Süre                : 45 dakika
Çıkış Tarihi     : 10 Temmuz 2013 Çarşamba, Yapım Yılı : 2013
Türü                : Cinayet,Drama,Gizemli,Heyecanlı
Ülke                : ABD
Yapımcı          :  FX Productions , Shine America
Yönetmen       : John Dahl (IMDB)(ekşi), Alex Zakrzewski (IMDB)(ekşi), Keith Gordon (IMDB), Gwyneth Horder-Payton (IMDB), Colin Bucksey (IMDB)(ekşi), Jakob Verbruggen (IMDB), Norberto Barba (IMDB), S.J. Clarkson (IMDB), Chris Fisher (IMDB), Bill Johnson (IMDB), Sergio Mimica-Gezzan (IMDB), Gerardo Naranjo (IMDB), Charlotte Sieling (IMDB), Adam Arkin (IMDB), Guy Ferland (IMDB), Guillermo Navarro (IMDB), Daniel Sackheim (IMDB), Stefan Schwartz (IMDB)
Senarist          : Måns Mårlind (IMDB)(ekşi),Elwood Reid (IMDB)(ekşi),Hans Rosenfeldt (IMDB)(ekşi),Björn Stein (IMDB)(ekşi),Meredith Stiehm (IMDB)(ekşi),Dario Scardapane (IMDB),Patrick Somerville (IMDB),Fernanda Coppel (IMDB),Esta Spalding (IMDB),Mauricio Katz (IMDB),Evan Wright (IMDB),Chris Gerolmo (IMDB),Damien Cave (IMDB),Anna Fishko (IMDB),Adam Gaines (IMDB),Marisha Mukerjee (IMDB),Dre Ryan (IMDB)
Oyuncular      : Diane Kruger (IMDB)(ekşi), Demian Bichir (IMDB)(ekşi), Thomas M. Wright (IMDB)(ekşi), Ted Levine (IMDB)(ekşi), Matthew Lillard (IMDB)(ekşi), Emily Rios (IMDB)(ekşi), Annabeth Gish (IMDB)(ekşi), Johnny Dowers (IMDB), Ramón Franco (IMDB), Alejandro Patino (IMDB), Juan Carlos Cantu (IMDB), Daniel Edward Mora (IMDB), Stephanie Sigman (IMDB), Franka Potente (IMDB), Eric Lange (IMDB), Ellie Araiza (IMDB), Brian Van Holt (IMDB), Abraham Benrubi (IMDB), Lyle Lovett (IMDB), Catalina Sandino Moreno (IMDB), Bruno Bichir (IMDB), Carlos Pratts (IMDB), Diana Maria Riva (IMDB), Alejandro Edda (IMDB), Nathan Phillips (IMDB), Jon Gries (IMDB), Ian Hart (IMDB), Alma Martinez (IMDB), Jenny Pellicer (IMDB), Joseph A. Garcia (IMDB), David Barrera (IMDB), Manuel Uriza (IMDB), Roman Arabia (IMDB), Larry Clarke (IMDB), Don Swayze (IMDB), Brad William Henke (IMDB), Julio Cedillo (IMDB), Arturo del Puerto (IMDB), Blanca Araceli (IMDB), Karen Sours (IMDB) >>devamı>>

The Bridge (~ Most) ' Dizisinin Konusu :
ABD ve Meksika'dan Sonya North ve Marco Ruiz isimli iki cinayet masası dedektifin bir suç vakası sonrasında Amerika-Meksika sınırındaki El Paso'da beraber çalışmaya başlaması ve sınırın her iki tarafında da cinayetler işleyen bir seri katilin peşine düşmeleri ekseninde gelişen bir olay örgüsüne sahip dizinin oyuncu kadrosuna katılan ilk isim Alman aktris ve eski model Diane Kruger oldu. Diane Kruger ana kadın karakter El Paso cinayet masası dedektifi Sonya North'a hayat verecek. A Better Life filmindeki Carlos Galindo rolüyle en iyi erkek oyuncu dalında 2012 senesi Oscar adaylığı kazanmayı başaran Meksikalı aktör Demián Bichir, dizide El Paso cinayet masası dedektifi Sonya North'un (Diane Kruger) partneri olan Meksikalı dedektif Marco Ruiz karakteriyle karşımızda olacak. Sınırın Meksika tarafında yaşayan ve kocasının ani kalp krizi geçirerek hayatını kaybetmesi sonucu dul kalan zengin birisi olarak nitelendirilen Charlotte Millwright karakteriyle Annabeth Gish (The X Files, Pretty Little Liars, The West Wing, Mystic Pizza), El Paso Polis Departmanı'nda Sonya North'un patronu Lt. Frank Wade karakteriyle Ted Levine (Monk, Luck, Silence of the Lambs) ve yerel bir kadın sığınma evinde görevli ancak gizemli bir çifte hayat süren Steven Linder karakteriyle Thomas M. Wright (Top of the Lake) gibi isimler dizinin oyuncu kadrosuna katılan diğer isimler olmuşlardı.


  • "bass larini da gitarlarini da calmasi ayri ayri zevk veren. zevkten kudurtan rhcp parcasi."
  • "her dinlediğimde hüzünlediğim,izmir için yazıldığına inandığım içli şarkı."
  • "(bkz: eski koprunun altinda)"
  • "askerde insanın kendini yalnız hissettiğinde, özlediği şehri için mırıldanıp durduğu şarkıymış bu, ben bu askerlikte bunu öğrendim... istanbul niyetine söylenen los angeles şarkısıdır."
  • "the big bang theory 2x15'de raj* bu parçanın nakaratını çok gaz bir şekilde söyler."
  • "youtube'a şu tarz bir yorum yazdırmış şarkıdır;clumsy2051 (14 hours ago) this song was my? parents song when they were together my dad crys when he hears it r.i.p mommy i love youiçim acıdı."
  • "(bkz: yalnızlığın anlaşıldığı anlar)"
  • "(bkz: cansuyu)"
  • "iki dakika once cep telefonundan canli olarak dinledigim, an itibariyla massachusetts eyaleti, manfield kasabasini sallayan sarki... (bkz: orada olmak vardi)"
  • "gece dinlenmesi gereken şarkı.."
  • "şarkının en etkileyici yanı da korodakilerin şarkıya katıldığı andır zannımca."




Facebook Yorumları
  • comment image

    sometimes i feel
    like i don't have a partner
    sometimes i feel
    like my only friend
    is the city i live in
    the city of anger
    lonely as i am
    together we cry

    i drive on her streets
    'cause she's my companion
    i walk trough her hills
    'cause she knows who i am
    she sees my good deeds
    and she kisses me windy
    i never worry
    now that is a lie

    chorus:
    i don't ever want to feel
    like i did that day
    take me to the place i love
    take me all the way

    it's hard to believe
    that there's nobody out there
    it's hard to believe that i'm all alone
    at least i have her love
    the city she loves me
    lonely as i am
    together we cry

    chorus 2*
    under the bridge downtown
    is where i drew some blood
    under the bridge downtown
    i could not get enough
    under the bridge downtown
    forgot about my love
    under the bridge downtown
    i gave my life away

    konu hakkinda butun bildigim bundan ibarettir, baska diyecegim yoktur, saygilar


    (cle - 8 Mart 2000 17:13)

  • comment image

    askerde insanın kendini yalnız hissettiğinde, özlediği şehri için mırıldanıp durduğu şarkıymış bu, ben bu askerlikte bunu öğrendim... istanbul niyetine söylenen los angeles şarkısıdır.


    (lupus in fabula - 11 Ocak 2009 11:21)

  • comment image

    youtube'a şu tarz bir yorum yazdırmış şarkıdır;

    clumsy2051 (14 hours ago)
    this song was my? parents song when they were together my dad crys when he hears it r.i.p mommy i love you

    içim acıdı.


    (slevinkelevra - 11 Kasım 2009 21:26)

  • comment image

    "anneni mi daha çok seviyosun babanı mı?" minvalinde gelişebilecek bir 'en sevdiğin rhcp şarkısı ne ola?!' sorusuna verilebilecek en afili ve kat'i cevap. o köprünün altında kimler kendini bulmadı ki, kimler yiyip içip kusmadı ki. büyük şarkı vesselam, çalarken kafaya frusciante gibi tibet beresi takası geliyor insanın. ha keza takar da bazen insan.


    (roscoe - 27 Ocak 2011 01:34)

  • comment image

    en bir efsane versiyonu kesinlikle 1992'de çıktıkları saturday night live'dır. red hot'ı terketmenin arefesinde john'un kafası bir milyon, şarkıyı deli gibi sabote etmekte, anthony ise yıllar sonra yayınladığı kitabında anlattığına göre içe doğru sıçmakta aynı adrenalinle... neyse ki seyirciler o andaki performansı bile çok beğenmişler de sorun olmamış...
    bahsettiğim video şu:
    http://www.youtube.com/watch?v=j1zec-tomac


    (rare - 2 Haziran 2012 04:15)

  • comment image

    bazı şarkıları anlamak için onları yaşamış olmak, böyle akılının ucundan geçmiş olan şeyleri sana söylemesi gerekir ya bazen, işte bu şarkı da bende öyle oldu biraz. yıllardır mp3'ün bir kenarında köşesinde durur böyle, dün gece devrim'de tek başıma otururken beni ayrı düşündürdü. yalnızlığı irdeletti yalnızken. shuffle'da çıkmasıyla sanki evren yine küçük tesadüflerinden birini gönderdi. devrim'de o dakikaları geçirdikten ve bu şarkının yarattığı etkiden sonra insan yalnızlığını kabullenip "en azından şehrim de benim gibi." diye kendisini avutabiliyor.

    dünden beri en sevdiğim red hot chili peppers şarkısı.


    (ornitorenk gagali memelidir - 28 Temmuz 2012 02:13)

  • comment image

    kökeni ve kaydedilmesi:
    blood sugar sex magik albumunun yapımı esnasında, albümün prodüktörü rick rubin, işlerin gidişatını görmek üzere anthony kiedis’i sık sık ziyaret etmektedir. ziyaretlerinden birinde kiedis’in defterini karıştırırken “under the bridge” başlıklı bir şiir bulur. şiirden çok etkilenen rubin, bunun şarkı haline getirilmesini ister. kiedis buna son derece gönülsüzdür çünkü şiirin rhcp tarzına uymadığını düşünmektedir. şiir flea ve john frusciante’ye okunur ve bu ikili hemen gitarlarından sözlere uygun melodiler çıkartmaya uğraşmaya başlar. birkaç gün çalıştıktan sonra şarkıyı ortaya çıkartırlar. rubin, şarkının son bölümünün koro halinde söylenmesi gerektiğini düşünür ve frusciante annesini ve birkaç arkadaşını stüdyoya çağırarak koroyu oluşturur. şarkı kaydedilir ve albümün geri kalan şarkıları üzerinde çalışılmaya devam edilir.

    sözleri ve anlamı:
    kiedis bu şarkının sözlerini yazdığı esnada yaklaşık 3 yıldır uyuşturucu kullanmamaktadır. uyuşturucuyu bıraktığı için arkadaş çevresinden dışlanmıştır. hatta flea ve john frusciante bile blood sugar sex magik’in kayıtları esnasında marijuana tüketmekte ve kiedis’i bilinçli olarak aralarından dışlamaktadırlar. kiedis, en yakın arkadaşlarını bile kaybettiğini hissetmektedir. bu yapayalnız günlerinde los angeles şehri kiedis’in en iyi arkadaşı olmuştur. şehrin onu anladığını ve iyi yönlerini görebildiğini düşünmektedir. zamanının büyük bölümünü şehirde dolaşarak ve hollywood tepelerinde yürüyerek geçirmektedir. yalnızdır, depresyondadır ama uyuşturucu kullandığı günleri de özlememekte ve hatta nefretle anmaktadır. yıllar sonra rolling stone’a “her ne kadar yalnız ve üzgün olsam da uyuşturucu kullandığım günlerden bir milyon kat daha iyi durumdaydım” diye anlatır.buradan uyuşturucu denen illetin ne derece boktan bir şey olduğunu anlıyoruz. şarkının son bölümünde ise köprü altında eroin kullandığı günlerden bahseder. eroin içmek uğruna hayatının geri kalanını nasıl ihmal ettiğini anlatır. özellikle o dönemdeki kız arkadaşı ione skye’ı fazlasıyla ihmal edip, melek gibi bir kızı elinden kaçırdığını düşünmektedir. şarkının koro olarak söylenen son kısmı:
    under the bridge downtown (şehir merkezindeki köprünün altı)
    is where i drew some blood (eroin çektiğim yer)
    under the bridge downtown (şehir merkezindeki köprünün altı)
    i could not get enough (eroin çekmelere doyamadığım yer)
    under the bridge downtown (şehir merkezindeki köprünün altı)
    forgot about my love (sevgilimi unuttuğum yer)
    under the bridge downtown (şehir merkezindeki köprünün altı)
    i gave my life away (hayatımı boşa harcadığım yer)

    yayınlanması ve algılanması:
    blood sugar sex magik 1991’de piyasaya sürülür. albümden çıkan ilk single give it away’dir. şarkı billboard modern rock tracks listesinde 1 numaraya kadar çıkmıştır. warner bros, albümden çıkacak ikinci single’ı belirlemek için rhcp konserine temsilciler gönderir. grup under the bridge’i çalmaya başladığında warner bros temsilcilerinin orada olduğunu bilen kiedis, heyecandan şarkının sözlerini unutur. ama konsere gelen kalabalık hep bir ağızdan şarkıyı söylemektedir. böylelikle albümden çıkacak ikinci single belli olur. şarkı single olarak çıkar çıkmaz ortalığı sallar. billboard hot 100 listesinde 2 numarayı görür. bu, grubun o tarihe kadarki en iyi liste derecesidir.

    şuradan özet geçtim.

    (bkz: copy paste değil alın teri)


    (dies irae - 17 Eylül 2012 11:34)

  • comment image

    yillar once izmir icin soylemeye calistigim fecri ebciogluna mailler atip "agbi bole bole bi sarki var turkce sozler yazsak diorum sole izmir falan havasi versek ne dersin? " diye sordugum mektuplarin aynen geriye "mektup attiginiz kisi ölü lütfen ptt yi mesgul etmeyin " diye cevaplandigi kendimin turkceye cevirip izmire uyarlamaya kastigim sarki..hatta durun bakiim;
    bazen bir eşim yok mus gibi geliyor
    bazen tek arkadasim yasadigim sehirmis gibi
    egenin incisiymis gibi geliyor
    benim kadar yalniz
    birlikte aglariz

    sokaklarinda dolanirim
    cunku o arkadasimdir
    tepelerinde dolanirim
    cunku kim oldugumu bilir
    iyi niyetimi bilir
    imbatiyla öper beni
    endise etmem
    ama bu simdi bir yalan

    bir daha o gunku gibi
    hissetmek istmeiorum
    sewdigim yere gotur beni
    her yoılla

    inanmasi guc
    hickimsenin orda olmadigina
    inanmasi guc
    sap gibi ortada kaldigima
    en azinda onun sevgisiyleyim
    izmir seviyor beni
    benim kadar yanliz
    birlikte aglariz

    buca koprusunun altindaaaa
    kanimi doktum tam oraya
    buca koprusnun altinda
    yeterince akmadi
    buca koprusunun altinda
    askimi unuttum
    buca koprusunun altinda
    hayattan vazgectim


    (azuth - 24 Aralık 2003 23:40)

  • comment image

    anthony nin hillel slovakin olumunun ardindan dagittigi donemde,arabada tek basina giderken hayatini ve cevresini sorgulamasi ustune yazdigi bi parca.herkesle kavga eidorum dibe vurdum,uyusturucu,arkadaslarimi kaybettim ama bu sehir o beni su an anlayacan ya da bi seyleri mi paylasacabilecegim tek sey der,sehre bakip ve eve gelip sarkiyi yazar.


    (the one - 19 Temmuz 2004 21:37)

  • comment image

    (bkz: oha bu nasıl yazılmaz)
    böyle david bowie'nin heroes'unu andıran bir şehir görüntüleri silsilesi halinde çekilmiştir klip. klibi çeken yönetmen de sonunda yazdığında anlaşılır ve takdir edilir - sözlüğe de oha bu nasıl yazılmaz dedirtir: gus van sant'tır bu insan... yaa...

    öte yandan şaşırmamak gerekir, flea, river phoenix, johnny depp, gus van sant falan bunlar hep amerika'nın sindiremediği için alternatif, uçuk, independent(!) diye adlandırdığı güzel ve sevilecek insanlardır, hep birbirleriyle birbirlerine çalışmışlardır o yüzden. ne bileyim gus van sant last daysi çeker, dani california'da da cobain tribute olarak unplugged görüntüler girer. ne mutlu.

    düzeltme: aradım buldum öte yandan: (bkz: #8755971)


    (mccormick - 3 Ağustos 2006 23:25)

Yorum Kaynak Link : under the bridge