The Burning Plain (~ Ask atesi) ' Filminin Konusu : Sylvia (Charlize Theron), hayatındaki her şeyi değiştiren kırılma noktasının peşinde, geçmişine doğru yoğun ve duygusal bir yolculuğa çıkan gizemli bir kadındır. Bir restoranda işletmeci olan Sylvia, içindeki ateşi, işindeki soğukkanlılığıyla maskelemektedir. Maria ise Meksika’da babası ve en yakın arkadaşıyla mutlu mesut bir hayat sürmektedir. Ancak trajik bir kaza her şeyi değiştirir. Mariana ve Santiago, New Mexico sınırındaki ebeveynlerinin ani ölümünden sonra beklenmedik bir şekilde aşık olurlar. Terk edilmiş bir karavanda, Gina (Kim Basinger) ve Nick (Joaquim de Almeida) arasında yaşanan yasak aşkın fırtınası, Sylvia ve diğer karakterlerin hayatlarını bambaşka bir şekle sokar.
Ödüller :
Winter's Bone(2010)(7,2-125767)
The Beaver(2011)(6,7-44673)
The Poker House(2014)(6,4-4672)
Sleepwalking(2008)(6,1-5463)
Garden Party(2008)(5,6-3208)
The Devil You Know(2013)(3,6-1446)
Venedik Film Festivali : "Marcello Mastroianni Award"
21 grams, powder keg, amores perros, babel ve the three burials of melquiades estrada gibi senaryolara imza atmış senarist guillermo arriaganın alejandro gonzalez innaritu ile yaşadığı tartışmanın ardından 'ver topumu ben kendim oynıcam' diyerek yazdığı ve yönetmekte olduğu, tahminen 2009 yılında vizyona girecek film. charlize theron ve kim basinger oyuncular arasında görünüyor. merakla bekliyoruz.
(dave87 - 20 Ocak 2008 18:37)
http://www.imdb.com/title/tt1068641/
(simpson - 5 Mayıs 2008 10:35)
az evvel 8. istanbul uluslararasi bagimsiz filmler festivalinde (!f) gosterilecegini okudugum guillermo arriaga filmi. siradan hayatlari siradisi hikayelerle birbirine baglayan senaryolarin sahibi arriaga bu sefer hem caliyor* hem soyluyor*.dip not: toronto ve venedik'te cok iyi elestiriler almis. venedik'te altin aslan adayligi var ama teselli ikramiyesiyle idare etmek zorunda kalmis.
(yilankavi - 13 Şubat 2009 08:33)
kesisen hayatlara, hikayelere doymayan bir adam bu guillermo arriaga. bu filmde de yine bunu yapmış. uçsuz bucaksız bir tarlanın ortasında terkedilmis bir karavandan kaç hikaye çıkabilir? sonsuz... bu adamın başarısı da hikaye yaratma becerisinden geliyor zaten. çok güçlü bağlar kuruyor yarattığı dünyalar arasında. ama yine de bir amam var... iyi yapmış, güzel bağlamış amma bir amores perros bir babel değil zannımca. alejandro ile ikisini karşıma alıp hadi öpüşün barışın demek istiyorum zira ikiliyken daha güzel işler çıkıyordu sanki. yine de acımasız olmayalım izleyelim görelim. ne de olsa abimizin ilk yönetmenlik deneyimi.
(aburcubur - 13 Şubat 2009 10:57)
hiç alakası yok aslında ama;(bkz: high plains drifter)
(ozan sezgin - 13 Şubat 2009 11:14)
bir ilk yönetmenlik denemesine göre oldukça başarılı film. yalnız ilginç olan, senaryo yazarlığından gelen guillermo arriaga nın bu filmde senaryodan ziyade, yönetmenlikte daha başarılı olmuş gibi gözükmesi. sarmalının büklümleri biraz daha geniş bir kurgu, dolanmak ya da çözülmekten ziyade sadece varolan geçişli hikayeler... her şekilde izlenesi.
(bilemedim ki - 13 Şubat 2009 12:49)
if istanbul 'da dün galası yapılan film. kurgu guzel olmus da filmde herhangi bir heyecan, merak unsuru yok. akıcılık yok. eglenceli de degil. duygusal bir film de değil. herhangi bir çözümleme de göremedimböyle sadece izliyorsun stabil duygularla, sonra bitiyor. sadece kurguyu tek düzeden uzak yapmışlar o kadar. kurguya alışıp çözünce bi numarası kalmıyor.sıkıcı.
(very irish person - 13 Şubat 2009 13:48)
kim ne derse desin ilk yönetmenlik deneyimi açısından güzel bir film olmuş, ama kalkip da duygusal değil, merak unsuru yok demek ayip olmaz mi ? tamam bir paris texas bir masumiyet kadar güçlü değil, ama kalkip da yerde yere vuracaksak film kalmaz elimizde, hadi bunu da geçtim sinemada çıt çıkmadı film boyunca o kadar insan sıkıldığı için mi ses çıkarmadı yoksa uyuyor muydu o kadar insan? yada millet homurdandı mı çıkarken ? o da yok eee o zaman ? hadi diğer filmlerine göre zayıf bulursun anlarım ama sıkıcı diye bitirmek bana samimi gelmiyor...
(non person - 13 Şubat 2009 15:19)
yönetmenin ilk deneyimidir, ne yapsa yeridir bakış açısıyla beklentiyi minimuma indirgeyerek seyretmek isterseniz, takdir edebileceğiniz bir film. ya de etmeyeceğiniz, bilemem.lakin ben öyle izlemedim, filme konsantre oldum, filmi izledim. bende herhangi bir etki bırakmadı, birşey de katmadı, birşey de eksiltmedi, ne esnasında ne de sonrasında. yarısında çıktığım film tribine girecek değilim, ama izlemesem de olurmuş.
(very irish person - 13 Şubat 2009 16:23)
merak unsuru yaratamasa da izlenebilir bir filmdi festival için. olaylar sanki biraz erken bağlanıyorlardı birbirine...temposu ağır olmakla birlikte hikayeleri toparlayışı hoştu denebilir.
(pati - 13 Şubat 2009 18:36)
charlize theron başta olmak üzere la confidential'dan beri izlememiş olduğumu farkettiğim kim bassinger'dan çok yetenekli çocuk oyuncu tessa ia'ya kadar çok başarılı oyunculuklarla ve the mars volta gitaristi omar rodriguez-lopez'in müzikleriyle bezenmiş yeni bir etkileyici, hatta vurucu guillermo arriaga - "kesişen hayatlar" klasiği. bittiğinde kendinizi bir süre kapanış müziği eşliğinde yazıların geçişini izliyor bulacak kadar şaşırtıcı.
(ceseth - 15 Şubat 2009 11:39)
111 dakika boyunca gözünüzü ayırmadan izleyebilirsiniz filmi. guillermo arriaga izleyiciyi kesinlikle boş bırakmamış. "kesişen hayatlar" kurgusu 21 gram'daki kadar sert ve etkileyici olmasa da keyifli. charlize theron çıplak, abartısız ve doğal.
(you won t see me - 15 Şubat 2009 16:05)
baya sağlam başlayan, sonlara doğru düşerek hafif hayal kırıklığına uğratan ama if istanbul'da şu ana kadar izlenen filmlerin içinde en izlenilesi film olmuştur.
(minik sincap - 16 Şubat 2009 03:43)
charlize theron'un muthis guzelligini bir kac curetkar sahne ile perdeye yansittigi filmdir. onun disinda pek de birsey kalmamis aklimda demekki. --- spoiler ---piper oldugunu tahmin ettigim ucagin dusus sahnesi biraz sacma olmus gibi geldi. neticede tek motorlu pervaneli bir ucagin oldukca guzel bir suzulus orani vardir. yani motoru dursa dahi bir jet ucagi gibi cakilmadan bir mecburi inis paterni gerceklestirilir. burdaki ucak ise sanki pilotu bayilmis da ucak gidip cakilmis gibi dustu.--- spoiler ---
(smerdyakov - 18 Şubat 2009 17:27)
kesişen hayatlar, kaçılan gerçekler, yüzleşilen geçmişler... sağlam bir senaryo dahi olsa, tam oturmamış bir kurgu. oyunculuklar sıra dışı değil, hatta çok iyi de değil. hani izledikten sonra bir şeylerin eksik gedik olduğunu hissettiren filmlerden, ama umutlandıran bir ilk film.if istanbul ek seanslarda emek sinemasında izleyen sinefiller salonda donsa da, kimsenin film bitmeden salondan ayrılmaması filmin beğenildiğinin göstergesi. ismiyle ironik bir şekilde, buz gibi bir atmosferde, kapşon & mont ile daha da bir içselleşen filmdir ayrıca, bi ara yanımda oturan tanımadığım adamın eldivenli ellerine yapışacaktım, o ayrı.
(euphrates - 27 Şubat 2009 10:15)
hikayenin büyük bir kısmını filmin başında anlamak için süper zeki olmaya gerek yok. o nedenle türün örnekleri gibi sonunda çiçek açtıran, herşeyi aydınlatan bir sürpriz yok. filmin geçtiği zamanları çoğaltarak kesişim noktalarını yakalama derdiyle bir senaryo güçlendirmesi yapılmaya çalışılmış ancak kanımca çok da başarılı olunamamış. günümüz tek zamanda anlatılırken geçmişi; geçmiş öncesi, geçmiş ve geçmiş sonrası olarak ve birbirine geçirilmiş şekilde vermek her babayiğidin harcı değil; arriaga da kanımca becerememiş bunu
(veryansin - 27 Şubat 2009 13:32)
executive producerlar içinde charlize theron'un adının en başta yazması da ayrıca takdir edilesidir. kendisi belli ki filmin hem yapımına hem de çıplak sahneleri ile pazarlamasına katkıda bulunmuştur.
(catherine dervis - 2 Mart 2009 19:05)
executive producer yazılan oyuncuların genelde yapıma faydaları, rayiçleri itibarıyla almaları gereken ücretin ufak bir kısmını alıp, geri kalan bakiye karşılığında gişeye ortak olmaları şeklinde olmaktadır. charlize theron da bu filme büyük ihtimalle böyle executive producer olmuştur.
(ozan sezgin - 5 Mart 2009 00:40)
diğer kesişen hayatlar filmlerinin aksine kendini 20. dakikadan sonra ele veren film. ilginç olan sadece karavanı yakandır.
(sphendon - 26 Nisan 2009 19:02)
kiz karavani yakarken icinden hadi anne cik artik diye mirildanmasi ilginctir. zira kiz karavana en son baktiginda annesi ciplak bir sekilde sevismekteydi. sonra karavani atese verdi. birazdan karavanin havaya ucacagini biliyordu.
(frapelaki - 15 Mayıs 2009 00:26)
Yorum Kaynak Link : the burning plain