyon kez daha dinlemekten fazlaca zevk alıyorum. ve adlarını unutmaktan, onlara eşlik eden anıları unutmaktan falan inanılmaz korkuyorum. hep unuturum çünkü ben. en çok da kendimi unuturum ama.en çok hayallerimi unuturum. unutmadıklarımın peşinden koşmayı unuturum. kendi kendine olur ne olursa, çaba sarfetmem. kimseyle buluşmak için bütün gece araba falan sürmem mesela. şu olsun derim, bu olsun derim, bi yarak yapmam ama ulaşmak için. yani yaparım ama, olması gerekenden az, daha az istediğim şeye yetecek kadar. godot'yu beklerim diycekken silah sesleri duydum tam şu anda. neyse, these things take forever, i especially am slow. bir de diyo ya hani, but i know where i want to go diye, onları da hiç bilmiyorum işte ben. gitmek. neyse. güzel şarkıdır vesselam. hoş şarkıdır. tatlı şarkıdır. umutsuz olan benimdir. çok kaçırdık dışarılara.

(eskenardikucgen - 13 Ağustos 2012 23:15)

"i'm glad i didn't die before i met this song" dediğim efsane.

(bkz: mağara mode on)

(futursuz amele - 7 Ekim 2014 12:00)

turgut uyar' ın deyimiyle "şu aranıp duran korkak ellerimi tutan" insanı düşünerek dinlediğim; saflığıyla, duruluğuyla güzel bir bright eyes şarkısı.

(rodion romanovic raskolnikov - 7 Ağustos 2015 19:20)

aynı zamanda;
bright eyes in i m wide awake it s morning albümünün 6. ve sanırım en etkileyici şarkısı. sözleri şöyle dökülmektedir:

this is the first day of my life
i swear i was born right in the door way
i went out in the rain
suddenly everything changed they're spreading
blankets on the beach
yours is the first face that i saw
i think i was blind before i met you
i don't know where i am
i don't know where i've been
but i know where i want to go
so i thought i'd let you know
these things take forever, i especially am slow
but i realized how i need you
and i wondered if i could come home
i remember the time you drove all night
just to meet me in the morning
yeah i thought it was strange
you said everything changed
you felt as if you just woke up
and you said, "this is the first day of my life."
i'm glad i didn't die before i met you
now i don't care, i could go anywhere with you
and i'd probably be happy
so if you want to be with me
with these things there's no telling
we'll just have to wait and see
but i'd rather be working for a pay check
than waiting to win the lottery
besides, maybe this time it's different
i mean, i really think you like me

(red g - 17 Şubat 2005 04:28)

the rasmus grubundan ve o senelerden geriye kalan muhteşen parçalardan.

"aklım uyuşmuş gibi hissediyorum,
sadece bir süre de olsa yalnız kalayım istiyorum,
bilinmeyeyim, haftalar geçsin yollarda,
telefon kapalı kalsın.

ve sen diyorsun ki seni iyileştireceğim,
her zaman senin olacağım.
ve sonra diyorsun ki seni öldürürüm yanlış bir şey yaparsan.
evet...

hala sanki ilk sefermiş gibi hissediyorum,
yanında öyleymiş gibi duruyorum.
ne olursa olsun birlikteyiz gibi.
karanlığı birlikte arkada bırakacağız.
hala hayatımın ilk günüymüş gibi hissediyorum.

o anları hatırla,
birlikte yeminler etmiştik,
bu hayata pes etmeyeceğiz diye.
hala dayanıyorum, hala güçlü kalmaya çalışıyorum,
işte buradayım.

belki de aklımı kaybetmişimdir,
yavaşlayamıyorumdur,
belki de çıldırmışımdır,
ama en azından hala buralardayım.
evet...

burada yanında olmak hala sanki ilk seferinde
hissettiklerimi anımsatıyor,
ne olursa olsun birlikte geçeceğiz karanlığı.
hala hayatımın ilk günü gibi,
hala hayatımın ilk günü gibi,
hala hayatımın ilk günüymüş gibi hissediyorum."

(himajesty - 29 Ağustos 2018 18:07)

bright eyes'ın başyapıtının en başyapıt şarkısı. albümü hayran hayran dinlersiniz. sevgilinize de çekersiniz dinlesin sevsin diye. ne mutlu ki albümü çok sever o da. yetinmez, bir gün albümün bir şarkısını çok sevdiğini, o şarkıda fark etmediğiniz birkaç dizeyi söyler size. "i'm glad i didn't die before i met you, now i don't care, i could go anywhere with you, and i'd probably be happy" dizelerini sizi düşünerek dinlemiş olmasının etkisi mi daha büyüktür yoksa bu şarkı mı dünyanın en güzel şarkısıdır bilinemez. ama dinlerken gözlerin dolmasının, her seferinde için sıcacık olması bundandır, o bilinir en azından.

sadece albümün en güzel şarkısı değil. dünyanın en güzel şarkısı.

(edved - 13 Eylül 2005 04:30)

hayatımın ilk günü bu
yemin ederim bu kapının önünde doğdum ben
dışarı çıktığımda yağmur vardı
her şey değişti birden
havlular seriliyor şimdi sahile

gördüğüm ilk yüz seninkisi
heralde kördüm tanımadan önce seni
bilmiyorum neredeyim
bilmiyorum nerelerdeydim
ama biliyorum nereye gitmek istediğimi

sanırım söyleyeceğim
böyle şeyler sonsuza kadar gider, hele ben de yavaşken
ama farkındayım ne kadar ihtiyacım var sana
ve meraktayım, gelebilir misin eve

hatırımda nasıl da bütün yolu geldiğini,
sadece beni görmek için sabahında
evet, tuhaf gelmişti
demiştin ki "her şey değişti"
sanki yeni uyanmış gibiydi

ve dedin ki "hayatımın ilk günü bu"
mutluyum seni tanımadan ölmediğim için
artık umrumda değil, her yere gidebilirim seninle
ve mutlu olurum büyük ihtimalle

benimle olmak istiyorsan
böyle şeyler konuşulmaz pek
göreceğiz bekleyerek
ama ben maaş için çalışmayı tercih ederdim
büyük ikramiyeyi kazanacağıma
belki bu sefer farklı olacaktır
yani, gerçekten benden hoşlandın galiba

(bkz: bright eyes)
alınabilecek en güzel hediye bu şarkı. hayatımın ilk gününün birinci yılına...

(edved - 15 Ekim 2005 06:45)