Süre                : 1 Saat 35 dakika
Çıkış Tarihi     : 25 Eylül 1987 Cuma, Yapım Yılı : 1987
Türü                : Aksiyon,Cinayet,Drama,Heyecanlı
Ülke                : ABD
Yapımcı          :  Hemdale
Yönetmen       : John Flynn (IMDB)
Senarist          : Larry Cohen (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : James Woods (IMDB), Brian Dennehy (IMDB)(ekşi), Victoria Tennant (IMDB)(ekşi), Allison Balson (IMDB), Paul Shenar (IMDB)(ekşi), George Coe (IMDB)(ekşi), Anne Pitoniak (IMDB), Mary Carver (IMDB)(ekşi), Sully Boyar (IMDB), Kathleen Lloyd (IMDB), Charles Tyner (IMDB), E. Brian Dean (IMDB), Jeffrey Josephson (IMDB), Edward Blackoff (IMDB), Branscombe Richmond (IMDB), J.P. Bumstead (IMDB), William Bronder (IMDB), Jenny Gago (IMDB), Michael Crabtree (IMDB), Clare Fields (IMDB), Claudia Stenke (IMDB), David Byrd (IMDB), Loyda Ramos (IMDB), Obaka Adedunyo (IMDB), Ted Markland (IMDB), Phil Hoover (IMDB), David Blackwood (IMDB), David Ursin (IMDB), Jay Ingram (IMDB), Daniel Trent (IMDB), Gary Kirk (IMDB), Dean Abston (IMDB), David S. Cass Sr. (IMDB), Bill R. Mitchell (IMDB), John Howard Swain (IMDB), Dennis Acree (IMDB), Mark Venturini (IMDB), Larry Holt (IMDB), Jeff Ramsey (IMDB), James Winburn (IMDB) >>devamı>>

Best Seller (~ Polis hikayesi) ' Filminin Konusu :
Hee-soo son 20 yılın kitapları en çok satan bir kadınken  eser hırsızlığı yaptığı gerekçesiylesuçlanır .Çaresizlik içerisinde geçen iki yılın ardından, yayıncı olan eski bir dostunun yardımıyla görkemli bir geridönüşün hayalini kurmaya başlar. Kızı Yun-hee'yi de yanına alarak küçük bir kasabanın ücra bir köşesine yerleşir .Kızı tanımlanamayan bir figürle konuşmaya başlar. Yeni bir esin kaynağı için can atarken  çareyi kızının bu figürden duyduğu hikayeleri yazmakta bulur.Yazdığı romanın tekrar çok satmasıyla eski şöhretli günlerine geri dönmesiyle şöhretini kaybetmesi bir olur  çünkü yeni kitabı 10 yıl önce yayınlanan bir romanla aynıdır. Masum olduğunu ispatlamak adına gerçeği ortaya çıkarmak için gizemli bir yolculuğa çıkar.


  • "best seller = en çok satılanlarbest sell = en çok satılanlisedeyken, sondaki "ler" kısmının çoğul eki olduğunu sanan bir edebiyat hocamız vardı.. ne günlerdi.."
  • "türkçe'si "en fazla satılan" 'dır, en fazla satan değil."
  • "kitapçılarda eğer çok güzel ambalajlanmış, bilgisayar grafikleriyle kapakları yapılmış kitaplar ihtiva eden bir raf görürseniz dönüp bakmayın bile. (best-ül seller, 58-59)"
  • "amerikan 16 yaş zevkinin büyüklere listelenmesi"
  • "valla çok çok küçük bir kısmı haricinde okumamalık kitap."
  • "mina urgan'ın alaycı bir genellemeyle yaklaştığı ve kendi düşünceme de pek uygun kaçan cümlesiyle bestseller: "acaba kötü bir kitap mı yazdım, neden bu kadar çok sattı?""
  • "tüm kitapların üzerinde yazan bir ibare"
  • "kategorisinde en çok satan ürün için kullanılan sıfat.gelip geçicidir (bkz: fani)"




Facebook Yorumları
  • comment image

    best seller (belki de bestseller :) olgusu, ki artik bu bir olgudur, cagimiz insanoglunun anlam veremedigim nadir hareketlerindendir. hani su televolenin kendi kendine klasiklesen kim sik kim dubur kosesine benzetiyorum, ve kendimden utanmiyorum. once bazi kitaplarin cok satmasindan dolayi onlara "cok satar" diyorsun, sonra bu kitaplarin satisina bakmadan "coksatar diye bir tur olusturdum, bunlar burada dursun" diyorsun. simdi bundan kasit nedir anlayamiyorum; niteliksiz edebiyat midir (yok bu eb'ye haksizlik olur), kolay edebiyat midir, kitabi da bir market urunu haline sokmak midir, falan fesmek.. yani yazar beyefendi, a yazar beyefendi, coksatar kitap yazmak icin mi oturuyor masasina, ya da ister istemez 'aa bu coksatar oldu, elimden cok satar cikti' mi diyor? hadi abartmayalim, hic mi karsi cikmiyor 'neden benim kitabim bu sekilde sunuluyor' diye? hepimizin ebeveyn kitapliginda en az 5-10 tanesine rastladigimiz bu kitaplara eskiden "macera" deniyordu, "korku", "fantazi" filan deniyordu; simdi neden dupeduz best seller deniyor?
    paralel bir baska husus da, tamam gavur genelde best seller denince kucuk basiyor, kolay tasinabilsin, tatile goturulsun diye cep boy basiyor. bizde ise bu pek tutmadi henuz, bizim orta sinif, kitabi gorunur bir yerde okuyacaksa onun "gorunur" halini, iricesini, kalinini, satafatlisini istiyor. "sultanimiz kitap okuyor" diye marabalar dikkat kesilsin istiyor, "entekler benden hoslanir" deyince inanilsin istiyor. kitabin bu kadar arac olmasi zaten -kendi adima- cok rahatsiz edici, tehlikeli hatta. o yuzden simdi konuyu kapatma geregi hissettim.


    (sissyneck - 25 Ekim 2002 02:44)

  • comment image

    kendilerine karsı onyargımı kırmaya ugrastıgım.

    ben hayatta bestseller okumam. acayip itici gelirler bana. vakit kaybı gibi gelirler. ortalama okuyucunun begendigi kitaptan ne hayır gelir diye dusunurum..
    iyi bir kitap okuyucusu oldugumu sanıyorum. sık kitap okurum. ama bakıyorum sevgilim resmen benden daha cok kitap okuyor, hosuma gidiyor durum.
    lakin hosuma gitmeyen bir kısmı da var isin: acayip sayıda bestseller okuyor.
    gecen en cok satılanlarda kitaplara bakıyoruz, sunu da okudum, sunu da, sunun ucuncusunu de okudum filan diye bes-on kitap gosterdi bana; ben kitapların varlıgından, yazarlarından dahi haberdar degildim.
    onun mantıgına gore cok kisi tarafından begenilen kitabın iyi cıkma olasılıgı daha fazlaymıs..
    pek bir uzak bir dusunce tarzı bana.. "hangi cok kisi" kısmısı pek muhim bana soracak olursanız. hem cok kisi tarafından okunmamıs, fazla bilinmeyen guzel bir kitabı okumanın keyfi de bambaskadır. ayrıca bestsellerlara gelene kadar okunacak o kadar cok kıymetli yazar, o kadar cok leziz kitap var ki..

    sanırım gidip kendime bir iki bestseller edinecegim.
    belki hakikaten de okumaya degerlerdir, ben bilmeden\okumadan -pek zannetmiyorum ama- ahkam kesiyorumdur.
    onyargı ne menem bir seydir yaw, zor kırılıyor. bir de kendimizi pek cok insana gore daha az onyargılı sanarız hep..


    (tuzbuzz - 27 Eylül 2010 11:01)

  • comment image

    kitapçılarda eğer çok güzel ambalajlanmış, bilgisayar grafikleriyle kapakları yapılmış kitaplar ihtiva eden bir raf görürseniz dönüp bakmayın bile. (best-ül seller, 58-59)


    (clown - 1 Temmuz 2000 00:31)

  • comment image

    mina urgan'ın alaycı bir genellemeyle yaklaştığı ve kendi düşünceme de pek uygun kaçan cümlesiyle bestseller: "acaba kötü bir kitap mı yazdım, neden bu kadar çok sattı?"


    (mas o menos - 16 Ocak 2013 23:06)

  • comment image

    bestseller üzerine şunları söyleyebilirim:

    1. dili on iki yaşındaki bir çocuğun anlayabileceği kadar basit olmalı
    2. konu olarak özellikle kadınların ve gençlerin ilgisini çekecek konular seçilmeli
    3. muhakkak bir aşk ilişkisi bulunmalı
    4. içinde seks olmalı
    5. piyasada hangi tür o günün şartlarında çok satıyorsa o mevzuda yazılmalı
    6. kitabın isminin albenisi olmalı, isim bulunurken pazarlama kuralları dikkate alınmalı
    7. kapakta ve arka kapakta kullanılan tanıtım yazıları okuyucunun ilgisini çekecek yapıda olmalı ( uluslararası best seller, inanamayacaksınız, hayatınızı değiştirecek vb. türü abartı ibareler yer almalı)
    8. okuyucu kitabı okurken aklıyla değil duygularıyla var olmalı yani kitabın bir düşüncesi, felsefesi olmamalı
    9. gençler hedef alınıyorsa içinde mistik doğa üstü unsurların olduğu yapıtlar daha çok iş yapar
    10. kadınlar hedef alınıyorsa romanın merkezinde kadın karakterler olmalı ve hayata yeniden başlama teması üstüne kurulmalı hikaye
    11. best seller'ın ilkesi ne çok satar sorusudur.


    (dramaturji - 30 Ocak 2013 15:30)

  • comment image

    çok satan kitap yazma yollarının ilk dersi kierkegaard'dan gelsin: "günümüz yazarı, öğrenme lehine tutkunun yok edildiği bir çağda kaderini kolaylıkla öngörebilir. okurları olmasını isteyen bir yazar, kitabını bir öğle sonrası şekerlemesi esnasında kolaylıkla okunabilecek bir biçimde yazmaya özen göstermelidir."


    (hicbir sey ulkesindeki her sey - 8 Aralık 2013 20:00)

  • comment image

    ilk duyduğumda hiçbir anlam çıkartamadığım ecnebi ifade. çünkü ingilizce olduğu hiç aklıma gelmemişti, bestsel'in çoğulu olduğunu düşünüp kendi kendime bestsel de ne ola ki diye sorup dururdum. iyi ki bu düşüncemi kazara yüksek sesle ifade edip elalemin içinde rezil rüsva olmamışım. nadiren de olsa kafam basıyor. afferin.


    (bonnie and clyde - 8 Aralık 2013 20:06)

  • comment image

    kitap okuduğunu sanan insanların en sevdiği tür. bunlar genellikle katili bulmaya çalışır. bir gecede de bulur çıkarlar. sorarsan kitaptan kopmayı başaramayıp yemek yiyemediklerini de duyarsın. çok akıcıydııııı diyerek kitaba olan hayranlıklarını da ifade ederler. sanırsın bir kitabın kıstası bitirilme süresidir. bir cümle üzerine dakikalarca düşünmek, sayfayı çevirememek kötü kitaplarda başa gelir. iyi kitaplar hemencecik biter...

    bestseller okunmamalı demiyorum tabi ancak bestseller okumak kitap okumak değildir, bu bilinmeli. dizi izlemek gibi bir şeydir. arada sırada kafa dağıtmak için okunur, o kadardır. kafa sahibi olmaya yaramaz...


    (cralei - 28 Ocak 2014 16:36)

  • comment image

    tektipleştirmenin edebiyattaki hali. kitabı bestseller olmadan önce okuyanın bu işteki payı hep düşündürür beni. ama pazarlama çarkları öylesine güzel dönüyor ki kitap daha satışa çıkmadan bestseller payesine erişiyor zaten. "yav kötü mü? en azından okuyorlar işte!" diye çıkışanlara da "çıkınca buzluktan sanki dondurma" misalini veresim geliyor hep. ama susuyorum. hayat kısa zaten.


    (self abandonment - 19 Mayıs 2014 17:01)

  • comment image

    "düşünsenize: gregor'u gecemizin absürt idolü yapan franz kafka, "lan acaba!" diye yabancılaşmış tepkilerle edebi yaklaşımımızı temellendiren albert camus, korku'yu ve titreme'yi çocuksu kavramlar olmaktan çıkaran soren kierkegaard, gereksizse öldür felsefesini bir sinekle temellendiren "bulantı"nın mucidi j.p. sartre, içimizdeki peygamberi dürtükleyen emile cioran gibi adamlar olmasaydı, şu an kitap raflarında "çok satan" pozisyonunda bulunan paçavraları "lan demek bu adamların edebiyatlarında farklı bir doku var!" diyerek tarihin en büyük yanılgısına yalın ayak koşacaktık. bu yüzden iyi ki varsın heifetz. neyin kafasını yaşıyorsun perlman?

    hülâsası: çok satan rafları yıkılsın, yerine taharet muslukları yapılsın..."


    (dunyanin butun sabahlari - 14 Kasım 2014 09:09)

  • comment image

    şu sıralar "tüm önyargılarımı kırmalıyım" modunda olduğumdan bir tanesini zor bela bitirmiş bulunmaktayım ve kesin kararım şu; bir daha bestseller okuyacağıma, posta gazetesi'ne şiir yollayan abileri okurum daha iyi.


    (mas o menos - 28 Kasım 2014 13:50)

  • comment image

    kitapcilarda surekli olarak stephen king'in kitaplarinin bulundugu bolumde rastladigim bir yaziydi. bu bolumlerde belki baska kitaplar da vardi ama nedense hep stephen efendinin kitaplari gozume carpardi. ben de bu best seller denen seyi stephen efendinin kitaplarinin turunun adi sanirdim ve besteler diye okurdum. yani "besteler"i gerilim veya korku turu romanlar icin kullanilan ozel bir isimmis gibi algiladim hep. az salak degilmisim ha! sonra, en azindan bu konudaki salakligim, ingilizce ogrenince gecti...


    (niketese - 14 Temmuz 2005 05:06)

  • comment image

    çok satan kitaplara verilen isim. bu kitaplar, kitabevlerinin en çok satanlar raflarında dururlar, gazetelerde ve televizyonda tanıtımları yapılır, yazarlarının röportajları yayınlanır. bir kitap, best seller olduğu için mi raflarda ve medyada görünür, yoksa raflarda ve medyada göründüğü için mi best seller olur, orası biraz belirsizdir. kitabevleri ve medya birlikte hareket ettikleri sürece, cin ali'yi bile best seller yapmak mümkündür. herhangi bir best seller kitap, cin ali'yle mukayese bile edilemeyecek ölçüde edebi olsa da, cin ali'den çok satmasının ve okunmasının sebebi bu kalite farkı değil, arkasındaki pazarlama gücüdür. bunun doğal sonucu da, kitabın edebi yönünün önemsizleşip yok olmasıdır.


    (haymatlos - 24 Temmuz 2006 05:56)

Yorum Kaynak Link : bestseller