matthew mcconaughey,jennifer garner ve en onemlisi yıldızı yeni yeni parlamaya baslamıs aynı zamanda basrol olan emma stone gibi bir kadroya sahip film.2009 yılının mayıs ayında cıkması bekleniyor..

http://www.imdb.com/title/tt0821640/

(lenyo - 7 Aralık 2008 03:56)

eglenceli bir film. cok gulduk, eglendik. ama sonradan lanet ettik. kadinlarin ariza adamlari adam etme icgudusunu besledigi icin. zaten biz aslinda oyle degiliz ama bizi hep bu filmler boyle yapiyor.

(chomsky - 8 Mayıs 2009 01:39)

filmin en güzel yanı kart zampara hayalet rolündeki michael douglas abimizdi... ceket ve gömleğini tamamlayan fuları, geriye taranmış saçları ve elinden düşürmediği viskisiyle çok matrak bir karakter olmuş... jennifer garner da rolüne gitmiş... başroldeki matthew arkadaşımız da hiç sevmediğimiz kıl bir tip olduğu için rolüne güzel gitmiş o anlamda...

bütün genç arkadaşlarımızın hayatta belli hatalar yapmadan önce izlemesi gereken bir film...

(bkz: evlilik)

(toshiba - 10 Mayıs 2009 18:16)

michael douglas dort dortluk milf hunter karakteriyle filmin tek tadi tuzu. filmle ilgili geriye kalan hersey berbat ve bayat. isin ilginci daha iki gun once bir hatundan 'aslinda yanlizsiniz siz. yanliz da oleceksiniz' diye sozler isitince bu filme daha bi anlam yuklemem gerekirdi, di mi? yok ole bisi ama. bu filmin de pek bi anlami yok cunku..
eglenceli falan da degil.

filmin aklima getirdigi bir iki sey;
evlilikten uzak duran tipler sadece erkekler midir? yada evlilik heveslisi kadinlarin hepsi mi hayatinin askini buldugu icin evlenir? bence onemli bir kismi security ve yanlizlik kaygisiyla kabul edilebilir her kombinasyonu kabul edilebilir adaylar arasinda cidden degerlendiriyor...

(cryosync - 26 Temmuz 2009 00:04)

aslında başı sonu belli olan dandik bi romantik komedi filmi gibi gözükmektedir ancak michael douglas uncle wayne rolüyle çok iyi iş çıkarmıştır. ve matthew mcconaugheyin^* de connor mead rolüyle sağdıç olarak evlilik ve aşk üzerine yaptığı konuşmada şu replik akıllarda kalmıştır:

--- spoiler ---

"someone once told me that the power in all relationships lies with whoever cares less, and he was right. but power isn't happiness, and i think that maybe happiness comes from caring more about people rather than less "

"birisi bana tüm ilişkilerde gücün daha az umursayanda olduğunu söylemişti, ve haklıydı da. ancak güç, mutluluk demek değildir, ve bence mutluluk belki de, insanları daha az değil de daha çok umursamakla gelir."

--- spoiler ---

(kestane sekeri - 28 Temmuz 2009 16:08)

bu filmi dvd'de izlerken yarisinda birakip ciktim evden.
o derece kotu bir film. bizde hata ki, love actually / nothing hill tarzi guzel seyler bekliyoruz ve sonuc husran.

(la traviata - 28 Temmuz 2009 22:35)

ilk yarısı sıkıcı olan, ikinci yarısında hareketlenen mark waters imzalı romantik komedi.

--- spoiler ---
basit bir konusu var, klasik amerikan romantik komedilerinin pek çok klişesi mevcut. bir türlü uslanmayan çapkın erkek, çapkın erkeğin gizliden gizliye sevdiği ama yüz bulamadığı, geçmişten beri var olan esas kız, mahvolmak üzere bir düğün, ailer bireylerinin egzantirikliği, son dakikada her şeyin toparlanması vb. vb. yine de eğlenceli bir seyirlik olduğunu düşünüyorum.
*matthew mcconaughey her zamanki gibi rahatsız edici bir adam rolünde, role göre iyi tabi ama ne zaman romantik komedilerle bir yere varamayacağını anlayacak ve birbirine benzeyen rollerden sıyrılmaya çalışacak çok merak ediyorum.
* yönetmen mark waters , gelin adayı sandra rolündeki lacey chabert ile mean girls'te de çalışmıştı, chabert'in bu filmde de yer alması tesadüf değil sanırım.
* emma stone ne kadar çirkinleştirilmeye çalışılmışsa da hala tatlı, hala müthiş. 80ler ruhu pek de yakışmış, nazar değmesin.
* michael douglas uncle wayne rolünde filmdeki en iyi performansı veriyor, komedi dalında en iyi yardımcı erkek oyuncu dalında birkaç adaylık kapabilir, hakkıdır, özlemişiz.
* en iyisini en sona sakladım, meğer ne kadar ihtiyacım varmış jennifer garner'ın güzelliğini hatırlamaya! hele beyaz bere & atkı kombinasyonu ile hot dog yediği bir sahne var ki.. aldı beni benden..
--- spoiler ---

sonuç olarak ghosts of girlfriends past, klişelerle dolu bir romantik komedi, türe ilgisi olanlar için de farklı bir yapım. imdb'de yerin dibine geçirilmişse de (öyle ki bir kullanıcı 10 üzerinden 1 vermiş) rahatlıkla bunu hak etmediğini söyleyebilirim. yaza uygun hafif bir film, üzerinde fazla düşünmeye gerek yok, gidin gülün eğlenin.

(kanalizasyon borusundaki yalniz hamster - 1 Ağustos 2009 13:56)

"oha lan, izleyin"lik degil kesinlikle ama iyi vakit gecirten bi film. filmin trailerindan ghost konseptinin daha yogun olacagini sanmistim -daha iyi olurdu(mus)-.
jennifer garner'in israrla anlamsiz bi sekilde agzini aralik tuturak aptalimsi bakislarini da yiriz.

--- spoiler ---
film mubalaga sanatiyla suslenmis bolca. boyle gidersen bele bele oluru gostermek icin n'apcagini sasirmislar. bi gun sonrasinda hot diye 180 derece degisim... hey masalla... ama tabi filmdir film^*...
--- spoiler ---

(infected grail - 7 Ağustos 2009 09:39)

ben beğenmedim. hiç beğenmedim. çok oldu izleyeli gerçi, tam ayrıntıları hatırlamıyorum, ama hatırladığım kadarıyla beğenmemiştim. diyorum ya, ben bunu izleyeceğime; g.i. joe, kobranın şahlanışı isimli güzide eserehehreh... lan gülmekten söyleyemedim bile. eheh.

(spinapubica - 11 Ağustos 2009 21:26)

issiz adamin hollywood hali.

(gypsy - 4 Kasım 2009 15:51)

dun gece, o kadar çok romantik komedi izleyeyim ki, ne kadar boktan bir hayatım olduğu gerçeği yüzüme çarpsın istedim, kimin oynadığına bile bakmadan sırf ismine bakarak bunu seçtim..

ve evet, bu film tek başına yetti.. gayet boktan bir hayatım var, tüm gerçekliğiyle hissediyorum şu an..

(schaker - 2 Mart 2010 09:28)

connor'ın filmin başında prova yemeğinde yaptığı evlilik karşıtı konuşma, filmin sonunda düğünde yaptığı ve film gereği asıl etkileyici olması gereken konuşmadan daha etkileyiciydi.

(tanrei - 12 Kasım 2010 23:55)

baştan aşağı amerikan romantik komedi klişeleriyle dolu bir film olmuş. neyse asıl bahsetmek istediğim şey de filmin senaryosu ya da nasıl olduğu değil zaten. sayesinde şunu gördük [ki şahsen hiç bir şüphem de yoktu aslında] emma stone'a seksenlerin o akıl almaz kıyafetlerini de giydirsen, üstüne kocaman bir saç ve o korkunç diş tellerini de taksan, kız yine çok tatlı, yine bi başka. en çok onun olduğu sahnelerde eğlendim zaten [ve tabii michael douglas'ın olduğu anlar].

(the chosen1 - 6 Ocak 2011 04:08)

bence bu filmin en ilginç yanı 13 going on 30 filminde jennifer garner'ın çocukluğunu oynayan christa b. allen'ın yine aynı rolde olmasıdır...

jenny elini çabuk tutarsa kız büyümeden 2 film daha çıkarabilirler aradan diye düşünüyordum ama sanmam, christa bile 20sine gelmiş artık...

ha bir de okçu kako...

e bir de aqua velva...

(yul - 29 Ocak 2011 17:29)

klasik, pop corn, komedi filmi..
yani eleştiriyorsunuz ama, afişi, özeti belli olan bir filmden godfather performansı mı bekliyorsunuz..
benzeri binlercesi gibi, seyirlik, akılda pek fazla bir şey bırakmayan, öylesine ticari bir yapım işte..
finali belli, jennifer garner'n çocukluk aşkı matthew mcconaughey ile sonunda mutlaka halvet olacağı bir film..
aksi mümkün değil..
ama izleniyor işte.. yoksa koca koca adamlar yazmaz, birileri de çekmezdi di mi..?
michael douglas da oynamazdı.. (insanı bıraktıktan sonra bile viskiye başlatır bu adam)..

(journalist - 12 Şubat 2011 17:56)

a christmas carolun ilişkilere uyatlanması ama bir onun kadarda eğlenceli.
okadar cok benzerliği var ki ikisinide izlemiş birinin gözden kaçırması imkansız.

işte bazıları

--- spoiler ---
-ikisinde de coktan ölmüş biri gelip bu gece seni 3 hayalet ziyaret etcek diyor. ve bu gelen kişi ikisinde de tanıdık.

-ikisinde de kahraman cimri ve kendini düşünen biri sadece birinde para hırsı birinde kadın hırsı.

-ikisinde de ilk gelen hayaler kıpır kıpır bişey ve geçmişe goturuyor

-ikisinde de ikinci hayalet otoriter ve patronluk taslıyor ve şimdiki zamanı gösteriyor.

-ikisinde de şimdiki zamanda onu seven bir kişi var

- ikisinde de üçüncü hayalet konuşmayan sessiz biri.geleceği ve kahramanın ölümünü gösteriyor.

- ikisinde de hayaletler gidince kahraman camdan dışarı bakıp aşagıdaki çocuga bugun gunlerden ne yoksa noelmi geldi diye soruyor

ve daha birsürü şey.

--- spoiler ---

(mandalina - 7 Ağustos 2011 23:58)

matthew mcconaughey ve jennifer garner ın basrolleri paylastıgı film.
boyle aman aman bir film degil ama izlenebilir.
guzel yerleri yok mu? illa ki var. buyrun:

--- spoiler ---

filmimiz "u cant always run from your past but u can change your future" ekseninde ilerliyor.
kalbi kırılan esas oglan hayatının kontrolunu askı dıslamak suretiyle eline gecirir ve olaylar gelisir. nerede aksam orada sabah..
ama yasamını kadınlardan koleksiyon yaparak gecirirken hayatının askını es gececek midir?
gokten uc hayalet duser, zaman yolculugu baslar. adam neye ugradıgını sasırır. esasen kimdir? dunun romantigi? bugunun capkını? yarının mutsuzu?
dun esasen yasandıgı gibi anlatılmaz, hatırlanmak istendigi gibi anlatılır ya. adam parcaları yerine oturttukca buz tutmus kalbi cozulur.
anlattıkca icim baydı yaw, pek bir enteresanlıgı yokmus gibi gorundu de bi sekilde islenisi guzel olmus, eglencelik olmus, hos olmus.
anektodsuz bitmez:

1)"someone once told me that the power in all relationships lies with whoever cares less, and he was right. but power isn't happiness and i think that maybe happiness comes from caring more about people rather than less... "
neymis? genclik yıllarında ogrendigimiz taktiksel dersleri unutuyormusuz.

2) "your husband cheated on you with your friend. u are not even mad at your friend. u dont really care about her but u do really love him."

3) "i promise u when u wake up i'll be there in the morning... every morning..."

-the end-

--- spoiler ---

(tuzbuzz - 5 Kasım 2011 00:59)

bu filmi izlemeye harcayacağınız 1,5 saatinizi tetris oynayarak geçirseniz bile, iddia ediyorum ki daha kaliteli zaman geçirirsiniz.

hakkında genellikle "şahaser değil ama eğlenceli" denilen; ancak, eğlencenin "e"sini dahi göremediğim, son derece sığ ve sıradan bir filmdir.
bir de "ticari film olduğu afişinden bile belli zaten, eleştirilmesine gerek yok" denmiş ya, en çok oraya takıldım. kardeşim, ticari olsun ama amerikan sinema endüstrisi olarak her sene yüzlerce ticari film çekiliyo; bari belirli bir beğeni eşiğinin üzerinde olaydı. ticari film demek, çöpe atılacak film mi demek ki?

--- spoiler ---

yakışıklı, kariyerli ve hiçbir kadının hayır diyemediği çapkın, zaten kafası da karıdan kızdan başka hiçbir şeye basmayan zengin dallama; bedenlerinin tek geceye mahsus, bir mal gibi kullanılmasını umursamayan yüzlerce kaşar; bu kaşarlara göre nispeten aklı daha başında çocukluk aşkı ve "ben yaptım sen yapma" diyen, rahmetli amcanın hayaleti... bir film daha ne kadar boktan olabilir ki?

--- spoiler ---

sevgilinizle hoşça vakit geçirebileceğiniz, hafif bi romantik komedi izlemek istiyosanız, gidin when harry met sally veya notting hill falan izleyin. bu rezalete tahammül etmek zorunda değilsiniz. zaten şu matthew mcconaughey yavşağının da bir tane bile doğru düzgün filmini izlemiş değilim bugüne kadar! sıçayım main stream sinemanıza da, hedef kitleniz olan izleyicinize de! dünya üzerinde, sinema ve müzik sektörlerinde olduğu kadar başarısız olunup da, eşek yükü para kazanılan bir sektör daha yok anasını satayım. bu beceriksizlikle damacana su bile satamazsınız lan; bir ayda batar o dükkan! salak herifler...

(bkz: şimdi sinirden kendimi sikecem)

(kivikocan - 25 Şubat 2012 02:12)

az önce show tv de izledik arkadaşla birlikte. zenci herifin meziyetlerini öğrenince aramızda şöyle bir konuşma geçti.

--- spoiler ---

arkadaş: lan bu zenci ne ayak amk. pastanede çalışmış, kolombiya'da dans öğrenmiş, doktorluk biliyo, psikolog vs. vs. vs.
ben: tam ruşen amcanın oğlu sedat orospu çocuğu
--- spoiler ---

(vae4victis - 3 Eylül 2013 23:54)

film 2007 yapımı olmasına rağmen sevgili jennifer garner ne kadar yaşlandığını gözler önüne seriyor. michael douglas yaşlılık hali insanın gözüne hiç çarpmıyor. sevgilinizle birlikte çok fazla bir şey beklemeden izleyebileceğiniz romantik komedi filmidir, ondan ötesi yoktur. amca rolü resmen michael douglas için yazılmış diyebilirim, oyunculuğu çok güzel hatta diğer karakterlerden fazladan rol çaldığını söyleyebilirim.

(seferyan - 6 Eylül 2013 17:40)