3. the purge filmi. elizabeth mitchell ve frank grillo, başroldeki isimler. 1 temmuz 2016'da amerika'da vizyona girecek. ilk 2 filmi yazan ve yöneten james demonaco, yine yazıp yönetmiş.

https://www.youtube.com/…mp9fbomjw&feature=youtu.be

(zeddicus zu l zorander - 10 Şubat 2016 18:44)

fragmanın tanımını çok yanlış anlamış olan film. fragmanda seyircinin beklediği, kendisini merak ettiren bir film tanıtımı iken adamlar 2 dakika 27 saniyeye filmi sığdırmışlar resmen. seyrettikten sonra tek eksiğiniz filmin sonunda ne olduğunu bilmemeniz oluyor.

(cam kavanoz - 11 Şubat 2016 03:27)

korku filminden kanlı bir aksiyona evrilen gittiği yol yol olmayan serinin yeni filmi. bu evrilme bana çokça itici geldi. seneye ne gelecek revenge of purge mi? meh. bu kadar aksiyonlu bir filmde korku etkisi olmaz. olamaz. ikinci filmde sertliğin etkisi de iyice düşmüştü. amaç bilet satmak tabi. bilet alacaksam alır gider yan salondaki bir aksiyon filmine girerim. böyle çakma korku aksiyon kırmalarıyla ne uğraşayım. yine deli gibi gişe yapacak o ayrı. pg 13 e de indirirler yaş sınırını utanmasalar da daha o kadar yemiyorsa demek ki.

(atakandinc - 12 Şubat 2016 13:11)

ilk film muazzam bir fikri olan ama iyi işlenememiş basit bir filmdi. 2. filmi ön yargılı izlememe rağmen beğenmiştim çünkü hareket vardı ve arınma gecesinin siyasi tarafının ortaya çıkması beni çok tatmin etmişti. gecenin alt metni vardı ve başarılıydı.

3. filmin fragmanı aşırı derecede sanatsal, artık çığrından çıkmış bir gece vaat ediyordu ama gelin görün ki aşırı derecede vasat, klişe, kötü bir film olmuş. serinin yönetmeni, tabiri caiz ise filmin amına koymuş. adama sorarlar: hiç mi aksiyon filmi izlemedin? gidip izlenir ama detaylara takılan biriyseniz çekilmez bir film.

eleştirisi içi: tık

(kopuksenaryoo - 1 Temmuz 2016 19:52)

serinin diğer filmlerine kıyasla kötü bir film. sürprizlere gebe, 'acaba şimdi ne olacak' diye merak ettiren bir yapısı yok. ne olacağını tahmin edebiliyorsunuz.

(koseli cember - 3 Temmuz 2016 19:04)

--- spoiler ---

başkanın kilisede yaptığı konuşma sırasında hayvan gibi obama'ya benzediğini bir ben mi fark ettim diye sorduran filmdir.
--- spoiler ---

(maskesiz bane - 7 Temmuz 2016 04:22)

--- spoiler ---

candygirl karakteri çok kötüydü. gördükçe kaşınmaya başladım. sürekli "fuck you fucking fuck" modundaydı. marcos'un ilkinde indirmesi lazımdı o tayfayı çünkü adam toplayıp gelecekleri belliydi.

leo, sayın amına koyduğum. purge gecesindesiniz, yanında senatör var, sokakta yürürken yerde bir adam ve yanında araba görüyorsun, adamı ölü sanıp devam ediyorsun. sen aptal mısın? adamı bait olarak bıraktıkları kabak gibi ortada. geçerken sık bir tane.

senatör rakibinin öldürülmemesini isteyerek aptallık etti. seçime gerek olmadan yönetime el koyacaktınız işte. az daha bok yoluna gidiyordu.

senatörü öldürmeye gelen ekibin başındaki adam neydi öyle ya. bütün ırkçı sembolleri tek vücutta toplamışlar. üniformasında svastika, güney bayrağı, white power yazısı vardı. kafasındaki dövmeler de cabası. tamam anladık adam ırkçı işte. purge çıkmaza giren amerikan toplumunun yeniden doğuşuna ön ayak etmiş bir fikir. zaman içinde evsizlerin, siyahilerin ve alt sınıfın yok edilmesi halini almış. direnişin duvarındaki "end class warfare" yazısından bile anlıyoruz bunu. ama her sahnede gözümüze sokmuşsunuz.

filmde say say bitmeyecek kadar fazla klişe var. sinir bozabilir. konu olarak ikincisinden farkı yok. dördüncü filmin -gelecekse eğer- nasıl geleceği belli. ilk iki filmi izlediyseniz izleyin. ama unutmayın ki 1>2>3.
--- spoiler ---

(the suicide clubber - 10 Temmuz 2016 00:00)

yine siren sesinde tüm tüylerimi diken diken etmiş film.

film hakkında eleştiri yapmadan önce yukarda ki arkadaşa istinaden the purge serisinde hangisi daha iyi sıralamasında durum bence aşağıdaki gibidir.

2>3>1

neden derseniz kısaca ilk film dışarıyı, dışarda olan biteni göstermediğinden benim gözümde iyi değildi o yüzden 2-3 kadar asla iyi denilemez.

--- spoiler ---

filmi bir the purge aşığı olarak bugün izleme şansı elde ettim.

ilk fragmanı çıktığında, izlerken başrolde revulotion daki kadını görünce baya kızmıştım ne işi var bu kadının burda diye.

kadında oyunculuk namına hiçbir şey yok mimik özürlü ve suratsız bir kadın bence.

bu filme hala yakıştıramadım da neyse artık.

filmden bahsedersem 2 deki heyecan serinin 3 filminede aynı şekilde yansımış.

ama bence purge night sırasında ortaya çıkan kötü adamlar 2 ci filmde daha iyidi.
kesinlikle maskeler olsun karakterler olsun 2 ci filmi arattı bence.

sizcede bunlar daha iyi değilmi?

buna nazaran?

ha zenci ergen bi orospu kız koymuşlar sinirlerimizi güzel oynattı aferim ona ezilerekde can verdi ah kıyamam ona.

nazi ekibi güzeldi. siyahilerle 2 ırkçı silahlı milisin karşı karşıya gelmesi güzel bir ayrıntıydı.

zaten bu seriyi bu kadar popüler yapan dizinin ana konusu ve en önemlisi ayrıntılar bence.

örneğin 2 ci filmde god maskeli adam, yüksek bir binanın tepesine çıkmış bira içip sniper ile insan avlıyan koca yürekli tırcı amcamızı hiç unutamam.

bu 3 filmde ise giyotin ile kafaları kesilen insanlar, cinayet turizmi haberi felan benim çok ilgimi çeken unutamayacağım saniyelik ayrıntılardı. bu ayrıntılar aslında bizi o purge evrenine sokmakta.

oyunculuklar olarak genel olarak iyidi ama zaten bu filmi konusu için izliyoruz oyuncular için değil. ha gene yeterliydi ama çok deşmiyorum bu konuyu. frank gril. felan güzel oynamış açıkcası kötü değildi.

film genel olarak güzeldi tempo hiç kesilmedi sıkmadan tüm heyecanla izletti.

umarım bu son film olmaz en sonunda nffa ciler yakıp yıkıyor dendi ve bu şekil bitirildi acaba buradan yeni bir senaryo üretilebilinirmi 3 filmin gişesine bağlı olabilir bu konu.

ha bence umarım nffa bu kadın başkana darbe felan yapar bu şekilde yeni bir film yapsalar bir kez daha bu evreni izlesek benim kabulum.

--- spoiler ---

son olarak purge and purify my friends.

(serkan7878 - 12 Temmuz 2016 03:30)

serinin bu filmini de beğendim ben, hiç sıkılmadan izledim ki bu önemli. insan denilen canlının ne kadar iğrenç mertebelere inebileceğinin gösterimi. dünya o kadar boktan bir yer oldu ki film boyunca nüfus artışı-kaynak yetersizliği-suç oranlarındaki yükselme ekseninde böyle bir şey olabilir yakın gelecekte diye düşündüm ve umarım biz görmeyiz dedim. bundan 70 yıl önce üstün alman ırkının bile hitler gibi bir sosyopatı seçimle iktidara getirdiğini de düşünürsek bunun purge and purify bitches mevzusundan çok da farkı olmadığını görüyoruz.
film güzel bir devam filmi özetle.

(doyoubelieveinlifeafterlove - 14 Temmuz 2016 01:50)

ilk iki filmde sıkıntıdan çatlamış bünyeme iyi gelmiş son film.

başkanlık için yarışan iki adayın hillary clinton ve donald trump kıyaslaması gibi olması dikkatimi çekti. birisi dostluk barış vs'den yana bir kadın, diğeri ise kana susamış sığır bir adam.

(j0k3r - 14 Temmuz 2016 16:44)

serinin üçüncüsü olarak vizyona girmiş filmdir.

bence akla en makul gelen purge filmidir. kısaca konuya değinmek gerekirse film, hükumetin "bahar temizliği" adı altında siyasal çıkarlar doğrultusunda on iki saat süresince tüm suçların yasal sayılmasına müsaade etmesi ve buna karşı duran senatör charlie' yi konu almakta.

--- spoiler ---

bana göre filmin en etkileyici sahnesi kilise sahnesiydi. ayin ortamı, başkanın konuşması, öldürülen adamın ardından kilisedekilerin adeta orgazmik bir zevk almaları, "purge and purify" nidaları, devlet ve dinin halk üzerindeki etkisi... her şey çok iyiydi. özellikle kurbanları ayine hazırlayan harmon james karakteri, psikopat gülümsemesi ve mimikleriyle çok başarılıydı. ama o sahnede çıkan çatışmadan öylece dikilip ağır hareket ederek sağ çıkması çok saçmaydı. resmen "bütün ana karakterler yaşıyor birini öldürmemiz lazım" deyip joe' yu öldürmüşler.
filmin en esaslı karakteri laney' di. betty gabriel doğru yolu bulmuş eski gangster laney' i gereken karizmayla oynamış, hakkını vermiş. şu, filmin başında hırsızlık yaparken yakalanan iki yellozu ezmesiyle içimin yağlarını eritti.

bir de donald trump mevzusu var. aslında ayrıntılarda benim gözüme batan pek çok şey var. üşenmeden film sonrası aklıma gelen tüm komplo teorileri yazayım.

mesela trump' ın meksikalılar hakkında görüşleri malum. meksika sınırına duvar örelim gelmesinler, buralarda yaşamasınlar vesaire... filmde de bir meksika göçmeni karakterimiz var, marcos. marcos erkek başkan adayı yerine, kadını destekliyor ve onun kazanacağına inanıyor. bir sahnede joe ve marcos çatıda nöbetteyken joe, ileride marcos' u ortağı yapmak istediğini filan söylüyor sonrasında ise "american dream is still alive" şeklinde bir cümle kullanıyor. bu arada filmde bolca " let's make america great again" sloganı var. trump' ın "the american dream is dead. but ı'm gonna make it bigger and better and stronger than ever before. we are going to make america great again." açıklamasını aklıma getirdi.
bunlar dışında bir de trump' ın ırkçılığı var. filmde siyah-beyaz ayrımı baskınlığı fark ediliyor. senatörü öldürmeye gelen ekibin "white power" ekibi olması da cabası.
aranırsa dahası da bulunur, bunlar aklımda kalanlar.

belki tesadüfler silsilesi, belki propaganda, belki de gişe için dikkat çekme çabasıdır. ama film güzel. ben sevdim.

--- spoiler ---

(hipotenusu bilinmeyen dik ucgen - 19 Temmuz 2016 23:07)

hakkında ilginç komplo teorileri üretilen film.

örnek bir makale:

(fij - 28 Ağustos 2016 05:09)

sanırım izlediğim en iyi purge filmiydi. birinci film konsept olarak değişikti zaten ve purge gibi bir konu için kapsama alanı yetersizdi. ikinci film ise aksiyon filmi tadındaydı ama yavan mı desem, gereksiz karanlık mı desem, bir şeyleri eksikti. üçüncü film ise ikinci filme benzer ancak bu sefer olayların doğru düzgün bir sebebi var. bir kaç mantıksızlık dışında film akmakta, akarken de sizi tuzağa çekmekte. filmdeki purge taraftarlarına söverken filmin sonlarına doğru onlardan biri olmamak elde değil "ilginç" karakterler sağ olsun.

(nedjohnlansen - 25 Eylül 2016 03:47)

kesinlikle kötü değil ama yine; "lan çok daha iyi olurdu be" hissini de yaşatmadan bırakmayan the purge serisinin 3.filmi.

şöyle ki; sokaktaki sahneleri aktarırken izleyiciye, ne kadar yaratıcı olurlarsa, ne kadar özgün ve ürpertici sahneleri insanların gözüne sokarlarsa bu film o kadar iyi olur. tabii ki bu gerilim/korku filmi değil; ama insanın içindeki o vahşilik ve delilik kavramını ne kadar uçlarda gösterirlerse o kadar etkili oluyorlar.

bu filmde de çok iyi noktalar vardı. ancak belli bir noktadan sonra yine sokağı bırakıp kendi senaryosuna odaklandı. dışarıyı biraz daha zorlayabilirlerse, gerçekten çok başarılı bir film çıkacak ortaya. belki 4.filmde olur, bekleyeceğiz artık.

ayrıca şahsi fikrim; elizabeth mitchell filme gayet yakışmıştı. ama bu filmin ek starı tartışmasız joe karakteri ile mykelti williamson. denzel washington performansı izledik resmen.

--- spoiler ---

- cinayet turizmi teması. kimin aklına geldiyse helal olsun.
- led lambalarla kaplı arabanın bomboş sokakta ilerleyişi. çok iyiydi.
- giyotin sahnesi herhalde bu filmin pik noktası. hem fikir hem sahne olarak.
- filmin en iyi tipleri de bunlardı bana kalırsa. we love america.
- kilisedeki arınma gecesi metni başarılıydı. tam bir başbakanımla akşam akşam çıldırmacalar.
- kişisel favorim. işte anlatmaya çalıştığım ürperticilik bu.

--- spoiler ---

(bir fidandim derildim - 26 Eylül 2016 01:07)

siyasi ve sosyolojik boyutunun güçlenmesiyle serinin en iyi filmi olmuştur. b movie olsa da b movielerin en üst %5'lik diliminde kesinlikle. ancak tadına bıraksınlar, devam ettirmesinler.

bu serinin aslında film değil oyun yapılması gerekiyor. işte o zaman tadından yenmez. bir de türkiye versiyonu olsa ve düzgün yapılsa çok güzel olabilir ama tabi türkiye buna henüz hazır değil.

--- spoiler ---

filmdeki murder tourism kısmı çok başarılıydı bir de. gelip de bizim a-takımının üstüne çullanan ekibin ful rus olması da çok isabetli. sovyetler birliğini görmemiş, yeni nesil oligark çocuğu rus gençliğinin amerikan hayranlığı ve trumptan daha amerikancı olmalarının altı çok güzel çizilmiş.

kilise sahnesinde çok güzel iç yağları erimesi yaşadık sanırım hepimiz.

roan'un rakibinin öldürülmesine karşı çıkacağı ve "onların seviyesine inmeyelim, onları öldürürsek onlardan farkımız olmaz, bu adamı seçimde yenerim kesin ama şehit olursa kesin kazanır" edebiyatı yapması elbette hiç şaşırtmadı. 2 dakika liberal doucheluk yapmasalar ölürler. sonra da seçimi landslidela kazandı tabi. gerçek hayatta olsa başka bir şeyi kazanırdı da neyse terbiyemi bozmayacağım.
--- spoiler ---

(tortfeasor - 2 Ekim 2016 17:34)

en az bir devamlılık hatası içeren film.

--- spoiler ---

1:29:37 de ykb lideri caleb, senator charlie'yi öldürmek üzere yanına gelirken görünen karede charles'ın ağzındaki uzun süreden beri bekleyen beyaz bant yok oluveriyor. 2 sn sonra bu bant tekrar geri geliyor.

--- spoiler ---

izlerken bizim hatun farketti... iyi yakalamış...

(akg - 9 Ekim 2016 02:18)

2. filmden geride, yine de izlenesi. palyaço ve maske fobisi olanlar için güzel sahneler var. ^*

(bela tarr - 9 Ekim 2016 22:02)

post apokaliptik film manyağı olduğum için 10 tane de devamı çekilse hepsini izlerim o ayrı ama her bölümde düşen kalite yüzünden de mutsuzum. bu film bu açıdan serinin en kötüsü...

seri, gördüğüm, izlediğim, okuduğum en iyi 10 fikirden birine sahip ama uygulanma biçimi yerlerde sürünüyor. yine de her aklıma geldiğinde istanbul'a uyarlıyorum filmi... bağcılar'ın desperado gençleri nişantaşı'nda zengin avına çıkıyor. bağdat caddesi'nin zenginleri sultanbeyli gettolarında garibanları beşer onar paket edip büyükada'nın arka taraflarında çeşitli fantezilerle kesip biçip denize atıyor vs... tabii bu film bazında böyle sınıfsal. gerçekten de türkiye'de böyle bir arınma günü olsa, alevi-sünni, kürt-türk, laik-islamcı ve eski eşin kendisiyle eski eşin yeni kocası şeklinde işlenir cinayetler... türkiye'nin demografisi değişir resmen bu nefret toplumunda.

(filibeli felipe - 7 Kasım 2016 18:05)

--- spoiler ---

lan kadın texas'ı almış mk, mümkün mü bu? wyoming ve nebraska da var üstelik.

https://i.hizliresim.com/jberyr.png

--- spoiler ---

(habemus kakam - 12 Kasım 2016 20:56)