Terms of Endearment (~ Sevgi sözcükleri) ' Filminin Konusu : Shirley MacLaine ve Debra Winger bir anne-kız hikayesiyle unutulmaz bir filmde, hem kritiklerin hem de izleyicilerin beğenisini kazanıyorlar. Yönetmen James L. Brooks, 30 yıllık bu ilişkinin çeşitli dönemlerini büyük bir ustalıkla ekrana getiriyor. Jack Nicholson, MacLaine'in çılgın ve kadın düşkünü, eski bir astronot olan komşusunu canlandırıyor
Ödüller :
Dances with Wolves(1990)(8,0-216458)
Rain Man(1988)(8,0-464693)
Midnight Cowboy(1969)(7,9-90025)
The Last Emperor(1987)(7,8-83484)
Kramer vs. Kramer(1979)(7,8-116001)
The French Connection(1971)(7,8-97524)
Ordinary People(1981)(7,7-43709)
Driving Miss Daisy(1990)(7,4-88730)
The English Patient(1996)(7,4-165622)
Out of Africa(1985)(7,2-64267)
Chariots of Fire(1981)(7,2-49130)
Shakespeare in Love(1998)(7,1-198473)
Golden Globe-Best Motion Picture - Drama
Academy Awards - Oscar : "En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu"
Academy Awards - Oscar : "En İyi Kadın Oyuncu"
Academy Awards - Oscar : "En İyi Film"
Academy Awards - Oscar : "En İyi Uyarlama Senaryo"
Academy Awards - Oscar : "En İyi Yönetmen"
Golden Globes : "Golden Globe-Best Screenplay - Motion Picture"
13 sene sonra the evening star isimli devam filmi çekilen filmdir.(bkz: #10417810)
(seyh ul munafik - 29 Aralık 2006 11:38)
bi de bu filmin bir müziği vardır. unutulmaz sabah sabah hatırlanırsa üzer adamı.
(agrafi - 9 Şubat 2007 11:19)
anne ve kızı rollerinde shirley maclaine, debra winger'in başrollerini paylaştığı terms of endearment adlı filmin türkiye gösterimindeki adı.83'te toplam 11 oscar'a aday olmuş, bunlardan 5 tanesini, en iyi film, en iyi kadın oyuncu shirley maclaine, en iyi yönetmen james brooks, en iyi yardımcı erkek oyunucu jack nicholson ödüllerini kazanmıştır.larry mcmurtry'nin aynı adlı kitabından uyarlanmıştır.
(zoti - 28 Şubat 2002 03:20)
hungur hickirik aglatir. film yarisina kadar romantik komedi tadinda giderken, bes dakikalik bir surec sonunda bildiginiz, sumukleriniz aka aka hickirip "ay neler oluyor ayol?" derken buluyorsunuz kendinizi. simdi agir spoiler basliyor, katil usak. bu sakaydi. bir nevi tatli bir nukte. ama bundan sonrasinda filmin sonu dahil anlaticam ve irdeliyicem, uyariyorum.su gune kadar izledigim tum filmler arasinda, ask ve tutkuyu bu kadar guzel ve dogal aktaranini gormedim. ciddiyim. bir sahne var, debra hamile (ayrica hamileyi oynarken ve pofuduk coraplarla da mi seksapel olunur guzel kardesim) yeni tasindiklari evde kocasinin yanina yer yatagina yatiyor, birbirlerine sarilip salak salak geyik yaparken, birbirlerinin orgazm olus sesleri ve cumlelerini taklit etmeye basliyorlar, "esas sen kendine bak, ah evet.." tadinda, sonrasinda da o hamile halle sevismeye calisma sahneleri var ki omre bedel. en azindan benim izlediklerim arasinda daha sahici bir ask ve tutku sahnesine denk gelmis degilim henuz. ha herkesi acar bir ask tanimi degil, boynuzu da yiyor, kendisi de aldatiyor, ve hani debra winger gibi olmek istemiyorum sonunda o da apayri bir mesele ama iki insanin aldatma, aldatilma takmadan ve "her seye ragmen" birbirlerini sevis bicimleri hayran kalinasi guzellikte. ya da ben premenapozdayim, o da var, o da can. shirley maclain ve jack nicholson'in hikayesiyse apayri bir vaka analizi. guzel bir kurkcu dukkani hikayesi olmus. en carpici kismi tabii ki anne-kiz iliskisi. shirley gibi obsesif ve ufak capta histerik egilimler gosteren annenin daginik* kizi hikayesi. bu iliskiye dair en hosuma giden, yillarca telefonda devam eden muhabbetler sonunda shirley'nin "yeter artik seninle kavga etmeyelim" dediginde, debra'nin "biz hic kavga etmedik ki" demesidir saniyorum, ayni iliskinin (ki o kadar yakin bir iliski) o iliskiyi yasayan iki insan tarafindan o kadar apayri bicimde algilanmasi ne ilginctir. asktan olume, "akan" bir film, hic zorlama olmadan cok guzel.
(procastinator - 31 Ekim 2008 16:48)
ost'sinde "uhm ma byul ah gi byul (violin version)" isminde, insanoğlunu acı çekmeye zorlayan kendi başına bir başyapıt var. film, malum.
(wereyda - 25 Haziran 2010 01:22)
oldukça akıcı, yer yer bunaltıcı olasa da zevkle izlenecek bir film.film bir aile trajedisini ele almış gibi gözükse de aslında sevgi ve sadakat kavramlarının cesurca üstüne gitmesiyle dikkati çekiyor. içinize neşe katan sahnelerinin yanında özelikle sonlara doğru hüznüyle de sarsan bir film. sanu sizi şaşırtacaktır mutlaka, izleyin derim.
(afrozist - 26 Ağustos 2010 19:51)
(bkz: sevgi sözcükleri)*
(zoti - 30 Aralık 2002 17:00)
james l.brooks'un yönettiği ve debra winger'in mükemmel bir oyun sergilediği oskar ödüllü unutulmaz film. özellikle emma'nin (debra winger) ameliyati öncesi çocuklariyla vedalasma sahnesi çok çarpicidir.yillar geçti üzerinden ama (1983) unutamadim bu filmi...
(seroxatking - 30 Aralık 2002 17:09)
--- spoilerımsı ---dexter dizisinin 1. sezonunun 5. bölümünde rita ve dexter'ın beraber izledikleri film.--- spoilerımsı ---
(onderece - 2 Şubat 2011 00:29)
başrollerini debra winger , shirley maclaine , jack nicholson , jeff daniels ve danny devitonun oynadığı etkileyici film. yıllar önce tv'de izlediğimde ne yalan söyliyim ağlamıştım o debra wingerın çocuklarıyla vedalaştığı sahnede. hatta kızmıştım biraz izleyicinin duygularıyla bu kadar oynanmazki deyyu.. aşık olmuştum debra wingera o film sayesinde. oyunculuğundan olmalı. ismini her duyduğumda boğazım düğümlenir sanki gerçekten ölmüş gibi. velhasıl kelam bi yerden bulucam bu filmi.
(minchika - 2 Şubat 2003 02:44)
shirley maclaine ve debra winger ın muhteşem oyunculuklarından ötürü jack nicholson un bonus oyunculuk kıvamında kaldığı oscar ödüllü müthiş film. filmin içinde " sabırsız erkekler bazen lokumdan olurlar" gibi diyalogların mükemmelliği göze çarpar. aile kurumuna çok önemli görevler yükleyen filmde kadını edilgen bir yapıda gösterir. zira emma kadının ev içinde hapsolmuş sadece çocuk yetiştiren tarafıyla gösterilir. annesi aurora da kendini yıllarca bir ilişkiye kapatmış evinden ve bahçesinden çıkmayan çitlerle sınırları belirlenmiş bir yerde yaşayan ancak beyaz atlı birisi tarafından kurtarılmayı bekleyen bebeklikten beri kızını koruyan anne rolündedir. filmde özellikle anne ve kızı ilişkisini dikkatle incelemek gerekir. bununla birlikte kent/ kırsal kod ayrımı da göze çarpar. markette parası yetmeyen emma ya kötü davranan kasiyer kıza "new york lu olmalısınız" denmesi büyükşehirde yaşayanların meta odaklı ve insanların kötü duruma düşmesini anlamayan kişiler olarak gösterilir. bununla birlikte serbest cinsel yaşantıyı da onaylayan bir filmdir. emma nın kocasını aldattığı kişi tarafından baştan çıkarıcı olmanın övgüsü ile karşılaşır. burada zina vurgusuna rağmen yapılan eylemi olumlu gösterme hareketi vardır. en yakın arkadaşı tarafından new york a tatile götürülen emma burada büyükşehir yaşamını eleştir. her kadının çalışıyor olması ve yaşadıkları olaylar emma yı çok şaşırtır ilgi çeken iki nokta emma nın en yakın arkadaşının onu new yorklu arkadaşlarıyla tanıştırırken kullandığı cümledir "onlar senin gibi arkadaşlarım değil" diyerek büyükşehir yaşantısında ilişkilerin yapay sürecine bir göndermedir. film boyunca kırsal yerleşim yerlerinde dış mekan çekimlerde meydana gelen sessizlik new york ta yapılan dış mekanlar çekimlerde yerini adeta vuvuzela sesine bırakır. filmin sonlarına doğru insan ruhunu acıtan bir yapıya dönüşen filmde ilk olarak aurora nın ve sevgilisinin ayrılma sahnesinde esen rüzgar ruhunuzu yakar. buna ek olarak emma nın ölüm döşeğindeyken oğullarıyla vedalaşma sahnesinde göz yaşlarınız akmaya başlar. izleyiniz, izlettiriniz.
(mdmbvry - 27 Mayıs 2011 20:49)
aynı zamanda drawn together ikinci sezon sekizinci bölümünün adı.
(meth - 18 Şubat 2012 11:54)
sevgi temalı, dünyada çekilmiş en iyi birkaç filmden biridir. sevgiyle derdi olan herkese bazı öneriler yapar. sevmek, sevilmek ve sevgiyle ilgili kendini ifade edebilmek hakkında problemi olan herkese, bir şekilde yardımcı olabilecek bir hikaye anlatır. bunu böyle söylediğimde "bu ne cüret!" gibisinden çıkışanlar da oluyor. filmi izlemişler ise onlar için yapacak hiç bir şey yok. izlememişlerse, bir yargıda falan bulunmadan, izlemelerini tavsiye ediyorum. şimdi izninizle filmden bir alıntı yapmak istiyorum. ...--- spoiler ---filmin sonlarında jack nicholson, shirley maclaine'i görmek için şehirlerarası yol yapıp gelmiştir. dönerken shirley, jack'i havaalanında geçirirken vedalaşırlar ve jack havaalanı binasından içeri girer. shirley seslenir ve bir şey söylemek için dönmesini ister. buradaki diyalog şöyledir: shr: i was curious. do you have any reaction, at all, to my telling you i love you?jck: i was just inches from a clean getaway!shr: well, your're stuck, so face it.jck: well, i don't know what else to say except my stock answer.shr: which is?jck: i love you, too, kid. (öper ve arkasını dönüp gider...)shr: goodbye.--- spoiler ---
(trabuko - 4 Kasım 2012 22:34)
içinde şöyle güzel de bir sahne barındıran film ;spoiler--debra winger hasta yatağında, ölmek üzeredir. ona tavır yapan ve küs olan büyük oğlu , annesine ilgi göstermez.. annenin muhtemelen hayatında son görüşüdür oğlunu ve şöyle der arkasından;''biliyorum ki bu sahne birçok defa canlanacak gözünde, biliyorum ki ; 'keşke anneme onu sevdiğimi söyleyebileydim' diyeceksin, ama ben bunu biliyorum, beni sevdiğini biliyorum, bunu bilerek ölücem, o yüzden hayatın boyunca bu sahneye takılma, yoluna devam et... beni sevdiğini ve ölümüme üzüldüğünü biliyorum..''hüngür hüngür ağladığımdan mıdır nedir,bu lafın sonunda çocuğun gelip anneye sarılıp sarılmadığını hatırlamıyorum.. bilmeyeyim zaten, koskoca film benim için şu sahneden ibaret zaten.spoiler---
(ml in neverland - 17 Aralık 2012 16:03)
hayattan bir kesit--- spoiler ---güldürür de ağlatır da--- spoiler ---
(sam whiskey - 13 Mayıs 2013 20:31)
robin williams filmlerinde sarkastik tavirli guclu ama defektli karakterler vardir ya, bu holivud sinemasinda bilhassa dramada cok tutmus bi profildir..zitliklar bileskesi, ying yang, her insanin ozunde baska gosterdiginin bska olmasi vs vs. gibi aslinda cok klise filmler neden bizi on yillardir yerimize oturtuyo ve aglatiyo? neden ne olacagini bile bile izliyoruz bu filmleri? neden hayatimin yuzde 50si (bazen uykudan calip izliyorum) bu bilindik dramalari izleyerek geciyo?bu sorularin hepsinin cevabi aslinda terms of endearment gibi filmlerde gizli.. cunku bu filmler gercek! hepsi gercek..kim bu filmi izlerken annesiyle kendi diyaloglarini hatirlamadi hic allah askina? kim ailesiyle kavgali olunca ici ciz etmedi hakli olsa bile?insanlar yasamaya devam ettikce, varliklarini anlamlandirabilmek icin bu ve bunun gibi filmlere ihtiyac duyacaklar.. bundan 500 sene sonra belki ucan arabalara binecek insanlar, belki genetik mutasyonlari artacak ama eminim bu ve bunun gibi filmleri izleyecekler yine de..sonunda delice agladim.. ve bu film bana, cherin little mermaids filminin daha oturakli olani gibi geldi.. izleyin izletin..
(semrin - 29 Haziran 2013 02:15)
japon çizgi filmlerindeki gibi ağlamak durumunu bizzat deneyimleyebileceginiz filmdir.
(evegirmekistemiyorum - 14 Nisan 2014 15:51)
the x files'in 6. sezonunun 6. bolumudur. fakat yayinlanis sirasi olarak how the ghosts stole christmas'tan sonradir. olaylar, başında ve sirtinda anormal cikintilar olan bir bebek bekleyen cift ile baslar ve gelisir.
(ainothia - 3 Ekim 2005 03:07)
muhteşem oyunculuklarla bezenmiş, damardan dram yaşatan muhteşem bir flim.......
(tktk - 30 Nisan 2006 17:07)
bruce campbell in konuk oyuncu olarak rol aldığı x-files 6. sezon bölümü.
(dirk pitt - 3 Mayıs 2006 03:08)
Yorum Kaynak Link : terms of endearment