• "ringu'nun yönetmeni hideo nakata'nın; sırlar ve iç, içe geçen geçmiş benliklerini bir evin içine standartlama girişimi üzerinden kotardığı yeni filmi. ve bazen yorulur gece size bakmaktan."
  • "hollywood tarafından başrolünde jennifer connellynin oynadığı bir yeniden çevrimi yapılacak film... altyazıyla film izlememek için filmi baştan çeken adamlar var ya oha..."
  • "jap. su faturasi"
  • "- meraba, bi bilet istiyorum ben..- hangi filme?- honguru zokayi..- efendim??- honongur toka muzu mizo..- iyi misiniz beyfendi?- charlie'nin meleklerine ver sen.. yine olmadi ya.."
  • "korkunun farkli bir boyutu.hic korkmam zannettiginiz seylerden korkabiliyorsunuz, mesela musluk suyu, mesela hello kitty'li canta..."




Facebook Yorumları
  • comment image

    ringu'nun yönetmeni hideo nakata'nın; sırlar ve iç, içe geçen geçmiş benliklerini bir evin içine standartlama girişimi üzerinden kotardığı yeni filmi. ve bazen yorulur gece size bakmaktan.


    (bad astronaut - 23 Mart 2003 18:45)

  • comment image

    japonların hortlak mitinin, suzuki'nin anne-çocuk/ annesi tarafından kötülüğe uğrayan çocuk/ suda kurbağaya dönen çocuk üçlemesinin, nakata'nın yabancılaşma göndermeleri ile kotarılmış korkutabilen janr filmi.


    (plynoz - 22 Nisan 2003 13:54)

  • comment image

    hollywood tarafından başrolünde jennifer connellynin oynadığı bir yeniden çevrimi yapılacak film... altyazıyla film izlememek için filmi baştan çeken adamlar var ya oha...


    (madcan - 2 Ekim 2003 11:21)

  • comment image

    hideo nakata, gerilim filmi nasıl çekilir konulu bir ders vermiş. kare kare, sahne sahne gerilim filmi çekilirken neler yapılacağını göstermiş. kah oyuncuların omuz hizası, kah odanın üst köşesi gibi olur olmadık yerlerde yer alan seyretme açısı, seyirciyi diğer çoğu filmde olmayan bu çekimler sayesinde fark ettirmeden geriyor üstelik bu gerilme, nakata’nın diğer filmlerinde de olduğu gibi çok başarılı bir dozda yer alıyor filmde; hikaye gerilip gerilip duruyor, tepe noktasına bir türlü varmıyor ve izleyici devamlı bir tetikte olma halinde tutuluyor.
    hiçbir efektin kullanılmaması da olayın dramatikliğini daha da etkiliyor. yavaş yavaş beliren ya da kaybolan hiçbir şey yok.. sizi korkutması ya da germesi gereken öğeler ya hiçbir sesle beslenmeden birden beliriyor, ya da siz hikayenin başka bir yerine odaklanmışken yok oluyor.. fark ettiğiniz zaman geriliyorsunuz. hideo nakata’yı her izlediğimde, çok sevdiğim bir hocamın gerilim filmi ve korku filmi arasındaki farkı apaçık anlattığı cümlesi geliyor: “korku filminde tehlike merdivenlerden yukarı çıkar, gerilim filminde ise kurban aşağı iner.”
    filmde ringu ile bazı paralellikleri fark etmemek elde değil; su, küçük kız, küçük kızın yüzü, sesler, hikaye gibi bazı “temelde” benzerlikler mevcut. ama şahsen bundan hiç şikayetçi değilim, çünkü nakata bu temaları oldukça bilinçli işliyor. yönetmenin kendisini tekrarladığını söylemek sanırım pek mümkün değil.
    sonuç olarak uzun zamandan sonra bir nakata filmi seyretmek müthiş zevkli bir tecrübe oldu benim için. gene içim daraldı, gerildim, elimle gözlerimi kapattım, gerildim, yanımda oturanın omzunu sıktım, gerildim “off” dedim. türlü ayrıntılarla gözlerim fal taşı gibi açıldı, yönetmenin mekan, karakter, kostüm, renk, ışık, konu, ses seçimine bir kez daha hayran kaldım.
    ancak belirtmeden geçemeyeceğim bir nokta daha var; o da nakata’nın filmlerinde gerilimi işlemesinin herkeste aynı etkiyi yaratmadığı gerçeği. ringu’nun amerikalı versiyonunu tercih edenler, sanırım bu filmde de çok tatmin olamayacaklar. ilginç bir şekilde, filmin seyirci üzerinde sadece iki etkisi var (tıpkı ringu’da olduğu gibi); ya çok geriliyorsunuz, ya da çok komik buluyorsunuz.


    (nightling - 8 Aralık 2003 15:13)

  • comment image

    secime zorlanmis sorunlu bir anne... kendine anne arayan küçük bir kiz hayaleti...
    ve büyük secim...
    uzun süredir böyle gerim gerim gerilmemistim; bir filmi ki kanli sahnelere basvurmadan insanı korkudan titretebiliyor; cocukluk korkularına gönderme yapabiliyor, nefis demek bile az bu film icin...
    korkmak ve gerilmekle kalmayip, anneye ve biri ölü digeri diri iki kücük kiz cocuguna üzülüyorsunuz...
    izlenmeye ve arsivlenmeye deger filmlerden....


    (mijen - 22 Aralık 2003 22:10)

  • comment image

    hideo nakata gene iddiasız renkler, histerik karakterler, tekinsiz senaryo, japonca ve japon kültür ve yaşayışının (tabi bunlar japonlar için etken olmamıştır) yardımıyla ortaya iyisinden bir gerilim koymuş. ringu'da da filmin en etkilyeci taraflarından biri olan ani kareler ve eş zamanlı gürültüler, gözünüzü kısarak keskin baktığınızda görebildiğiniz "ananı" dedirten dehşet sahneleri karanlık sular'da da mevcut. kısaca film kendi gerdiği yetmezmiş gibi, size de gerilme arzusu aşılıyor, gerilmek için çaba sarfettiriyor. yine ringu'da görüldüğü gibi film boyunca sinsi sinsi ilerleyen korku filmin son yarım saatinde alevleniyor, sanki bütün film savaşa hazırlanılmış da en sonunda meydanda çarpışılıyormuşçasına.
    nakata kendi gerilim yönetmenliği ekolünü ortaya koymak için planlar üzerine fazlaca da uğraşmış. oyuncunun hemen dibindeki nesne görüntüye girene kadar kameranın karakterin çevresinde 270 derece dönmesi oyuncunun bütünen halini ortaya koyma, merak uyandırma vb. etkenler açısından oldukça başarılı bir çalışma. ama filmin delirten bir tarafı hideo nakata'nın bu üzerlerinde başarılı olmayı hedeflediği gerilim unsurları uğruna filmin karakterlerini gerçek insan davranışlarının dışına itmesi. sırf o kamerasını indirmeyi tamamlasın ya da planı tam olarak incelesin diye karakterler gerilim anında hareketsiz kalmakta, yanı başındaki maksimum gerilim öğesini, gözlerini yarım saatte çevirerek farketmekte, ne bileyim, her insanın aniden vereceği bir tepkiyi vermek ya da hiç zaman kaybetmeden elde edeceği bir sonucu elde etmek için saniyelerce düşünmekte, adamı deli etmektedir. bu her korku filminde yok mudur? e evet vardır, ama bu filmin son dediğim "alevli" bölümünde "ya tuvalete baksana!", "yahu kafanı çevirsene be!" şeklindeki dellenmelerimin sayısının önem verdiğim bir korku filminde zikredeceğim makul miktarı aşması rahatsız ediciydi, belki de yönetmeninden heveslenip yüksek beklentiyle girdik diyedir.
    neticede 2002 adına iyi bir gerilim filmi. orjinal bir esansı var evet, ama kanaatimce nakata yönetmenliğe gösterdiği özeni senaryoyu da gözden çıkarmadan ortaya koymalı.


    (supernova - 30 Aralık 2003 13:30)

  • comment image

    settingi, karakterleri, olay örgüsü vb. nefis kurgulanmış film. yay gibi gerdiren, dudak uçuklatan, rüyaya giren, evin koridorunda arkaya bakarak yürüten, yağmur yağarken sarı yağmurluk görmemek için yalvartan film. izledikten sonra özellikle teras katında oturan birisi olarak duşa girebildiğim için kendimi dünyanın en cesur insanı saydım sayesinde.


    (ironick - 26 Ocak 2004 11:17)

  • comment image

    "germe" konusunda basarili oldugu kadar, "darlatma" mevzusunda da fevkalade is cikaran bir film. zira, japon gerilim/korku filmlerinde goze batan bir durum sozkonudur ki, bu oge, dark water'da da aynen korunmustur.

    demem o ki, korku (gerilim) aninda insan psikolojisinin verecegi ani tepkiler gozardi edilmektedir. misal, filmin kahramani ensesinde bir baska varligin nefesini hissettigi halde, hemen kafayi cevirip bakmak yerine, en az soyle birkac dakika gozlerini alakasiz bir noktaya daldirip, akabinde de agir cekimle hadiseye dogru bakis atmaktadir.

    ayrica; filmi benzerlerinden ayiran bir ozelligi ise huzunu de, gerilimle birlikte seyircinin hissiyatina tasimasidir. bilhassa, kucuk kizin, malum durum icabi, "mama! mama!" diyerek umutsuzca attigi yakarislar, buna en guzel ornek sahnedir.

    son olarak filmin; ozellikle cocuk sahibi kadinlar uzerinde, normal bir izleyiciye oranla, daha fazla germe potansiyeline sahip oldugunu soyleyebilirim, ki bunu da, ana yureginin, cocuguna olan kaygi, duskunluk ve fedakarlik ozellikleri ile aciklamak mumkundur.


    (olmayanaergi - 3 Şubat 2004 03:50)

  • comment image

    gece içeriden sinsice gelip, salonda muhabbet edenlerin ortasına aniden dalıp, yüksek sesle "honogurai mizu no soko kara" diye bağırırsanız, ne kadar korkunç bir gerilim filmi olduğunu anlarsınız.
    (kalbi olanlarda denemeyiniz) (kendi evinizde de denemeyiniz, ortalık dağılıyo sonra)


    (sitki siyril - 11 Şubat 2004 13:37)

  • comment image

    - meraba, bi bilet istiyorum ben..
    - hangi filme?
    - honguru zokayi..
    - efendim??
    - honongur toka muzu mizo..
    - iyi misiniz beyfendi?
    - charlie'nin meleklerine ver sen.. yine olmadi ya..


    (mak100 - 11 Şubat 2004 13:48)

  • comment image

    film izlenmeden once tavanlara, ve mumkun mertebe sofben ile kombiye dikkat eidlmelidir. zira gecenin kor vakti filmi izledikten sonra salak kombiniz yuzunden tavan akinca, insan bunu aha kombidendir diye yorumlayamiyor.


    (polifonik osuruk - 9 Ağustos 2004 00:00)

  • comment image

    su tankın yüzeyinde bir anda yumrukların belirdiği sahnede öyle bir çığlık atmışım ki bütün ev ahalisi ne oluyo diye salona koştu. kendime gelince filmi birlikte izlediğimiz badiciğimin çoktan hole kaçmış içerden bağırmakta olduğunu fark ettim. ruh sağlığı açısından hava karardıktan sonra izlenmemesini tavsiye ederim. gece su içmek için yataktan kalkmaya tırsabilirsiniz.


    (talkingheads - 31 Ağustos 2004 13:24)

  • comment image

    filmin bir sahnesine kadar ulan ne bicim kadin bu yaw bizim valide olsaydi apartman yoneticisine yalatirdi o tavani, cik yukari bir ust kattakilerle konus bak belki boru falan patlamistir seklinde neden dusunemiyor seklinde seyredenleri ulser eden, butun japon gerilim filmleri gibi ilk bir saati baymakla son yarim saati ise yarmakla gecen nakata markali capon gerilim filmi..


    (ugurcan - 22 Kasım 2004 10:58)

  • comment image

    korkunun farkli bir boyutu.
    hic korkmam zannettiginiz seylerden korkabiliyorsunuz, mesela musluk suyu, mesela hello kitty'li canta...


    (tosbik - 22 Şubat 2005 17:31)

  • comment image

    senaryoyu, yönetmeni, oyuncuların performansını, atmosferi geçtim, onlara bile gerek kalmadan sadece akan tavan konseptiyle beni germeyi başarmış bir filmdir. başınıza geldiğini düşünün: yeni bir eve taşınıyorsunuz ve ilk günden tavan akmyaya başlıyor. günlük hayatta başınıza gelebilecek en pis, en nalet*, en uyuz, en gerici olaydır bu. daha kötü ne olabilir?

    --- spoiler ---
    umarım, eğer çekilirse devam filminde, lağım çukuruna düşen küçük kızın hikayesini, tıkanık bir tuvalet çevresinde gelişen olaylarla anlatmazlar.

    son olarak film asansördeki final sahnesiyle, yani ablamızın kendi kızını evinin kapısında görmesiyle beraber "lan bu yanımdaki kim o zaman" bakışını attığı sahnede derin ve içten bir "haassssikttiiiiiiiiirrr" çektirmiş, ömrümden iki yılı alıp götürmüştür.
    ---
    spoiler ---


    (kunculu akit - 15 Mart 2005 00:15)

  • comment image

    iski sponsorluğunda bir de türk versiyonunun çekilmesini tüm kalbimle arzuladığım yapıt.

    zira filmden ziyade şehr-i şahane musluklarından akan suyun hijyen noksanlığını hatırlamam daha bir korkuttu beni, 3 gün eve uğramadıktan sonra ilk çeşmeyi açışta gördüğüm şeyler tırstırdı bünyemi.


    (mortifera - 19 Mart 2005 00:15)

  • comment image

    ringu ile olan benzerligi bir yana, ring 2ile olan benzerligi de dikkat ceken bir yapımdır. hideo nakata iyidir hostur korkutucudur basarılıdır ama gorunuyor ki aynı konulara - "sacları onde annesinin ihmal ettigi kucuk japon kızı", "sevgi ve intikam arasında anne-kız iliskileri" ve "suyun ruhani yanı (ruhani iletkenigi?) gibi" - saplanıp kalmıstır...


    (nemesis - 22 Mart 2005 18:01)

  • comment image

    duygusal korku filmi.

    korkarım, iki aksiyon olur, gece şenlenir diye oturdum izledim ama utanmasam ağlayacaktım filmde. nerede bir tuhaf ruh görsem bağrıma basma isteğiyle yanıp tutuşuyorum şimdi. musallat olan ruhlarından şikayeçi olan varsa bana yollasın. hepsine aynı anne şefkatini göstereceğim. söz.


    (polyethylene - 22 Temmuz 2005 21:52)

  • comment image

    hideo nakata'nın 2002 tarihli, trajedi yönü ağır basan gerilim filmi. ayrıca yönetmenin atmosfer yaratma konusundaki becerisini bir kez daha gözler önüne sermiştir. izledikten sonra ardında hüzün bırakması kuvvetle muhtemeldir.


    (catharsis - 2 Aralık 2005 17:42)

Yorum Kaynak Link : honogurai mizu no soko kara