Süre                : 1 Saat 46 dakika
Çıkış Tarihi     : 08 Ekim 2010 Cuma, Yapım Yılı : 2010
Türü                : Döküman,Biyografi,Spor
Taglar             : Formül 1,Hız,otomobil
Ülke                : İngiltere,Fransa
Yapımcı          :  Universal Pictures , StudioCanal , Working Title Films
Yönetmen       : Asif Kapadia (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Manish Pandey (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Ayrton Senna (IMDB)(ekşi), Alain Prost (IMDB)(ekşi), Frank Williams (IMDB)(ekşi), Ron Dennis (IMDB), Viviane Senna (IMDB), Milton da Silva (IMDB), Neide Senna (IMDB), Jackie Stewart (IMDB)(ekşi), Sid Watkins (IMDB), Galvão Bueno (IMDB), Reginaldo Leme (IMDB), Gerhard Berger (IMDB), Nelson Piquet (IMDB), Nigel Mansell (IMDB), Jean-Marie Balestre (IMDB), Bussunda (IMDB), Rubens Barrichello (IMDB), Luiz Fernando Lima (IMDB), Riccardo Patrese (IMDB), Bernie Ecclestone (IMDB), John Bisignano (IMDB), Mirian Dutra (IMDB), Prince Rainier of Monaco (IMDB), Adrian Newey (IMDB), Princess Stéphanie of Monaco (IMDB), Pierre Van Vliet (IMDB), Murray Walker (IMDB), Richard Williams (IMDB), Claire Chazal (IMDB), Emerson Fittipaldi (IMDB), Itamar Franco (IMDB), Adriane Galisteu (IMDB), Damon Hill (IMDB), Paulo Miklos (IMDB), Michael Schumacher (IMDB), Xuxa (IMDB)

Senna ' Filminin Konusu :
3 sene Formula 1 yarışlarında şampiyonluk ipini göğüsleyen Brezilyalı efsanevi yarışçı Ayrton Senna’nın hayat hikayesini anlatan belgesel türündeki film, ünlü yarışçının 1980’li yıllarda başladığı F1 kariyerini ve bu acımasız arenada yaşadıklarını beyazperdeye taşıyor. En büyük düşmanı olarak görülen Fransa Dünya Şampiyonu Alain Prost ile aralarında geçen mücadele, spordan siyasete uzanan bir güçler dengesini de beraberinde getiriyor. Ayrton Senna, pistteki rakiplerini tek tek geçerek, Formula 1’i fethederken, tüm dünyanın da tanıdığı bir yıldız haline gelir. Kişisel dünyasında ise vatanı Brezilya’ya sonuna kadar bağlı ama ününün getirdiği şöhretten uzakta mütevazi bir hayat sürdürür. Fakat 1994 yılında ölümüyle sonuçlanan trajik kaza, Senna’nın hayranlarını, F1 tutkunlarını ve tüm sporseverleri derinden bir yasa boğmuştur. 34 yaşında hayatını kaybeden bu F1 pilotu tüm zamanların en iyi yarış pilotu olarak adını altın harflerle spor tarihine yazdırmıştır.

Ödüller      :

BAFTA:BAFTA Film Award-Best Documentary Film
Sundance Film Festivali:Audience Award-World Cinema - Documentary


  • "taglineı "no fear. no limits. no equal." olan belgesel."
  • "hayatimda izledigim en duygusal film.. hele o aracin icerisinden izlenen son tur yok mu.. tamburello yakla$tikca kalbim siki$ti yemin ediyorum.."
  • "alain prost'un yardımcı erkek oyuncu rolünde oldukça başarılı olduğu belgesel. oyuncu derken kastettiğim oyun(?) f1 oluyor haliyle."
  • "bizi darmadağın eden, tüyleri diken diken eden 2010 yapımı belgesel... ayrton senna'nın -efsanenin- hayatını anlatıyor."
  • "torrent indirirken şahsi geçmişimde şimdiye kadar görmüş olduğum en yüksek hızda inen belgesel...ismiyle müsemma...mü-senna..."
  • "f1 dilinde tanri anlamina gelen kelime (bkz: ayrton senna)."




Facebook Yorumları
  • comment image

    bir spor adamı için yapılmış en iyi film/belgesel. senna'yi tv'de canlı izlemiş bir nesil olarak kendisinin ne kadar mücadeleci ve kabına sığmaz biri olduğunu çok iyi biliyordum. ancak belgeselde ayrton senna'nın insani yanı da gözler önüne serilmiş. haliyle izleyiciler olarak biz bu özelliği ile onu çok yakından tanıma fırsatı bulmuş olduk. kimi bölümler gerçekten çok etkileyici. özellikle prost'la olan çekişmesi ve altını çizerek anlattığı saf mücadele isteği insanın aklına çivi gibi çakılıyor. bunun yanında özel hayatı ile ilgili görüntüler iç burkan cinsten. meraklısını falan geçtim formula'ya ilgisiz alakasız herkesin bu mükemmel insan portresini izlemesi gerekir.

    belgesel boyunca kendisiyle yapılan röportajlarda sürekli tanrıdan ve bugün varız yarın yokuz temalı demeçleri göz dolduruyor, insanın boğazını düğümlüyor gerçekten. zaten daha önce de bahsedilmiş; cenazesindeki son görüntüler en duygusuz insanları bile ağlatacak cinsten.

    bir not daha düşmek isterim. kendisini efsaneleştiren ilk interlagos galibiyeti (ki bu galibiyetinde son 5 turu bozulan vites kutusu sebebiyle 6. viteste yol alarak tamamlamıştır) sonrası direksiyon başında attığı çığlıklar tüylerimi diken diken etti. zaten kendisini öylesine kaybetmiş ki aracı durduktan sonra ellerini direksiyondan parmak parmak kurtararak ayırmışlar. gerçekten inanılmaz. böylesine bir hırs, böylesine bir motivasyon, böylesine bir kazanma ve mücadele örneği bir daha karşılaşılır cinsten değil.


    (ayanux - 28 Mayıs 2011 00:50)

  • comment image

    sadece çok yarış kazanıyor diye değil çoğu insana insanlık dersi verdiği bu kadar çok sevilen bir pilotun yaşamını anlatan belgesel.mutlaka uzun veriyosnu (2.5 saat) izlenmeli.

    --- spoiler ---

    ülkesinde diktatörlük varken,kriz varken başkayerde ülkesini terkmetyen üstüne çocuklara yardım yapan bir adam.motorsporlarıda spor mu ya deyip futboldan başka bişi izlemeyen insanlar merak ediyorum sayelerinde milyonlar kazanan futbolcular arasından kaç tane böyle adam çıkıyor.şu an ülkede bişi olsa hepsi arkasına bakmadan kaçar.sadece bu değil yarışta bir kaza olduğunda yaralanan pilotları görmek isterdi senna.bir keresinde yarış sırasında yaşanana bir kazada diğer arabalar kaza yapan araçların yanından vızır vızır geçerken kendi durup arabasından inip diğer arabaları yavaşlatmaya çalışmıştır.hayatını kaybettiği yarış öncesi yıllarca sürtüştüğü alain prost için pistteki ekranlara "alain seni özlüyorum" yazdıracak kadar mert sportmen bir adam.kendisine en çok hangi yarışçıyla yarısmak zevk verdi diye sorulduğunda karting yarışlarında bir arkaşım vardı oydu.o yarışlar saf yarıştı,politika yoktu.kazanana para da verilmiyordu.benim için en zevklisi oydu diye cevaplamış.sporcu olmadan önce her şeyden önce insan olmak gerektiğini anlatan bir adam...

    ---
    spoiler ---


    (kenevolution - 18 Haziran 2011 12:37)

  • comment image

    şimdilerde formula 1 denen şeyin konvoydan ibaret olduğunu anlamamızı sağlayan belgesel. özellikle son kısımda yanınızda biri varsa ağlamamak için kendinizi zor tutuyorsunuz. yalnız seyrediyorsanız zaten bırakın kendinizi gitsin.

    özellikle yeni nesil olarak bu müthiş belgesel sayesinde senna'nin şu an f1 tarihinde hiç bir sayısal rekora sahip olmadığı halde neden gelmiş geçmiş en büyük pilot olduğunu çok iyi anlıyoruz.


    (fictionel - 21 Ağustos 2011 17:36)

  • comment image

    formula 1'i doğru dürüst izlememiş, kim nedir, necidir bilmeyen bir kaç arkadaşımı filmi zorla izlemeye ikna ettim. filmin ortalarında "isterseniz biraz ileri alayım" dedim. "lan saçmalama elleme sakın" gibi tepkiler aldım. daha önce hiç tanımadıkları bir adama hayran olmuşlardı. hatta bazı kısımların kurgu olduğunu iddia edenler dahi oldu. tamamen gerçek görüntüler ve olayları ele alan bir belgesel olduğunu vurgulayarak belirtmemle birlikte "bu belgeselse biz daha önce belgesel izlemedik" diye eklediler. inanılmaz bir kariyer, sıradışı ve dominant bir karakter daha iyi anlatılamazdı. senna'yı ilk defa bu filmle tanımak isterdim, o derece..

    (bkz: pure competition)


    (insecticide - 2 Ocak 2012 15:45)

  • comment image

    güzel hazırlanmış çok duygusal bir belgesel. belgeseldeki en güzel ayrıntılardan biri de şöyledir:

    --- spoiler ---

    senna 1988 yılında şampiyon olduktan sonra 31 aralık 1988 akşamı o dönem kız arkadaşı olan xuxa meneghelin sunduğu bir tv programına katılır. hatun 1989 senin için çok iyi geçsin diyerek bir öpücük kondurur yanağına. sonra 1990 da çok iyi geçsin der bir kez daha öper, sonra 1991 de çok iyi geçsin der ve yine öper. bu ritüeli 1992 ve 1993 için de sürdürür. ve yıllar sonra senna 1994 yılında hayata gözlerini yumar. hatun 1994 için de bir öpücük kondursaydı yanağına senna o kazadan kurtulur muydu bilinmez ama filmde çok iyi yakalanmış hayata dair iç burkan detaylardandır.

    ---
    spoiler ---


    (i - 13 Ocak 2012 16:48)

  • comment image

    az önce tekrardan izlediğim belgesel...ve şu an inanılmaz bir duygu yoğunluğu hissediyorum. zaten odamın duvarlarını kaplayan bir efsane ayrton senna. ama bu belgesel insanı bambaşka yerlere götürüyor...

    --- spoiler ---

    daha önce izlemiş olmama ve acı gerçeği yıllardır biliyo olmama rağmen, o tamburello gelmesin, bu sefer olmasın diye diye izledim... adeta çalınan '89 şampiyonluğu, prostun iticiliği ve karaktersizliği, (fia başkanına söyleyecek söz dahi bulmuyorum)ve sennanın neden tarih boyunca bu sporun en iyisi olacağı daha iyi anlatılamazdı sanırım... kendisini schumacher, prost gibi pilotlarla kıyaslayanlara her fırsatta çemkirmişimdir ama bundan sonra onları zorla oturtup bu belgeseli izleticem...

    ---
    spoiler ---


    (her cozume sorun yaratan muhendis - 13 Ocak 2012 21:27)

  • comment image

    çok güzel bir belgesel.

    --- spoiler ---

    çok açık bir şekilde dünyaya yarışmak için geldiği belli birinin, para, siyaset, politika vs. için elbirliği ile engellenmesi, yıldırılmaya çalışılması ve mücadelesini görürsünüz.

    f1' e adım attığı anda yarış dışında nefret ettiği açık bir dünyaya düşmüştür ki bunu her hareketinde görmek mümkün. hesapçı bir adam olan alain prost'un hareketleri bir yere kadar anlaşılabilir lakin jean-marie balestrenin milliyetçilikten kaynaklı olduğunu düşündüğüm taraflı tutumu, senna'ya davranışları ve haksız cezalara tepkisiz kalması 'yan cebime koy' davranışları ile küfürü sonuna kadar hakeder. sonra pişman olmuştur belki ama iş işten geçti tabi.

    brezilya'da kazanmak için bozulan vites kutusuna rağmen 5 tur daha yarışıp zorlanmadan omuzları ve elleri kasılıp kalan, araçtan çıkamayan hatta kupayı bile kaldıramadığı kısımlar yetenek yanında tutkusunun da büyüklüğünü gösteriyor;

    http://www.youtube.com/…f9b8&nr=1&feature=endscreen

    ölümü çok pisi pisine olmuştur, prost'un sayesinde şampiyonluk kazandığı elektronik antipatinaj destekli araç, senna'nın williams'a geçtiği sene elektronik antipatinaj yasaklanınca çıkarılmış, araç saçma sapan bir hale dönmüştür, zaten filmde de var alakasız basit virajlarda spin atmalar, yoldan çıkmalar, kaza bağıra bağıra gelmiş yani.

    bi tek erik comas için yarışı bırakıp yardıma koşmasını en son creditte yazılar akarken koymuşlar çok güdük kalmış, ulan adam sıralama turunu bırakıyor üstelik hayatını tehlikeye atıyor onu da koysana geniş geniş erik coması da koy konuşsun.

    ---
    spoiler ---


    (gilbertus albans - 28 Mayıs 2012 16:02)

  • comment image

    formula 1 ile ilgili bilgim pek yok. tabi ki bir kaç bir şey biliyorum bu yarışlarla ilgili ama üzerinde tartışacak, tartışmayı geç, üzerinde konuşacak kadar bilgim yok. bu yarışları izlemeyi severim halbuki (gerçi 15.turdan sonra uyku moduna giriyorum ya, neyse). en son 2005'te falan izlemiştim formula 1'i. tekrar izlemek kısmet olmadı. peki ne işim var bu belgeselde? öncelikle belgeselden haberim olduğu zaman oscar'ı kucakladığı zamandı. ayrıca belgesellere ödüller dağıtan yerlerden de ödüller kazanması bu filme merakımı tetikledi. sonra aldım ve bir köşeye koydum. 2 saat 40 dakika uzunluğunda olduğu için bir türlü filmi izleyemedim. önceki gün "food, inc."i izledikten sonra belgesellere devam edeyim diye düşündüm ve bu filmi izlemeye karar verdim. en son 2005'te formula 1 yarışı izlemiş birisinin senna'yı tanıması anormal değil herhalde. kendisini tanımıyordum, hiç araştırmadım. benim bu ilgisizliğimi geçip belgesele değineyim en iyisi.

    hakikaten senenin en iyi belgeseliymiş bu belgesel. izleyince aldığı ödülleri sonuna kadar hak ettiğini düşündüm. evet, bütün ödülleri hak ediyor. üzerinde çokça düşünülmüş, kurgu masasında epey emek harcanmış bir belgesel bu. çoğu belgesel de öyle şüphesiz, çoğunun üzerinde epey emek harcanıyor. ama burada daha fazla harcanmış gibi görünüyor. yalnızca emek yok filmde. çok uzun olmasa da dolu dolu geçirilmiş bir hayattan perdeye yansıtılması gerekenler birer birer yansıtılması belgeselin güçlü yanlarından. eminim senna hayranlarını tatmin etmiştir bu belgesel. senna'dan haberi olmayan ben bile bu belgeselden sonra "artık senna'nın uzmanıyım. onunla ilgili her şeyi biliyorum" gibi düşüncelere kapıldım bir an. tabi ki işin doğrusu öyle değil. demek istediğim belgesel senna ile ilgili her şeyi birer birer aktarıyor seyirciye. bilmeyenler böylelikle senna hakkında çoğu şeyi öğreniyorlar, onun yarışlarda, şampiyonluktan, yenilgiden sonra nasıl bir ruh hali içinde olduğunu fark ediyorlar, sevinciyle seviniyor, üzüntüleriyle üzülüyorlar. bunu da başarmış yönetmen ve ekibi. seyircinin senna ile özdeşleşmesini sağlıyor. ki onun gibi birisi ile özdeşleşmemek zor. harika bir f1 pilotu olduğu kadar harika bir insanmış da. ölümünün üstünden yıllar yıllar geçmesine rağmen belgesel için senna'yı anlatan kişiler hala duygulanıp konu onun trajik ölümüne geldiğinde ağlama noktasına gelmişler. bu da onun insanlar üzerindeki etkisini kanıtlıyor. ondan bir ara nefret eden rakibi bile ondan saygıyla söz edip ölümüyle ilgili konuşunca duygulanabiliyor.

    sadece onun değil, proust'un da hayatı perdeye yansıtılıyor. tabi belgesel senna hakkında olduğu için rakibi/takım arkadaşı proust'un hayatı ayrıntıyla yansıtılmıyor ama onun hayatının da es geçilmemesi, onun bakış açısından da olayların yansıtılması doğru bir tercih olmuş.

    ölümü trajikti. ama bu ölümü daha da trajik yapan rakibinin ölümüne tanık olduktan bir gün sonra hayata gözlerini yumması. ölmese ve yarışı kazanabilseydi (ki kazanması yüksek bir ihtimaldi) ölen avusturyalı rakibinin avusturya bayrağını açacaktı. böyle birisi idi. ülkesi brezilya'da herkesin onu bu denli sevmesi boşuna değil. adam gerçekten efsane imiş. brezilya'daki çocuklar için bağışlar yapması, tanrı'ya inancı, her daim daha iyi bir insan ve daha iyi bir pilot olmak için çaba sarf etmesi, öğrenmenin sona ermeyeceğine inanması, aracı boktanken bile mücadeleden vazgeçmemesi (ki bu yüzden öldü), fazla kaçacak ama devrimci olması (bazı kurallar onun sayesinde yürürlükten kaldırıldılar. devrimcilikten kastım da bu zaten), 100000 $ ceza almasına, pistlerden altı ay uzaklaştırılmasına ve şampiyonluğu o dönemin en büyük rakibine teslim edilmesine rağmen azmini yitirmemesi... kendisine hayran olmamak mümkün değil.

    belgesel epey uzun ama bir dakikasında bile sıkılmadım. sanırım bunun ilk nedeni hiç tanımadığım bir adamı tanıyor olmam. senna'yı tanısam belgeselden sıkılır mıydım, bilemiyorum. belgeselle ilgili söyleyebileceğim tek şey, yukarıda da sıkça dile getirdiğim gibi çok kaliteli olduğu.


    (sherlock holmes 90 - 29 Aralık 2012 12:25)

  • comment image

    formula 1 hayranı olmayan insanların bile izleyip, duygulanabileceği ve dünyanın en saygıdeğer sporcularından birini tanıyabileceği belgeseldir. eğer gerçekten bu sporla ilgili biri izliyorsa ağlaması işten bile değildir ve senna'yı tanıdığını düşünüyorsa da bu belgeselle ne kadar büyük bir efsane olduğunu daha iyi anlayacaktır.


    (vito andolini corleone - 21 Mayıs 2013 00:19)

  • comment image

    formula biri sadece haberlerden takip edenlerin hatta hiç takip etmeyenin bile izlemesi gereken belgesel. biraz taraflı olsa da gayet güzel kurgulanmış. özellikle benim gibi senna'yı tanımayanlar için 3 saat değilde 10 dk. gibi gelir.

    --- spoiler ---
    o son yarış son viraj kazadan sonra hareketsiz kalması herkesin acı gerçeği bilmediği halde donup kalması.
    senna'nın verdiği röportajlarda hep tanrıdan bahsetmesi onu gördüm demesi prost'un bir röportajında senna'nın riskli geçişleri için; ''tanrıyı gördüğünü söylüyor ve bu yüzden ölmeyeceğini düşünüyor sanırım'' demesi.
    kız arkadaşının öpücükleri kondururken 93 öpücüğünü de kondurup bırakması.

    ---
    spoiler ---
    tüm ayrıntılarıyla mükemmel ve çok hüzünlü bir belgesel.


    (12tmaferd i - 3 Haziran 2013 00:44)

  • comment image

    özellikle, ayrton senna efsanesini canlı olarak izlemeyi kaçırmış nesiller için muhteşem bir fırsattır bu belgesel. rain man ifadesinin neden schumacher için kullanıldığını da tekrar sorgulatır insana zira asıl rain man senna'dır.

    --- spoiler ---

    sana, ''daha hızlı, ayrton'' diyen kızlar oldu mu?

    ---
    spoiler ---

    ayrıca unutmadan; senin ben karakterine sokayım prost efendi. kodumun çakma platini'si .


    (belgesiz zamir - 12 Kasım 2013 04:00)

  • comment image

    torrent indirirken şahsi geçmişimde şimdiye kadar görmüş olduğum en yüksek hızda inen belgesel...ismiyle müsemma...mü-senna...


    (edibuduminikgus - 14 Ocak 2014 12:21)

  • comment image

    ayrton senna hakkinda bir belgesel. tamami gercek goruntulerinden ve senna'nin yakin cevresindeki insanlarin anlatimlarindan olusur. o yuzden cok dokunaklidir. prost sinsi ve uckagitci gibi gosterilmeye calisilsa da her ikisi de birer winner olarak kazanmak icin gerektiginde camura yatmislardir. prost senna'nin kizkardesinin kurdugu ayrton senna organizasyonunun da destekleyicisiymis zaten.

    kendisini bir f1 izleyicisi olarak taniyor olmama ragmen, bu belgeselden ne kadar alcakgonullu ve meslegine nasil bir tutkuyla bagli oldugunu gormus oldum. ayrica fakir brezilya halki icin ne anlama geldigini de gormus oldum. buyuk miktarda maddi yardim yapmis ihtiyac sahiplerine.

    imola'da siralama turlarindaki ratzenberger'in hayatini kaybettigi kazanin sonrasinda yarislar bir sure ertelenseydi, belki de olmeyecekti. kaza sonrasinda ise vucudunda kirik kemik yoktu. sadece kafasina aldigi darbe olumune sebep oldu.

    yasasaydi, muhtemelen schumacher sampiyonluklarindan bazilarini kazanamamis olurdu.


    (dharamsala - 15 Ocak 2014 12:21)

  • comment image

    fahri elçiliğini yaptığım, herkese tavsiye ettiğim mükemmel film. o kadar güçlü bir film ki, hayatında formula 1 izlememiş insanları ağlattığını gördüm. müzikler deseniz ayrı bir efsane, özellikle farklı versiyonları sürekli karşımıza çıkan god theme ve a morte... oscar'a aday olamamış olması da içimde uktedir, o zaman çok daha büyük kitlelere ulaşabilirdi.

    tamamen farklı tarzda yapılmış olsalar da, insan ister istemez kıyaslıyor. bu filmi gördükten sonra rush malesef ağızda çok yavan bir tat bırakıyor.


    (pissed - 21 Şubat 2014 16:01)

  • comment image

    belgesel'e en çok 1990 yılı başında katıldığı yılbaşı programının konulması dikkatimi çekti. programda sunucu olan xuxa meneghel senna'yı "1990 yılın güzel geçsin" diyerek bir defa öpüyor ve sonra hızını alamayıp 1991 1992 ve 1993 yıllarının da güzel geçmesi dileğiyle 3 defa daha öpüyor.

    senna 1990 ve 1991 yılını şampiyon olarak tamamladı. 1992 yılını 4. 1993 yılını da 2. olarak tamamlayarak başarısını sürdürdü. 1994 yılında prost'un emekliliğinin ardından williams renault takımına katıldı. o yıl elektronik süspansiyon sistemi yasaklandı. senna aracıyla sık sık patinaj sorunları yaşadı. son yarışında ise yarışın 7. turunda 306 km/sa hızla daha önce de söylediği gibi direksiyonu döndüremedi ve o hızla pistten çıkarak beton bariyerlere çarpıp hayatını kaybetti. güzel başlamayan 1994 sezonu güzel de bitmedi.

    güzel bir belgesel olmuş. en azından bazı ergenlere "efsane f1 pilotu kim" diye sorulduğunda schumacher demeden önce biraz düşünürler.


    (aksam olunca eve en son giren cocuk - 30 Ocak 2015 03:32)

Yorum Kaynak Link : senna