Oyuncular
  • "(bkz: alla vill till himmelen men ingen vill do)(bkz: the botten is nådd)"
  • "okuru depresyona surukleyen bir paul auster kitabi."
  • "ing.going to timbuktu;olmayacak işler peşinden koşmak,kaf dağının ardına gitmek."
  • "köpekleri sevmemi sağlayan mükemmel paul auster kitabı."
  • "la bu film ceylana ne etti."
  • "içinde nefis bir futbol sahnesini barındıran film."
  • "dünyanın yeni yedi harikası için aday gösterilen 21 yapıttan bir tanesidir."




Facebook Yorumları
  • comment image

    --- spoiler ---
    "öyle bir zaman olur ki saygıyla eğilmek zorunda kalırsın. biri kalkar, o güne kadar hiç kimsenin aklına gelmemiş olan bir fikir ileri sürer, öylesine basit ve kusursuz bir fikirdir ki bu, insanlar bu fikir olmadan nasıl yapabilmişler acaba diye şaşarsın. örneğin, tekerlekli bavullar. nasıl oldu da bunca uzun sürdü onu keşfetmek? tam otuz bin yıldır yüklerimizi yanımızda taşıyoruz, bir yerden ötekine giderken ter içinde kalıyor, kendimizi zorluyoruz, sonunda elimize geçen ne? tutulan kaslar, ağrıyan sırtlar, yorgunluk. demek istiyorum ki, tekerlek diye bir şey vardı elimizde, öyle değil mi? işte canımı sıkan bu. bu küçük aletin gün ışığına çıkması için yirminci yüzyılın sonunu mu beklememiz gerekirdi? en azından birinin, kaykaylarla bunun arasında bir bağlantı kurmasını bekler insan, öyle değil mi, yani iki kere iki gibi bir şey. ama hayır. elli yıl geçiyor, yetmiş beş yıl geçiyor, insan ne zaman poughkeepsie’de oturan rita teyzelerini ziyarete gitseler havaalanlarında ve tren istasyonlarında bavullarını sürükleyip duruyorlar. dinle beni dostum, her şey göründüğü kadar basit değil. insan ruhu yavandır, ve çoğu kez, toprak altındaki en basit bir solucan bile kendine bakmayı bizden daha iyi bilir.

    her türlü şey olmuş olabilirim, ama asla öyle bir solucan olmadım."
    ---
    spoiler ---
    diyen rahatsız bir kahramana sahip roman.


    (mirimax - 25 Eylül 2006 20:32)

  • comment image

    mali'nin en buyuk sehri. buyuk sahranin hemen altinda. ayrica amerikalilarin 'dunyanin obur ucu' deme sekilleri. bizim patagonya'yi kullanisimizi hatirlatiyor biraz.. bunun nedeni de, buraya batililarin ilk kez 1820'lerde ulasabilmesi. yuzyillar boyunca mali'deki afrika medeniyetinin baskenti olmasi ve cok zengin oldugu soylentileri yol acmistir bu meraka..


    (willy van der kerkhoff - 19 Nisan 2002 04:48)

  • comment image

    ingiliz ve turevi memleketlileri asagidaki gibi degisik varyasyonlarini yaptiklari geyik sakaya maruz kalan sehir

    catholic priest and an australian shepherd entered for a quiz against each other. at the end of all the questions it was a tie. the quiz master then had to extend to the sudden death phase and told both to present a verse in under three minutes that rhymes with timbuktu . they both came back in three minutes and presented the verse to the quizmaster. the quizmaster first read the priest's verse ; i was a father all my life, i had no children, had no wife, i read the bible through and through on my way to timbuktu.
    the audience responded with a thundering applause and thought he was the winner until they heard the aussie shepherd's verse ;
    when tim and i to brisbane went ,
    we met three ladies cheap to rent ,
    they were three and we were two,
    so i booked one and tim booked two.


    (esac - 2 Haziran 2002 02:57)

  • comment image

    larry diamond'un tanımıyla şöyle bir yer:
    "timbuktu. son temiz yer. yalıtılmışlık, saflığın anası burda. tüm insanlar timbuktu'yu kıskanır, çünkü timbuktu insanlardan uzaklaşmıştır insanların aklını başından alan işte bu bozulmamışlık, ellerinden kaçırdıkları bu kutsal uçtur. timbuktu, cehennem gibi, cennet gibi, insanların kafasında, varlığından sık sık kuşku duyulan fakat asla vazgeçilmeyen bir yer. timbuktu. düş gücünün sefere çıktığında kullanabileceği takımyıldız, haritacının güvertesine dadanan muzip hayalet."


    (lulla - 28 Aralık 2008 21:07)

  • comment image

    unesco'nun dünya mirası listesine aldığı, geçmişte sahra çölünden geçen ticaret kervanlarının durağı olması sebebiyle oldukça zenginleşmiş mali'de bulunan bir kenttir.5.yüzyılda tuareg'ler tarafından kurulmuştur.15. ve 16.yüzyıllarda islamiyetin afrika'da yayılmasında önemli rol oynayan sankore üniversitesi bu şehirdedir.


    (dagech - 26 Nisan 2011 03:04)

  • comment image

    muhteşem bir roman. benim gibi köpeklerden hiç hoşlanmayan birisini bile yeniden düşündürtecek kudrete sahip.

    duygusallığının, dokunaklılığının yanında; hafiften, uzaktan uzaktan yaptığı amerikan rüyasına karşı eleştiri, bunu özgürlükle sınaması.. her şeyi çok iyi. aferin be paul.


    (sutsuz kahve - 21 Ekim 2011 15:33)

  • comment image

    sevgili abderrahmane sissako abide fotoğrafçılık var mı yok mu bilmiyorum ama filmin sinematografisini çok beğendim. öte yandan ortadoğu böyledir işte; o çöl ceylanlarının peşine düşüp yorarlar silah sıkarlar ama koşmalarını bir süre müsaade ederler. sonra biraz daha müsaade sonra, çat diye aniden öldürüverirler. ceylanlar ceylanlarımız. filmin müzikleri de efsane bu arada. o müzikleri yapan kişi için (bkz: amine bouhafa)


    (cehennet - 13 Ekim 2014 14:26)

  • comment image

    vasat bir film ne yazık ki. temel olarak radikal dinciliğin ne kadar kötü bir şey olduğuna odaklanan film, bu yönüyle malumun ilamından öteye gitmiyor. anlatılan farklı farklı hikayeler bütünsel bir mesaj vermek üzere kesişmektense, "radikal islamcı zulmünden portreler" belgeseli izlenimi bırakıyor geride.

    futbol ve şarkı söyleyen kadın* sahneleriyle ve "horozlu kadın" figürüyle bir tür pasif direnişin halkın gündelik pratiklerinde her zaman yer alacağına yer vermesi olumlu olsa da, bahsedilen "gündelik direniş"in örgütlü/bilinçli direnişe dönüşme imkanına hiç değinilmemesi; filmin omurgasını oluşturan aile hikayesi üzerinden (bilhassa da son sahneyle) filmin dönüp dolaşıp "afrikalı çocuklar kendilerine uzanacak yardım ellerini bekliyor"a varması hayal kırıklığı yaratıyor. o "yardım ellerinin" daha çok radikal islam bahanesiyle işgal olarak tecelli ettiği artık tecrübeyle sabitken yönetmenin bir de abd işgali altında timbuktu filmi çekmenin hesabını yapmadığını umuyorum.


    (sakarkral - 12 Ocak 2015 15:17)

  • comment image

    her ne kadar evde köpek besleme hayallerim sürekli ötelense de oldum olası köpeklerle aram iyidir sokak köpeklerinin başını okşayıp geçer, elimdeki çantamdaki yiyeceklerle filan da beslemeye çalışır beni ayıplayanlara da bi güzel çemkiririm. önce white god filmi sonra da bu kitap sonrası köpeklerle ilişkim biraz boyut değiştirdi. sokakta gördüğüm köpeklerle göz kontağı kurmaya çalışıyorum artık akıllarından geçenleri anlayabilmek umuduyla. ha sorarsanız ki anladın mı bişi diye, yok anlamadım. ama bence onlar benim onlardan bişi anlamaya çalıştığımı anladılar. öyle.


    (lisbeth - 5 Şubat 2015 18:10)

  • comment image

    afrika'da antik bir kent. tuz ticaretinin gözde olduğu dönemlerde çok önemli bir yerleşim birimiymiş. sonra adı yadigar kalmış, neresi olduğu unutulmuş, hayali masal diyarlarını anlatmakta kullanılmış. bir gün kaşifler afrika'da terkedilmiş muazzam bir şehir bulmuşlar. tuz kristallerinden yapılmış saraylar çıkmış kumların altından. işte burasıymış timbuktu.


    (slothics - 16 Mart 2005 18:27)

Yorum Kaynak Link : timbuktu