• "mavişim olmazsa ortalığı yıkacağım oyun."
  • "kanaatimce yüzüklerin efendisi ne kadar kitap, star wars ne kadar filmse, mass effect 2 de o kadar oyundur."
  • "vanguard sınıfı alayına elde shotgun, yürekte biotics e iman; amigo orhan'ın mustafa denizli'ye attığı kafa taktiği ile dalmakta, beni benden almakta.ccc shepard reis alayına gider ccc"




Facebook Yorumları
  • comment image

    su dovmeli hatunu ekibime yeni kattim daha en fazla iki muhabbet ettik ve bana "olayin ne? niye benimle ilgileniyorsun maksat mala vurmaksa acik acik soyle" dedi ben de "evet mala vurmak istiyorum!" diye yanit verdim ve sen de yasam destek unitesinin ustunde ben diyeyim reaktor bloguna yaslayarak homur homur seksde cigir actik.

    ne oyle oyunun sonuna kadar guvenini kazanmaya calismaya ugrasmak ne "senin dusuncelerin duygularin benim icin onemli anlat derdini" ayagi bir milyon diyaloga maruz kalmadan direkt girebiliyorsun olaya sirf bunun icin bile bir odul hak ediyor bu oyun.


    (nuitari - 31 Ocak 2010 16:08)

  • comment image

    "chuck'taki sarah walker" olarak bildiğimiz yvonne strahovski bu oyunda karşımıza miranda olarak çıkmaktadır siyah saçlı hali ile. zaten karakterin seslendirmesi de kendisine ait. söylemem lazım ki siyah saçlı hali de en az sarı saçlı hali kadar güzel.

    evet koskoca oyundan yapabileceğim tek gözlem bu, öyle de yüzeysel bir insanım.*


    (kalifiye balta sapi - 4 Şubat 2010 08:04)

  • comment image

    bioware elemanlarının taşaklarını yalama isteği uyandıran oyun. oyun demiyorum film diyeceğim.. işin cılız rol yapma kısmını felan geçtim, gayet iyi olan oyun dinamiklerini, grafiklerini ve optimizasyonlarını da geçtim ama o ne kral sunumdur arkadaş. oyunun en başından itibaren öyle sinematikler var ki daha önce bir bilim kurgu filminde rastlamadığınız orjinallikte sahnelere rastlamanız gayet mümkün. dragon age'i de çok sevmiştim ve bu oyundan ümitsizdim ancak şimdi bunu daha çok sevdim. helal olsun bioware ve ea, buram buram kalite kokan bi bilim kurgu oyunu deneyimi yaşattığınız için sonsuz teşekkürler.


    (kafasi buyuk - 10 Şubat 2010 04:42)

  • comment image

    bugüne kadar yapılan en iyi bilim kurgu oyunudur.

    evet rpg olarak bir takım eksikleri var, hatta belki olmaması gereken eksiklikler, ama oyun bütün olarak öyle bir olmuş ki, karakterler, atmosfer, aksiyon o kadar beceriklice yapılmış ki bir süre sonra o eksikleri görmüyorsunuz bile.

    hele bir de en son omega relay'e girdikten sonra yaşadıklarınız var ki ben bir oyunda bu kadar güzel bir bitiş bölümü görmemiştim daha önce.

    oyundaki romantik ilişkiler konusunda da bir uyarı yapayım. eğer karakterinizi mass effect 1'den aktardıysanız birinci oyundaki sevgilinizle karşılaştığınızda sakın onu öpmeyin. eğer öperseniz ikinci oyundaki romantik ilişkilere veda ediyorsunuz çünkü karakteriniz eski sevgilisine sadık kalıyor. eğer odanızda eski sevgilinizin fotosu varsa sadıksınız demektir. en azından bana öyle oldu. bütün oyun boyunca mirandaya yazdım ama elim boş döndüm valla.


    (dragon reborn - 20 Şubat 2010 10:47)

  • comment image

    shooter olarak düşünüp oynarsanız çok seveceğiniz, rpg arıyorsanız nefret edeceğiniz oyun. ilk oyunda zaten az olan roleplay iyice azaltılmış, karakter gelişimi bile çok basitleşmiş. bunun yanında çok fazla silaha erişemedim oyun boyunca ve silahların verdiği hasarı sayısal değerler olarak göremiyoruz. açıkçası garipsedim bunu. kardeşim madem shooter yaptınız oyunu, verin bana tonla silah, yazın altına hangisi ne kadar etkili. the illusive man ile gman arasındaki benzerliğe de değinmeden geçemeyeceğim. olsun ama, "esrarengiz işveren" muhabbeti fena olmamış. oyun süresince atmosfer dorukta zaten, senaryo da gayet başarılı. biotic slam ile düşmanlarınızı yerden yere vurmak çok eğlenceli. güzel oyun vesselam ama rpg değil kendisi.

    --- spoiler ---

    mordin'le yeterince konuşursanız şarkı söyletme şansınız olacak. gülmekten sandalyeden düştüm, o neydi öyle yahu.

    ---
    spoiler ---

    shit, shit, shit! what the shit?!*


    (fortisvita - 28 Şubat 2010 11:53)

  • comment image

    eski oyundaki uzun ve sıkıcı asansör gezilerine çoook sağlam gönderme yapmış ikinci oyun.

    --- spoiler ---

    garrus vakarian: do you ever miss those talks we had on the elevators?
    tali'zorah: no.
    garrus vakarian: come on. remember how we'd always ask you about life on the flotilla? it was an opportunity to share!
    tali'zorah: this conversation is over.
    garrus vakarian: tell me again about your immune system.
    tali'zorah: i have a shotgun.
    garrus vakarian: mmmmaybe we'll talk later.

    ---
    spoiler ---


    (caglayantilsim - 3 Mart 2010 18:58)

  • comment image

    oyunda citadel'de bulunan souvenir shop'dan space hamster satın almak mümkündür, açıklama kısmında "şakayı anlayana" gibi bir şey yazar. space hamster'ı normandy'de incelemeniz durumunda kimilerine çok tanıdık gelecek bir "puiğk" sesi çıkartacaktır.
    (bkz: boo) & (bkz: minsc)*
    (bkz: miniature giant space hamster)


    (raj - 14 Mart 2010 17:02)

  • comment image

    kanaatimce yüzüklerin efendisi ne kadar kitap, star wars ne kadar filmse, mass effect 2 de o kadar oyundur.


    (mezamorta - 18 Mart 2010 23:11)

  • comment image

    sonunda başlayabildiğim oyundur, ilk oyuna göre daha bi aksiyon oyununa dönüşmüş, grafikler, atmosfer konu gene harikulade. bioware gerçekten rpg yapmayı biliyor. oyunda insanların kötü tarafta olması gerçekten cezbedici, içimizden; kötülük yaptıkça lan gerçek olsa gene yapardım bende insanım o tarafı tutardım şeklinde düşünüp sonrada yav hayat felsefemede uymuyor aslında diye düşünüp tarttıran bi nevi özeleştiri yaptıran bir oyun mass effect 2. daha oyunun ortalarında olmama rağmen kendisine hayran ettirdi. kaliteli bi yapım bekleyipte karşılığını almak bu olsa gerek.


    (sadeceali - 29 Mayıs 2010 14:25)

  • comment image

    miranda isimli taş bir hatun var bu oyunda. birkaç leveldir "lan" diyorum "bu kime benziyo? kime benziyo?" sonunda kendisini özgü namal'a benzetiverdim ve bu, oyundaki bütün hakimiyetimi peynir ekmekle yememe sebep oldu. koca samanyolu, hanımın çiftliği'ne döndü lan. bi de riddick'in kadın versiyonunu yapalım diye jack isimli sayko bi cadı eklemişler. sürekli miranda'yla diş dişeler. canımdan bezdim ama jack sürekli "bak seksin gelince uğra, çekinme" muhabbeti yapıyo diye sesimi çıkarmıyodum. lan her görevden sonra bir umut deyip jack'in kargo bölümündeki mıntıkasına gidiyorum, her gidişimde "bugün git yarın gel" ayağı çekiyo. koca galakside hangi mekana ayak bassam, cemil cümle"ooo şapırt abi ojgeldin" diye önünü ilikliyo ama bi kel kafalı kaşar yüzünden liseli sedat'a dönüyorum.

    asistan gibi bişey olarak da başka bi hatun eklemişler. kontrol panelinin sağında duruyo. daha bir günden bir güne bi demli çay getirdiğini, bi karışık tost yaptırdığını görmedim. varsa yoksa; "şapırt abi okunmamış mesajların var", "şapırt abi yakup'un amcaoğlu kavgaya girmiş" bilmem ne. bi de bütün tayfanın başından ne geçse anında dedikodusunu çevieriyo yelloz. arkamdan abazan komtan geyiği yapmadıysa en adiyim.

    neyse bi gün yine görevden dönmüşüm, kafamdaki kask bile ağrıyor. bizim spastik kaptan demez mi "miranda'yla jack saç saça-baş başa birbirine girdi abi" diye. "lan!" dedim. "jack'de saç mı var dürrük!?" neyse gittim, tırsa tırsa girdim miranda'nın odasına. boru değil aga. ikisi de özel yetiştirilmiş biotic resmen. dedim "arpanız fazla mı geldi lan!?" mırın kırın saçma salak bişeyler söylediler. o ara ekranda dialog seçim şeysi çıktı. ya miranda'ya hak verecektim ya da jack'e. nötr kalmamın bi yolu yoktu. belki jack'e arka çıkarsam bu sefer verir umuduyla miranda'yı azarladım. o dakkadan sonra jack, bana bugün git, yarın gel ayağı çekmeye devam ettiği gibi, miranda da "işim var, senlen çene çalamam küçük bey" tribine girdi.

    bi ara şu dedikoducu asistan geldi "abi, tali sana karşı boş değil bence" filan demeye başladı. meğer uzay mekiğinde kızlar teklif ediyormuş. hemen koştum kazan dairesine. tali'ye yanaştım. tali de böyle eciş bücüş bi uzaylı. ama türbanlı uzaylı. aynı arapların ingilizce konuştuğu gibi ingilizce konuşuyor. bi de yüzünde gaz maskesi var. teninin santimetrekaresi dahi görünmüyor. resmen var mısın yok musun kutusu açar gibi bir heyecan kapladı içimi. hemen pembe panjurlu uzay mekiği muhabbetine girdi bu da. ses çıkarmadım. "bu giysileri çıkarıp, bi insanla ilişkiye girip üstüne bi de hayatta kalmak istiyorsam bazı tıbbi olaylara girmem gerekicek" dedi. dedim "bu da vermeyecek kesin". zaten jack'e gidiyorum siktir çekiyor, mirandaya gidiyorum trip atıyor.

    galaksinin blue balls'dan muzdarip fatihi olarak, serseri mayın gibi dolaşıyorum sağda-solda. bir asabiyet bir asabiyet sorma, gitsin.


    (sinek kral - 16 Temmuz 2010 04:04)

  • comment image

    ilk oyundaki karakterle başlamanın faydası extra xp, cash vs'den ibaret olmayan oyundur. vakt-i zamanında patakladığım muhabir, adam olmayacan mı lan sen dedirten fan'ımız conrad verner, rakiplerini öldürünce kendi lider olan ve sen de akıllı ol yoksa aklını alırım dediğimiz helena blake ablamız, thorian'un esaretinden kurtardıktan sonra ferostaki elemanlara yardım edip günahlarını affettirsin diye acıyıp öldürmediğim asari shiala vb kişilere ikinci oyunda rastlayınca geçmişten dem vurmaları yüzde hafif bir gülümseme bıraktırır.

    hem rpg hem de fps oyunlarının hastası birisi olarak ne ilk oyunu ne de ikincisini, "bu tarz oyunlar böyle olmaz" anlayışıyla oynamadım, iki güzel yemeğin karışımı da muhtemelen güzeldir diye yedim, her ikisinin de kendince lezzetli tarafları vardı. değişmeyen ve bence oyunu harika kılan özellik ise karakterlerin çok derinden işlenmesi, tam bir uzay operası olması, felsefe, din, ırkçılık, siyaset, kahramanlık, özveri, cinsellik, etik vs gibi insanlığın hep tartıştığı ama hiç bir zaman son noktayı koyamadığı ve bence koyamayacağı konuları oyuna, hikayeye ve karakterlere çok güzel serpiştirmesidir. bildiğin film oynadım diyen arkadaşa aynen katılıyorum. hikayeden kopmamak, ana ve yan görevlerin amacını anlamak, olayların arkasında yatan güdüleri fark edip "adam haklı beyler" diyebilmek için iyi ingilizcenin yanı sıra okumayı ve diyaloğa girmeyi seven sabırlı bir insan olmak gerekiyor. tavsiye ederim, çok esprili ve hoş sohbetler yakalamak mümkün. oyunun metin yazarlarını takdir ediyorum.


    (gani - 25 Temmuz 2010 23:04)

  • comment image

    beğendiğim oyun. mass effect'i büyük bir şevkle oynadıktan sonra dört gözle beklemiştim 2.nin çıkmasını. oyun genel olarak güzel hikayeyi beğendim.
    - ilk oyundaki maden bulma kısmını gezegeni tarayarak madenleri alma şeklinde değiştirmişler eskisi gibi gezegene inmek zorunda değiliz yani. başlangıçta kolaylaştırma gibi görünse de aynı uygulamayı 10,15 gezegene birden yapınca ister istermez sıkılıyor bünye. maden arayışı işkenceye dönüşüyor o derece.
    - ilk oyunda bir karakterle sevgili olduysanız bu oyunda 3 şansınız var : ya ilk oyundaki sevgilinize sadık kalabilirsiniz, ya takımınızdaki biriyle romance yaşayabilirsiniz, ya da sekreter görünümlü kızla romance yaşayabilirsiniz. eğer ilk oyunda başka, ikinci oyunda başka sevgiliniz olursa 3. oyunda bazı sorunlar yaşayabilirmişiz tam detayları bilmiyorum . ben sadık kalmayı seçtim ve gayet zorlandım. bir kere ilk oyunda romance olanakları sınırlıyken burada maşallah nerrdeyse gemideki herkesle aşk yaşabiliyosunuz. sanki savaş değil de aşk gemisi. istemeyen biri içinse gayet zor oluyor yani dostça yaklaşılmıyor kimseye herkes sana yavşıyor resmen. bir normal bir sohbet açalım diyorum arkadaş arkadaş konuşalım ama ille olay flörte giriyor, garrusla bile aşk yaşabilme ihtimaliniz var ki bence gayet saçma ben onu dostum olarak görüyordum yani. zaten jacobla konuşmaya gidilmiyor ne zman gitsem benim shepard normal insanlarla daha resmi konuşurken buna cilve bir şey anlamadım yani. hayır sona doğru mordin bile aşk olayına girmeye çalıştı korkuttu beni. karakterimde güzel falan ama yani herşeyin bir sınırı var o kadar da değil.
    - romance haricinde paragon - renegade konusunda az da olsa bi hata var gibi bize iyi gelen şeyler bazen nedense oyuna kötü geliyo dolayısıyla oyun oynarken arada uzun düşünmelere neden oluyor acaba hangisini iyi hangisini kötü kabul ediyodur diye.
    - ilk oyundaki silahları upgrade etme adamına göre kurşun seçme falan gibi benim gayet hoşuma giden şeyleri bu oyunda nedense çıkarmışlar o konuda bir tekdüzelik gelmiş bu yüzden.
    ama genel olarak baktığımızda bu kadar eleştriden sonra, bence konu güzel toparlanmış hikaye ilgi çekici kaidan biraz daha fazla gözükseydi daha iyi olabilirdi, yeni normandyi beğendim ilkine göre daha büyük ve kendimize ait bi odamız var gayet güzel dekore edilmiş, görevler güzel çok zor değil ama kolay da değil . kotor sevenlerin beğenebileceğini düşündüğüm güzel bir rpg.

    edit: zamanında arkadaş olarak görüyorum demiştim ama garrus romance seçeneği olarak gayet ilginç bir karakter. regenade/paragon karışık oynamak biraz daha eğlenceli sanki. en azından daha gerçekçi.


    (morning angel - 13 Ağustos 2010 14:25)

  • comment image

    bir kere oyun çok değişmiş: görevlerde koştuğumdan daha çok "acaba bu sefer seks olur mu?" diye miranda'nın odasına depar atarak koştum valla ilk oyunda ashley bizzat odama kendisi gelip fazla uğraştırmadan direkt vermişti.


    (morphling - 13 Ekim 2010 09:11)

  • comment image

    iki oyunu de beğendim valla. şimdi yeni rpglerin çoğunun muzdarip olduğu bir şey var, dragon age de buna dahil, ana karakteri konuşurken görmüyoruz. generic bi tip olduğundan mıdır artık voice acting parasına mı kıymak istemiyorlar bilmiyorum ama pek olmuyo işte. oto boka efekte para verip gerçekçi oyun yapıcam derken burada takılıp kalıyor oyun. işte bu oyun, rpg olmamasına rağmen o rpg oyunlarında olmasını istediğim özellikleri koymuş:

    -diyaloglar daha gerçekçi. shepard'ın sesini duyabiliyorsunuz. konuşma sırasında karakterler öyle ot gibi durmuyor, bir yandan hareket ediyor. adam cümlenin ortasında durup bir sigara yakıyor vs. bu konuşmalar sırasında kamera da dinamik, yani film kalitesinde geçiyor diyaloglar.

    -charm/intimidate hareketleri. şerefsizim aklıma geldiydi. rpg oyunlarında intimidate durumunda böyle cutscene çıkmasını ve ana karakterin badass atraksiyonlar yapmasını isterdim, biri alıp gerçeğe dökmüş, çok güzel olmuş. hele ikinci oyunda interrupt koymaları daha da iyi. renegade olarak oynamamış olanların youtube'dan o interruptları görmesini salık veririm. (http://www.youtube.com/watch?v=d4a4wfum_sy)

    bu diyalog olayları dışında:

    -renegade/paragon alignment sistemi de hoşuma gitti. good/evil diye kesin hatlarla ayıracağına badass/hero diye ayırmayı tercih etmiş. renegade puanı alarak durumu çözmeniz illa kötü bir iş yaptığınız anlamına gelmiyor. tersi de doğru, sırf takımdaki karakterin suyundan gidicem diye dürüstçe acı gerçekleri konuşmak yerine "haklısın canım, geçer" diyip paragon puanı almak klasik rpg terimleriyle good sayılacak bir iş değil.

    -import ettiğiniz save dosyalarının küçük de olsa ikinci oyunda bir şeyleri etkilemesi güzel olmuş.


    (khamul - 17 Kasım 2010 14:32)

  • comment image

    ilk defa strateji oyunlari disinda bir oyunu gunlerce oynadim, pisman degilim. fallout cok zahmetli gelmisti, call of duty'lerin single campaingleri guzel ama ayni gunde bitiyor zaten (multi playerinda da gencligimi yiyecek halim yok, sizin de olmasin).

    mass effect 2 ise beni oyle bir icine cekti ki cise kalkamadim. hatta kiz arkadasimdan gizli gecenin ortasinda kalkip oynamaya calistim, yuvami yikiyordu alet. isin vurdulu kirdili kismi guzel yapilmis olsa da benim icin cerez, ana hikaye de cok ilginc degil (kotu uzaylilar var, baska uzaylilar da var, hepimiz tanim itibariyle uzayliyiz zaten, daglar oyy oyy oy, yollar ooyyy) ama yan hikayeler ve karakterler mukemmel olmus.

    onlarca farkli kisilik, derin ve ilginc arkaplanlar, guzel diyaloglar, film tadinda bir akicilik, buyuk butceli ses aktorlugu ve gercekci dizayn bunu bir oynanabilir sinema haline getirmis neredeyse. yaptiginiz secimler sirf laf olsun diye onunuze konmus degil, hakikaten hikayenin geri kalanini degistiriyor, hatta sonraki oyuna da etki edecek. bu sayede tekrar oynanabilirligi de epey fazla.

    resmen sanat eseri; yapimda emegi gecen herkese ve erzurumdan beni okuyan teyzeme sevgilerimi yolluyorum


    (immanuel tolstoyevski - 18 Aralık 2010 00:04)

  • comment image

    bazen espriyi cidden derine gömen oyundur. biraz önce farkettiğim bir espriyi paylaşmak istiyorum.

    migrant fleet'e gittiğimizde, amiral zaal'koris va qwib qwib ile karşılaşıyoruz. (bilmeyenler için vas takısından sonrası arkadaşların geldiği gemiyi belirtiyor.) onunla konuşurken bir ara "ben de istemez miydim defranz ya da iktomi gibi karizma isimli bir gemiden gelmeyi" tadında bir laf ediyor.

    bir süre sonra wikipedia'da sürterken karşılaşılan makalelerden birinden dank etti. bir insan için defrans ya da iktomi pek de karizmatik olmayabilir. zira ortaya çıkacak isim vas defranz* ve vas iktomi* şeklinde olacaktır.

    ondan sonra da mayının derinliğine oha dedim.


    (khuzdul of krsanthi - 13 Mart 2011 11:18)

  • comment image

    codex okunursa bariz bir şekilde ateist, darwinist hatta transhumanist bir evren görüşünü kabullenerek hikayesini anlattığı anlaşılacak oyun; ana karakterin minimum adaptasyonla kadın olarak yönetilebilmesi, diğer türlerle romance yaşanabilmesi, sibernetik olarak yeniden inşa edilmiş shepard ve teknoloji harikası miranda'nın kalan herkesle eşit olması, legion'un ana karakterimizin cosplay'ı olarak arz-ı endam etmesi kesinlikle tesadüf değil. buna bir iki yerde yapılan cthulhu ve cosmicism göndermeleri* de eklenirse verdiği mesaj bakımından geleneksel görüşe karşı çıkma konusunda en cesur oyunlardan olduğu görülebilir.

    hugo gernsback'e selam etmeyi de ihmal etmemiş, çok hoşuma gitti.

    rpg öğesi zayıf denilmiş, saçmalık. hadi rpg'den anladığı diablo veya oblivion olan bir kitlenin şimdi inventory göremeyince mızmızlanmasını anlayabiliyor ve açıklayabiliyorum. ama mass effect -benden önce de dile getirilmiş- saf bir rpg/rol yapma oyunu. oyunu level atlamak, saatlerce zindan (zindan?) temizlemek, yetenek puanlarını en hayrıyla dağıtacağın hesaplara kağıt kalem dalmak, gıcır gıcır itemler bulup sergilemek için değil; senaryoyu yönlendirmek, karakterlerle ilişkiler geliştirmek; kimi öldüreceğine, kimi ödüllendireceğine, kimi riske atacağına, kiminle sevişeceğine, kiminle aşk yaşayacağına karar vermek, evreni ve sakladığı hikayeleri keşfetmek, seçim yapmak ve bedeline katlanmak için oynuyorsunuz.


    (le fougueux - 27 Eylül 2012 13:38)

Yorum Kaynak Link : mass effect 2