Süre                : 1 Saat 21 dakika
Çıkış Tarihi     : 19 Ocak 1996 Cuma, Yapım Yılı : 1996
Türü                : Animasyon,Macera,Drama
Taglar             : Yerli amerikan kahramanı,Kadın kahramanı,Isimlendirilmemiş yabancı dil,disobedience,Tarihsel olarak yanlış
Ülke                : ABD
Yapımcı          :  Walt Disney Pictures , Walt Disney Feature Animation
Yönetmen       : Mike Gabriel (IMDB)(ekşi), Eric Goldberg (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Carl Binder (IMDB)(ekşi),Susannah Grant (IMDB),Philip LaZebnik (IMDB)(ekşi),Tom Sito (IMDB)(ekşi),Glen Keane (IMDB)(ekşi),Joe Grant (IMDB),Ralph Zondag (IMDB),Burny Mattinson (IMDB),Ed Gombert (IMDB),Kaan Kalyon (IMDB),Francis Glebas (IMDB),Rob Gibbs (IMDB),Bruce Morris (IMDB),Todd Kurosawa (IMDB),Duncan Marjoribanks (IMDB),Chris Buck (IMDB),Andrew Chapman (IMDB),Randy Cartwright (IMDB),Will Finn (IMDB),Broose Johnson (IMDB),T. Daniel Hofstedt (IMDB),David Pruiksma (IMDB),Nik Ranieri (IMDB),Vincent DeFrances (IMDB),Tom Mazzocco (IMDB),Don Dougherty (IMDB),Jorgen Klubien (IMDB),Mike Gabriel (IMDB)
Oyuncular      : Irene Bedard (IMDB)(ekşi), Judy Kuhn (IMDB)(ekşi), Mel Gibson (IMDB)(ekşi), David Ogden Stiers (IMDB)(ekşi), John Kassir (IMDB)(ekşi), Russell Means (IMDB)(ekşi), Christian Bale (IMDB)(ekşi), Linda Hunt (IMDB)(ekşi), Billy Connolly (IMDB), Gordon Tootoosis (IMDB), Jim Cummings (IMDB)

Pocahontas ' Filminin Konusu :
Kaptan John Smith, İngiliz gemici ve askerlerinden oluşan bir gruba Yeni Dünya’ya doğru liderlik etmektedir. Tüm servetini yağmalayacaktır. Bu sırada bu Yeni Dünya’da Şef Powhatan, kızı Pocahontas’ı kasabanın en büyük savaşçısı ile evlenmek üzere tutmaktadır. Yalnız Pocahontas’ın başka fikirleri de vardır. O hayalinde dönen bir ok görmüştür ki bu görüntü ona değişimin yaklaşmakta olduğunun habercisidir. İngiliz gemi onun kasabasına yanaştığında gerçekten de hayatı değişim sürecine başlamıştır bile. Vahşilerin altını sakladıklarına inanan Ratcliffe ile bu yeni gelen soluk benizlilerin topraklarına zarar vereceğini düşünen Powhatan arasında kalan Smith ile Pocahontas savaşın çıkmasını engellemek için zor zamanlar yaşarlar.

Ödüller      :

Academy Awards - Oscar:En İyi Film Müziği
Golden Globes:Golden Globe-Best Original Song - Motion Picture


  • "2010 versiyonu icin:(bkz: avatar)"
  • "wikipedia'ya göre 1614'de bugün virginia'da john rolfe ile evlenmiş ve lady rebecca oalrak vaftiz edilmiştir."
  • "birsürü garip kişi tarafından pokahontes diye telaffuz edilen isim.."
  • "2015 dünyasında dünyaya özgürlük ve demokrasi ihracı yaptığını iddia eden sömürgeci ingilizlerin insanlığına küfretmek için milyarlarca nedenden sadece birisi; hazin bir hayat yaşamış olan kadın."
  • "nothing hill'de julia roberts'in canlandirdigi karakterin takma adidir, mahlasidir, kacin kurrasidir."
  • "kurtce: kizilderili (modaya uyayim dedim, insallah yersiniz)"
  • "ailesi olan kızılderilileri satıp bir beyaza yardım edişini walt disney'in estetize ettiği, günümüz tabiriyle vatan haini olan kişi."




Facebook Yorumları
  • comment image

    birinci filmi çok güzel olan ikinci filmi ise hayal kırıklıkları yaratacak kadar kötü olan animasyon filmidir disney'in. kahramanımız pocahontas ilk filmde bize kendisini o kadar sevdirmiştir, o kadar kendisiyle özdeşleşmemizi sağlamıştır ki, kendisinden ikinci filmde de aynı şekilde güzel bir şeyler bekliyorduk.

    bunun yanı sıra öte güzel müziklere sahiptir. colors of the wind, if i never knew you, steady as the beating drum gibi süper, insanın hayalgücünün sınırlarını zorlamasına neden olacak nitelikte şarkıları vardır.

    bir de animasyonu filme çevirmişlerdir the new world adıyla, ki bu son darbeyle de (pocahontas 1 ve 2'nin berbat bir birleşimi) o kadar çok sevdiğim pocahontas'ten biraz soğumama neden olmuşlardır.


    (twilight faerie of illusions - 28 Kasım 2007 08:54)

  • comment image

    amerikan üniversitelerinde, american history for non-majors(tarih bölümü öğrencileri olmayanlar için amerikan tarihi diye çevrilebilir) dersinde hakkında "john rolfe ile birbirlerine aşık oldular,sonra pocahontas ingiliz yaşam stilini,kıyafetlerini ve edebini adabını pek sevdi.kocasıyla ingiltere'ye gitti.fakat oraların hastalıklarına bağışıklığı olmadığı için öldü." diye anlatılır.görün bakın ne kadar taraflı aktarılıyor tarih.

    biz de sanmıştık ki bu hanım kız "hanımın çiftliği"ndeki güllü gibi sonradan görme,hemen halkını adetlerini topraklarını satıveren fazla heyecanlı bir kız.
    gerçeği öğrenince çoğu kişinin muhtemelen acıyacağı bir hanımefendidir.

    disney ne kadar şirinleştirse de...


    (afush - 16 Ocak 2010 21:36)

  • comment image

    sinemada ilk seyrettiğim film. baktım imdb'den şimdi 1996'da gösterime girmiş türkiye'de. ilk okul yılının ilk yarıyıl tatili yani. annemle gitmiştim çok çok sevmiştim. sonra kitaplarını almıştım. sonra abartıp kahverengi bi kumaştan elbisesini almıştım. ama filmdeki gibi değildi normal elbiseydi ahasdsf izledikten bir kaç ay sonra asıl hikayesini öğrenip baya bi ağlamıştım. çok üzülmüştüm falan ama geçti şimdi. kısmen.


    (d gzd g - 23 Ağustos 2010 17:18)

  • comment image

    çocukluk yıllarımda yani 90'ların ortalarına tekabül eden yıllarda bunun çizgi filmi vardı. hah işte o güzelim çizgi filminin başlangıç jeneriğinde bir müzik çalardı. bir çok siteden aratmama rağmen maalesef bulamıyorum.

    karşıma sadece pocahontas'ın walt disney yapımı sinema filmi ile milyon kere dinlenmiş soundtrackleri çıkıyor ve bu beni deli ediyor. ulan acaba diyorum ben başka bir şey mi izliyodum?


    (41 - 17 Kasım 2010 00:35)

  • comment image

    ilk ingiliz sömürge köyünde yerlilerle iyi diyalog kuran yüzbaşı john smith ile evlenerek vaftiz edilip rebeca adını alan pocahontas'ın, gelgeç akıllı kabile reisi olan babasının yüzbaşıyı direğe bağlayıp ok atacağı sırada koşup sarılmasıyla ilgili john'un uydurduğu bir hikaye de vardır.

    ingiltere'de mutsuz olup geri dönememiş, sisli hava yüzünden ingiltere'de ölmüştür.


    (de payens - 29 Ocak 2011 18:23)

  • comment image

    filmi izlerken ulan "bu nası disney filmi lan ingilizleri resmen sömürgeci gösteriyo" derken, hikayenin aslını öğrenmemle birlikte gerçekte olan kolonist inilizlerin filmdekinden çok daha ipne olduğunu görmeme vesile olmuş film. zira filmde anlatıldığı gibi ortada aşk falan yoktur. kolonistlerin arasındaki kurnaz bi tütün tüccarı olan john zavallı pocanın kızılderili şefi kızı olması vesilesiyle nufuzunu kullanılmak istenmiş, önce rehin almış sonra bi şekilde kandırarak evlenmiş ve londraya götürmüş. ki planladığı gibi de akabinde pocanın kabilesinden bi dünya yerliyi de köle olarak leblebi gibi toplamıştır. bi süre sonra kandırıldığını anlayan kızılderili yerliler isyan etmiş fakat bu isyan soykırımla sonuçlanarak nufuzlarının sekizde birine düşmesine neden olmuştur.
    londra hayatına adapte olamayan ve ülkesine geri dönmek isteyen pocahontas ise bi kaç yıl içinde henuz 22 yaşındayken ölmüştür. yani filmdeki gibi lovestory değil gerçek bi dram vardır ortada..velhasıl kelam ingiliz gene ingilizliğini disney de gene disneyliğini yapmıştır..


    (so cool - 14 Nisan 2012 12:54)

  • comment image

    bir kızılderili efsanesinden uyarlanmış, unutulmaz walt disney klasiği. harika müzikleri, etkileyici atmosferiyle çocukken sinemada izleyip çok sevdiğim bir filmdir. ilkokula başladığım sene, ilk şubat tatili'ydi.

    benden olmayan kötüdür, yok edilmelidir anlayışına karşı duran mutlu sonlu bir öykü. irkçılığın ve ayrımcılığın kol gezdiği tüm dünyada keşke öyküler hep böyle bitse. tabi efsanenin aslı böyle değil. pocahontas'ın gerçek öyküsü mutlu bitmiyor. filmde anlatılan sömürge zihniyeti gerçeğinin 10'da 1'i bile değildir. ne bir aşk vardır ortada, ne de bir dostluk. zorla alıkoyulan ve çıkar amaçlı evlendirilen pocahontas, ingiltere'de düştüğü hastalık sebebiyle ölmüştür.

    belli bir yaşı geçince insanın filmlere böyle bakması kötü aslında.mutlu filmler, mutlu kalmalı.

    savaşların olmadığı, herkesin barış ve kardeşlik içinde yaşadığı bir dünyanın sadece disney filmlerinde yer alması üzücü.


    (cncn - 16 Nisan 2012 19:05)

  • comment image

    sömürü tarihinin nasıl bir yüz karalığına sahip olduğunun ispatıdır gerçek hikayesi...

    sunay akın'ın, kız kulesindeki kızılderili kitabında yürekleri burkan hikayesini okuduğunuz da dilinize küfürler sığmaz:

    --- spoiler ---
    amerika yerlilerinin yaratılış söylencesine göre ilk kadın ve ilk erkek

    amazon ormanlarında karşılaştıklarında birbirlerini hayranlıkla seyrederler. erkek kadına sorar: "seninkini kim kesti?"...kadının "ben her zaman böyleydim" yanıtı üzerine adam düşünür: "en iyisi olgunlaştığında çatlayan meyvelerden yememek!" kadının cinsel organını görünce hasta olduğuna inanan adam, onun her ihtiyacını yerine getirir. istediği her şey ayağına kadar gelen kadın bu duruma hiç itiraz etmez. bir akşam, ormanın içinden koşarak gelen adam sevinçle bağırır: "buldum!" adam, bir ağacın dalında erkek bir maymunu dişisini "iyileştirirken" görmüştür. kadına "işte böyle yapılıyor" diyerek sokulur... kızılderili inancına göre insan cinsel ilişkiyi böylelikle öğrenmiş olur.

    kristof kolomb, yola çıktığında karşılaşacağı uygarlığın bu inanışından elbette habersizdi. geride bıraktığı kanarya adalarının valisi dona beatrice peraza'nın güzelliği gitmiyordu gözünün önünden. beatrice, o güne kadar hiçbir liman ve hiçbir sarayda karşılaşmadığı güzellikte bir kadındı... ama kolomb, aşkın değil, altının çağrısına kulak verdiği için kanarya adalarından uzaklaşmış, karanlık denizde yıldızlara bakarak yönünü aramaktadır. açtığı yoldan gidecek olan bir çok sömürgeci, topraklarının ellerinden alınmasına karşı çıkacak olan kızılderilileri öldürüp cinsel organlarını kesecektir!

    1995 yılının sonbaharında sinemalarda gösterime giren bir çizgi film gişelerin önünde uzun kuyruklar oluşturur. "pocahontas" adlı film beyaz adam ile bir kızılderili kadın arasındaki aşkı anlatır. londra' dan demir alan "susan constat" adlı geminin kaptanı john smith, filmin sonunda amerika' dan ayrılırken, kıyıda bıraktığı kızılderili sevgilisi el sallar ardından. izleyiciler de, pocahontas ile birlikte gözyaşı dökerek, hüzünlü bir aşk filminin ıslak mendillerini ellerinde tutarak ayrılırlar sinema salonundan. filmin gösterime girmesiyle birlikte çocuklara yönelik eşyalar da mağazaların vitrinlerinde boy gösterir: pocahontas oyuncakları, kalemleri, çantaları, şampuanları, anahtarlıkları, diş fırçaları, sabunlukları, tişörtleri...

    çocukların cep harçlıklarını sömürmeye yönelik film gerçek bir aşk hikâyesinden alınmıştır. meydan larousse'un 13. cildinin 593. sayfasına bir göz atacak olursak "rolfe, john" maddesiyle karşılaşırız. bu adamın ansiklopedideki ilk tanıtımı şudur: "ingiliz sömürgeci"

    pocahontas, john smith ile değil, john rolfe ile evlenir. yani, filmde anlatılan aşk hikâyesi beyaz adamın sayısız yalanlarından biridir. john rolfe için kendi yurttaşları "tanrının parmakla gösterip seçtiği" ırktandı. rolfe, virginia' ya trinidad'dan getirilen tohumlarla kaliteli tütün elde eder. 1614 yılında elizabeth gemisinin ambarında londra' ya gönderdiği dört fıçıyla da tütün sömürgeciliğinin ilk adımını atar. virginia valisi thoms dale ile londra'ya giderek inanılmaz vaatler karşılığında şirketine hissedarlar toplar. bu arada, kızılderilileri tütün çiftliklerinde çalıştırıp, emeklerini sömürebilmek için kurnazca bir yola başvurur. kızılderili prensesi pocahontas ile evlenmek isteyen john rolfe, virginia valisinin kapısını çalar. o tarihte, bir beyazın tanrının parmakla gösterip seçmediği ırktan biriyle evlenebilmesi için valinin onayı gerekiyordu. john rolfe, yazmış olduğu dilekçede pocahontas ile evlenmek istemesinin nedenini şöyle açıklar: "eğitimi kaba, davranışları barbarca, soyu lanetli bu kâfir ile tarım işletmesinin yararı, ülkemizin onuru, tanrının yüceltilmesi, kendi kurtuluşum ve dinsiz bir yaratığı gerçek tanrıya ve isa'nın dinine döndürmek."

    görüldüğü gibi evlilik isteğinin içinde "yaratığa" yani pocahontas'a karşı bir sevgi yer almaz. sinemalarda gösterilen çizgi filmdeki gibi ortalıkta aşk falan yoktur!

    kızılderililer büyük reislerinin kızı olan pocahontas'a "şakacı" anlamına gelen "matoaka" diyorlardı. john rolfe, pocahontas ile virginia tarihindeki ilk ingiliz kızılderili evliliğini gerçekleştirdikten sonra karısını dini inançlarından vazgeçirir. pocahontas, filmin final sahnesinin aksine kocasıyla birlikte ingiltere'ye gider. o, başındaki şapkası, elbisesindeki yüksek dantel yakalarıyla "kabalıktan" ve "barbarlıktan" kurtarılmış bir ingiliz kadınıdır artık!

    yirmi bir yaşına giremeden, 1617 yılının mart ayında bir ingiliz hastalığından ölen pocahontas' ın mezar taşında john rolfe tarafından değiştirilen yeni adı yazmaktadır: "rebeca" derler ki, pocahontas' ın ölümüne en çok amcası opechancanough üzülmüştür. çünkü kilise töreninde gelini kendi elleriyle o vermişti…tören öncesi ve sonrasında tek laf etmeyen opechancanough bir zamanlar "louis de velasco" adıyla bilinen bir hıristiyan’dı... ama bir gün, topraklarına geri dönerek üstündeki elbiseleri ve boynundaki haçı ateşe atar. beyaz adamın yalanlarından iğrenir ve "temiz ruhlu" anlamına gelen opechancanough adını alır. aradan yıllar geçer ve barış anlaşmalarında haritalara çizilen çizgilere aldırmadan kızılderililerin topraklarına saldıran beyaz adam yapmış olduğu çizgi film ile insanları kandırmaya devam eder!

    pocahontas' ın kalbi, söz konusu filmin hâsılat rekorlarıyla bir kez daha kırılır!
    ---
    spoiler ---


    (liberterkedi - 19 Ocak 2015 23:47)

  • comment image

    2015 dünyasında dünyaya özgürlük ve demokrasi ihracı yaptığını iddia eden sömürgeci ingilizlerin insanlığına küfretmek için milyarlarca nedenden sadece birisi; hazin bir hayat yaşamış olan kadın.


    (mexiel - 29 Mart 2015 21:41)

  • comment image

    hatali aktarilmis bir walt disney cizgifilmi,john smith oyle melek gibi bir adam falan degildir,pocahontasla ask falan yasamamislardir,kizilderilileri kurtarmaya calismamistir,pocahontas ise baska bir ingilizle evlenmistir.


    (enkidu - 9 Mart 2005 03:02)

  • comment image

    abd'nin yasama kurumlari olan kongre ve senato'yu barindiran u.s. capitol'un kubbesinin altina denk gelen ve pek de supriz olmayacak sekilde rotunda diye adlandirilan bir salon vardir. salonun duvarlarinda binanin yapilisina kadarki amerikan tarihinin onemli donum noktalari resimlendirilmistir. mesela colomb'un amerika'ya ayak basisi (landing of columbus), mesela bagimsizligin ilani (declaration of independence) vardir. bir de bunlarin yaninda pocahontas kizimizin vaftiz toreni resimlendirilmistir
    (http://www.aoc.gov/…/rotunda/baptism_pocahontas.cfm)

    algonquian kabilesinin sefi powhatan'in kizi pocahontas'in carpitilmis hikayesinin ta bu binanin yapildigi yillardan bugune "yerliler vaftiz olsun, yevropai kiyafetler giyip yevropali gibi davransinlar. vahsiligi birakip adam olsunlar. kurtulusun yolu budur!" yaklasimina bayrak edilmesi hala devam ediyor. hadi anladik iki yuzyil once politically correct diye bir sey yoktu, celebrate diversity yoktu, boyle bir resim yapip da utanmadan bu duvara koymuslar. peki, disney'e ne oluyor? bu devirde zavalli pocahontas'in pek de neseli sona ermemis hayatini neden calip carpitip film yapiyor?

    soyleyeyim efendim, cinderella, uyuyan guzel, pamuk prenses falan hep beyaz da ondan. disneyciler "hem azinliklarimizi mutlu ederiz, hem de herkes kendine benzeyen oyuncaklarimizdan alinca para kirariz" diye "etnik prenses" filmleri yapmaya basliyor. asya asillilar icin mulan, ortadogulular icin jasmine, hawaiililer icin lilo diye gidiyor seri... kizilderililer icin de en unlu kizilderili kadin pocahontas'tan iyisi samda kayisi. pocahontas'i baris karsiligi ingiliz'in tekiyle evlendirmisler, vaftiz edip adini rebecca yapmislar, ingiltere'de mutsuz olup genc yasta vatanina donus yolunda olmus, kimin umrunda?


    (a lifetime of type ii errors - 9 Mart 2005 03:51)

  • comment image

    gercek adi matoaka olan, kuzey amerika powhatan kabilesinden bir kizin lakabi. simdi lakap deyince biraz agir kaciyor hani; bana derler yilan ahmet seklinde... o yuzden nick name diyelim yukselen trendlere kapilip, ortamlara akalim. yani matoaka kardesimiz bugun sozluk yazari olsa idi, kerata, zipir ya da yaramaz cocuk anlamina gelen "pocahontas" nickini alirdi muhtemelen. en azindan o donemde kendisini oyle cagiriyorlardi.

    bugun powhatan kabilesine mensup kisiler, tum bu isim-lakap karmasasi icinde, tarihin carpitildigindan, yasanan tum aci olaylarin (adini agzima almayacagim diyordum ama) hollywood sinemasi tarafindan janjanli bir hale getirilmesinden dert yaniyorlar. ozellikle meshur seruvenci john smith' in kurtarilma hadisesi vukuu buldugunda, daha 11-12 yaslarinda olan matoaka kardesi, serpilmis ve bir ask hikayesi yasamaya hazir hale gelmis bir genc kiz olarak gosteren disney' e ates puskuruyorlar.

    bununla birlikte lay lay lay seklinde ortalarda sarkilar soyleyen bir kizcagizdan ziyade 17 yasina gelince ingilizler tarafindan tutsak alinmis, bu tutsakligi sirasinda, tutun ticaretini dunyaya yayip basimiza belayi saranlardan biri olan zengin ingiliz beyfendisi john rolfe' un "ozel ilgisine" maruz kalmis bir insan evladidir kendisi. evlilik sarti ile serbest kalan pocahontasimiz' a vaftiz yapilir, yildirim nikah kiyilir. ayrica bu yolla bir tasla iki kus vurulur, yerliler arasinda buyuk powhatan sefinin kizi ile evliligin getirmis oldugu ticari avantajlarin da farkina varilir. ardindan tutun isine para yatiran john abimiz, yeni dunyali karisini da tutun isi icerisinde direk olarak olmasa da, bir marketing araci olarak ingiltere' ye goturur. yedirilir icirilir, "cici yerli" imaji ile yeni koloninin nasil gelecek vaddettigi konusunda sahane bir kampanya yapilir.

    ancak bu alem kardesimize iyi gelmez. bizler icin eski dunya ancak pocahontas bacimiz icin "yeni dunya" olan avrupa' nin iklimi, havasi suyu ve en onemlisi vucudunun bagisiklik sisteminin kaldiramayacagi tuberkuloz gibi mikroplar, onun gencecik yasta topraklarindan cook uzakta olmesine neden olur. gravesend' deki mezari da kilisenin tadilat calismalari sirasinda yerle bir olur, mundar olur.

    bizler de tarihi gercekler konusunda yapilan bir takim tadilatlar nedeniyle "ayy caniiiim, ne sekeeer" diye eglenirken mundar oluruz. gene yapildi bir tanesi. hem de hic beklemedigimiz bir yonetmen tarafindan.
    (bkz: the new world/#9622126)

    kaynaklar:
    http://www.powhatan.org/pocc.html
    http://www.apva.org/history/pocahont.html


    (bosch kalfa - 1 Haziran 2006 04:56)

Yorum Kaynak Link : pocahontas