(bkz: tortu)

(ali gel - 16 Temmuz 2012 14:11)

fragmandan anlaşılan odin , loki yi saç düzleştiricisine el koyarak cezalandırmıştır, fakat thor da loki'den yardım isteyecek kadar aciz durumda, gösterim tarihi de yine geri çekilmiş.

(biyikli penguen - 23 Nisan 2013 18:59)

loki'yi canlandıran tom hiddleston'ı görünce 32 diş sırıtmama sebebiyet vermiştir. loki biraz biraz sirius black'in yandan yemişi gibi olmuş ama hala çok seksi.

(nyanstein - 23 Nisan 2013 19:03)

piçliğin kitabını baştan yazan bir loki ve daha insancıl bir thor ile karşılaştığımız filmdir.

sonundaki süpriz sahne devam filmlerine açık kapı bırakıyor.

--- spoiler ---

thor çekicini vestiyere astı ya la.
--- spoiler ---

(raad - 1 Kasım 2013 00:05)

thor'un, "ilkinden daha iyi" devam filmi.

--- spoiler ---

marvel studios'un hem thor uyarlamaları özelinde, hem de gavurların marvel cinematic universe tabir ettiği filmler genelinde en sevdiğim özelliğini söyleyerek lafa girmek istiyorum: hikayesi anlatılan kahraman ister bir yarı-tanrı, ister abd'de kaosun hakim olduğu vakitlerde devreye giren bir "ideal insan" figürü olsun, malzemeyi perdede değerlendirirken sadece ciddi epik/sadece cool gözükme derdiyle çarçur etmiyorlar. thor'a bakıyoruz, mitolojide de kendine yer bulmuş bir kahramanın dünyaya sürgün edilip bir insana aşık oluşunun hikayesi. shakespeare uyarlamalarıyla tanınan kenneth branagh yönetiyor, kadrosunda natalie portman, anthony hopkins, stellan skarsgard, rene russo, tadanobu asano gibi oyuncular var. başka bir stüdyo oscar'a oynayan epik bir film çıkarmayı denerdi, marvel ise "pet shop'a girip at isteyen tanrı" tarzı esprilerle eğlenme ve eğlendirme derdinde. 'hareket alanımızın farkındayız, boyumuzdan büyük işlere kalkışmıyoruz' cümlesini kurmaktan asla çekinmiyorlar, aynısı milletin "amerikan propagandası yapiyür" demek üzere tüneyip beklediği ama izleyince boyunun ölçüsünü aldığı captain america the first avenger için de geçerli.

"phase 1" adı verilen ve iron man ile başlayıp the avengers (bkz: #28432876) ile son bulan ilk kısım, karakterleri tanıtma derdindeki filmlerden oluşuyordu. en zor kısım perdede ilk kez görünen bir karakteri fikir sahibi olmayan seyirciye tanıtmaktır zaten, bunun için mizahı etkin bir silah olarak kullanmaları işe yaradı. cidden eğlenceli filmler yaptılar, özellikle avengers'a yaklaştıkça çizgi roman okurlarının da beklentilerini daha fazla ön planda tutar oldular. karşılığını hasılat rekoruyla almaları bir yana, iron man 3 ile başlayan (bkz: #33793051) "phase 2" için daha fazla seyirci çekmeyi başardılar. thor vizyona girmeden önce, miğferli/kırmızı pelerinli/çekiçli/uzun sarı saçlı bir tanrının seyirciye nasıl kabul ettirileceğini merak ediyordum, mahvedeceklerini tahmin ediyordum diyeyim hatta. ama mizah ögesini kahramanın kendisine dönüştürmekten çekinmeyince thor, insanların sonraki filmlerini de görmeye can atacağı bir karaktere dönüştü (aynı durum avengers ekibinin diğer üyeleri için de geçerli tabii ki).

marvel işini bir anlamda garantiye almış olsa da, thor'un devam filmini beğenmeyeceğimi düşünüyordum ben. başkötü olarak hiç sevemediğim malekith vardı, loki 'nin rolü azaltılacaktı; ilk film "kahraman tanıtımı"nı başlı başına mizah ögesine dönüştürürken burada olmuş, pişmiş hatta bir filmde daha karşımıza çıkmış thor'u yeni ve solo bir maceraya atmak kötü bir fikir diye düşünmüştüm. lafın ağzıma tıkılması bir yana, kendini hedef tahtası olarak kullanıp "kağıt üstünde 'daha epik' görünen bir hikayeyi 'daha geyik' anlatma" yolunu seçen çok eğlenceli bir devam filmiyle karşılaştım. ortada bizzat jane foster'a ve evrenin (dünyanın bile değil) selametine bağlanan önemli bir tehdit var, ama film komediyi tüm bu ciddiyeti dengeleyip boşlukları doldurmak için kullandıkça daha da lezzetleniyor. sulu değil, bağlam içinde öykünün yaşandığı yıldızların ötesindeki tanrısal evrene cuk oturan bir espri anlayışı var burada. askıya çekiç asma gibi hatırladıkça güldüğüm bir sahne var mesela, zamanlama açısından da tam olması gereken yerde duruyor. "bakın adam tanrı ve o kostümle dünyaya indi, ne kadar garip" mizahı yapmıyor film, onun yerine tanrının dünyadaki günlük hayata adapte olma çabası üzerine saniyelik ve müthiş espriler yapıyor. thor kötü adama ulaşmak için metroyu kullanıyor, thor 30 st mary axe'in camına yapışıyor.
dünyada geçen ve savaş içermeyen sahneler de şirin bir romantik komedi tonunda. natalie portman ve kat dennings'in (nası tatlı lan!) mizah yeteneğinin kullanıldığı, iğneleyici diyaloglar içeren sahneler filmin "hafif" tarafına hizmet ediyor.

"iğneleyici diyaloglar" demişken, bu kadar övdüğüm filmin senaryosunun kusurlarından bahsedeyim biraz da. bir kere, londra'da geçen sahnelerde yukarıda bahsettiğim hafif romantik komedi tonu hakimken, diğer dünyalara geçişlerin keskinliği insanı sersemletiyor. jane foster'ın erkek arkadaşını ekme çabasına gülerken frigga'nın ölümüne üzülürken buluyorsunuz kendinizi (bu arada buradaki cenaze sahnesi kadar güzelini uzun zamandır izlememiştim). filmin tonları arasında yumuşak geçişler yok ve ekrana "london" yazısının binmesi seyircinin aniden asgard'dan londra'ya geçeceği anlamına gelmiyor. benzer şekilde, sırf stan lee görünsün diye yazılmış ama bütünlüğü bozan bir sahne var mesela, erik selvig'in huzurevinde ders anlattığı. olay örgüsüne hizmet eden önemli bir sahnenin ardından bu komik kısa film giriyor, sonra film aynı şekilde hikayesini anlatmaya devam ediyor. malekith'in bir kötü karakter olarak motivasyonu belirsiz, ilk filmdeki destroyer gibi, aslında "kahramanın sonsuz yolculuğu" şablonundan hareket eden filmin laf olsun diye konmuş villain'ı malekith. "asgard'a kaos getireceğim" deyip thor'un, jane'in ve bir sürü kişinin hayatını tehlikeye atıyor. ne kadar savaş sahneleri man of steel'in çok övülen superman-zod dövüşüne beş bassa da çok kolay yenilen bir kötü karakter olmuş kendisi, belki de bilinçli olarak iyi yazılmamış ve etkileyicilikten uzak.

bunların yanında, şaşırtma içinde şaşırtma numaralarına sırtını çok fazla yaslıyor film. "o öyle gözüküyordu ama aslında öyle değildi", "onu öyle sandınız ama aslında plan şuydu" tipi sahnelerin akıllıca görünmesi ve tadında kullanılması lazım, buradakiler akıllıca sayılabilir ama kesinlikle tadında değil.
loki rolünü tom hiddleston'a veren kişiyi alnından öpmek istiyorum ayrıca. the avengers'ta zirveye ulaştığını sandığımız performansı burada bambaşka katkılarda bulunuyor filme. göründüğü zaman yanında hangi usta oyuncu bulunursa bulunsun, o sahneyi çalıyor. senaristler de bu durumun farkında olacak, en iyi replikleri bu sevimli pisliğe yazmışlar, eksik olmasınlar.
bir de after credits'ten bahsedip kaçayım. benicio del toro, the collector rolünde biraz joker'i, biraz jack sparrow'u andıran, sinir bozucu ve eğlenceli bir kötü karakter performansı verecek guardians of the galaxy'de. müthiş bir film olacağından şüphem yok, o iki dakikalık sahne bile heyecandan delirtti sinemada. infinity gauntlet'tan girdiler, tesseract'tan çıktılar iki dakikada, marvel bu işi biliyor.

lafı toparlayalım. thor: the dark world, phase 2'yi açan iron man 3 gibi, mizahla ciddiyeti küçük sorunlara rağmen dengelemeyi başaran, sürpriz derecede güzel olmuş, dolu bir devam filmi. mirasını devraldığı ve yer yer öykündüğü ilk filmin çok ilerisinde olduğu kesin. izleyiniz, bitti diye salondan çıkmayınız. esen kalın.

--- spoiler ---

(raglegumm - 2 Kasım 2013 00:07)

kız arkadaş/sevgili/eş/anne/babane vs ile gidilmemesi gereken film.

--- spoiler ---

amına koduğumun asgard'ında güdümlü füzeler var ama musluk ve lavabo yok. o yüzden thor kaslarını güneş ışığında leğenden su alıp temizliyor, sonra poz kesiyor.

yemin ederim sinemadaki tüm hatunlar ıhhhşşş dedi ya o sahnede. ayıp amına koyim. tamam bizimde adonisimiz var ama çıkıp göstermiyoruz beyaz perdede. gerçi göstersek de göbekten gözükmüyor ki amına koyim.
--- spoiler ---

(youth gone wild - 3 Kasım 2013 00:41)

film bitince otobüsü gelmiş yolcu gibi yardır yardır çıkılmaması gerektiğini bir kez daha hatırlatmıştır.
ayrıca göstermiştir ki thor da olsan kadın tribinden kaçışın yok abi.

(meternity - 4 Kasım 2013 00:14)

çok eyyylenceli film. yalnız her an spoil olabilecek çok fazla şey var, birileri otobüste dolmuşta arkanızda muhabbetini yapmadan önce koşarak gidin izleyin bence. mesela ben filme giderken ekşi sözlüğe göz atayım dedim, sonra spoiler uyarısı koymayı unutan vardır, hiç bakmayayım diye hemen kapadım. daha açıp kapamam arasına 2 spoiler yedim. o yüzden kapat şimdi sen bunu, sonra okursun.

illa şimdi okuyacam diyosan, çok eğlenceli film, fazla da ötesi yok. ana hikayesi bence az işlenmişti. ama kötü olmamış yani. espriler, loki-thor ilişkisi, jane filan ön plandayken, kötüler var savaşıcaz kısımları baya geri planda ve zayıf kalıyordu. filmin tadından eksiltmiş mi? bence hayır. o kadar süreye hem tüm bu ilişkileri, geyikleri hem de dolu dolu bir macera/aksiyon vs hikayeyi sığdırabilselerdi ekstra müthiş olurdu tabi.

burdan sonrası hep spoiler!!! çünkü aradım aradım pek kimse spoiler kısımların muhabbetini yapmamış. ya da bana yetmedi.

--- spoiler ---
frigg öldü ya lan? çok üzüldüm ona. ama cenaze sahnesi tatmin etmedi beni. çok şık çekmişler ama odin, thor filan pek öyle yaşamadılar onun ölmüş olmasının ağırlığını. uzunca şık cenaze sahnesi yerine biraz daha böyle vurucu dialoglu bir iki sahne daha güzel olurdu bence. hani bir iki laf etselerdi birbirlerine.. ettikleri laflar bana yetmedi, yeterince ağır gelmedi, hemen geçiştirildi gibi hissettim. belki de "frigg i seyirciye bu kadar tanıttık, bu kadar üzülmüşlerdir, yeter" diye düşündüler. bilmiyorum ben filmin varsaydığından birazcık daha fazla şaşırdım.

manyak olmadığım, normal bir insan olduğum için filmleri genelde "film canım hehe" diye izliyorum tabi ki, fakat loki'nin öldüğü sahnede bildiğin sinirlendim. böyle "kim lan bunun senaristi, ağzına sıçarım onun" duygusu geldi bir an. yedim yani, dedim kesin öldü. gözümün önünden marvel sinema frenchiseıyla ilgili izlediğim röportajlar geçti, hani samuel jackson 9 filmlik anlaşma imzaladığını filan söylüyo, öyle şeyler var ama bir an tom hiddleston'ın hiç gelecek filmlerle ilgili birşey söylemediğini fark ettim. yüreğime indi. sahneyi yazan top olsun.

thor'un elinin kesildiğini yemedim ama bak. o biraz abartı olmuş. neyse zaten uzatmadılar, aynı sahnede hemen toparladılar lafı.

loki'nin ihaneti konusu aslında yönetmenin filmle ilgili genel tutumunu çok güzel belli ediyordu. senin olmasını beklediğin herşeyi çok klişe bir şekilde yapıp (avengers'ta da thor'un karnına bıçak? saplıyordu) sonra da, "derrrrmişim" e getirmesi, filmin genel havası için de geçerliydi zaten. mesela fragmanda warriors three + jane'in loki yi tek tek "ona ihanet edersen vs" diye tehdit etmelerini gayet ciddi gösterirken, filmde tamamen espri malzemesi yapmış. çünkü tabi ki thor'un arkadaşlarından böyle bir tavır bekliyorsun.

bir de filmin sonunda odin'e ne oldu, öldü mü, kaldı mı, geyiğini duydum çok. ekşi sözlük sonraki filmlerde beni yalancı çıkarabilir ama bence oradaki durum loki'nin odin'e birşey yaptığını ima etmiyor. sadece odin yokken odin kılığına girdiğini düşündüm ben, o kısa dialog için odin'e birşey yapması gerekmiyor bence, odin o sırada herşeyden habersiz çekirdek çitleyip maç seyrediyor olabilir yani? tahminimce thor dünyaya dönünce gidip "ben ölmedim, benden başka da varisin kalmadı" gibi laflar edecek.

captain america filmin bonus süprizi. ayrıca da fragmana koysalar para edecek bir sahne, iyi ki koymamışlar. sanırım en çok bu sahneye güldüm filmde.

yok yok, metro sahnesine de çok güldüm. youtube da dinlediğim reviewlarda "film kendini yeterince ciddiye almamış, komedi tarafı dikkat dağıtıcı derecede ağır basmış" tadında birşeyler duydum. şahsi görüşüm, kırmızı pelerin giyip çekiçle dövüşen bir adam modern londra'da ne kadar ciddiye alınabilirse o kadar ciddiye almışlar işte. daha ciddiye almaya çalışsalardı gülmeyeceğimiz şekilde komik duruma düşerlerdi. metro sahnesi de bunun filmde en net görüldüğü yer. metro hareket edince thor'a yaslanıp "ayhh pağrdonn:))" diyen kadın da dişi fanlara selam çakmış. üstüme alındım.

bir de mecburi cameo stan lee'yi, erik selvig'in kaldığı akıl hastanesinde ayakkabısını geri isteyen adam olarak görebilirsiniz.
--- spoiler ---

fragmanıyla uzaktan yakından alakası olmayan film. gidin gülün, eğlenin.

(eye snap - 4 Kasım 2013 23:36)

açılın ergen loki fanı geldi!

tanım: thorun ilk filmine kıyasla oldukça iyi olan devam filmidir.

--- spoiler ---

sebebini yönetmen amcamız alan taylora bağlıyorum, asgarda doyduk sağ olsun. yalnız 3d gereksiz olmuş niye her filme yamıyolar şu boyut saçmalığını anlamıyorum. bi de s.h.i.e.l.d nerdeydi adı geçti ama göremedik o pek olmadı.

thor, loki ve lokinin saçlarına gelecek olursak üçü de pek güzeldi. lokinin daha fazla sahnesi vardı ilk filme göre, zaten the avengerstan sonra sıkıyosa olmasın.

beğendiğim sahneler:

thorun mjöllniri portmantoya asması, metroya binmesi falan bütün espriler iyi ve tadındaydı

kat dennings çok renk katmış seviyorum kendisini

frigganın öldüğünü öğrendiğinde lokinin tepkisi çok etkiledi. sakince başını eğdi kitabını bıraktı kalktı ve odanın içine sıçtı ya, işte o sahne. tom hiddleston insan değilsin.

cenaze sahnesi muhteşemdi

o gezegenden bu gezegene düşerken mjöllnirin thoru takip etmesi güzeldi

ve captain america sdfjdskjff

--- spoiler ---

sonuç olarak olmuş bu. gidin sinemada izleyin.

(mavi jojoba - 7 Kasım 2013 00:26)

çin'de bir sinema salonunun resmi afişi yerine yanlışlıkla photoshop'lu "değişik" bir versiyonunu kullanarak reklamını yaptığı film. henüz izleyememiş olmanın acısını sabah sabah patlattığım kahkahalarla bir nebze olsun dindirmeyi başardım sayesinde.

çocuklar da pek yakışmış birbirine maşallah. eheh.

http://uk.movies.yahoo.com/…shanghai-004000837.html
http://www.theguardian.com/…ake-loki-cuddle-poster#

(bruce parkus - 7 Kasım 2013 13:39)

--- spoiler ---

bence loki'ye de 3 film çeksinler hepimiz rahatlayalım dediğim film.

filmi starwars, lord of the rings ve avengersin en muhteşem ayrıntılarının tadını alarak izledim. aksiyon sahnelerinde bir grup savaşı görememek bir eksikti. ayrıca kara elfler çok robotikti. bu halleriyle klon wars sahnelerini andırıyorlardı biraz örneği drizzt do'urden alıp daha şükela bir ırk çıkarsalardı bizi daha mutlu ederlerdi sanki.
komiklikleri arada iyi serpiştirmişler. sonuca giden yolu da eğlenceli kılarak farkını konuşturmuş. ama kaptan amerikaya uyuz olmasına bayıldım loki'nin.

sonuç olarak iron man 3 hayal kırıklığımı telafi etti marvel. teşekkür eder başarılarının devamını dilerim.

--- spoiler ---

(catidakihatun - 12 Kasım 2013 00:11)

pek büyük beklentilerle gitmediğim halde beğendiğim film. öncelikle ilk defa bir 3d film gözlerimin ırzına geçmedi. rexx de izledim salonun bunda ne kadar etkisi vardır bilmiyorum ama çok ahım şahım bir salon görüntüsü yoktu. film olarak ise sıkılmadan izlettirdi kendini daha ne olsun. ama o stajyer abla olmasaydı çok yavan olcaktı film onu da belirteyim.

--- spoiler ---

cenaze sahnesinde suda yüzen kayığı yakmak için yay geirilince direkt aklıma game of thrones daki o meşhur sahne geldi eleman 80 tane ok atıp yakamamıştı da bırak ulan vitaminsiz diyip başka bir eleman görevi devralmıştı.

--- spoiler ---

(denyoparatoneri - 13 Kasım 2013 14:09)

bilimi ve kurguyu
---spoiler---
gelini için kendini feda eden kaynana sahnesi ile
---spoiler---
sikip atmış bir filmdir.

(the last aga - 13 Kasım 2013 18:10)

çizgi roman kahramanı uyarlamalarının neredeyse tamamını seyretmiş olsam da serinin ilk filmi ve avengers'ı mahalle baskısıyla da olsa (captain america'ya kıl olduğumu belirtmeme gerek yok sanırım) sıkılmadan izlemiştim... bu filme de iş çıkışı hadi gidelim dedik ve beklentilerimizin çok üstüne çıkarak yaklaşık 2 saat eğlenceli zaman geçirmemizi sağladı...

ilk filmdeki konuyu anlatma derdi olmayınca daha iş çıkıyor tabi ki...

--- spoiler ---

filmin kuşkusuz en eğlenceli iki sahnesi portmanto ve metro sahneleriydi...

bunun dısında game of thrones seyredip kralicenin cenazesinde aklına o meşhur sahne gelmeyen yoktur herhalde...

bence filmin diğer bir çarpıcı sahnesi ise, annelerinin ölümünün ardından thor'un loki'yi kaldığı hücresinde ziyarete gittiğinde loki'ye daha fazla ilüzyona gerek yok demesinin ardından bitap haldeki lori'yi görmemizdi... hain main ama onun da duyguları var lan!!!

--- spoiler ---

bu arada filme gitmeyenler için spoiler değil ama uyarı... credits'i bekleyin 3. filme giriş yapılıyor...

(turk 182 - 14 Kasım 2013 10:42)

gün itibariyle nihayet izlemiş bulunduğum, marvel sinema evreninin başarılı halkalarından. konusu, fragmanı ve gösterime girdiğinden itibaren aldığı olumlu eleştiriler ile yükselen beklentiyi büyük oranda karşıladı kendi adıma.

spoiler deryasına dalmadan evvel thor ile ilgili genel olarak birkaç kelam etmek isterim. salt filme dair yorum okumak isteyen bu ara kısmı atlayabilir, fakat çizgi-roman severler atlamasın bence.

dürüst olmak gerekirse thor beni pek fazla çeken bir karakter olmadı hiçbir zaman, birkaç sebebi var bunun. sanırım en önemlisi, hikayelerini dinleyerek büyüdüğüm ve eski mısır'dan sonra en sevdiğim pantheon'a sahip iskandinav mitolojisi tanrılarını kafamda süper kahraman konseptine bir türlü uyduramamış olmam. yani tamam iron man'in zırhı, captain america'nın kalkanı, wolverine'in pençeleri var falan da; bu adamlar tanrı lan. boş vaktinde ölümlüler diyarı midgard'a teşrif edip suçla savaşan tanrı mı olur? böyle düşünmemin bir nedeni de thor'un fevkalade sikko bir orijin hikayesine sahip olmasıydı. tıp doktoru donald blake bir gün efsanevi çekiç mjöllnir'e denk gelir ve o andan itibaren iskandinav tanrısı thor ile adeta simbiyotik tarzda bir ortak yaşam sürmeye başlar. çekici her kaldırdığında thor'a dönüşür, organize suçla mücadele eder, ağaçta kalmış kedileri kurtarır. bu ne lan?

neticede çizgi-roman tanrıları (marvel patronları) da bir noktada aynı kanıya varmış olacak ki, bugün beyazperdede izlediğimiz thor'un temelini attılar bir süre sonra. donald blake egale edildi, thor'a antik astronot kuramı'na hürmeten özerk dünyadışı varlık statüsü tanındı ve hikaye kendi içerisinde (ve marvel evreni içerisinde) daha oturaklı bir hale getirildi. bu halde bile fazla ilgimi çeken ve düzenli takip ettiğim bir seri olmadı thor (loki her daim canımız ciğerimizdi orası ayrı), zira ölçeği bir çizgi-roman için fazlasıyla genişti ve galaksilerarası süper kahramanlık maceraları okumaktansa açıp iki bilim-kurgu kitabı karıştırmayı tercih ederim.

tabii tüm bunlar marvel sinema evreninden önceydi.

the avengers filmi ile de gördüğümüz üzere thor ve ekürisi neredeyse ana hikayenin temelini oluşturuyor, grubu dolaylı yoldan bir araya getirenin loki olması tesadüf değil. bu çok sevdiğim seride böylesine merkezi konumda bir karaktere kayıtsız kalamazdım elbette. aylar evvel aldığım thor rozetini (evet, rozetini) takıp heyecanla sinemanın yolunu tuttum, neticede uzun zamandır izlediğim en iyi çizgi-roman uyarlaması ile ödüllendirildim.

bundan sonra spoyler deryası.

--- spoiler ---

her zaman söylemişimdir, bu tarz film serilerinde iki numaranın ehemmiyeti büyüktür. adamı vezir de eder, rezil de. her iki ihtimalde de daha büyük bir sinema evreninin parçası olarak serinin ocağına incir ağacı dikme gibi bir durum söz konusu olmasa da (iron man 2'yi hatırlayınız, veya hatırlamayınız), bu ikinci filmiyle çıtayı epey yükseğe taşımış thor.

evvela ölçeğimiz bu sefer the avengers filminin olaylarından da geniş, dokuz dünyanın ve dahi bildiğimiz anlamda evrenin kaderi söz konusu. ilk thor filminde gördüğümüz ve ilerleyen marvel filmlerde ortalığı karıştıracak infinity gauntlet'in altı bileşeninden olan, bir diğer bileşen (captain america the first avenger ve the avengers filmlerinin odak noktası) tesseract'ın kardeşi aether denilen bir madde var ortada. peşindeki christopher eccleston önderliğindeki dark elf ordusu, aether'ı kullanarak odin ve asgard'dan intikam almakla kalmayıp evreni komple hiç etmek peşinde. karşılarında ise kahramanımız thor.. ve kardeşi loki.

loki'den başlamışken duramayacağım sanırım, filme dair en güzel şeydi kesinlikle. az biraz hayal kırıklığı yaşatan bir ilk yarıdan sonra loki'nin geleceği kısmı iple çektim ve tahmin ettiğim üzere filme damgasını vurmakla kalmayıp, gidişatı olumlu yönde epey bir etkiledi. tom hiddleston, oyunculuk namına marvel sinema evrenini robert downey jr. ile birlikte alıp götüren adamdır gözümde. yer aldığı her bir sahnenin her bir saniyesine bayıldım, toplasan 15 dakika görünmediği bir filme bu denli etki etmesi şaşılacak bir olay. captain america sahnesine ise değinmeme gerek yok sanırım, bütün salon altımıza sıçtık gülmekten. harika bir karakter, mükemmel bir gönderme, fevkalade bir oyunculuk. daha fazla birşey söylemeye gerek yok herhalde.

chris hemsworth'e bir sebepten ısınamamıştım baştan beri, yer aldığı iki marvel filminde de tam olarak anlamlandıramadığım bir şekilde gözüme batmıştı fakat bu film ile artık resmen thor olmuştur gözümde. loki birlikte yer aldığı sahnelerde ister istemez rol çaldı kendisinden, fakat genel itibariyle gayet iyiydi. ilk filmde çok tutulunca devamı gelen komedi sekansları (başta metro ve portmanto sahneleri olmak üzere) başarılıydı. sanırım nihayet sevmeye başladım bu adamı.

ilk filmin seriye giriş niteliğinde olması, the avengers'ın ise komple dünyada geçmesi neticesinde şu ana dek çok fazla rol bulamamış asgard ahalisine doyduk bu filmde. odin'in kuzgunlarını bile gördük nihayet. anthony hopkins all-father olarak olması gerektiği gibi oynamış, beklenenden ne azını ne de fazlasını vermiş. thor'la tartışırken "onbin asgard'lıyı zor tutuyorum" tiradı akabinde geleneksel olarak fenalaşması, finalde loki tarafından hiç edilmiş olma ihtimali falan üzdü bir miktar. yüzü bir türlü gülmedi be şu adamın. rene russo ablamız frigga olarak özellikle loki ve malekith ile olan sahnelerinde gayet iyiydi. filmdeki tek önemli kaybımızın kendisi olması üzücü. kurse rolünde lost dizisinin mr.eko'su adewale akinnuoye-agbaje'yi, önceki filmde josh dallas'ın canlandırdığı fandral rolündeyse chuck'tan bildiğimiz zachary levi'yi görmek güzeldi. ve heimdall, sen ne çeşit bir hayvansın? koca uzay gemisini tek başına elinde çakıyla indirmek nedir abi? thor ile jane'in arasına sif dahil edilerek ufaktan bir aşk üçgeni yaratma çabaları da gözlerden kaçmadı fakat üstüne gidilmemiş pek, bir sonraki filme artık.

filmimizin dünyalı ahalisi ise jane foster dışında aşağı yukarı ilk filmde olduğu gibi yalnızca thor'un dünya ile bağlantısını sağlamak için oradaydı, ki bu da bizi ucuz senaryo numaralarına ve gereksiz komikli sahnelere getiriyor. thor evreni kurtarmak için var gücüyle savaşırken araya giren öpüşmeli yiyişmeli kısımlar, loki'nin etkisinden hala tam olarak kurtulamamış dr.selvig'in muhabbetinin gereksiz uzatılması, dünyalı kardeşlerimizin iki tane tripodla evreni kurtarması falan olmamış pek. bunlar da nazar boncuğu olsun diyelim ama açıkcası fazlaca battı bir yerden sonra.

görsel açıdan değerlendirecek olursak, the avengers ile birlikte marvel filmlerinin en iyisiydi kesinlikle. asgard, svartalfheim, vanaheim ve görünen diğer dünyalar başarılı aktarılmış. sırf mekan tasarımı için bile 3 boyutlu izlemeye değer.

ve gelelim after-credits sahnelere. ilki benicio del toro'nun canlandırdığı collector karakteriyle ilgili ve direkt olarak gelecek yıl çıkacak guardians of the galaxy filmiyle bağlantılı. aether'i teslim alması akabinde başta da bahsettiğim infinity gauntlet denen aparata ve onu besleyen altı taşa gönderme yaparak "biri gitti, beşi kaldı" şeklinde birşey söylüyor collector, ki bu guardians of the galaxy filminde ortalığın epey karışacağı ve bir ihtimal asgard ahalisinin en azından bir kısmını o filmde tekrar görebileceğimiz anlamına geliyor gibi geldi bana. bu sahneyi çoğu kimse yakalamıştır diye düşünüyorum, fakat gittiğim sinemada jenerik bitmeden filmin kapatılması sebebiyle kaçırdığım ve eve döndüğümde youtube'da izlediğim bir ek sahne daha mevcut. thor'un dünyaya dönüşü ve jane ile buluşmalarını gösteren bu sahne, ilk filmde thor'un ağzına sıçtığı jotunheim yaratığının yavrusunun hala londra'da dolanmakta olduğunu gösteriyor aynı zamanda. kaçıran ve bir şekilde haberi olmayanların the avengers age of ultron filminde thor'un dünyada ne aradığını merak etmesine sebebiyet verebileceğini düşündüğümden, her ihtimale karşı yazalım bulunsun burda dedim.

sırada captain america the winter soldier ve guardians of the galaxy var, ondan sonra gelsin the avengers. iron man 2 filminin kapanış jeneriğindeki sahnede thor'un çekicini ilk defa gördüğümüz anı düşünüyorum da, zaman çabuk geçiyor lan. neyse, yolumuz var daha.

fazla uzattık, toparlamak gerekirse the avengers ve ilk iron man filminden sonra en başarılı marvel filmiydi thor the dark world. helalinden bir 7,5/10 puan benden.

not: haftaya yayınlanacak agents of s.h.i.e.l.d. dizisi 8.bölümünün bu filmin olaylarıyla bağlantılı olduğunu bir kez daha hatırlatmayı borç bilirim. iyi seyirler olsun şimdiden.

--- spoiler ---

thor will return in the avengers

(bruce parkus - 15 Kasım 2013 00:47)

koskoca odine saygısızlık eden filmdir. çizgi romanda betimlenen odin çok güçlü, iradeyi temsil ederken filmde oldukça pasif hatta basiretsizdir.
--- spoiler ---

kimse kusura bakmasın odinin bulunduğu asgarda kimse öyle köy kahvesine girer gibi giremez.
--- spoiler ---
baba tanrının bir sayıda, kadim güçlerle korakor savaşırken başka bir dünyada çelimsiz donald blake'e yardım etmişliği vardır. en çaresiz hallerde gür kaşlarının altında çakmak gözleri gökyüzünde belirir ve thoru kurtarıverir. odin, tanrıların tanrısıdır en kudretlidir. öyle iki soluk benizliye pabuç bırakmaz.

(olgerd vladislav - 4 Şubat 2014 15:33)

--- spoiler ---

ya allahaşkına koskoca elf olmuşsun, gemini park etmekten acizsin! geçtiği her yerde ortalığın amına koydu ayılar ya..

neyse..

thor sen nesin abicim ya..o nasıl bir vücuttur..bir şey söylemek istemiyorum ama ayıptır yani habire thor'un heykel gibi vücuduna oynuyorlar iki filmdir..yapmayın..

loki adamım ya! gerçekten ölse daha da bakmazdım bu filmin yüzüne..

herkesin de belirttiği gibi kaptan amerika sahnesi, metroyla düşmanı yok etmeye gitme, çekici portmantoya asma gibi sahnelerde yarıldık..her önüne gelenin loki'nin yolunu kesip "ona ihanet edersen!" tiradı da çok iyiydi..

yalnız elde ne kaynanalar var arkadaş, kadın gelini için öldü ya la :/
--- spoiler ---

(alwayssleepy - 4 Şubat 2014 23:37)

üç tane son kalmış götü boklu elfin ortamı dağıttı film, demek adamlar tam filo gelse asgard falan kalmayacak.

--- spoiler ---

ulan kesin yüzüncü baskıyı yapıyorum biliyorum ama, bir çırpıda oeh dedirten hususlar şunlardı.

heimdall, tamam karizmatiksin anladık, her boku görüyorum, benim gözümden ne uçan ne kaçan kurtulur die artistlik yapıyorsun, ne elfleri gördün, ne elf gemisini (eşşek kadar gemi artık), ne ajanı, ne kızı gördün, ne lokiyi, ne de lokinin gizli geçidini gördün. birader bari artistlik yapma, senin yerine oraya turnike koysam, geçenden de muhakkak paraları al diye adam diksem, eminim ki daha güvenilir olur.

odin, sen hele hiç ağzını açma. olum odin ya bu, odin, alayına giden odin. adam asgard'ı bile savunamıyor, elini kolunu sallayan içerde. asgardlıların kılıç kalkan kullanmaktaki israrına değinmiyorum bile. en sonda loki'yi de farketmemiş belli. asgard bildiğin fısmış.

elflerin imba hallerine diyecek laf yok, bence bir elf 10 bin asgardlıyı yok eder.

--- spoiler ---

(sir gerard uth mondar - 9 Şubat 2014 05:54)

bahsedildi mi bilmiyorum ama, onca teknolojik altyapının olduğu, lazerlerin, ışınlanmanın ve hatta kuantum mekaniğinin tabiri caiz ise ebesini yarattıkları bir dünyada, elektiriğin olmadığı film.

evet kardeşim, her şey var adamlar aşmış ama hala mumla aydınlanıyorlar. elektrik yok memlekette... her şeyi geç, insan bi led falan döşer sağa sola, aşmışsınız ya. bi feneriniz de mi yok, anlamadım ki...

(cut it short - 15 Şubat 2014 01:53)

bok gibi film. yazmayacaktım ama dayanamadım. ulan tamam süper kahraman filmi, çizgi roman uyarlaması felan da, bu kadar da salak yapılmaz ki bir film amk.

--- spoiler ---

adamın biriyle yemeğe çıkıyorsun, adamın sarmadığını anlayıp masadan kalkıp gidiyorsun, 3 şoparın keşfettiği(!) boyut kapılarından tesseract v2'nin olduğu yere(sözüm ona kimsenin bulamayacağı bir yer) geçip tüm dalgayı neticende buluşturuyorsun.

selvig yırtık dondan fırlar gibi 9 evren aynı hizaya gelecek diye bıdıbıdı etmeye başlıyor. amk ne ara 9 evren olduğunu öğrendin de hizasını hesapladın?

her yerden boyut kapıları fışkırıyor kimsenin sikinde değil. bu nasıl iş amk?

her zamanki gibi iki savaş uçağı.

hop ordan oraya iki çizgi merkez burası buraya gelecekler. kesin bilgi yayalım. sonsuz büyüklükteki 9 evrenin odak noktası greenwich'miş. oldu paşam.

nereden geldiği nasıl yapıldığı belli olmayan metal dedektörü vari sikko aletlerle kötü adam dövmece.

kısaca:
http://i.imgur.com/uf8hg1l.jpg
--- spoiler ---

(dedigimin tersi - 11 Mart 2014 12:16)