turk televizyonlarinda ilk defa 3 kasim 1996 tarihinde gosterilerek trajik bir ironiye sahip olmus film. adi bir suclunun devlet adina cinayetler islemesini anlatan bu filmi tv'de izlerken ilk basta cok da ilgi cekmeyen bir alt yazi gecmisti: susurluk beldesinde meydana gelen kazada sanliurfa milletvekili sedat bucak agir yaralanirken ....... (bkz: ve olaylar gelisir)

(chapar - 5 Eylül 2006 08:11)

elton john un çok sevdiğim şarkısı. özellikle nikita you'll never know dediğinde insanı hüzne garkeder. şarkının klibinde ise bir demirperde ülkesi kadınına aşık olan elton amca nedense sınırın bir o yanına bir öbür yanına geçer ve evrak kontrollerini de hep güzeller güzeli nikita yapar bu arada arkada kaz adımı (muhtemelen) rus askerleri yürümektedir ve beni koparan sahne o an görülür rus askerlerinin arkasındaki duvarda "kahrolsun faşizm" yazmaktadır.

(pekmezzz - 3 Kasım 2002 01:48)

undercovers gibi hemen ilk bolumde esas kizin gotunu gostererek insanlari diziye baglamaya calismistir ama ne yazik ki nikitanin gotu pek yok onun icin boyle gonulden bir bag olusmadi.

(nuitari - 17 Ekim 2010 18:46)

8. bölümde geçen bir cümle:

--- spoiler ---

ankaradaydı. kayseri stadyumu. iskelenin yukarısında

--- spoiler ---

(bkz: epic fail)

(charliegorunumlusawyer - 6 Kasım 2010 05:18)

kaç haftadır onuncu bölümünü arıyorum, meğer daha yayınlanmamış..

s01e08 için spoiler:
--- spoiler ---

ayrıca ankara ve kayseri stadyumu muhabbeti bana şunu hatırlattı:
http://3.bp.blogspot.com/…y/s1600/umut_sarikaya.jpg

--- spoiler ---

edit: link ölmüş..

(schaker - 2 Aralık 2010 14:35)

ilk 3 bölümünü tavsiye üzerine izleyip beğendikten sonra bugün de 10. bölümünü bitirerek izlenirliğinden emin olduğum ve de vakti olana tavsiye ettiğim dizi. onuncu bölüm dizinin ikinci pilot bölümü gibi olmuş. çok başarılı.

(bu konuda soylemek istediklerim bu kadar - 9 Aralık 2010 04:03)

s01e16 ile sezonun en iyi bölümlerinden birine imza atıp, 7 nisan'a kadar ara veren dizi.

biraz abartı olabilir ama lost'tan bu yana, ilk defa bir dizinin yeni bölümünü bu kadar iple çekiyorum. özellikle senaryo matematiğinde kullanmış oldukları teknik sayesinde, tempo ve adrenalinin düştüğüne pek şahit olmuyoruz. senaristler her defasında kendi kalelerine gol atmaya çalışırken, son anda topu çizgiden çıkarmayı başarabiliyorlar.

(iron maiden - 26 Şubat 2011 04:48)

2.sezon 4. bölümde van diye ankara kocatepe camii görüntüsü verilince insan tabii ister istemez bir adet "hadi len ordan ...." demek istiyor.

(dinosaur - 15 Ekim 2011 13:49)

türkiye'de geçen yeni bölümü milletin gözünde hala arap gibi göründüğümüzü hatırlatmıştır. van'daki sarı kıyafetli güvenlik kuvveti elemanları, sarı-tozlu çöl havası, sakallı polis, hintli gibi araba sahibi...

nikita'nın kaçtığı aracın plakası alex'in geldiği cipin plakasıyla değişmiş olmasını da kaçırmadım. ulan hadi yukarıda saydıklarımı atladınız bizi arap zannediyorsunuz da bu plaka olayını kaçırmasaydınız gözünüzden. hem de siyah zemin üzerine beyaz yazılı plakalar... gps'ten takip ettikleri araçların plakaları da sallama olmuş. hadi sistemlere girdiniz anladık da van, ankara, eskişehir, istanbul hattında takip edebileceğiniz kadar kamera var mı diye düşünüyorum şimdi de...

(tragos - 15 Ekim 2011 22:04)

2x4'de yer alan türkiye sahneleriyle zincirleme mantık hatalarına konu olmuş dizi. işin tuhaf kısmı ise bazı sahnelerde çok ince detayları yakalamalarına rağmen, birçok kısımda fena çuvallamışlar. nihayetinde bir hollywood filmi olmadığına göre, türkiye'de çekim yapmadan bu tür sahneleri bir dizi için gerçekleştirmek de benim gözümde başarıdır. işin kötü yanı türkiye'nin imajı konusunda hâla bir arpa boyu yol gidememişiz.

(iron maiden - 16 Ekim 2011 00:37)

yıl olmuş 2011 hala fes giyen türk gösteren dizidir. en son fes giyen türk - turistik mekanlardaki şaklaban satıcı ve dondurmacıları es geçersek - herhalde 80-90 yıl önce görülmüştür. yani şu amerikalılar illa bir dizide bir andavallığa imza atacaklar. lan japonlara da kimono filan giydirip samuray gibi ortalıkta niye gezdirmiyorsunuz, fransızları perukayla tokalı ayakkabılarla, isveçlileri boynuzlu miğferle resmetmiyorsunuz da ille de türkler fesli??

(so far so good so what - 11 Kasım 2011 10:50)

fantastik filmler ve oryantalizmi birbirinden ayıramayanlar tarafından sahip çıkılan dizi.

(frapan geyik - 16 Kasım 2011 09:36)

isimlerin telafuz edilişine hasta olduğum dizi. bu dizide nikita'ya "nikita" denmez, "nikiyda" denir. en çok da percy söylüyor böyle. amanda da var, "amaenda" şeklinde, yine percy başta olmak üzere herkes böyle söylüyor. alex ise en süperi ilk harf alabildiğine yayılarak "ealex" oluyor. garibim michael ise düz adam, herkes "maykıl" deyip geçiyor.

(so far so good so what - 4 Temmuz 2012 08:05)

devam etmekte olan tüm diziler içinde, underrated kavramına en çok oturan dizi. ikinci sezonu çok çok iyiydi. boş vakti olana çok net tavsiyemdir.

(bu konuda soylemek istediklerim bu kadar - 6 Temmuz 2012 11:48)

klibinde kahrolsun faşizm yazısı haricinde dikkat edilirse kimi yerlerde "yurtta sulh cihanda sulh", "lutfen sorulmadan pasonuzu gosteriniz" gibisinden yazılar da mevcuttur. galiba elton amca bizler de anlayalım diye klibin türkiye versiyonunu bu şekilde düzenlemiştir.

(billy shears - 25 Haziran 2003 11:22)

oldukça kaliteli aksiyon dizisi.

kurtlar vadisinin tüm bölümlerini toplasan bu dizinin bir bölümü etmez.

(vefalilutfu - 26 Ocak 2013 12:12)

yayınlanmakta olan en underrated dizilerden birisi. uluslararası reytingleri ve satışları iyi olmasa amerika'daki reytinglerle çoktan bitirilmişti. iyi ki diğer ülkeler değer veriyor diziye. bu sayede 4. sezon onayını da almasını umuyorum. güzel bi aksiyon ve the cw'nin tüm dizilerinde olduğu gibi güzel ve yakışıklılardan oluşan bi cast görmek istiyorsanız izlemeniz gereken dizi budur.

(blackout5 - 27 Nisan 2013 23:03)

koşun lan koşun içinde bolca türk geçen bölüm çekmişler.

(coder - 4 Mayıs 2013 20:14)

iki gundur usenmeden ardarda izledigim 1990 tarihli luc besson filmi. her seyiyle oldukca basarili buldugum ve ne yazik ki eksigini bulamadigim bu filmdeki en kotu yan kesinlikle muziklerdi. cogu zaman kotu bir 80'ler muzigine benziyor, bazi yerlerde de ne yazik ki porno filmi sountrack'i izlenimi veriyordu muzik. keske daha iyi olsaydi. filmin stili ise oldukca basarili ve o zamanin geyik aksiyon filmlerinin cok ilerisinde. efektler, hizli montaj, renkler oldukca basarili. ayrica filmde ufak tefek artistik, stil noktalar var ki filmi oldukca ayricalikli kiliyor ve eski french new wave filmlerine benzetiyor. mesela nikita'nin karate egitmenini tekmelerle yere serip hemen sonrasinda kipkirmizi bir perdenin onunda bale yaptigi sahne var ki hem komik hem de oldukca stil bir sahneydi bence. filmde bunun gibi bir suru ufak tefek sahneler var insanin ilgisini ceken.

kadin kahramanimiz nikita bence oldukca iyi bir oyunculuk sergilemis. oldukca cesur, guclu olmasina ragmen kirilgan ve duygusal bir kadin imajini gayet basarili oynuyor. abartisiz yuz ifadeleriyle, ufak dudak bukumleriyle, bakislariyla oldukca dogal bir oyunculuk gosteriyor. nikita'nin egitmeni rolunde tchéky karyo ise hem nikita'ya gizli duygular besleyen ama isi geregiyle hicbir zaman yaklasamayan yakisikli ve soguk ajan roluyle oldukca basarili. bu filmde karizmasiyla benim kalbimi caldigi gibi baskalarinin da calmis midir acaba?

sonuc olarak yapildigi zamanin genelindeki aksiyon filmlerine oranla oldukca basarili bir aksiyon filmi bence. surukleyici ve defalarca izlenebilir bir eser.

(ningyo - 20 Nisan 2004 01:47)

erkeksi bir kadinin anlatildigi filmdir..

--- spoiler ---
kadinin erkeksi olmasi ise erkeklerin zorlamasi ya da buna erkeklerin araci olmasi ile gerceklesir.. nikita kadin olmak istese de buna izin verilmez.. dogum gunu hatrina yemege cikarken nikita suslenir puslenir, kadin kimliginin icine girmeye calisir, ama onun onune hediye olarak silah - yani erkeksi bir simge - konur.. freud'un silahi penise benzettigini unutmamak lazim.. sonradan sevgilisi olacak kasiyeri yemege davet etmesi de erkeksi bir davranistir, zaten sevgilisi genelde bir sey isteyenin kendisi oldugunu soyler, nikita onu yemege cikararak eril bir kimlige burunmus olur.. nikita'nin bir erkek olan elcinin yerine gecmesi de victor'un elciyi ve elcinin yerine gececek olan kisiyi oldurmesi/araciligiyla gerceklesir.. filmin sonlarinda nikita'yi elinde sigara - sigaranin da erkeksi bir yonu vardir - sevgilisini yatakta seyrederken goruruz.. bu sahne, nikita'nin yatakta olup, sevgilisinin onun yanina geldigi sahnenin simetrigidir..
--- spoiler ---

(whatdreamsmaycome - 15 Temmuz 2005 02:09)