raven nickini kullananlar, genelde bu nicke delicesine bağlı olup çok uzun seneler bu nickle ortamlarda gezerlermiş.
lakin böyle kişiler, her ortamda raveni kullanmaya çalışıp ortamda çokçanadır bulunan birisi tarafından kapıldığını gördüğünde alternatif nick arayışlarına girerler. ama raven kafalarında hep bir köşede, dalında sinmiş, doğru anı beklemektedir.

(stormwaker - 15 Mart 2008 15:07)

insan bir anne ve iblis bir babanın kızı olan dc comics karakteri. iblis doğasını kontrol etmesi için tanrıça azar'ın önderliğindeki azarath boyutunda yetiştirilmiştir. burada, karanlık tarafa sapmamasını önlemek amacıyla, hiçbir şey hissetmesine izin verilmez. on yedi yaşına kadar bir kere bile kaşlarını çatmaz, gülümsemez, ağlamaz; sevinç, nefret, sevgi, acı, korku gibi duygulara uzaktır. hissedebildiği tek duygu babası trigon'a duyduğu öfkedir. hayatının büyük bir bölümünde teen titans ile kötülüğe ve trigon'a karşı savaşsa da zaman zaman içindeki karanlığın kontrolü altına girmiştir. saldırı, savunma, meditasyon ya da teleport amaçlı olarak kendisinin astral bir versiyonunu^* yaratabilir ve güçlü bir empati yeteneği vardır. ayrıca kontrolsüz de olsa geleceği görebilir.

(kryptonian - 26 Ocak 2009 23:48)

tekken 5'te ortaya çıkan ve devam oyunlarında da gördüğümüz bir karakter. uluslararası bir casus örgütü için çalışmaktadır. gerçek adını bilmeyiz, raven kod adıdır. dövüş tarzı direkt blade'dir. tekken 5'in açılışında izlediğimiz, heihachi mishima'nın jack-5'ler tarafından havaya uçurulma olayını uzaktan gözleyen şahıs budur işte. finalde jinpachi mishima'yı yendikten sonra jet uçağının üzerinde^* kollarını kavuşturup ayakta durarak, bir de gözlerini kısarak hq'ya döner ki karizmasına karizma katar.

(herojason - 14 Şubat 2009 00:59)

(bkz: raven riley)

(mcduman07 - 14 Şubat 2009 01:17)

teen titans üyesi, hayvan gibi güçleri olan ama kapasitesinin farkında olmayan hatun.

(youth gone wild - 24 Şubat 2009 07:29)

grave digger'ın "the grave digger" albümünde yer alan harika parça:

raven

once upon a midnight dreary
while i pondered weak and weary
lost my wife named leonore
an angel now for evermore
thunder, lighting crushed the sky
a raven stood before my eye
flew into the chambers door
when such name as nevermore

raise your face to the midnight sun
don't touch the angel, don't hide and run
look into the eye of this evil toy
fly with the raven seek and destroy

caught from some unhappy master
an unmerciful disaster
the raven fades away my sadness
made me smile but made me restless
prophet said i, thing of evil
haunted horror, priest of devil
let me stay there with my pain
demonic sorrow crawls through my veins

raise your face to the midnight sun
don't touch the angel, don't hide and run
look into the eye of this evil toy
fly with the raven seek and destroy

(iron maiden fan - 3 Ekim 2002 00:03)

(bkz: edgar allan poe)
(bkz: the alan parsons project)

(yul - 3 Ekim 2002 18:10)

sabancı üniversitesinde oquyan süper dm deniz can büyükbingöl'ün her daim kullandığı nicktir..

(drow kerim - 23 Kasım 2002 16:43)

kuzgun demek aynı zamanda...

yannız şaştım kaldım, demosceneymiş, demoscene mi kaldı ki lan, neyin mücadelesindesiniz daha, biz yıllarca ekran başında köpek olduk da ne oldu...

en neticesinde ew arkadaşlarım olan bu danalar, gençtir, henüz ateşlidirler, çocukturlar; eşşek sıpaları, yaparız yaqında bişiler.

(cyrano - 10 Haziran 2000 17:04)

etkili kullanıldığında son derece faydalı bir starcraft 2 ünitesi.

enerjileri 200 olan 2 raven ile rakibin expansion aldığı yerlere gidip 8 tane auto turret attıktan sonra scv/probe/drone kardeşlerin 10-15 saniye içinde temizlendiğini görebiliyorsunuz.

bu taktiği kullanarak rakibin saldırdığınız bölgeye mecburen destek göndermesinden sonra kendi asıl saldırı unsurlarınızla ya diğer expansion aldığı yerlere ya da ana üssüne saldırıp ciddi zarar vermeniz işten bile değil.

en büyük güzelliği ise raven'ın bu işleri yaparken mineral veya gaz yerine enerji kullanması ve maliyet getirmemesi.

starcraft 2'de terran'ın protoss ve zerg karşısında ezici üstünlüğünün bence açık kanıtlarından biri bu ünite.

(akincibeyi - 17 Eylül 2010 11:41)

yardımcı rollerdeki krista allen ve gayet tombikto olan memintolarından başka çok fazla bir şey vaad etmeyen 1996 yapımı, türkçe adı "kuzgun takımı" olan ve burt reynolds içeren aksiyonumsu film. 1998 ya da 1999 yılında gazete ile vcd'si verilmişti sanırım ve o zaman izlemiştim. onca yıldan sonra aklıma düştü gece gece, hatta 40. dakika bile aklımda kalmış -ne pis bir hafızam varsa, akşam yediğimi hatırlamam oysa- bu meminto sahibi oyuncunun adının krista allen olduğunu da öğrenmiş bulunduk böylece.^*

(dntpnc - 20 Ekim 2011 03:10)

mac için potansiyeli olan site specific browser.

http://raven.io/

(passion rules the game - 5 Ocak 2012 12:25)

(bkz: the raven)

(yok - 23 Kasım 2000 03:59)

http://www.theravenband.com/

(none - 31 Ocak 2005 20:15)

tvangeste grubunun firestorm adlı albumunun 2. şarkısıdır.. yanında parantez içinde under the black raven s wings yazar..

(muzlu - 9 Nisan 2005 08:59)

ankaranın küçük esat semtinde, reşit galip caddesinde bulunan bir prova ve kayıt stüdyosudur. çift kros tama davul, marshall mg100 amfiler, ampeq bas amfisi gibi ekipmanları bulunur (avulcu olduğum için gitar ve bas ekipmanında hatalı söylemler olabilir kusura kalmayın). 3 ortakdan oluşan bu naçizane mekanın ortakları son derece kafa ve iyi insanlardır ( 2 ortak crossfiredan) (bkz: crossfire) ( 1 ortak arcane den) (bkz: arcane)

genelde orada kayıt yapan gruplar metal ve rock grupları olmasına karşın rap, alternatif ve diğer türlerde de kayıt deneyimi olan stüdyonun kayıt için ekipmanlarıda oldukça yerindedir. izmir ve istanbuldan bile kayıt yapmak için buraya gelen gruplar mevcuttur. tavsiye edilesi, gidilip kayıt yapılası, müzik çalınası bir yerdir. solitude un, magick in, celestial asylum un ve daha nice grubun kayıdı burada yapılmıştır.şu anda da raven da knightmare ın albüm kayıdı yapılmaktadır.

(volvera - 23 Ağustos 2005 01:26)

haida , kwakuitl ve tsimshian inanislari basta olmak uzere kuzey amerika yerlilerinin mitolojisinde siklikla rastlanan yaratici ruh. dunyayi yaratip, gunesi kaciran ve sonra da hayatin uzerine salan ta kendisidir. rivayet odur ki, kuzgun agzinda bir kaya parcasiyla ucar iken kaya okyanusa dusmus ve dunyaya donusmustur. sonra insanlar karaya cikmistir ve fakat karanliktan cikmalari gene kuzgun sayesinde olmustur. o donem gunesi, ayi ve yildizlari koruyan, suyun ve atesin egemeni gri kartal insanlardan hic mi hic hazzetmediginden kelli taze sudan, atesten ve isiktan zirnik koklatmamaktadir insanciklara. kartal efendi'nin bir icim su gibi bir kizi vardir. bizim kara kuzguncuk da afili bir delikanlidir. gene de temkinlidir. kizi karayim ve guzelim diye tavlamaya ugrasmaz. kar beyazi bir kus kiligina girer cingoz ve masumiyete buladigi askiyla kizin aklini basindan alir. kizcagiz da nasil akca pakca hayaller kurduysa artik, kuzgunu babasiyla tanistirmak ister. kuzgun kartalin inine girdiginde insanlik ugruna askini feda eder ve mustakbel damat olarak girdigi inden robin hood gibi cikar. kanatlarinda gunes, ay, yildizlar, memba suyu ve ates olmak uzere. gunesi gokyuzune asar, uzerine vuran isikla ucmaya devam eder. ay icin munasip bir yer bulur. yildizlari itinayla serpistirir. suyu gollere, pinarlara akitir. gagasinda kalan son ganimet atestir. atesten cikan dumanin isi kuzgunun kanatlarini tekrar siyaha boyar. kuzgun artik istese de rengini bir daha hic degistiremez. ates yandikca gagadan da olacagini anladigi icin alcalip iki kayanin arasina zulalar atesi. insanciklar sonradan kayalari birbirine surterek aciga cikarmistir atesin ruhunu.

(genx - 12 Haziran 2006 04:37)

nuh'un gemisi'nden ilk cikan kus.

(genx - 22 Haziran 2006 10:35)

bunun moses^* adında olanı animal farm da rol alır. ve her cesit din adamini sembolize eder.

(brownie - 22 Haziran 2006 10:38)

sözlerinin türkçe çevirisi şu şekildedir:

raven
(kuzgun)

they caged me in this dark and dreary hole
(beni bu karanlık ve izbe deliğe kapattılar)
i can't break my mind or free my soul
(ne aklımı parçalayabiliyorum ne de ruhumu özgür bırakabiliyorum)
loneliness invades my body, which's like an old worn doll
(yalnızlık, eski yıpranmış bir oyuncak bebek gibi olan vücuduma saldırıyor)

i can't remember when i came here
(buraya ne zaman geldiğimi hatırlayamıyorum)
and how long i've been smelling this damp air
(ve bu nemli havayı ne zamandan beri soluduğumu)
this must be the abyss of hell not a forgotten damned lair
(burası unutulmuş lanet bir mahzen değil cehennem çukuru olmalı)

my only visitor is that raven sometimes comes
(tek ziyaretçim arada bir gelen şu kuzgun)
he's standing on the railing and looking into my eyes
(parmaklıklarda duruyor ve gözlerimin içine bakıyor)
he knows how helpless i am and he is laughing at my cries
(ne kadar çaresiz olduğumu biliyor ve ağlayışlarıma gülüyor)

now fly away
(şimdi uç)
get someone here
(buraya birini getir)
i can't resist
(dayanamıyorum)
or let me die
(ya da bırak öleyim)

raven, fly over the grey clouds to the dark sun
(kuzgun, gri bulutların üzerinden kara güneşe uç)
raven, fly over the grey clouds to the dark sun
(kuzgun, gri bulutların üzerinden kara güneşe uç)
raven...
(kuzgun)

noone hears me
(kimse beni duymuyor)
noone cares about me
(kimsenin umrunda değilim)

i don't remember
(hatırlamıyorum)
what i was fighting for
(ne uğruna savaştığımı)
i know i'm guilty
(suçlu olduğumu biliyorum)
open this goddamn door
(aç şu lanet olası kapıyı)
war really needs me
(savaşın bana gerçekten ihtiyacı var)

echoing in my head
(kafamın içinde yankılanıyor)
footsteps get closer
(adımlar yaklaşıyor)
they all want to see me dead
(hepsi beni ölü görmeyi istiyor)
heartbeats get faster
(kalp atışları hızlanıyor)
they come to kill me
(beni öldürmeye geliyorlar)

set me free, set me free or let me die
(beni serbest bırak, serbest bırak ya da bırak öleyim)
i.. i don't want to live anymore
(daha fazla yaşamak istemiyorum)

i don't remember
(hatırlamıyorum)
what i was fighting for
(ne uğruna savaştığımı)
i know i'm guilty
(suçlu olduğumu biliyorum)
open this goddamn door
(aç şu lanet olası kapıyı)
war really needs me
(savaşın bana gerçekten ihtiyacı var)

tell me which is better
(hangisinin daha iyi olduğunu söyle)
dying or suffering here
(ölmek mi yoksa burda acı çekmek mi)
now i can't gather
(şimdi karar veremiyorum)
this should be my fault
(bu benim hatam olmamalı)
please god forgive me
(tanrım lütfen beni affet)

(bkz: dark abyss)

(bodom - 10 Temmuz 2006 17:48)