latince cennet.

(mushroom - 24 Eylül 2003 19:04)

korktuğumun başına geldiği film. senaryo çok zayıf. 6,5/10.

efektler ve çekimler district 9 ın aynısı. toz toprak içinde varoşlar, boğucu bir atmosfer, uzay mekikleri görüntüleri ve kamera çekimleri..yani görselliğe lafımız yok ama bol klişeli ve yüzeysel senaryosu her şeyi batırmış. fragmanından her şeyin nasıl geliştiğini anlıyorsunuz.

--- spoiler ---

o ikinci gemi nasıl inebildi elysium'a? cevap geldi: sistem offline olmuştu da ondan.

--- spoiler ---

(kumrengi - 9 Ağustos 2013 18:35)

inside man'den sonra da gorduk ki, jodie'cigime boyle takimli, topuklu, jilet roller yakisiyor kesinlikle.

ancaaaak;

--- spoiler ---

matt damon olumden donmelere doyamamistir bu filmde. radyasyonun, karninin desilmesinin oldurmedigi great max, veri kaybiyla gozlerini yummustur. bu adam bourne'da bildigin kanli canli insani oynarken cok daha fazlasini atlatti, orada bile hic abes gelmiyordu boyle seyler. bildigin senaryonun inandiriciligi yok!

ve de o parcalanan surata yoktan yeni yuz yapmani gectim, ustune sakali ne cabuk konduruyosun sen ey yuce android?
--- spoiler ---

toparlayalim: district 9'dan sonra yonetmenine yakismamis dedirttiren film.

(oinone - 9 Ağustos 2013 20:53)

mantık hatalarıyla dolu, kötü bir film. hikayesi ve senaryosu çok çok kötü. ilk yarısı ortalama bir bilim kurgu dizisi bölümünden farksız.

--- spoiler ---

elysium diye trilyon $ edecek bir yer var, güvenliği sıfır. birkaç tane sikko asker ve robot dışında hiçbir güvenlik önlemi yok. kücük bir grubun birkaç gemiyle zevkine işgal edebileceği bir yer burası. nasıl yapıldığı, neden bu şekilde yönetildiği hakkında da bilgi yok.

--- spoiler ---

(christopher nolan - 10 Ağustos 2013 16:50)

--- spoiler ---

olm o kadar süper,tipsiz ama kullanışlı robotlar yapmışsınız hala fabrikada vidalama işinde asgari ücretle insan çaliştirmak nedir lan?ayrıca ben hayatımda bu kadar zorlama ve hikayeye katkısı sıfır flashbackler görmedim.district 9 nın fikirsel alandaki orijinalliği ve kendine has tuhaflığından gaza gelip bu filmden de ona yakın şeyler bekleyenler için tam bir fiyasko.
--- spoiler ---

(coleridge - 11 Ağustos 2013 18:58)

türkiye olarak çalışma ve sosyal yaşamımızda çoktan 2154 dünya standartlarına ulaştığımızı gösteren filmdir.
(bkz: türkiye hazır hedef 2154)

(zzoopprr - 12 Ağustos 2013 09:54)

şimdi;

elysium'da başkanlık görevini icra eden uzak doğulu arkadaş madem bu kadar hümanist dünyadakileri
neden o halde bıraktı ?

spider denen başrol oyuncusunun, yancısı ve iş vereni olan zat filmin ilk yarısında milyar dolarlardan bahsedip ağzını şapırdatıyordu, birden ne oldu da tüm dünya nüfusunu elysium vatandaşı yapma fikri, gibi ulvi bir fikri kendine görev edindi(vahiy mi geldi ?)

o 2. gemi oraya nasıl indi?

bu elysium denen uzay üssünün nasıl bir dizayn yapısı var ki, katmansız bölmelere direk giriş yapılabiliyor?

varoşlarda ispanyolca, elysiumda ise fransızca konuşuluyo, bunun açıklaması nedir ?

yenen yüksek dozda radyasyon sonucu matt abimiz götü başı dağıtıyordu, ne yani 3. sınıf bi makinemi bu adamı toparlayıp yarı cyborg yapıyor ?

yazmıştık lakin tekrar yazalım, kötü roldeki elemanın aksanına sokayım, sözde güney afrikalı bi abimiz amınakoyim biç biç diye konuşan güney afrikalı mı var? eleman bildiğin paki aksanıyla konuşuyor.

kötü roldeki elemanın suratında el bombası patlıyor lan borumu bu al herifi tekrar yüz oluştur bilmem ne, kopan parçaları kök hücre yoluyla mı oluşturdun a ibine ?

madem bi yazılım geliştireceksin ne diye dünya ya iniyosun lan gavat, elysiumda bilgisayar mı kalmadı ?

o uzay üssünde gökyüzü nasıl mavi oluyor birde anlamadım amk.
district 9 dan sonra bu filme anca bu kadar yazılır, yoksa daha tonla malzeme var..

(akhmenrah - 12 Ağustos 2013 22:52)

mal gibi film. salondan çıktıktan sonra bu filme 7.2 veren imdb sakinlerine de sövdüm. bir sürü mantık hatası ile dolu.

--- spoiler ---
robot, adama ilaç vermek için reçete yazıp o reçeteyi imzalattı ya lan. oğlum 2013'ün istanbul'unda yok bu uygulama. gidiyorsun doktora, doktor sana bir tane numara veriyor. onu eczaneye verince ilacını alıyorsun.

ayrıca o gördüğüm araba nissan mıydı acaba? 140 yıl boyunca o araba nasıl durdu?

hadi dünyadakileri anladım. onlar geri kalmış ve klavye kullanıyor. peki elysiumdakiler neden klavye kullanıyor. sen yeni dünya yarat. yer çekimine çare bul. hastalıkları 5 saniyede iyileştir ama gel klavye kullan. fare nerede? vallaha fareyi aramadım değil.
bunun gibi bir sürü hata var. hayır ben bu filme yönetmen için gittim. district 9 gibi bir filmin referansıla gittim. utanın utanın.
--- spoiler ---

sonuç olarak tavsiye etmiyorum. mal gibi film.

(nakippoyraz - 12 Ağustos 2013 23:52)

bazılarının götüyle izlediği film. senaryo zayıf dedin tamam, karakterler yüzeysel dedin eyvallah, 2578 tane mantık hatası buldum çok zekiyim ben dedin ona da tamam ama bu filmin görseline kötü demek nedir lan? belki de filmin olumsuz eleştiriyi haketmeyen tek olayı görsel efektleri ama hızını alamayıp ona bile laf eden var. bu kadar acımasızca eleştiriyi haketmeyen bir film. şahsen district 9'dan aldığım hazzı bu filmden de aldım. bilimkurgu seviyorsanız gidin izleyin bir siki beğenmeyen sözlük yazarlarına aldanmayın onlar öyledir.

(holoscene - 13 Ağustos 2013 12:04)

--- spoiler ---

sınıf ayrımına bilimkurgusal bir yaklaşım içeriyor film. netameli bir konu. ince işleyebilmek lazım. yoksa ucuz politik mesajlarla vasata düşme riski var. peki elysium, işaret parmağını uzatarak "şu namussuz, pis kapitalistlere bakın!" mesajının ötesine geçebiliyor mu?

filmin ilk yarısında gereksinim duyulan inceliğe yaklaşılır gibi oluyor. araya girdiğimizde, "şimdi onlar düşünsün!" diye gaza bile getirdi. düşündüm ki bu radyasyonlu adam, kaotik ortamın keskinleştirdiği çelişkilerle bir başkaldırı hareketi yaratacak. oysa max, kendi götünü kurtarmanın derdine düşüyor. sonra da bu bencilliğinden çıkıp bir anda insanlık için kendini feda ediyor. ancak biz, aradaki bu geçişteki duygusal yoğunluğa tanık olamıyoruz (matt damon asla yalnızca bir aksiyon oyuncusu değil, bunun çok ötesinde... sanırım kurgudaki ve yönetimdeki beceriksizlikler ona da bir şekilde sirayet etmiş). yani filmin bu ikinci yarısı aceleye gelmiş ve ulaşacağını düşündüğüm derinliğe sahip olamadan, filmi yüzeye çıkarmış. hal böyle olunca filmin az da olsa akılda kalıcı olması için seyirciyi üzmek gerekiyor ve ana karakter harcanıyor.

elysium, önemli bir konuyu gereken özende ele alamıyor. geçmişte yaşanmış, günümüzde de yaşanmakta olan sınıf meselesini fütüristik bir düzleme taşıyor ve problemi bir restartla herkese sınıf atlatarak çözüveriyor. ulan windows o kadar hızlı yüklenmiyor be! koca gezegeni netbook gibi birşeyle piç ettiniz iki dakikada! tüm bunlara rağmen mantık hatalarına yüklenip polemik üretmenin anlamı yok. sonuna kadar kendini öyle veya böyle izletebilen, sıkmayan bir filmden bahsediyoruz.

--- spoiler ---

(cuckoo - 16 Ağustos 2013 00:43)

bu kadar az bilim kurgu çekilen hatta artık fantastik konuların bilim kurgu diye yutturulduğu bir dönemde oldukça iyi bir yapımdır. daha önce bahsedildiği gibi oldukça açılması gereken konular pek açılamamış ve film ikinci yarıda atlamalı olarak ilerlemiş ve nihayete ulaşmış. birde çok bilmiş sözlükçülerin mantık hatası dedikleri hedelere bakalım,

--- ağır spoiler içerir ---

*radyasyon yemiş insana herkezin yaklaşması:

yüksek enerjili x ve gama radyasyonuna maruz kaldığınızda sadece ışınlanırsınız, özellikle kobalt 60 gibi bir maddenin ışımasına maruz kalınca saatler içinde bile ölünebilir ve hiç bir şekilde radyoaktif hale gelip etrafa radyasyon yaymazsınız. ışıma ile radyasyona maruz kalmak ile radyoaktıif serpintiye veya radyoaktif maddeyi bir şekilde vücuda almak farklı şeylerdir. burda arkadaş ışınlanmıştır.

**adamlar manyak robot üretiyor ama insan işçi çalıştırıyor.

aslında kapitalist bir düzen için kimin çalıştığının hiç önemi yok, emek en ucuza nasıl sömürelecekse o şekilde sömürebilir. bir robotun maliyeti bir milyon dolarsa insanın değeri görece olarak hiçse o robotun üretiminde insan kullanmak kapitalism açısından bir yanlış değildir. ayrıca kapitalist sistem bunu sömürü sisteminin devam etmesi ve sosyal katmanlaşma için gerekli bile görür. ortada bir mantık hatası göremiyorum.

*** bu kadar gelişmiş iyileştirme ve tıbbi cihazlar varken neden herkezi bundan basitçe yararlandırmıyorlar.

antibiyotiklerin ilk sentezinden beri 60 yılı aşkın, ilk bilgisayarlı tomografi ve mr cihazlarının üzerinden ise 40 yılı aşkın bir süre geçti, şu anda üretilmeleri çok daha kolay ve devletler bu cihazları halklara toplam silahlanma bütçelerinin milyonda biri ücretlerle ulaştırabilecekken bunu yapmamasıyla aynı olan problemdir. bugün nasıl milyarlarca insan bu hizmetlerden hayatı boyunca asla yararlanamaycaksa ama aynı şekilde sadece istanbul gibi bir üçüncü dünya ülkesinin kentinde tıbbi görüntüleme merkezlerinde full time çalıştırılmayan yüzlerce atıl mr cihazının bulunması gibi bir durum bu.

fimde de bu ürünü üreten firma bu ürünü sadece zenginlere satarak , ilaçları ve diğer görece ilkel tıbbi materyalleri de dünyalılara satarak bundan para kazanmaktadır. tüm vatandaşların bedavaya tüm sağlık sorunlarından kurtulabildiği bir sistem bu firmaların ayakta duramayacağı anlamına gelir.

****ulen bu nasıl bir siyasi sistem hem çok mantıksız.

aslında çok mantıksız değil hatta dünyanın bugünkü halinin bu siteme gidişini bile görebilirsiniz.

filmdeki başkan (kel kafalı patel), elysium sisteminin yöneticisi valimsi kadın (delacourt) arasındaki ilişki çok da yabancı olduğumuz bir siyasi ilişki durumu değil. jodie foster yanlış olsada inandığı bazı şeyler için her şeyi yapabilecek bir üst düzey bürakratı temsil ederken, başkan patel mülteci gemilerine yapılan saldırıya sözde tepki veren ama sorunun temellerine inmekten kaçınan kaypak bir politikacıdır, filmin sonunda ne halt olduğunu belli etmiştir. delacourt ise artık bu iki yüzlülükten sıkılmış, artık başlarındaki bu kaypak siyasetçilerden kurtulmak istemektedir ve bu iş içinde (işte burası çok güzel) sermaye ve derin devleti kullanarak bir darbe planlamaktadır. en azından delacourt sistemin ne kadar kaypak olduğunu bilmektedir ve onu yıkmak istemektedir.

*****gemide fransızca, yeryüzünde ispanyolca konuşulması

burda şaşılacak bir durum yok, anlaşılan elysium eads benzeri fransız ağırlıklı bir firma tarafından yapılmış. yönetmen fransızların havacılık ve uzay endüstrisindeki günümüzdeki gelişmişliğine mantıklı bir gönderme yapmış.

öykünün dünyada geçtiği bölge california ve ispanyolca için o yıllar için gayet doğru olabilecek bir tahmin.

******bu kruger denen adamın ne boktan aksanı var. hiç gerçekçi değil.

kardeşim adam güney afrika kökenli bir paralı askeri canlandırıyor, zaten arasıra afrikaans dilinde saçmalıyor. bu tür bir ingilizce aksan bu dilin konuşanları tarafından normalmiş. bu durum bu aksanı gerçekdışı yapmıyor

--- ağır spoiler içerir ---

sonuçta bazı sinematografik problemleri olan bir film olsa da, anlatamadığı çok şeyi olan veson zamanlar için iyi bir bilim kurgu filmidir. kim ne derse desin ciddi bir sistem eleştirisini kendi çapında yapmaya çalışmış.keşke en az iki bölümlük veya hatta bir triloji olarak geniş geniş işlenebilseydi konu.

(rete mirabile - 20 Ağustos 2013 11:52)

nolan'ın dark knight rises'ında da bunu yaşamıştım. hollywood bi şeyler yapıyo ama içini doldurmuyo birader. gösterip çekiyo orrrospu çocukları. konsept güzel, cgi almış yürümüş, matt damon gibi bi ismi de dahil etmişsin projeye; lakin siksok aksiyondan öte ne kattın bana aq? insan biraz beyni çalışsın, şu bilimkurgu ortamında fütüristik birtakım detaylı çıkarımlar görsün, efendime söyleyeyim sınıf çatışmasına dair nitelikli bir iki kelam edilsin de duyuvereyim istiyor. fekat ne oluyor? ne olacak amunakoyim esas oğlanla kötü adam hıyar gibi dövüşüyor, o oluyor sdfsd. amk holivudu ananı sikeyim.

(dodo the bird - 22 Ağustos 2013 00:32)

bilim-kurgu sosuna bandırılmış aksiyon filmi. genel hatları klişelere boğulmuş vaziyette. district 9 gibi ufku açan bir yapım beklerken, her saniye birbirini döven ve sağı solu patlatan adamların hikayesinde buluyorsunuz kendinizi.

neill blomkamp'dan beklemezdim.

(dick laurent - 22 Ağustos 2013 12:02)

iyi güldük panpa.

--- spoiler ---

sistemde cudi fostır ablamızı kıskaca aldıkları süreçte gelmeye çalışan 3 gemiden ikisi vuruluyor, birisi zarzor inip, sonradan sikertiliyor. ama savaş var artık!!! diye bağırdıktan hemen sonra tek bir gemi süper iniş yapıyor. vay be, bir anda konu bağlansın diye ne kasmışsınız be dayılar. en über süper bilgilerin taşındığı beyne müdahele edilecek, yanda iki tane hatun. olm onların orada ne işi var, allasen kafanız mı iyi komple? müsamere tadında olmuş film, yayınca yapımda emeği geçen herkese sokayım, yapmayın böyle film bir daha.

--- spoiler ---

(alismadik gotte duran don - 24 Ağustos 2013 20:34)

"bilimkurgu, aksiyon, drama" üçlüsünden, bilimkurguyu anlayamamış, dramayı oturtamamış, aksiyonda takılı kalmış sendromlu bir çocuğumuzdur.

sinemada izlenmesi tavsiye edilmez.

(bl - 13 Ekim 2013 04:46)

iyi ki ekşideki yorumlara bakarak fim izlemiyorum. öyle yapacak olsak heralde izleyecek film bulamayız. ben de her zaman yaptığım gibi önce filmi izledim sonra yorumlara baktım. bi'an ben gerçekten bu filmi mi izledim diye düşündüm. suserler öyle bir anlatmış ki sanki dünyayı kurtaran adamın oğlunu izlemişler.

öncelikle arkadaşlardan bazıları fena saçmalamışlar ki buradan sonra spoiler verilecektir. merak etmeyin dostlar.

--- spoiler ---

''vay efendim bu hastaların tedavi edildiği cihaz neden öyle yapılmış, hemen nasıl da tedavi ediyormuş, elysiumun tasarımı bok gibiymiş vs vs...''
adam orada kendine göre bir dünya yaratmış ve öyle olduğunu hayal etmiş. izlediğin şey, yaşadığın dünya değil, senaristin dünyası. götüne bağlanan bir hortumla bile tadavi edebilirdi pekala ya da elysium denen yeri bir gökdelen olarak da inşa edebilirdi. sanane!!!

tamam hikaye çok doyurucu değildi ama hem senaryo, hem efektlerin üst düzey olduğu filmler efsane oluyor zaten. ama bu filme de ikinci sınıf bir film denmez. bir kere konu ortalama üstü, efektler iyi, oyuncular iyi. senaryoda şunun sebebini anlatsaydınız keşke diyeceğimiz yerler var işte o kadar.

bazı zeki arkadaşlar, filmin başında anlamışlar bi'şeyler olacağını. yok artık diyorum, bu nasıl bir zekadır arkadaş.senden başka kimse anlamadı zaten. sen zaten bu işi çözmüşsün, keşke filmin başında çıksaydın arkadaşım.

yönetmen bir piyasa filminde sağlık sistemini, politikacıları, kapitalistleri eleştirmiş. bunu çok abartılı şekilde gözümüze sokmuş ama herkes mesaj verecek değil. bazıları meramını direk anlatır.

bu arada güney amerikalı yönetmenimiz mekiklerden birine bayrağını yapıştırmış, selamını çakmış.

--- spoiler ---

uzun lafın kısası sevgili okurlar; ekşiye bakıp da film seçmeyin. buradaki bütün yorumlar, bu da dahil subjektiftir.

edit: zenithgeist uyardı. yönetmen güney afrikalı değilmiş. danimarkalıymış. selamını da district 9 filmine yollamış. bu arada ben güney afrika bayrağı gördüğüm halde yukarıya neden güney amerika yazmışım? hatunu dinliyormuş gibi yaparken entry yazmanın zararları işte. bu kadınlar adamın beynini kemiriyor azizim.

edit 2: kemkem uyardı. yönetmen gerçekten güney afrikalıymiş. işte buna içilir dostlar.

(asdasfasf - 17 Kasım 2013 21:29)

filmle ilgili benim de takıldığım bir nokta var.

--- spoiler ---
herkesin evinde tedavi edici kabinlerden bir tane varken, o makineler neden vatandaşlık kontrolü yapıyor ki? sanırsın hizmeti ssk'dan alıyorlar da sağlık karnesi lazım tedavi olmak için.
--- spoiler ---

(aagrid - 17 Kasım 2013 22:22)

district 9'ı andıran film.

ama daha çok saçmalık barındırıyor:

--- spoiler ---

simit gibi bir uzay aracı ile merkezkaç kuvveti ile sanal yerçekimi sağladın da hacı üstü açık uzay istasyonu nasıl oluyor amk? o gazı merkezkaçla mı içeride tutuyorsun? lan olm onu sağlamak için o istasyonu deli gibi çevirmen lazım ki langırtta da uzayda da fırfır yasaktır bunu herkes bilir.

ayrıca hacı tamam eleştirme klişesi olabilir ama şimdi bizim esas oğlana o malzemeleri taktılar da tişörtü nasıl giydirdiler? giyinik taktılarsa nasıl yırtmadılar? hayır kaputu açtınız bari aküyü almayın!
--- spoiler ---

evde izlenir.

(alebahad - 18 Kasım 2013 15:09)

ana teması obamacare'a ve yeni göçmenlik yasasına geçirmek olan film

--- spoiler ---

her sike dikkat eden ultra filmatör ekşici piçlerin gözünden nasıl kaçmış bilmiyorum ama, frey'e yapılabilecek her şeyi yaptıklarını ve kızını artık evine götürmesini (ölümünü beklemesini) gerektiğini söyleyen doktor birebir obama 'ya benziyor. filmin sonunda da sadece vatandaşlar değil, - önceden alien olan - herkes bedava sağlık hizmetinden yararlanıyor.

--- spoiler ---

zenginlerin/vatandaşların fransızca, fakirlerin/kaçakların ispanyolca konuşması da dikkat çekiyor. bunu da kanada , meksika farkına bağlıyoruz. film aslında olaylara şu anki amerikan yönetiminden daha evrensel ve demokrat bir yönden bakıyor, amerika'nın herkesi kapsaması gerektiğini söylüyor. matt damon da sapına kadar demokrat zaten.

filme gittim beğenmedim, 2 saatimi boşuna harcadım, yarısında çıkmadığım için kendilerini şanslı hissetmeliler tipi kimsenin sikinde olmayan salaklıkları yazmaktansa ya analiz yazın ya hiç yazmayın amk beyinsizleri.

(i have the information - 8 Aralık 2013 14:31)

arkadaş o kadar uzay gemisi yapmışsın, uzaya uydu yollamışsın orda amtosfer koruması olmadan yeşil alan yapmışsın, sağlık kapsülleri falan var, sene olmuş 2200 hala kapaklı laptop ve sağa sola kablo bağlamak nedir

(crom - 16 Aralık 2013 09:28)