Bayrampasa: Ben fazla kalmayacagim ' Filminin Konusu : 'Bayrampaşa: Ben Fazla Kalmayacağım' yanlışkla tutuklanıp, derdini anlatamadan yıllarca cezaevinde kalmak zorunda bırakılan bir adamın öyküsüdür. Evli ve bir çocuk babası olan Erdem (Vural Çelik), hayatını kuaförlük yaparak kazanmaktadır. Bir gün asker arkadaşı Ahmet'le (Hakan Yılmaz) karşılaşan Erdem, onunla bir çay bahçesine gitmeye söz verir. Ne var ki Ahmet bir uyuşturucu satıcısıdır ve telefonları dinlenmektedir. Ahmet'le ortak çalıştığı şüphesiyle narkotik şube polisleri tarafından tutuklanan Erdem suçsuz olduğunu anlatmaya çalışsa da karısı dahil olmak üzere kimseyi inandıramaz. Bu arada Erdem'in hapishaneye düşmesi Eşi Ayşen (Yasemin Çonka) tarafından küçük oğlu Ali'den (Okan Tangücü) saklanır. Uzay savaşlarını çok seven Ali babasının dünyayı uzaylıların saldırısından kurtarmak üzere seçilmiş bir komutan olduğunu sanmaktadır. Bu oyuna zamanla bütün koğuş destek olacaktır. Erdem'in bu koğuştaki misafirliği ise o kadar çabuk bitmeyecektir...
Bana bir seyhler oluyor(2003)(8,1-1170)
Devrim Arabalari(2008)(8,0-9191)
Anlat Istanbul(2005)(7,4-6464)
Beynelmilel(2006)(7,2-6455)
Entelköy Efeköy'e Karsi(2011)(6,7-2889)
Sag Salim(2012)(6,6-4430)
Ejder Kapani(2010)(6,5-4220)
başrolde oynayan vural çelik'le beraberliği yakalamıştır.
(peder zickler - 21 Ocak 2008 01:34)
mahkumların böyle bir filmi yaratmalarından dolayı hükmen galiptir.
(alexdelarge - 21 Ocak 2008 01:39)
hamdi alkan ın iyi bir oyuncu yönetmeni olmasından ötürü, kendisinden nefret edenlerin bile $öyle bir baktığında dikkatleri üzerine çekebilecek bir film. ya da değil. maksatım alttaki spoilerı verip gitmek. --- spoiler ---çıplak erkek götü görünce halk olarak gülüyoruz. çok komik zaten böyle yuvarlak falan.--- spoiler ---
(durum serserisi - 21 Ocak 2008 02:10)
--- spoiler ----bayrampaşa cezaevinin türkiyenin en büyük cezaevi olduğunu bilmeyen beni, baya şaşırtmış film-vural çelik hakkaten iyi oynamış-yönetim fena değilse bile yapım* da gerçekten çok basit hatalar mevcut (filmin bitiş sahnesinde yağmur yağıyor lakin hemen yandaki duvar kupkuru v.s.)-oyuncu olmayan oyunculardan daha fazlasını da beklemeden gidildiğinde, sahne-oyun gerçekliği pek fazla göze batmayabiliyor-"hikaye biraz daha gerçekçi oynatılabilirdi" denilebilir-bu kadar naif, saf ve bakir bir adamın hapse düştüğünde karısının hiç ağlamaması şaşırtıcı derecede göze batıyor-çocuk oyuncu ise yeteri kadar iyi-ancak anne ve baba yaşanılanı çocuğa hissettirmek istmezken neredeyse her sahne de life is beautiful a göz kırpmaktalar-türkiye hukuk sistemini çapıklığını bir kez daha göz önüne sererken "ya bunları yaşayan ben olsaydım" derken bulabiliyorsunuz kendinizi-"zifiri karanlıkta uyumayı, ormanda yürümeyi, beethoven dinlemeyi özledim.."--- spoiler ---film iyi bir film değilse bile iyi şeyler düşündüren, eğlendirmese de sıkmayan, kendimizden zor durumdakileri göstererek halimize şükre sevkeden bir film.öncelikle vural çelike, sonra da hamdi alkan a teşekkür edilmelidir, nefes almak ta bile zorlanacağımız hayat şartlarındaki birilerine yardım eli uzatmak için bu derece yoğun çaba sarfettikleri için.
(torki - 24 Şubat 2008 12:22)
türkiye dışındaki ilk gösterimi berlin'de, berlin tegel cezaevi'nde yapılmıştır. türkiye sınırları dışındaki bu ilk gösterimin münhâsırlığı, çoğunluğu türk olmak üzere tegel cezaevi'nde çile dolduran mahkûmlar için tertip edilmiş olmasından ileri geliyor. sayıları az olmakla beraber, filmi izleyen ve muhtemelen pek birşey anlayamayan alman mahkumlara bayrampaşa cezaevi savcısı metin şentürk ile filmin başrol oyuncusu vural çelik, türkiye cumhuriyeti almanya başkonsolosu ahmet nazif alpman ve berlin eyaleti adalet senatörü gisela von der aue de eşlik etmiş. ne güzel, sıcacık sevgi...
(matrakcinasuh - 8 Nisan 2008 14:20)
usta yönetmenlerin pardon gibi yapımları yanında oldukça zayıf kalan bir film, ancak ilk yapım olması dolayısıyla hoşgörülebileceğini düşünüyorum. evet, müzikler kötüydü çünkü amatördü, tekrarlar çoktu, profesyonel olmayan oyuncuların (mahkumların) oyunculukları kötüydü, şu kötüydü, bu eksikti, burada uzatmaya gerek yok, buyrun seyredin eleştirilecek bir sürü yanı var.ancak dikkatimi çeken şudur: yatırımcı-yönetmenini zengin eden recep ivedik tatilde, ve reklamcı-yönetmeninin kendi yapımı için gelmiş geçmiş en komik film diyebildiği kutsal damacana gibilerinin yapıldığı bir dönemde bunlara bir yenisini eklemediği, bunun yerine, insanların başına gelmediği sürece yüzünü döndüğü, kaçtığı, düşünmediği suç algısı diyebileceğim yaşanmış ve yaşanan bir konuyu -yeniden bile olsa- işlediği ve çekimlerini mahkumlarla yapma fikrini hayata geçirdiği için, hamdi alkan'ın sinemayı ciddiye alan bir iş yaptığının söylenebileceğini düşünüyorum.bu filmin sinema filmi olabilme çabasındaki ciddiyeti şu detaydan da çıkarır gibi oluyorum: filmde recep ivedik tatilde ve kutsal damacana ile ortak bir sahne vardi: osuruk sahnesi. ancak bu filmin diğer ikisinden farkı osuruğun "komik" olarak lanse edilmemesiydi (zira hapis yatan insanlar kadar askerlik vb. şekilde koğuş yaşamı tecrübe edenler de osuruğun gülünecek bir durum olmadığını yeterince tecrübe etmiştir). bunu gülünecek bir unsur olarak sunan reklamcı-yatırımcı yönetmenlerin akıllılıklarına birşey diyeceğim yok ama aynı osuruk sahnesini her gördüğünde yeninden katıla katıla gülenler için, osuruğa gülenin osuruk kadar aklı yoktur dan başka ne diyebilirim?haddim de uzmanlığım da değil, ancak işini ciddi yapmaya çalışan insanların daha kalıcı oldukları gözlemimden hareketle, hamdi alkan'ın yıllar sonra hala film yapıyor olacağını düşünmek, diğerlerinin de kazandığı paralarla film yapıyor olacağını düşünmenin yanında iyi geliyor.
(rhayader - 7 Temmuz 2008 13:12)
şahane geyiklere ve diyaloglara imza atmış film. senaryo yaziminin, diyaloglar acisindan ustun nitelikli oldugunu dusunmekle birlikte, icerdeki cevherleri de disari cikartmayi amac edindim. bu adam cikinca zaten sinema minema kasacaktir, guzel seyler bunlar... --- spoiler ---bir yanlis anlama sonucu hapse giren kahramanimiz erdem icin kogus arkadaslari "yaz abi.. itiraz dilekcesi yaz" diyerek ona yardimci olmak ya da kendi aralarinda eglenmek istemektedirler. ve işte bu dilekce yaziminda nasil güldügümü bir ben bir de sevgili kartga hatirliyor sanirim. dilekce yazimi icin erdem'in eline bir kagit bir kalem tutustururlar ve dediklerimi yaz abi derler. olaylar gelişir;tutuklu 1 - yaz kardesim suraya!.. sayin baskan, degerli heyet. cok buyuk bir hata yapiyorsunuz. sizi uyariyorum!erdem - abi oyle dilekce mi olur ya. tutuklu 2 - dogru soyluyor, daha sert olmak lazim. yaz kardesim! "ulan baskan! ve heyet. adami hasta etmeyin. iki dakka delikanli olun. size yarim saat süre veriyorum. beni buradan cikarin!--- spoiler ---
(susayaci - 11 Temmuz 2008 22:56)
basroldekinin saftirikligi dolayisiyla izleyiciyi feci halde geren film. --- spoiler ---film boyunca bir kere 'ben kuaförüm. bakin adresim sudur, gidin arastirin" demedi yauu*.--- spoiler ---
(nussschnecke - 14 Temmuz 2008 00:55)
izlerken izleyiciyi ciddi anlamda geren bir film. ayrica mahkumlardan birinin, ortaokul yillarindan arkadasiniz oldugunu anladiginiz zaman insani tarifi imkansiz duygular icine sevkeden film.
(hulahoptereyagliballiekmek - 23 Aralık 2008 13:31)
film esnasında söylenen müziklerin, filmin konusundan daha etkileyici olduğunu düşündüğüm film.
(higoriyan - 11 Ekim 2013 16:49)
Yorum Kaynak Link : bayrampaşa ben fazla kalmayacağım