Süre                : 1 Saat 42 dakika
Çıkış Tarihi     : 21 Aralık 2007 Cuma, Yapım Yılı : 2007
Türü                : Biyografi,Komedi,Drama,Tarih
Ülke                : ABD,Almanya
Yapımcı          :  Universal Pictures , Relativity Media , Participant Media
Yönetmen       : Mike Nichols (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Aaron Sorkin (IMDB)(ekşi),George Crile (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Tom Hanks (IMDB)(ekşi), Amy Adams (IMDB)(ekşi), Julia Roberts (IMDB)(ekşi), Philip Seymour Hoffman (IMDB), Terry Bozeman (IMDB), Brian Markinson (IMDB)(ekşi), Jud Tylor (IMDB), Hilary Angelo (IMDB), Cyia Batten (IMDB), Kirby Mitchell (IMDB), Ed Regine (IMDB), Daniel Eric Gold (IMDB), Emily Blunt (IMDB), Peter Gerety (IMDB), Wynn Everett (IMDB), Mary-Bonner Baker (IMDB), Rachel Nichols (IMDB), Shiri Appleby (IMDB), P.J. Byrne (IMDB), John Slattery (IMDB), Thomas Crawford (IMDB), Joe Roland (IMDB), Patrika Darbo (IMDB), Carly Reeves (IMDB), Salaheddine Ben Chegra (IMDB), Om Puri (IMDB), Faran Tahir (IMDB), Rizwan Manji (IMDB), Maurice Sherbanee (IMDB), Salam Sangi (IMDB), Navid Negahban (IMDB), Mozhan Marnò (IMDB), Michael Saba (IMDB), Nadia Miller (IMDB), Michelle Arthur (IMDB), Shila Ommi (IMDB), Edward Hunt (IMDB), Michael Haley (IMDB), Denis O'Hare (IMDB), Michael Spellman (IMDB) >>devamı>>

Charlie Wilson's War (~ Charlie Wilson'in savasi) ' Filminin Konusu :
Charlie Wilson, Afganistan savaşı sırasında Pakistan'a ABD desteğinin sağlanmasında önemli rol oynayan Teksaslı kongre üyesidir. Joanne Herring ise Pakistan Devlet Başkanı Ziya Ül Hak'ın yakın arkadaşı ve sırdaşıdır. Herring asilere destek sağlaması için Wilson'ı etkileyen sağ kanat Houston sosyetesine mensuptur.


  • "keser döner sap döner gün gelir hesap döner ana fikrini charlie wilson ve dahil abd gözünden izlediğimiz vasat film. ya da acıma yetime, döner kor götüne de olabilir. şimdi tam emin olamadım."
  • "anlattığı dönem ile kostümlerin pek alakalı olmadığı film."
  • ""bi de afgan cocuklari egitseydik boole olmiycakti" mesajini vermek icin cekilmis gereksiz film. tom hanksin tombul poposunu gostermeleri de ayrica gereksizdi."
  • "julia robert's hiç olmamış sanki bu filmdeki karaktere, helen mirren gibi bir oyuncu daha iyi olabilirdi dediğim,phlip seymour hoffman'ın oyunculuğunu ise başarılı bulduğum eh işte tadında bir film."




Facebook Yorumları
  • comment image

    --- spoiler ---

    amerikan propagandası yapmayan film. zira afganistan'da binlerce insanın öldüğü günlerde, bir katliama kayıtsız kalan abd yönetiminden tek bir adamın, kendi çabasıyla afgan halkına yardım etmesini konu alır. 11 eylül saldırılarından sonra çıkan "zamanında bin ladin'e silah ve eğitimi amerika verdi zaten. şimdi onlara geri saldırıyor." söylemlerini doğrulayan bir filmdir. o silahların, o eğitimin neden ve nasıl verildiğini anlatır. hatta filmin sonlarında gust avrakotos bütün bu döngüyü açıklayan harika bir hikaye anlatır:

    a boy is given a horse on his 14th birthday. everyone in the village says, 'oh how wonderful.' but a zen master who lives in the village says, 'we shall see.' the boy falls off the horse and breaks his foot. everyone in the village says, 'oh how awful.' the zen master says, 'we shall see.' the village is thrown into war and all the young men have to go to war. but, because of the broken foot, the boy stays behind. everyone says, 'oh, how wonderful.' the zen master says, 'we shall see.'

    charlie wilson binlerce insanın hayatını kurtarmış, rusların başlattığı savaşı kazanmıştır. fakat tarihe yapılan bu müdahale abd çıkarları için iyi mi olur kötü mü 13 yıl sonra belli olacaktır. we shall see

    ---
    spoiler ---


    (cansei de ser uber - 7 Ocak 2008 11:57)

  • comment image

    julia roberts bu film sebebiyle kendisi hakkında söylenen "julia geri döndü" "julia şaşırttı" sözlerini abartılı bulduğunu belirtip;

    "mezardan dönmedim ya!" diyerek kendisinden daha da hoşlanmama sebebiyet vermiştir.


    (still - 13 Şubat 2008 16:57)

  • comment image

    "bi de afgan cocuklari egitseydik boole olmiycakti" mesajini vermek icin cekilmis gereksiz film. tom hanksin tombul poposunu gostermeleri de ayrica gereksizdi.


    (arundati - 17 Şubat 2008 20:46)

  • comment image

    en iyi esprilerinin cogunu fragmana dizmis film. bunlarin arasinda bence acik ara en parlagini hemen buraya da alalim:

    charlie wilson: you mean to tell me that the u.s. strategy in afghanistan is to have the afghans keep walking into machine gun fire 'til the russians run out of bullets?
    gust avrakotos: that's harold holt's strategy, not u.s. strategy.
    charlie wilson: what is u.s. strategy?
    gust avrakotos: most strictly speaking, we don't have one. but we're working on it.
    charlie wilson: who's 'we'?
    gust avrakotos: me and three other guys.

    acikcasi ben o kadar fazla bir amerikan propagandasi gormedim bu filmde. aksine, disaridan super organize sanilabilecek cia'in aslinda rastgele isletilen bir kurum olarak gosterilmesi, kongrenin ne yaptiginin farkinda olmadan oraya buraya butce arttirmasi, amerikan sisteminin ne kadar curuk ve temelsiz olduguna isaret ediyor. "we fucked up the endgame"e daha fazla deginilmesi belki politik acidan daha dogru olabilirdi, ama bir siyasal taslamanin girmek istemeyecegi derin sulara da cekebilirdi filmi.


    (tramell - 17 Şubat 2008 22:45)

  • comment image

    julia robert's hiç olmamış sanki bu filmdeki karaktere, helen mirren gibi bir oyuncu daha iyi olabilirdi dediğim,phlip seymour hoffman'ın oyunculuğunu ise başarılı bulduğum eh işte tadında bir film.


    (balzemiksirke - 19 Şubat 2008 13:21)

  • comment image

    inceden ve derinden amerikan politika(cı)larını iğneleyen, nasıl beceriksiz, uckuruna duskun, alkolik ve onemsiz bir politikacının boyle "buyuk" isleri ioular, dansozler ve duygu somurusu ile becerebildiğini anlatan bir film. sahsen amerikan propogandasından ziyade, amerikan dış politikasını eleştiren bir film gibi geldi bana. veya diger yazarlarla ayrı filmlere gittik bilemiyorum.


    (zkurmus - 20 Şubat 2008 17:36)

  • comment image

    bir amerikan senatorunun, afganistan-rusya savasina etkisini kendi gozunden (ve tabi epey kurgusallastirarak) anlatan, cok heyecanli bir dugum noktasina sahip olmamasina ragmen gayet eglenceli bir hollywood filmi.

    "amerika'yi elestirsin", "senatorun savasa etkisini belgesel gibi anlatsin" gibi, uc buyuk yildiz oyuncu iceren bir hollywood filmi baglaminda yersiz olan beklentilerle gidilmediginde gayet hos vakit gecirtebilir.


    (wpi - 21 Şubat 2008 15:43)

  • comment image

    büyük olasılıkla chivas regal'ın sponsor olduğu mike nichols filmi.

    sinema konusunda uzman sayılmam. o yüzden iyi film nedir, ne değildir bilemem. ancak, filmde bahsedildiği kadar amerikan propagandası olduğunu düşünmüyorum. en azından, 11 eylül sonrası abd'nin pakistan ve suudi arabistan'la anlaşıp 15 yıl önce -yine aynı devletlerle işbirliği yaparak- kurtardığı afganistan'da bugün işgalci konumunda olduğunu düşünürsek, propaganda nitelendirmesi yapmak epey zor. 80'li yıllarda amerikalıların desteğiyle ruslara karşı savaşan afgan gençlerinin bir kısmı muhtemelen bugün silahlarını amerikan askerlerine doğrultmuş vaziyetteler. olsa olsa bir günah çıkarma var filmde. bir taraftan da öz eleştiri yapılmış gibi geldi bana: " biz, çıkar odaklı davranıp sadece yürüttüğümüz büyük savaşı kazanmak için başkalarına yardım ettik. bu savaşı kazandıktan sonra da onları umursamadık. asıl amacımız, afganlara yardım etmek değil, rusları yok etmekti. bugün de ektiğimizi biçiyoruz."

    --- spoiler ---
    filmin sonunda gördüğümüz charlie wilson'a ait "...and then we fucked up the end game" sözü de bu öz eleştirinin somut bir özeti olsa gerek. abd, oyunun sonunda gerçekten batırdı. ama, bu duruma nasıl geldiğini anlatmak için bir film daha çekmeye gerek yok. son 10 yılda meydana gelen gelişmeleri iyi-kötü bilen herkes olayların akışından da haberdardır.
    ---
    spoiler ---


    (raki roka balik - 22 Şubat 2008 02:23)

  • comment image

    amerikan kongresinde işi güçü uçkurunda* olan bir adam, rusya'yı devirebiliyorsa, kongrenin asıl adamları ne yapabilir siz düşünün artık diyerek tehdit savuran film.

    --- spoiler ---
    olayların başlangıcı olarak pakistan cumhurbaşkanı da gösterilebilir, charlie wilson'ı kamplara götürmeseydi bu olayların hiçbiri olmayacaktı.belki...
    ayrıca şu anki ırak halkının afgan göçmenlerden pek farkı yoktur. bunu yapan yine rusya değil sanırım.
    ---
    spoiler ---


    (kablam - 23 Şubat 2008 09:53)

  • comment image

    hani bazen sözlükte bi entry okursunuz da "lan adam dalgasına mı yazmış yoksa ciddi mi, ironi mi bu gerçek mi" diye sorarsınız ya, işte öyle bi film. bütün film boyunca "lan bu amerikan propagandası mı, amerikan eleştirisi mi" diyerek seyrettim.. ve hala da tam anlamış değilim.

    eğer o mülteci kamp görüntüleri, sakat kalmış insanlar, ölüm kusan rus helikopterleri sahnelerini atarsanız rahatlıkla kalan her sahneyi amerika'nın anlamsız komünizm nefreti, cehaleti falan konulu başka bi filmde kullanabilirdiniz çünkü. ama yok, bu vahşet sahneleri var, demek ki diğer sahneler ironi değil gerçek. e ama.. çok çocukça lan. televizyonun başından kalkıp "komünist piçler" diyerek yatağına giden bi charlie wilson görüntüsü.. manası ne ki..

    neyse, filmi film olarak değerlendirmek gerekirse, ortada gerçek bi film bile olmadığını söylemek gerek. ama zaten bunu hedeflememiş, az biraz gayrı ciddi bi üslupla tarihi anlatmaya soyunmuş o kadar. yoksa başta bi şey olacak, o şey karakterleri değiştirecek, gelişme yaşanacak, ve finale ulaşılacak tarzı şablon bi hikaye anlatımı yok zaten filmde. eh, o zaman boşverebiliriz filmi film olarak eleştirmeyi.

    charlie wilson'ın ofisini çok beğendim bu arada, dekorunu değil muhteviyatını tabii ki ehehe.. bi de o dindar teksaslı'nın kızı aklımı aldı, sonrasında filme konsantre olmam bi on dakika sürdü wilson'ın evindeki halini gördükten sonra. gömlekli, altı çıplak, topuklu, düzgün bacaklı, bal dudaklı.. ne diyordum ben nerde kalmıştım.. ha tamam film diyorduk. güzel karıydı.. eaahhhh.. aklım dönüp dolaşıp karıya gidiyor. kestik.


    (brick top - 27 Nisan 2008 02:34)

  • comment image

    çok uzun bir film. 3,5 saat sürüyor. tabii benim gibi emily blunt olan sahneleri milyor kere geriye alarak izlemeniz lazım o kadar sürmesi için. film uzamasına uzuyor ama 'hulleci cut' versiyonu filmi 'theatrical cut'tan elli kere daha güzel hale getiriyor, ona hiç şüpheniz olmasın.


    (hulleci - 27 Nisan 2008 02:54)

  • comment image

    amerikan propogandasi olduguna kesinlikle katilmadigim bir film - tam tersi filmde iki tane onemli amerikan elestirisi oldugunu dusunuyorum, birincisi ulkedeki sistemin arka arkaya 7 kere secilebilmek disinda hicbir olayi olmayan bir politikaciya sonrasinda hic bir plani olmadan afgan multecilere yollamasi icin 300milyon$i (ki bugunun parasiyla bir kac milyar$ eder) sorgusuz sualsiz teslim edebilecegini gosteriyor..

    ikincisi ve bence daha onemlisi bu savasin din boyutunun (hani bush amcanin bu savas good vs evildir geyigi) asil isin ilk basinda kimler tarafindan nasil yavas yavas context'e sokuldugunu gosteriyor, ki julia roberts'in oynadigi kadinin tek olayi bu zaten...

    sonucta benim filmden cikarttigim sonuc, dysfunctional olmus bir sistemin cikarttigi bir politikacinin tamamen rastgele bir kac olay sonucu iyi veya kotu sonuclarini dusunemeden biraz da masa olmus bir sekilde amerikanin vietnamda yasadigini afganistanda ruslara yasatmasidir ve bence boyle bir filmin olmasi ve izlenmesi 20 sene onceki olaylardan bihaber olan amerikan toplumu icin iyi bir gelismedir.


    (ayamik - 4 Mart 2009 00:57)

  • comment image

    gayet eglenceli film.
    hoffman'in neredeyse oscar'lik gust tiplemesi mi istersin congressman'lerin lakirdilarinin detayina kadar inen gercekci bir hava mi istersin, gayet ozenle tasarlandigi ve cekildigi belli.
    hele hele kurgu ve montaj pek sahane olmus, patlayan helikopter sahnesinden o helikopterleri patlattiran kongre uyesinin asistaninin kirita kirita yurume sahnesine gecisini alkisladik yani.

    filmin yonetmeni oliver stone veya michael moore degil. zaten olmasina gerek de yok.
    ama hani son sahnesine falan dahi bakmadan bu filmin amerikan propagandasi oldugunu iddia edenleri ise tebrik etmek lazim, heralde kurtlar vadisi irak'tan baska her film icin ayni seyi soylediler.
    bir filmin amerikan propagandasi olmamasi icin, daha dogmamis irakli bebekleri kendi elleriyle kesip kanlarindan sutlac yapan kalles amerikan askerlerini gostermesi lazim ki "abi bu amerikanyalilar bole pis bole kapitalik iste yav" derken suratlarina tukureyim, vicdanima masaj yapayim.
    bunu yapamiyosan benim gozumde amerikan usagisin haci, otesi yok.


    (leave - 8 Mart 2010 03:53)

  • comment image

    --- spoiler ---
    yanlış hatırlamıyorsam filmde; afganistan' ı komünist rusya' dan kurtarmak için harcanan paranın 500 milyon dolar olduğundan bahsedilmekteydi. usa; bu parayla afgan mücahitleri eğitip, silahlandırarak, ruslara karşı savaşmalarını sağladı ve afganistan' ın özgürlüğünü(!) kazanmasına yardımcı oldu.
    ---
    spoiler ---

    rus işgali sona erdikten sonra nüfusunun %50' si 14 yaşın altında olan ülkeye okul yapmak içinse, 1 milyon dolar bulamayan usa' nın başına neler geldiğine çok değil, yakın geçmişte zaten hepimiz tanık olduk.
    eee sevgili usa, rusya' yla girdiğin sidik yarışında attığın bumerang sana geri dönmüşse, senindir artık o. elinde mi kalır, bir tarafına mı sokarsın senin bileceğin iş.


    (granderuedepera - 29 Ekim 2011 03:24)

  • comment image

    bence çok cesur bir filmdir. öyle her filmde çıkıp ''ben yahudi bağışçılar sayesinde kongredeyim, yani israil'in adamıyım'' diyemez kimse. yapımcısından yönetmenine herkesi tebrik ediyorum, eğer bu adam gerçek hayatta da filmdeki gibiyse alnından öpüyorum kendisini.

    son olarak bence uluslararası ilişkiler okuyan herkesin izlemesi gereken bir filmdir.


    (sayiylabindokuzyuzyedi - 25 Kasım 2012 23:56)

  • comment image

    hııımmm, genelde ekşi yazarları filmi pek sevmemişler. filmi sevenlerin sayısı az. en çok tartışılan yönü ise amerikan propagandası yapması. propaganda yapıyor mu, yapmıyor mu, cesur mu, değil mi? genelde bunlar tartışılmış. hollywood'tan amerikan politikasını yerden yere vuran filmler çıkar mı? tabi ki çıkar, çıkıyor, çıktı. cesur davranıp amerikan politikasını eleştiren pek çok film çekildi. michael moore'un belgeselleri, robert de niro-dustin hoffman'lı wag the dog aklıma ilk gelen yapımlar. ama tabi ki genelde bolca propaganda yapılıyor filmlerde. dolayısıyla aaron sorkin'in kaleme aldığı charlie wilson's war daha cesur olabilirdi. içindeki mizahla, başrolünden tek repliği olan yardımcı oyuncularına kadar yıldızlarla dolu castıyla kendisini sıkmadan izlettirdi. ama ne yazık ki iyi bir film değil. vasatı aşamıyor.

    şahsen artık yemiyoruz. günah çıkarır gibi filmlere bir kaç abd eleştirisi koyulunca "abd filmde yerden yere vuruldu" diye düşünmek saflık olur. ne demişler? şeytan 1 doğru söyleyip 99 yalana inandırır. hollywood da bir kaç eleştiri koyup propaganda yapmadığına inandırıyor. ama bal gibi propaganda yapılıyor. evet, ruslar da iğrenç, onların tarihi de hiç temiz değil, onlar da katliam yaptılar. peki abd? savaşmadığı, kan dökmediği sene var mı? sadece bir yerde de savaşmıyor. afrika, türkiye, ortadoğu, asya... her yerde kan döküyor herifler. filmde abd'ye eleştiri getiriliyor. "sadece zaferi önemsedik. girdiğimiz her yerin içine ettik, orayı onarmadan oradan çıktık" diyor sorkin. gerçekten haklı sorkin. kadınlara tecavüz edildikten, erkeklere işkenceler yapıldıktan, taş üstünde taş bırakılmadıktan sonra abd buraya kendi doktorlarını, hemşirelerini, inşaat şirketlerini yollamalı, ülkeyi eski haline getirmeliydi, değil mi sorkin? öyle yapınca her şey düzeliyor zaten! bir de "ah keşke 14 yaşındaki o gençleri eğitseydik" diyor wilson filmde. keşke. amerika'nın ne denli büyük, adaletli, tek amacı iyinin hakkını gözetmek olan bir ülke olduğunu 14 yaşındaki o afganlılara öğretseydiniz keşke! bir de 11 eylül'ün üstünden yıllar geçmesine rağmen hala "abd buradakileri eğitmeseydi el kaide, abd'yi vuramazdı" diyorlar. şüphesiz el kaide, abd'nin yüzde yüz elinde değil, abd kullanabildiği bu örgütten kullanabiliyor olsa da çekiniyor. ama artık herkes biliyor ki el kaide'nin tek başına yaptığı bir saldırı değildi 11 eylül. biraz araştırın yahu. neyse, gerek yok bu konuya girmeye.

    film tabi ki propaganda içeriyor. ruslar şerefsiz, katil, tecavüzcü (nichols-sorkin ikilisi ruslardan bayağı bayağı nefret ediyorlar anlaşılan, zira filmdeki bütün ruslar şerefsiz); lakin abd'liler saf, belki azıcık kötü niyetli, bunun da nedeni ülkelerini sevmeleri... peh, film bunu diyor açık açık. ruslara giydirmek kolay, sıkıysa kendi ülkene giydir. sonuçta propaganda da var, eleştiriler de. propaganda ve rus önyargısı olmasa daha iyi olurdu.

    oyunculara gelirsek. tom hanks her zamanki tom hanks. philip seymour hoffman her zamanki gibi müthiş. amy adams her zamanki gibi tatlı. emily blunt epey seksi. blunt'ın tek sahnesi var bu arada. adams çok basit bir rolde harcanmış. julia roberts az görünüyor. haliyle meydan hoffman'a kalmış, o da döktürmüş. hanks ise role uygun değil. sevilesi tarafları olmayan charlie'yi sevdiriyor herif. başkası oynamalıydı rolünü.

    filmin dikkat çekici yönleri: başkanın afganlılarla birlikte "allah ekber" diye bağırması... paranın dini imanı yok hakikaten. para ve güç için her şey yapılır. buna değinilmesi iyi oldu. neyse bu da çok dağınık bir yorum oldu.


    (sherlock holmes 90 - 3 Eylül 2013 01:35)

Yorum Kaynak Link : charlie wilson's war