robert rodriguez'in sanırım 1996 yılında yazdığı senaryonun epeyce değiştirilmiş versiyonu üzerinden çekilen film.

ilk senaryonun hayata geçirilmemesinin nedeni, spoiler gibi olduğundan...

--- spoiler ---
90'larda çekilmemesinin nedeni hayvani bütçe gerektirecek olmasıdır. iddialara göre 2 ayrı yabancı gezegende geçecek olması ve ormanlık arazide dünyadan çok farklı bir vejetasyonla, çok sayıda farklı uzaylı ırkını barındıracak olması gibi nedenlerle yaklaşık 400 milyon usd bütçe beklenmiş ve bu işten doğal olarak vazgeçilmiştir.
--- spoiler ---

şimdi yapılan değişikliklerle bütçenin kısıldığı ve teknolojik gelişmelerle zaten efektlerin ucuza getirildiği iddia edilmektedir

--- spoiler ---
bu defa çok sayıda ırk yokmuş, bunun yerine aksiyon sahneleri geliştirilmiş
--- spoiler ---

yautja fanları için güzel bir film olacağa benzer.

(robert kokorec - 16 Mart 2010 16:12)

predator'ın hayranı birisi olarak gayet de hoşuma gitmiş filmdir bu. ilk filme ufak göndermeleriyle, adrien brody'siyle güzel olmuş olmasına da adrien'ın film boyunca batman sesiyle konuşması ve buna rağmen "you're one ugly motherfucker" dememesi kötü olmuş.

(tubic - 14 Temmuz 2010 17:27)

hakkindaki bu kadar kotu elestriyi haketmeyen filmdir kendisi.

izledigimiz filmin adi nedir? predators. nedir predator? kendileri uzayli bi cinsin mensubudurlar. tek amaclari avlanmaktir. film av ile avci arasindaki iliskiyi anlatiyor. daha fazlasini degil. zaten daha fazlasi da umrunda degil filmin.

filme donelim. bence mukemmel bir acilisi var filmin. amacini daha ilk dakikadan belli ediyor. heyecan dozu cok yerinde, cok abartili degil, dozunda aksiyon...cok fazla karakter var, ama hicbirisinin gecmis hayatlari ile ilgili detayli bilgi vermiyor film. kucuk ipuclari. bu ipuclarinin hepsi de cok generic ipuclari. amac karakterlere derinlik kazandirmak degil. herkesin bildigi kliseleri kullanarak bir asinalik hissi yaratmak. (yakuza, mercenary, ozgurluk savascisi...) hicbir karakter cok orjinal degil, ama biraya geldiklerinde ortaya cikan hikaye, ve hikayenin islenis tarzi cok eglendirici.

filmin ortaya koydugu tek sey, (isteyerek ya da istemeyerek) canavar olmanin tanimi belki de. insanin icinde oldugu sartlara gore degisiyor canavar olmanin tanimi. disardan baktiginda cok kotu, tu kaka, dedigin bir karakter, yeri geldiginde kendi canini ortaya koyuyor bir baskasi icin. kisacasi hersey perspektif meselesi.

(madeintaiwan - 14 Temmuz 2010 23:55)

muziginden repliklerine , goruntu yonetimininden , kostum kreasyonuna kadar tam anlamiyla 80'lerde videocudan kiralanmis bir b film atmosferini yakalamistir. turun meraklisi olarak hastasi oldum. bilhassa brody nin canlandirdigi pislik asker rolune hayran kaldim.filmi izledigimden beri o ses tonuyla konusuyor , kendimden baskasini asla dusunmuyorum.

(mascara - 16 Temmuz 2010 15:20)

3 eylül 2010'da vizyona giren filmdir.

film hakkında:

* 53 günde çekildi.
* ilk olarak robert rodriguez yönetmen olarak düşünüldü fakat çıkan asılsız iddialardan dolayı sadece yapımcı ve senarist olmayı kabul etti.
* film senaryosunun ilk hali 1994 yılında 20th century fox’a açıklandı fakat bütçe çok geldiği için çekilmedi.

alıntı: http://www.mefallit.org/av-predators-2010.html

(szg - 3 Eylül 2010 15:37)

beklenmedik bi film. biçok yönden.

predators'a, denyo gibi gezinirken, "giriim ulan" diye hakkında hiçbişii bilmeden girdim. bi filme girerken en azından yönetmenin kim olduğunu bilirim hep, hiçbişi bilmeden girdiğim film sayılıdır (1.318). başında "troublemaker studios"u görünce üzüldüm, gerçekten iyi bir film olabileceğini düşünmüştüm, aslında rodrigez'i de çok severim ama predatör ve rodrigez, pek karışmasını isteyeceğim şeyler değil. kendi çapımda predatör serilerinin fanı sayılırım (avp'yi de sayıyorum) ve sinema kuralları ile arası pek olmayan zeki yaratıcı ama haylaz çocuk rodrigez'in zaten iyice sarmaya başlayan seriyi (2 neydi ulan? cehennem silahı tadında predatör izlettiler bize be. danny glover'in bi yerde durup "i am too old for this s.it." demesini bekledim gerçekten) iyice karikatür haline getirmiş olmasından korktum ama izlerken anladım ki, sayın rodrigez'in danny trejo'yu kasta ittirmesi dışında bi etkisi olmamış. film, bildiğin, böle, yetkin bi sinema dili ile anlatılmış. atmosfer harika, setting harika, karakterler harikadan da öte. yabancılaştırma efekti yok, rahatsız edici detay yok, predatör, avp ve alien serisi ile tutarsızlık içeren bir referans yok. benim gibi bi hayran, tahmin ediyorum filmi gayet dikkatle ve "bu ne saçmalık şimdi" demeden izleyecektir.

ilk film güzeldi, ama, düşünüyorum, her şeyin ilk olmasını kenara ayırınca, aslında o kadar iyi değildi. gizemler olmasaydı, yani aynı film, aynen o hali ile serinin misal 4. filmi olsaydı, "yeterince özenilmemiş" der geçerdik rahatlıkla. ilk filmi, ilk olduğu için sevdik. bu film, ilk filmde atlanan şeylerin atlanmadığı, yeterince özenilmiş, muhteşem bir devam filmi olmuş. her yönden 1'e göre çok daha başarılı. 2 zaten büyük bir hata idi, hiç konuşmak istemiyorum hakkında. predatörü amerika'nın ortalık yerine getirmek için 2. film fazla erkendi. oysa predators, bu işin en yapılacağı yerde geçiyor, "oyun gezegeni". elite dünyalı predatörlere karşı extraterrestrial predatörler. daha iyi bir fikri olan?

spoiler!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

royce, yazar açısından bakıldığında, oldukça cesur bir karakter. çünkü, seyirci dediğin, duygusal bişi. kahraman sever seyirci, bağırsakları deşilirken "freedoooom" diye baaran bi karakter ittirirsin, bayılır. bu adamın ortaçağın ortalık yerinde, tanımsal olarak günümüzdeki "demokrasi"ye tekabül eden, asırlar sonra bizim bile hala tam anlamı ile edinememiş olduğumuz bir yönetim şeklini o an hemen oracıkta talep etmek gibi, teoride uygun dahi olsa, pratikte gaayet çılgınca, efektif gerçekliğin unsurlarına çok uzak bir hedefin peşinde koşuyor olmasının hiçbir önemi yok. kimse kalkıp "yau bu adamın karısına tecavüz ettiler, sonra boğazını kestiler, sonra halkın önünde adamın da karnını deştiler, üstelik aradan asırlar geçmiş hala iskoçlar'la ingilizler arasındaki sorunlar devam ediyor, bu adam ne kendi sorununu, ne halkının sorununu ne de başka bir sorunu çözmemiş, bar bar baarınıp ölmüş" demez. sever onu, doğru bildiği şey uğruna öldü çünkü. e şimdi, bunun sattığı bir dünyada, royce gibi bir karakter yazmak, büyük risk. insanlar anti-kahraman'lara dahi (riddick, hancock, vs) yeni yeni alışıyorlarken, sinema tarihindeki en yüksek liderlik vasıflı karakterini, rasyonel analitik ve sonuç odaklı düşünen, duyguları ile hareket etmeyen, stratejik, ahlaki değerleri ve öğretilmiş güdülerini karar verme parametreleri arasına sokmayan bir adam olarak dizayn etmek, bence takdire şayan. bu çünkü, tabi ki kimsenin aklına gelmeyen bir şey değil, bu karakterler varlar, varız. ama satmıyor, insanlar sevmiyor çünkü, beni de sevmiyorlar. en basit örnek, bir çok insan buraya kadar dahi gelmeden bu entry için olumsuz oy kullandı, biliyorum. royce, çok zeki değil, çok cesur bir senaristin ürünü. kendisine teşekkür etmek istiyorum buradan.

uzun zamandır ilk kez, bir karakteri gerçek buldum, kendime yakın hissettim. "hayatın anlamı" gibi cevabı "anlam" teşkil etmeyecek sorularla "hayat"ını harcayan insanlar hakkında "hoş olmayan" yorumlar yaptım hep. hayat hakkında tek bildiğim şey, ona sahip olduğum, başka bir şey merak etmiyorum ve izin verirseniz keyfini çıkarmak istiyorum derdim onlara, kendi kendilerine yarattıkları romantik bilinmezlik ile beni de etkilemeye çalışanlara yani. sonra bu adam çıktı "buraya neden geldik, bilmiyorum, merak etmiyorum, tek derdim, buradan kurtulmak" dedi. "sonunda." dedim kendi kendime. : )

royce için, "o kadar duygusuzum ayakları falan, artis artis laflar, sora kız için döndü ama n'aaabeeeeer?" yorumu yapılıyor. kararlarına/planlarına duygularını karıştırmayan insanların duygusuz olmadıklarını hatırlatmak isterim. en az herhangi birisi kadar duygusal birinin hedefler ve/veya öncelik belirleyip belirlediği hedeflere ulaşmaya çalışırken duygusal davranmamasının bu kadar anlaşılmaz olması da bana garip geliyor. filmdeki karakterlerin hiçbirinde insaniyet mavalını anlatacak yüz yok, hepsi, hikayenin bir yerinde, ne kadar zalim olabildiklerini, ne kadar samimi olduğunu bilemediğim bir pişmanlıkla anlatıyorlar, isabelle de dahil. kanımca bu noktada asıl eleştirmesi gereken isabelle. zamanında bunun spotter'ını yakalıyorlar, gözünün önünde. yakalayanlara ilişmiyor, yerini belli etmek için. bi keskin nişancı ile spotter'ı arasındaki bağı düşünün, dünya üzerinde en çok güvendiğin insan, zaten başka kimsen de yok, beraber yaşıyorsun, beraber savaşıyorsun, evlilikten falan çok öte bişi bu, tek kişi gibisin artık, gün geliyor, diğer yarının yok edilmesini tüfeğinin dürbününden izliyorsun, elin tetikte, çekmiyorsun, stratejik davranıyorsun, tam bir predatör gibi davranıyorsun, sonra bir anda, ücra bir gezegende, kim olduğu hakkında en küçük bir fikrin olmayan, sonradan ruh hastası bir katil olduğu ortaya çıkan, dış kapının mandalı bir adama merhamet edesin geliyor. royce'un, senin spotterının sana anlamının yüzde biri kadar anlamı olmayan bu adama merhamet etmemesine karşılık isabelle'in okuduğu "insanlık" mavalını kabul etmiyorum. öte yandan isabelle'in bir kadın olarak bu şekilde hareket ediyor olmasını gerçekçi buluyor, tüm bu olan biteni kadın doğasını iyi capture etmiş başarılı screenplay yazımı olarak değerlendirerek senariste bir kez daha saygılarımı iletiyorum.

şu sorular ve cevaplar konusunun da, önümüzdeki milenyaya kadar çözüleceğini umuyor, şu an bir kült olduğunun farkında olmadığımız "a serious man" filminin bile "sorularıma cevap vermediler" diye eleştirildiği düşünülürse, bu filme benzer bir eleştiri yöneltilmesi az bile olduğunu belirterek yazımı sonlandırmak istiyorum.

ps. royce çok iyi bir çocukluk geçirdi, en iyi okullarda okudu, her şeyin en iyisine sahip oldu, sayısız kızla yattı, sevgilileri de oldu, hiç terkedilmedi, gerçek anlamda bir travma hiç yaşamadı, kayda değer bir sağlık sorunu yoktu. kendi kendine böyle oldu, zamanla soğudu her şeyden, etrafını daha iyi tanıdıkça ondan daha fazla nefret eder oldu. sahip olduğu her şeyi bıraktı, paralı asker olmaya karar verdi, paraya ihtiyacı bile yokken. buyrun, artık biliyorsunuz. şimdi daha iyi mi film?

(trenchkot - 12 Eylül 2010 14:40)

çok keyifli vakit geçirten ve tadı damakta kalan predator filmi. kült film sevdiği veya predator külliyatına aşina olduğu halde beğenmeyenler sabah yeterince vitamin falan almadıkları için böyle konuşuyorlardır, aldırmayınız. uzun zamandır bu kadar keyif aldığım bir film olmamıştı.

--- spoiler ---

yakuza karakter muazzamdı. katana ile predatore karşı savaşırken resmen zevkten 4 köşe oldum. "rüzgarla dalgalanan otların üzerinde elinde katana olan bir yakuzanın predatör ile savaşması" gibi bir fikir ile bana gelen adamın alnından öperim ki bunun için robert rodriguez'in karşısında selam duruyorum.

adrian brody abimiz çok iyiydi. muazzam bir fikir olan "av için ayrı gezegen" olayına bile burun kıvıranı gördükçe şaşırıyorum.

predatorlerin mekanında ortada yanan ateşin üstünde bir alien kafası mı vardı yoksa uzay köpeklerinden birisine mi aitti merak ediyorum. alien'ın çenesinin trofe olarak oraya getirilmesi saçma gibi dursa da fikri olan bana ulaşsın sözlük ahalisi.

--- spoiler ---

not: ilk predator filminden sonra ciddi ve düzgün bir şekilde çekilmiş tek predator filmidir. aksini iddia edeni predatorler kovalasın.

edit: grynn'in uyarısıyla filmdeki kadın israil askerini michelle rodriguez sanma gafletinden kurtulmuş bulunuyorum.

(hiko seijuro - 15 Eylül 2010 23:24)

ilk film haricinde çekilen diğer predator filmlerine göre azda olsa birinci filmin tadını verebilen bir predator filmi....

(oyle bir gecer zamanki - 25 Eylül 2010 21:38)

hamsi kılçığı çıkarır gibi predator abinin omurga çıkarma hareketi bile yetti bana. kalan kısımlar olmasa da olurdu.

(45litre - 29 Eylül 2010 19:40)

filmle ilgili bir detaya daha dikkat çekmek isterim.

donald ve ronald, "oyun gezegeni" hakkındaki engin bilgilerini paylaşırken, "olur da, olmaz ya hani, olur da kırk yılın bir başı birileri onlardan^* birini (1) öldürürse, işte o zaman dikkatler buraya çekilir." gibi bir ifade kullanmışlardı. bu filmde 3 (üç) yautja öldü. devam filmi için şimdiden "terminatör 2'den sonraki en iyi devam filmi" söylentisini yaymaya başlayabilirsiniz.

insanlardan oluşan av partisinin liderliğini kimin üstleneceği hakkında da iyi kötü bi fikrim var.

(trenchkot - 29 Eylül 2010 22:38)

gördüğüm en iyi açılış sahnelerinden birine sahipti. yazılar akarken bi anda; fffffffffffffffffffffffffff, sağır eden bir rüzgar/hava akımı sesi, ne oluyoreau diyene kadar, görürüz ki protagonist, atmosferin ortalık bi yerinden limit hız ile düşmekte. acaip iyi bi kafa. çalışıyosun işindesin gücündesin, gözünü açıp kapıyosun, defalarca, bir kere daha, bir kere daha, iş güç, göz kapa-aç, iş, kapa-aç, güç, kapa-aç iş, kapa-aç, 14000feet yükseklikte bozuk bi paraşütle düşmektesin.

çok acaip.

(trenchkot - 29 Eylül 2010 22:45)

bu filmde dengelerin değişmesi ile, filmin adının değişmesi de münasebetli olmuş. bundan önce predatör 1, predatör 2 diye gidiyodu isim. çünkü o filmlerde bir "predatör" vardı, bi de onunla cebelleşen, yakalamaya çalışan ama çok da başarılı olamayan gariban insanlar, iyi insancıklar böle, işinde gücünde, danny glover vardı bi sefer ya? hahahahahaha. oysa, bu filmde her iki takım da predatörlerden oluşmakta, isabella'nın yersiz zamansız kadınsı duygusal/romantik çıkışlarını saymazsak, isabella da dahil olmak üzere, gezegendeki herkes, insan ya da yautja farketmez, herkes bir predatördü. filmin adının "predatörler" olması, yerinde bir değişiklikti bence.

canım çekti yine, olsa da izlesek.

(trenchkot - 29 Eylül 2010 23:00)

- tamamen alakasız, ama alanlarında uzman tiplerin bir araya gelip beraber mücadele vermesi (bunun literatürde bi ismi vardır inşallah, cümle olarak anlatması zor oluyor)
- güzel, uzunca ve gergin bir meksika açmazı, ya da herhangi bir standoff sahnesi.
- hem karizmatik hem makyavelist karakterler, yanında harbi delikanlı, bazı bazı duygusal karakterler, tam orospu çocuğu karakterler. kısaca karakter çeşitliliği. çeşit çeşit tipler mına koim.
- danny trejo, laurence fishburne.
- predator ırkı.
- hiç aşk-meşk, sikiş- sokuş, öpüşme-yalaşma olmaması. (sondaki sarılma saylanmaz, kanka sarılması gibiydi o)
- bol aksiyon amına koyim. ilk dakikadan itibaren hem de.
- serinin başkaları tarafından çekilmiş önceki filmlerine kuvvetli referanslar.
- danny trejo demiş miydik? çabuk harcadılar adamı ya. neyse ki machete var bu aralar.

bunların hepsi bir filmi sadece eğlenceli yapmaz, müthiş yapar. bu filmi izleyip de eğlenememeyi başarabilenleri gerçekten yürekten tebrik ediyorum. şimdi gidip ödül olarak kendilerini sikebilirler.

bi şeyde de hayatın anlamını aramayın mına koyim.

(mabl - 2 Ekim 2010 04:34)

artık bilimum alien ve predator filmini sadece evrenlerini sevdiğim için izlesem de ve düşük beklentiler içerisinde olsam da bu film yanıltmayı başardı diyebilirim. en azından daha elle tutulur bi hikayesi var aksiyon da iyi. predator çok karizma diyip de bu filmi izlememek olmaz ayrıca. morfiyus abimize de buradan selam, eşşek gibi şişmiş.

(razzraziel - 5 Ekim 2010 06:21)

http://www.otekisinema.com/predators-2010/

(asden - 18 Ekim 2010 11:01)

predator filmlerine tapan biri olarak ben bu filmi sevdim, daha üzerine çok şey kurulur. avplerden sonra bunu izleyince bişey farkettim bi de, klasik predator diye tabir ettiğimiz ilk filmdeki predator'ün görünüşü aşmış, bu filmde totem'e bağlanan predator o tarz giyinince resmen sırıttım.

(frosties - 6 Kasım 2010 10:54)

önce bir şuna bakın: #19686545

--- spoiler ---
filmi genel olarak bende beğendim. iyiydi güzeldi. yarısında çıkmadan sonuna kadar izledim. burada da "yav piyanist'te ki eleman o filme gidermi? o nasıl burun lan öle? boyundan büyük silah taşıyor adam ya." gibi eleştirecek değilim. ancak daha önce de demişim artık bu 7-8 eleman vs predator olayı saçma bana göre.

çünkü bu uzaylı kardeşimiz insandan daha güçlü, hem teknoloji hemde fiziksel olarak. başka gezegenlere gidip geldiğine göre daha da zeki. şimdi buraya kadar herkes hem fikirdir. e peki bu adam nasıl oluyorda bir grubu son kamil'e kadar kesiyor, en son adama kestaneyi çizdiriyor. yani filmi izledim ama dua ettim inşallah sonu saçma bitmez diye. en son sahnede 2. bir film geleceği sinyalleri vermesi biraz içime su serpti. belki de rodrigez bu filmi bir predators serisine başlamak için çekmiş ve ilk filmde klasik predators hikayesini farklı bir olaylar zinciri ve mekanda vermek istemiş olabilir. ama bundan sonra çekilecek filmleri ne olur bu şekilde olmasın. şu predator'u bize biraz daha çok tanıtın. adamların tarihlerinden bahsedin. şehirlerini gösterin. filmin sonunda sadece 1 2 kişi hayatta kalmasın. ne olur yav.

(bkz: komşulara karşı çok ayıp oldu)

--- spoiler ---

(proksima - 7 Aralık 2010 23:37)

--- spoiler, ayrıca inceden pianist spoilerı da içerir ---

senaryo bence klişe olmasına rağmen filmi beğendim. bilmiyorum belki de hem alien, hem predatora, hem de oyunları çıktığından beri avp serilerine tapmamdan dolayı olabilir.

filme gelince, 2 avp yapımından da daha iyi, fakat ilk predator filmi kadar iyi değildi. ilk predator filmini anımsattı bana, zaten royce isabellein bunları bildiğini anladıktan sonra isabelle ilk filmi özet geçti resmen.

senaryoda da bazı saçmalıklar vardı. hani 3 ayda bir yeni predatorlar geliyordu ? e bu predatorlar öldü, ama hemen ertesi günü paraşütlerle yeni insanlar/kafesler geldi. eee bunları zaten predatorlar ışınlamıyor muydu? 3 ay ne yapacaklar, lost adasındaki gibi gezinecekler mi ?^*. orada ilk filmlerdeki gibi asıl predator abimizin gelip bir artifact bırakmasını, sonra da dünyaya ışınlamasını beklerdim.

doktor çiçekten akan maddeye bakıp hemen nörotoksin olduğunu nasıl anladı? ben kimyagerim, sadece bakarak anca tuzu şekeri ayırabiliyorum ^*. ayrıca ulan uzaydasın, periyodik cetvel ile sınırlama kendini, bir sürü yeni madde olabilir. bitki özü, besin olma ihtimali daha yüksek. ama bence o gayet yoğun kıvamlı domestostu mesela^*.

doktor harbiden mindfuckmış yalnız. ayrıca doktorun "yaşamam lazım, benim ailem var" derken rus elemandan aldığı, karambolde geri veremediği, rus elemanın çocuklarının fotoğrafını göstermesi de ilginç bir detaydı.

ha bi de şunu anlamıyorum. uzayda porselen bardak, cam bardak olamaz mı ? neden tüm bardaklar/tabaklar metal, hatta düzelteyim, neden mat metal ? bok mu var afedersiniz ? belki ortama göre görünüşü daha düzgün olabilir ama bence gayet saçma. ha bunu geçtim, o barınılan yer predator gemisi değil miydi? predator bardağı mıydı onlar şimdi? bir de son sahnelerde predatorun sesi görerek algıladığını gördük. e noland orada kalırken güç çekirdeğini aktif ediyor, hadi ısı yapmıyor diyelim, o kadar tuzak kuracak kadar zeki gösterilmiş predatorlar, 10 mevsim boyunca hiç biri mi sesle orayı gözlemlemeyi akıl etmedi ? zira çekirdeği aktif ettiğinde gayet ses geliyordu.

pianist filminde de olan asıl adamımız adrien brodynin bir sahnesi nedense bana direkt pianisti anımsattı.

bu filmde:
isabelle: are you not a human? what are you?!^*
royce: alive.

pianistte elemanımız filmin son sahnelerinde:
ittifak komutanı: then why are you wearing that damn nazi coat?
wlady: because i'm cold.

yakuzanın predatorla dövüş sahnesi de baya iyiydi. hatta arka fondaki müziği değiştirirsek neredeyse kill bill olacakmış, ama 2 katana darbesi ile koca predatorun ölmesi de saçma geldi bana. zira filmin sonlarına doğru asıl predator aynı anda patlayan 6-7 el bombasına bana mısın demedi.

royce da kolpacının teki ayrıca. isabelle ile doktor çukurdayken geri geldiğinde "arkadaşımı yalnız bırakamazdım" dedi, hadi lan ordan. gayet diğer predatorun gemiyi yörüngeye bile geçmeden patlatacağını tahmin ettiğinden öyle dedi.

predatorlara yeni bir silah daha eklenmiş, mesela omuzdan fırlayıp scouting yapan mekanik şahinimsi şey değişikti.^**.

kampta yerdeki kuru kafa da predator kuru kafası idi. hatta caps aldım siz de yorumlayın diye:
http://img831.imageshack.us/img831/6174/maskz.png

köpek kuru kafası olamaz, çünkü o köpekleri şöyleydiler:
http://img834.imageshack.us/img834/7239/hound.png

ayrıca eski filmleri izlemiş olanlar bilir. predator kampında asılı olan, sonradan kurtulan predator filmlerden bildiğimiz predatorun ta kendisi. zırhı da, yüzü de, maskesi de aynı. o ölmemeliydi bence.

o değil de yanarım yanarım, şu predatoru hiçbir filmde adam gibi kullanamamlarına yanarım. bu elemanın diski var, öküz gibi kafa kopartan tam avlamalık mızrak silahı var, zarar gördüğü anda kendini iyileştirmesi var^*. neden hiç bunları kullanmazlar?

--- spoiler ---

(soulsmasher - 21 Şubat 2011 05:55)

çok çok ilginç başlayıp boka saran film. değişik karakterleri güçlü hikayelerle beslediğini sanmıştım ama yeteri kadar iyi süsleyemediler bu güzelim senaryoyu. arada bir 1987'deki arnold abimize göndermeler de bulundular ve hislerimizle oynadılar. halbuki arnold abimiz ne tuzaklar yapıp predator avlamıştı. ama burda öylemi. resmen cem yılmazın lafı aklıma geldi. " seni seçtim. çünkü sen özelsin japonsun bir kere. ne dersin samuray"

--- spoiler ---
japon yakuza'nın predatorun amına koyduğu film. adam kılıcıyla sikertti bildiğin predatorü. böyle 10 tane yakuza gelse predator felan bırakmazlar gezegende.
--- spoiler ---

filme 10üstünden6 veriyor izlemenizi salık veriyorum. güzel olmasada predator ve değişik dünya hatrına izlenir.

(oymanq - 23 Aralık 2012 19:15)

predator serisinin şimdilik son halkası. avp serisini tamamen göz ardı edip çoğunlukla ilk predator filmi üzerine kendince bir şeyler koyarak hikayeyi devam ettirmeye çalışsa da, ortaya çıkan sonuç bir miktar karışık.

--- spoiler ---

öncelikle söylemeliyim ki, robert rodriguez ve predator isimlerini ilk kez yan yana gördüğümde aklıma gelen, maalesef filmi izlerken başıma geldi. hikayesi ne kadar özgün olsa da, ilk predator filminin atmosferini ödünç alarak bariz şekilde bir b film yaratılmaya çalışılmış. yine sırf çeşitlilik olsun diye konulmuş meksikalı, japon, zenci ve kadın karakterler, yine başroldeki amerikalı asker ve ağır abi tripleri, ilk ölenlerden birinin yine zenci olması ve akabinde olaya başka bir zencinin dahil olup onun da hemen ölmesi gibi izleyene klişelerden klişe beğendirecek bir yapım var karşımızda. b filmlerine ayrıca hayranlığım vardır, ancak rodriguez için aynı şeyi söyleyemeyeceğim (belki sin city hariç), dahası bu konseptin predator ile iyi bir karışım yaratmadığını düşünüyorum. artık beşinci filmine gelmiş bir sinema efsanesinin 2010 senesinde çekilen bir filminden bahsediyoruz, serinin 80'lerde çekilen ilk filminde tutmuş olabilir bu formül ancak günümüzde uygulamaya kalkarsınız elde edeceğiniz sonuç en iyi ihtimale "vasat" olur. yine de hakkını vermek lazım, bu şartlarda elinden gelenin en iyisini yapabilmeyi başarmış bir film predators.

filmin en büyük problemlerinden biri de temposu. çok güzel bir ilk 10 dakika ve son 20 dakikaya sahip olmasına rağmen aradaki 70 küsür dakikalık kısımda birden fazla kez uykuya dalmak üzereyken buldum kendimi. yine de söylediğim gibi fevkalade güzel bir açılış sekansı var filmin, son sahneler de genel olarak gayet başarılı. bir kere her ne kadar karakterlerle sıkıntım olsa da, predator yaratıklarının dünya gezegeninden kendilerine rakip olabilecek ve birbiriyle alakasız insanları toparlayıp başka bir gezegene getirmesi ve onları avlaması fikri gerçekten çok iyi. üstelik alayı tırnak içerisinde "kötü" insanlardan oluşan grubumuzun bir hunger games edasıyla yaratıklarla olduğu kadar kendi içlerinde de mücadele etmesi, işlenişi kulağa geldiği kadar başarılı olamadıysa da filme tat veren ana etmenlerden. başta atmosferi ile olmak üzere ilk filme yaptığı göndermeler de, özellikle serinin takipçileri için ayrıca güzel olmuş.

bir de yanılmıyorsam ilk defa bu filmle birlikte çatışma halinde olan farklı predator klanlarını görüyoruz. sonlara doğru royce karakterinin, ilk filmden bildiğimiz predator'ın diğer klan üyeleri tarafından hapsedilmiş amcaoğlunu kurtarması ve kendi safına çekmesi olaylara farklı bir yön veriyor. klasik predator'ın insanlara yardım etmesi ve kısmen bu uğurda diğer predator klanının son kalan üyesi ile kapışıp can vermesi, serinin mitolojisi adına son derece heyecanlı bulduğum bir gelişme. kapıştığı o yeni nesil predator'ın taktığı kasın çenesini bir alien kafatasından alınan parçanın oluşturmasıysa ayrıca hoş bir detaydı.

oyunculuklar konusuna gelirsek, başroldeki adrien brody çokca eleştiriliyor fakat elindeki malzeme ile en iyisini yaptığını düşünüyorum. malzeme derken, kendisine yazılan karakter kadar brody'nin potansiyelini de kastetmekteyim. drama rollerinde görmeye alıştığımız brody gibi bir oyuncunun kendisi için böylesine radikal bir rolü oynaması kolay değil, sonuç da her ne kadar rezalet denemese de başarılı olmaktan uzak. film boyunca zorlama bir batman sesiyle konuşması bir yana, bu tarz aksiyon filmlerindeki tough guy karakterlerine ait ne kadar klişe varsa hepsini bir bedende toplamayı başarıyor kendisi. finale doğru diğerlerini kurtarmak için geri gelmemesini istemiştim, doğal olarak olmadı. çünkü anti-kahraman, çünkü bir noktada kendini sevdirmesi ve izleyicinin gözünde günahlarından arınması lazım. en azından filmin başlarındaki halinde kalabilse daha çok sevebilirdim, fakat maalesef. diğer oyuncular için diyecek pek bir şeyim yok, lakin yalnızca topher grace için birkaç kelime etmek istiyorum. yer aldığı her filmi ve oynadığı her karakteri katletmeye and içmiş bu yetenek fakirini bir predator filmine koymayı kim akıl ettiyse allah belasını versin. hikayedeki görece en ilginç karakteri alıp bok etmiş resmen. daha da diyecek sözüm yok bu venom çakmasına.

sonuç olarak, avp filmlerini saymazsak predator serisinin üçüncü halkasını oluşturan ve gayet de serinin ocağına incir ağacı dikebilecek olan bu yapım, kılpayı da olsa vasat mertebesine ulaşmış ve ileride yeni predator filmleri izleyebilmemiz için bir umut ışığı olmuştur. okuduğum kadarıyla bir sonraki predator filminin, bu filmin direkt devamı olacağı ve yine rodriguez imzası taşıyacağı kesinleşmiş. biz hayırlısı olsun diyelim de, yapımcılar da bi zahmet akıllı olsun biraz. predator'ı yedirmeyiz ulan!

--- spoiler ---

(bruce parkus - 6 Mayıs 2014 00:18)