amerikanca ismine özlem duyar. isminin temsil ettiği kavramın tüm problemlerini çözeceğini düşünür ama yanılır.
(bkz: i may be a paranoid but not an android) en azından....

(vacation - 16 Şubat 2007 21:54)

nickinin ifade ettiği kavrama^* özlem duyan sözlük yazarı. kimsenin anlamadığı iki kişilik gudik bi dilin öbür kullanıcısı, bir araya gelince yeme içme konusunda durdurulamayan hatta dur durak bilmeyen oluşumun vazgeçilmez parçası. sevdiğini ve değer verdiğini alkole bulanmadan pek de belli edemeyen tekila şişesi. aslında o bi şarkı söyleyen çalı....

(kosimina - 14 Haziran 2002 15:57)

(bkz: permanent vacation)

(spacetimereality - 14 Haziran 2002 16:00)

(bkz: the sims vacation)

(rom - 11 Eylül 2002 05:32)

amerikan ingilizcesinde kisinin kendisine ait, dinlenmek icin ayirdigi zaman anlamina gelir. holiday derseniz bayram tatili..vs. gibi genel bir tatil durumu anlasilir.

(guru - 28 Haziran 2009 14:32)

(bkz: vacay)

(marti uctu - 21 Ağustos 2009 21:57)

tarih itibariyle 15 yaşından gün almaya başlayan suser. büyüyorsun şekerim, bana da hepibörtdey vakeyşan demek düşüyor ve de diyorum; iyki doğdun vacation

(kosimina - 27 Mart 2003 09:30)

yine, yeni, yeniden öğrenci olmanın dayanılmaz hafifliğini ve haklı gururunu taşıyacak kişi ^*

(vacation - 20 Ağustos 2003 21:50)

birinci, on birinci hatta onbininci entrin ben olayım dediğim, içime girmesine izin verdiğim bir arkadaşım. öyle her arkadaşımı içime almam ben zira.
öğrenci olacakmış, olsun. biricik partneri olmadan tadına varamayacağını da garanti ederim.

bu da benim lezbiyen tandanslı ilk entryim oldu, hayırlı olsun..

(kosimina - 20 Ağustos 2003 22:04)

(bkz: national lampoon's vacation)

(sierra leone - 22 Mart 2013 02:59)

ing. tatil.

(amelie - 17 Eylül 2003 08:54)

en mutlu ve en bombok anların tanığı, en sıkıcı ve en eğlenceli anıların dinleyicisi. nostaljik olsun diye çekilen siyah beyaz fotoğrafların gerçekten öyle oldukları şu tarihte boğazda düğümlenen bişeylerin öbür yarısı. tarihim benim.

"iyi ki vardın, iyi ki varsın" dedim ona hem sarhoşken hem ayıkken, na bu da kayıtlara geçsin diye...

(kosimina - 18 Ekim 2003 16:37)

çin yemeği canavarlarının en talı ekşi soslusu, yerim

(kosimina - 30 Aralık 2003 11:59)

finalleri bitende türkiye'nin tüm popstarlarını ayağının altına serecem bunun, yeminim var

(kosimina - 13 Ocak 2004 22:05)

vişne şarabı lezzetinde enfes bişey, hastayım buna

(kosimina - 27 Ocak 2004 14:36)

o teleffuz edilemeyecek yaşlara merdivenler dayayıp, daha ilk basamakta az önce içmiş olduğumuz bir şişe tekilanın etkisiyle paldur küldür yuvarlanıveririz. tanıdık öyküleri tekrar tekrar anlatır, bildik şarkıları hiç sıkılmadan bir daha bir daha söyleriz. o taa seneler önce çekilmiş fotoğraftaki güzelliğin oralarda bir yerde kaldığını bilsek de, her sene aynı pozu vermekten asla bıkmayız biz

dedirten doritos paketi, olmeca şişesi, bağbozumu, bürümcük etek.

(kosimina - 29 Mart 2004 10:32)

güller açan fidanın öteki dalı, en arabesk hallerin soulsisterı, en yaman çelişki

(kosimina - 23 Nisan 2004 15:23)

sabanci universitesi'nde embiey yapip cesitli konularda anketler hazirlamaktadir. sanki bundan sıkılmaktadir.

(saye - 21 Mayıs 2004 10:35)

(bkz: vocation)

(cooperr - 12 Kasım 2004 20:05)

amerikanca bir kelimedir. ingilizler bikmadan usanmadan dalga gecer bu kelimeyle. (izleyiniz: closer'in basinda bir sekansta ingiliz dan ile amerikali alice arasinda gecen vacation diyalogu. aslinda birkac cumleden ibarettir bu diyalogun konuyla ile ilgili kismi. ama maksat closer reklami yapmak.)

(shisha - 10 Mart 2006 04:49)