Direktøren for det hele (~ Emret patronum) ' Filminin Konusu : Bilişim teknolojileri şirketi olan bir adam, bir gün sahip olduğu şirketi satmaya karar verir. Ancak ortada ufak bir sorun vardır, patron uzun zamandır ofisin içinde sıradan bir çalışan gibi çalışmaktadır ve kimse kendisinin şirketin sahibi olduğunu bilmemektedir. Şirketi almaya talip olan yatırımcılar yeni patronla yüzyüze görüşmek konusunda ısrar edince patron çareyi profesyonel bir oyuncu ile anlaşmakta bulur. Başlangıçta her şey yolunda giderse de sahte patron zamanla kendini iyice rolüne kaptırır. Usta yönetmen Lars von Trier’in son filmi “Emret Patronum” hınzır bir kara komedi örneği. Sinemaya tutkusunu yeniden keşfetmek isteyen ve filmlerine zarar verdiğini düşündüğü alışkanlıklarından kurtulmaya karar veren Trier, “Emret Patronum”la özüne dönmeyi hedefliyor. Von Trier’in bu değişimini haber veren ilk olay geçtiğimiz sene Berlin Film Festivali’nde yaşanmıştı. Yeni bir film hazırlığında olan Von Trier, Berlin Film Festivali sırasında yayımladığı basın duyurusu ile bir ‘yeniden canlanma’ sürecine ihtiyaç duyduğunu belirtmişti.
Riget(1994)(8,3-16046)
Dogville(2003)(8,0-123961)
Dancer in the Dark(2000)(8,0-93342)
Breaking the Waves(1996)(7,9-56138)
Europa(1991)(7,7-18263)
De fem benspænd(2003)(7,5-7491)
Manderlay(2005)(7,3-21598)
Medea(1988)(7,2-2787)
Forbrydelsens element(1984)(6,8-8484)
Idioterne(1998)(6,8-30750)
Antichrist(2009)(6,6-112057)
Epidemic(1987)(6,2-4678)
toprakcilik yapmak gibi olmasin ama trier'den cikmis iki kisi taniyorum, ikisi de adamin hasi, alaninin ustasidir. bu filmin en keyifli tarafi da bu pek sevdigim iki trierlinin birlesmesi, lars ile karl'in izdivaci olsa gerek. ikisinin de kariyerlerinin bir asamasinda sorduklari soru su: temsili sistemlerde en tepedeki yonetici erk, en buyuk patron kimdir; neyi, nasil, ne kadar ve en onemlisi kimlerin sayesi ve rizasiyla yonetir?temsili demokrasinin musamereliginden, (sosyal) kontrat ve hukukluluk itikadindan, abd politikasindan, bush'tan ve avanesinden zerre bahsetmeden butun bu kavramlara dokunduran lars, bir yonetmen olarak ispat ettigi rustunu bir yazar olarak da kanimca asil istigal alanindan bile daha yuksek bir seviyeye cekiyor. cogunlukla anadolu turnesine cikmis salon komedilerine tumlesik kahkaha kasirgasi, gulmece tufani tamlamalarinin yarimligini, sahtekarligini bilmesem saatler suren kahkahalarin yikimi ardina bu yakistirmalari yapacagim nejat uygurdan habersiz. filmin spoileri da sanirim "bush iktidarina karsi" olacak kadar bush'u, halefi ve selefiyle herhangi bir iktidarin beyni, merkezi, karar organi sananlara kapak olmalidir. o kadar da spoil olun canim.
(otisabi - 11 Haziran 2007 02:57)
bizde tam anlamıyla çadır tiyatrosuna denk düşen durum komedisi.şöyle manyak bir şemaya büründürebildiğim devletçilik oyunu:yumrukçu............... gaza gelen insan modeli, durumdan vazife çıkaran sinir küpü, faşist parti, ocak gençliğiçığlıkçı.................... toplumsal histeriseks kadını............ seksle işini gören cinsiyetçi, teşhirci, 'umurunda mı dünya'cı kitlegözlüklü sunuşçu... mantık sahibi ama sinik kitlesekreter................. sev beni, beni sev nolur, bağımlı/bağdaşık sevgi açı kitlegavur..................... ülkesinden bihaber, arada sınır dışına çıkan ama içerde de olamayan kitle "- danca kursunu kestin- ingilizce konuşsun o halde- istemiyor- ..."aktör..................... yönetime soyunan beceriksiz, her seferinde ipleri eline aldığını sanan andaval takdir açı obsesif kompulsif klikpatron................... ajan meraklısı derin devlet, sevgi fukarasıizlandalı........................ dış mihrak hezeyanıavukat................... oyunun kurallarını gören, bilen, ikili oynayan akıl hocasıek: idioterne sonrası daha bir zevk veren film,.
(tabi - 27 Temmuz 2007 05:50)
Yorum Kaynak Link : direktoren for det hele