malagant leonesse'e saldırdıktan sonraki çarpışmada lancelot'un atından yere atlayıp da düşmanları haklaması cüneyt arkın filmleriyle yarışacak saçmalıktadır.

(culurien - 25 Mayıs 2008 22:29)

flm için iyi denmiştir, kötü denmiştir, o izleyenin bilecegi iş ama şunda herkes hemfikirdir ki; filmin en öldürücü sahnesi, en kalplerin durdugu, yani duygunun en iyi yansıtıldıgı sahne;
esas kızın (guinevere - julia ormond), esas oğlanı (lancelot - richard gere) isteyerek öptügü o sahnede, içeri kral kocasının (arthur of camelot - sean connery) girmesidir. bütün o karmaşık duyguların hepsi mükemmel resmedilmiştir. aşk, tutku, korku, utanma, götün uçuklaması, ayıp oldu adama, nolur beni affet gibi bütün bu duyguların aynı anda verilebildigi bakışların oldugu sahnedir.

(tequila boom boom - 26 Mayıs 2008 16:38)

bir jerry zucker filmi, müzikleri jerry goldsmith'e ait. başrollerde sean connery [kral arthur], richard gere [lancelot] ve julia ormond [leydi kaltaq]'a rastlamak mümkün.

lancelot'un geçmişinden alıyor film... kılıçla halka meydan okuyarak para kazanan lancelot, macera canlısı bir çılgındır aynı zamanda... tam bu esnada eski yuvarlak masa sovalyelerinden sir malagant, şovalye sürüsünden ayrılır ve camelot'a talip olur.

o sıralarda, yaşı hayli geçmiş olan arthur, bi kıza tav olur, tam ewleneceklerken, malagant dürzüsü bunnara saldırır, deliovlan lancelot da karıyı kurtarır falan, ewet şovmendir, artisin dik alasıdır. lancelot, kendisini yaşama bağlayan hiç bişi olmadığından kelli, gözü-kara, cengaver bi insandır, bütün karıların deli olacağı türdendir...

kral arthur'la, leydi'nin ewleneceği gün, leydi'den öpücük almak için "çılgın" bir sınawdan başarıyla mezun olur, türlü kahramanlıklar gösterir, karıyı kurtarır. keydi olacak kaltaqsa hem kral arthur'u, hem lancelot'u sewmektedir oysa kral arthur, lancelot'u oğlu gibi sewmiştir, onu yuwarlak masa şovalyesi bile yapar.

gün gelir, kral arthur müstakbel eşi leydi ile bu çılgın cengaveri herifi basınca newri döner, tam arthur şaşırmışken malagant saldırır... sonunu da biliyorum ama, söylersem sonum kötü olur.

braveheart ile aynı dönemde çıkmasından ötürü, peq fazla ilgi görememişti bu film. ama yine de, benim peq bi sewdiğim, tarihi filmlerdendir. müzikleri hakikatten de hakikatlidir. yine de, filmi izlenir kılan öğelerden en önemlisi sean connery'nin karizmasıdır ve dı.

(cyrano - 9 Nisan 2000 13:41)

cine5'in süpriz güzellikteki filmlerinden

(horni - 9 Nisan 2000 13:42)

lancelot rolundekli richard gere şövalyeden çok california plajlarında kız tavlamaya çıkmış kolejli amerikan genci gibi durmakta. yalabık bir tavır, her gün sakal traşı olmuş cillop gibi yüzlü şövalye. olmamış. eski ingilizce konuşmaması normaldir ama insan ingiliz aksanı konuşur değil mi, ingiltere orası.

(pablo - 5 Haziran 2008 17:20)

yıllar yıllar önce sinemada izlediğimden beri aklımda sadece lancelotun lady'e yapraktan su içirmesiyle yer etmiş filmdir.

(jassinpera - 5 Haziran 2008 17:25)

izlediğim en iyi 'basit aşk üçgeni' filmdir. tabi filmi ilk izlediğimde yaşımızın öyle böyle değil küçük olması da bi etkendir büyük bi ihtimal yoksa şimdi olsa gerçek hikayeyi öğrenmek için çaba sarfetmezdim değil, kitaplarını alır okurdum en azından ama o bilindik 'küçüklükte izlenen' akıllarda sadece bir kaç sahne kalan filmin yerinin ayrı olmasıdır first knight'ı da en özel kılan. o kadar özeldir ki aslında o 'husband cheating' öpüşme ve basılma sahnesiyle birlikte, üzerinden onca yıl geçse bile şu an bu kadar basiit, bu kadar sadee anlattığım için kendime bile kızdıracak kadar özel..

sadece o öpüşme sahnesindeki arthur'un bakışları için bile izlenir.

(silencender - 1 Aralık 2008 23:00)

hiç mi hiç haz etmediğim iki karakteri bir araya getirerek beni en baştan soğutmuş filmdir.

(bkz: lancelot)
(bkz: richard gere)

(nomadrider - 25 Şubat 2009 00:25)

boktan oldugunu bile bile televizyonda her gordugumde yakaladigim yerinden seyretmeye basladigim, az tarih soslu klasik ask ucgeni filmi.
filmin en onemli iki sahnesi lancelot'un kizi opmek icin lunapark tadinda bi aletten gecerek karizma yapmasi ile sonunda amacina ulastigi sahnede iceri kral kocanin girmesidir.

sean connery'nin onca hayat tecrubesine ragmen "ulen eleman kariyi kotu adamlarin elinden kurtarip karizmayi tavana vurdurdu, yakisikli, genclik de var, benden on tane olsa bizim kariyi bunun elinden alamayiz" diye dusunmek yerine, anlayisli, demokrat yonetici kivaminda dolasmasi ve kal kal kal seklindeki israridir. nitekim lancelot itinde bi statu yoktu, sovalyelik unvanini verince tam oldu ortalik... yani, yakisti mi sean agbiye, olur mu boyle...

elemanin karisina yiyecek gibi dalan, sonra da krala gidip "hepimiz kardesiz ehe ehe" seklinde nagme yapan lancelot pezevengine laflar hazirladim ama soylemiycem...

(miralay ferit - 25 Şubat 2009 01:05)

an itibariyle kanalturk'te yayınlanmakta olup, imdb'de 5.6 ortalamayla değerlendirilmiş bu film, lancelot - king arthur - guinevere hikayesinden bağımsız izlenirse daha itibarlı bir izlenim bırakabilir.

(tamam beya - 21 Ocak 2010 02:08)

ozellikle lancelot un lady i optugu sahne dikkate degerdir diyorum..tutku bir opucukle ancak bu kadar iyi yansitilirdi..

(kutsal - 25 Kasım 2002 16:25)

tutkuyu en iyi yansıttığı sahnenin hemen sonunda sean conerry'nin ihanetin acısını en derin haliyle yansıttığı es geçilmemesi gereken bir film.

(chally bocuk - 26 Ocak 2003 01:05)

lancelotu paralı asker mertebesine sokan, guineverea futbol oynattıran sevimsiz ötesi film.

(flut - 14 Şubat 2003 00:08)

gordugum en suni filmlerden biri.. braveheart'i izlemis oldugum bi gunden sonra o devirlerde gecen baska ne mevcuttur diye bakinirken gordugum bi film (aptallik bende tabi kabul ediyorum).. yani sean connery var o yeter derdim ama onun kendi karizmasini bile sarsan kotulukte bi film olmus.. bastan sona olan biten hersey o kadar yapay gozukuyor ki silah zoruyla oynatilmis gibi herkes.. lancelot'un guinevere'i optugu sahnede adam oyle bi daldi ki bi lokmada kadini yutacak sandiydim, o kisim iyi guldurduydu.. ozetle kimseye tavsiye etmeyecegim bi film..

(preacher - 18 Nisan 2003 13:27)

neresinden tutsan elinde kalır.

(andrew - 19 Şubat 2013 23:15)

bana bir kadını elde etmek için beklemenin hazzını öğretmiş güzel film.

arthur ve guinevere'in çeşitli hikayeleri olduğuna göre filmin yarattığı kendi gerçekliğini sorgulamak bence manasız. bu açıdan bakarsak çok güzel bir aşk hikayesini barındırıyor film.

sean connery ve richard gere'i aynı filmde izlemek için ve bence guinevere'e fazlasıyla yakışmış olan julia ormond ile son derece güzel bir film.

(magracer - 6 Ocak 2014 20:00)

esas efsaneden tamamen farklı. resmen holiwood uydurması bi film. daha izlenir kılınsın diye bi sürü karakter ve olay atlanmış. sonucta olay tamamen ucuz bi aşk üçgeni haline getirilmiş

(starlight - 28 Ağustos 2001 13:55)

(bkz: first night)
(bkz: first night rule)

(uninvited - 28 Ağustos 2001 14:47)