türkçe'ye anlat şehrazat olarak çevrilen, dün istanbul film festivali kapsamında gösterilmiş olan, insan hakları yarışmasında ödül almasını beklediğim, eğlenceli bir o kadar da travmatik, erkeklerin kadınlara yaptıkları her türlü şiddeti sanatsal ve renkli bir sinema gözüyle gösteren, bir yandan da hem nalına hem mıhına vuran, seyredilesi bir mısır filmi. sunum olmamasına rağmen, (gittiğim filmler arasında) tek alkış alan film diyerek ne kadar beğenildiğini de söyleyebilirim.

(hazreti insan - 16 Nisan 2010 20:29)

fragmanı için:
(bkz: http://www.youtube.com/watch?v=c97bq7srq0k)

(hazreti insan - 16 Nisan 2010 20:56)

türkiye'de kadın olmanın mısır'da kadın olmaktan pek de farklı olmadığını, ikisinin de müslüman toplumda kadın olmak olduğunu gösteren daha doğrusu düşündüren film. kadınlar için kalk çağrısı gibi.

(aychovsky - 18 Nisan 2010 21:24)

kadin olmaya dair cok derin soylemler icermese de erkeklerin ikiyuzlu dunyasinda kadin olmaya dair cok sey soyleyen film.

(ggg - 18 Nisan 2010 23:34)

filmi izlerken türkiyeyle ilgili önyargısı olup da, buraya geldiğinde ya da bir film izlediğinde çok şaşıran amerikalı genç gibi hissettim kendimi. bu durumuyla film ulusal platformda mısırlı kadınların toplumdaki yeriyle ilgili eleştiriler sunarken, aslında uluslararası platformda da mısıra karşı olan bazı önyargıları kırmış bana kalırsa. yani en azından mısırdaki kadınları başını örtmeden dışarıya çıkamazmış gibi düşünürken, kadınların çatır çatır seksi kıyafetlerle dolaştığını ve çalışma hayatında da aktif olduklarını görmek benim için bir yenilikti. o yüzden mısırdaki kadınları, türkiyedeki hemcinslerinden çok da farklı göremiyorum artık. toplumsal baskının belki sadece biraz daha aleni bir biçimde yapıldığı bir ülkedir mısır; fakat daha fazlası değil. bu film de bu yönüyle türkiyede kesinlikle vizyona girip, büyük kitlelerce izlenmesi gereken bir film. ayrıca ufak spoiler;

filmdeki kadın karakter hebba'nın yaptığı tv şovunun bir benzerinin burada neden yapılamadığını ve sözde kadınların hikayelerinin anlatıldığı sabah programlarının neden bu şekilde ciddi, ciddi sosyolojik inceleme tadında olmayıp da vıcık, vıcık ağlamalı, zırlamalı geçtiğini sordum durdum kendime film boyunca. filmin sonlarına doğru sunucu canlı yayında ağlamaya başladığında, yönetmen başka bir kamerayı seçiyor yayına vermek için ve kulaklıktan sesleniyor, "sen bir profesyonelsin, ağlamamalısın" diye. evet, gerçekten düşündüm, çok mu zor türkiyede böyle bir etikle tv programı hazırlamak...

(antagonist732 - 19 Nisan 2010 00:15)

izleyeli neredeyse 3 sene oldu ama kadın olmanın zorluğunu, evliliği, güveni, ilişkileri vs. anlatan başarılı film. mısır yapımı olması, kadın programında çıkan insanların hayatlarından kesitler sunmasıyla tipik amerikan, avrupa filmlerinden ayrı bir kefeye koymaktadır. belki de bu yüzden bu filmin yeri bende çok ayrıdır.

(ornitin - 21 Kasım 2011 22:16)