Touch (~ Dotyk) ' Filminin Konusu : Touch is a movie starring Bridget Fonda, Christopher Walken, and Skeet Ulrich. When Juvenal, a presumed miracle worker, appears on the scene Bill Hill attempts to exploit him but his plans go astray with the untimely intervention of...
Blue Collar(1978)(7,6-5979)
Light Sleeper(1992)(6,9-4626)
Biloxi Blues(1988)(6,6-13250)
The Comfort of Strangers(1990)(6,4-3865)
City Hall(1996)(6,2-18285)
Orange County(2002)(6,2-44556)
Bad Influence(1990)(6,2-6616)
The Walker(2007)(5,8-5490)
Light of Day(1987)(5,5-2278)
Forever Mine(2002)(5,3-2090)
Chill Factor(1999)(5,2-8935)
Dog Eat Dog(2016)(4,7-6248)
orson welles, marlene dietrich'e geleceğimi oku der, o da geleceğin yok diye karşılık verir. nasıl yani diye sorar welles, marlene cevap verir: geleceğin tüketilmiş; ve orson welles bu filmden sonra bir daha hollywood'da başka film çekemez.
(shocktheworld - 22 Aralık 2008 21:31)
1958 yapimi b filmi.ama ne b filmi.sinema tarihinin dahiyim uzun cut yapmaliyim rustumu her firsatta ispatlamaliyim tipi yonetmeni orson welles inin aslinda en iyi filmidir.ama 25 yasinda yapilmadigindan, b filmi olmasindan kaynaklaniyor olsa gerek nedense yurttas kanein golgesinden kurtulamamis bir eserdir.orson welles yonetmen oldugunden kendisine en kral rolu bicmistir.bicmistir diyorum zira, filmin orjinal senaryosu ile orson welles in modifiye senaryosu arasinda fazla benzerlik yoktur(misal orjinal senaryoda meksikali polis, amerikali polistir sevgilisi meksikalidir, ama orson welles bu interracial iliskiyi yeterince kiskirtici bulmamis erkegi meksikali kadini da filedelfiali yapmistir)
(otisabi - 22 Aralık 2000 04:34)
aslinda meslegindeki dibe vurusu yasayan orson welles filmin yonetmeni falan olmayacaktir, ama bilinmeyen bi sebepten mesleginin iyi gunlerini yasamakta olan charlton heston"ya madem oynuyo, eli bulasmisken yonetiversin" demis orson welles de"yonetiriz mesele mi? ellemem ama filmi fazla.." demistirsonra egosu agir basmis "yillarin orson welles i boyle dandik film yonetir mi?" diyerek basyapit olusturmustur.filmin acilis sahnesi(arabay bomba koyma sonra takip etme)sonradan sinema orgrencilerine "aha cekecekseniz boyle cekin" denerek okutulmustur.
(otisabi - 22 Aralık 2000 04:38)
pek çok başarılı aktör ve aktrisin the new york times için bir araya gelerek "sinematik kötülüğün video galerisi"ni oluşturdukları çalışmanın adıdır. her birinde bir başka oyuncunun yer aldığı ve her birinde sinema tarihindeki belli ikondan ilham alınmış olan, alex pragar tarafından yönetilmiş kısa filmlerden meydana gelmiştir.galerideki videoları performansına sahne oldukları oyuncunun isimi ile paylaşayım.gary oldman(ilham alınan film: magic)http://www.youtube.com/…?v=otj75wiezfu&feature=plcpbrad pitt(ilham alınan film: eraserhead)http://www.youtube.com/…?v=zpokbm2ry-q&feature=plcpglenn close(ilham alınan film yıldızı: theda bara)http://www.youtube.com/…?v=vsihzwkx96i&feature=plcpmichael shannon(ilham alınan film: wall street)http://www.youtube.com/…?v=f2dmooerpx4&feature=plcprooney mara(ilham alınan film: a clockwork orange)http://www.youtube.com/…?v=kai7ts3vcmy&feature=plcpviola davis(one flew over the cuckoo's nest)http://www.youtube.com/…?v=v1x2syhbhfc&feature=plcpmia wasikowska(ilham alınan film: il conformista)http://www.youtube.com/…?v=hqiprhfpgwy&feature=plcpjean dujardin(ilham alınan film: green street hooligans)http://www.youtube.com/…?v=6rrbqtmerm0&feature=plcpryan gosling(ilham alınan film: the invisible man)http://www.youtube.com/…?v=r6bkyjmgx9w&feature=plcpadepero oduye(ilham alınan film: bonnie and clyde)http://www.youtube.com/…?v=jnhcqal-qe8&feature=plcpkristen dunst(ilham alınan film:the postman always rings twice)http://www.youtube.com/…?v=awwfli-4tao&feature=plcpgeorge clooney(ilham alınan film: mutiny on the bounty)http://www.youtube.com/…?v=gd5kfzscg3w&feature=plcpjessica chastain(ilham alınan film: repulsion)http://www.youtube.com/…?v=v8ye30-ylpg&feature=plcp
(marley - 10 Kasım 2012 20:34)
film, meksika-amerika sınırındaki bi kasabada geçer. ilk sekansı, kamera ve ses kullanımı açısından anlam ve içerik olarak örtüşmektedir. bu ilk sekansta bir suikast gösterilir.filmde dört katman çakışır:-kamera kullanımı-olay örgüsü-sekans cümlesi-müzik ve sesbütün film aslında menzies ve dedektif hank'ın aşkı üzerine kodlanmıştır.hank, bi çatışmada menzies'i kurtarmak için silahın önüne atlar ve bacağını kaybeder. takma bacak ve baston kullanmaya başlar. bacağını kaybetmesiyle hem karısından ayrılır hem içkiyi bırakır. bir anlamda menzies hank'ın karısı yerine geçer. hank'ın bastonu; iktidarı, menzies'le ilişkisi de gizli eçcinselliği temsil eder. baston ve menzies bütünleşmiştir.hank karakteri, orson wellesin kötü-yücesidir.(bkz: şeytan ayrıntıda gizlidir)
(milena - 17 Ağustos 2003 20:34)
bir sahnede meksikalı polisimiz mike, amerika sınırındaki miranda hotel'de kalan eşi susan'ı aramak için bir bakkala girer.. bakkalda çalışan kız görme engellidir ve mike telefon ederken raflardan birine asılmış şu tabelayı görürüz;"if you are mean enough to steal from the blind help yourself"
(peterpann - 22 Ocak 2014 21:27)
açılıştaki efsanevi plan sekansın, teknik ve görsel olarak etkileyiciliğinin yanı sıra, "ne zaman patlayacak şu bomba" şeklinde yaşattığı gerilim de lezizdir. orson welles filmini, kendine yaraşır biçimde, böylesine bir teknik meydan okumayla açtıktan sonra, film noir tarzının çok geç gelmiş ama tarzın klasikleri arasına girmiş örneğini ince ince işlemeye başlıyor. bu noktada başta welles'in karakteri olmak üzere, bir dolu eksantrik karakterle tanışıyoruz ki kuşkusuz en etkileyici olanı, apocalypse now'daki marlon brando deformasyonunu hatırlatan bir hal içindeki welles'in kendisi burada, obezliği, makyajla çirkinleştirilmiş yüzü, dökülmüş saçları ve topallığı ile. filmin sinematografisi, ışık kullanımı, welles'in yakaladığı müthiş kareler, karakterlerin yüzlerine yapılan yakın çekimlerde iyice hissedilen gerilim müthiş. müthiş olmayan, meksika-amerika sınırının bir o yanına, bir bu yanına süreklenip duran olay örgüsünü, hikayenin hızını, yan öğeleri, karakterlerin motivasyonlarını ve çatışmalarını desteklemekte ve açıklamakta zaman zaman sıkıntıya düşen senaryo. welles, işin bu kısmını sanki çok önemsememiş, diyaloglardaki bazı arızaların, senaryodaki bazı deliklerin varlığını boşvermiş ve filmin teknik mükemmeliğine, görselliğine, sinematografisine ve karakterlerine yöneltmiş dikkatini. 40'lı yıllar boyunca ürettiği başyapıt üstüne başyapıtla, döneminin en önemli birkaç sinema akımından biri olan film noir'e, 58'de, oldukça geç bir tarihte, welles tarafından düşülmüş bir ek not bu. sinema tarihinin en iyilerinden biri değil belki ama "b film" olarak tasarlanmış bir kara film için, türünün başyapıtları arasında anılmayı hakediyor. üstelik film noir dönemi belki bir on yıl öncede kalmıştı. ama 50'ler alfred hitchcock'un en muhteşem yıllarıydı ve söylenti odur ki, hitchcock akıllara durgunluk veren, 60 yapımı psycho'yu çekerken, touch of evil'dan oldukça etkilenmişti. iki filmin tek ortak noktalarının janet leigh ve kaldığı motel olmadığı da söylenebilir gerçekten. bunun dışında filmle aynı dönemde filizlenen fransız yeni dalgası'nın da touch of evil'dan bir miktar esinlediği rivayet edilir. özellikle truffaut'nun erken dönem filmlerinde, misal nefis tirez sur le pianiste'te ve bazı erken dönem godard eserlerinde. rivayet olunan bu esinlenmeler bana çok açık ve net görünmemekle birlikte, ışık kullanımı, bazı teknik incelikler ve karanlık bir atmosfer yaratma açısından welles'in birçok yönetmene güzel fikirler vermiş olması muhtemel.
(ianism - 24 Mayıs 2014 17:49)
marlene dietrich, murat belge'nin üvey annesi zsa zsa gabor ve orson welles'i birlikte izleyebileceğimiz film. tam burası burhan asaf belge'ye "nasıl ayıkladın lan zsa zsa'yı??" diye sormanın yeri.film 1958 yapımı ve isminin vaadettiği gibi filmde gerçekten de şeytanın dokunuşu var. bunu göreceksiniz. ama 1958 model bir şeytan bu. --- spoiler ---mesela meksikalı narkotik polis şefi vargas'ın karısı susan, hem meksika, hem amerika'da iş tutan bir uyuşturucu mafyası tarafından kaçırılır. sebebi amerikan vatandaşı olan mafya liderinin meksika'daki kardeşinin vargas tarafından deliğe tıkılmasıdır. (mafya liderinin adı bile 1958 model: grandi.. hahaha) evet susan, ciddi görünen ve hem ünlü hem şaibeli amerikan polis şefi quinlan'ın bilgisi dahilinde kaçırılır. kaçıran mafya ama ne mafya. uyuşturucu zerk etmez, tecavüz etmez, sadece soyar, elbiselerine duman üfler ve etrafa marihuanna izmariti falan atarlar. mafyanın amacı uyandığında susan'ın uyuşturucu kullanmış olduğunu sanmasıdır sadece.--- spoiler --- vay amk. ne naifmiş lan her şey eskiden
(5yilonce10yilsonra - 31 Ekim 2014 14:42)
empati yapmanın kolay olmadığı orson welles filmi. açılış sahnesi filmin diken üstünde geçeceğinin işareti olmuş aynı zamanda. ve sınırların olmadığı bir dünyada çekilmiş. filmde müthiş bir diyalog var;"polislerin işi sadece despot bir ülkede kolaydır"miranda motel'inde geçen sahneler ve arıza bir motel görevlisi psycho filminin fragmanı gibi. touch of evil 1958psycho 1960ikisi de univeral studios filmi.
(stefan kuntz - 6 Aralık 2014 02:33)
(bkz: ed wood) un tim burton tarafından uyarlanmış hayat hikayesinde bir sahnede ed orson welles''le karşılaşır,beraber dertleşirler...bir diyalogda welles meksikalı rolünü charlton heston''a oynatmak istemediğini,yapımcıların onu buna zorladığını söyler...kurgu mudur,gerçekmidir bilemedim.bilinsin istedim...
(caponsever - 4 Eylül 2001 23:39)
Yorum Kaynak Link : touch of evil