• "prodüksiyon bütçesindeki kısıtlamalar nedeniyle yeşilçam uyarlamasında filmin ismini kısmen değiştirmek gerekmiştir.(bkz: sarı mersedes)"




Facebook Yorumları
  • comment image

    epey vasat bir film. hatta vasat altı bir film. muazzam bir cast deyip açıp izliyorsun ve karşına böyle bir şey çıkıyor. oyuncuların bu dandik ötesi senaryoyu kabul etmelerinin kanımca tek nedeni sette fazla zaman geçirmeyecek oluşlarıydı. zira birbirinden bağımsız (pardon! rolls royce ile bağlantılı hale getirilmiş -pehh-) üç öykü anlatılıyor. her öykü 30-40 dakika sürüyor. yani oyuncuları aynı sahnede görmüyoruz. meraklısına kim kimle oynamış yazayım:
    -ömer şerif - ingrid bergman (3. öykü)
    -george c. scott - shirley maclaine - alain delon (2. öykü)
    -jeanne moreau - rex harrison (1. öykü)

    bu üç öyküyü bağlayan tek şey yukarıda yazdığım gibi sarı bir rolls royce. böyle saçmalık olmaz. insan "acaba rolls royce mu bu filmi çektirdi?" diye düşünmeden edemiyor. zira öyküler öylesine klişe, öylesine baştan savma yazılmış ki sipariş üzerine, rolls royce'un tanıtımı için çekilmiş olduğunu düşünmemek zor. ömer şerif ve ingrid bergman'lı son öykü mesela, epey epey kötüydü. devrimci bergman'a gülmemek zordu. moreau ve harrison'lı ilk öykü de "bu ne amk, ne anlatıyorsun lan?" dedirtti. bir amacı dahi yok ilk öykünün. berbat. 2. öykü bir nebze daha iyiydi. ama klişelerle doluydu: delon'un oynadığı çapkın, ahlaksız fotoğrafçı ile bir gangsterle (scott) evlenmeye hazırlanan maclaine'in karakterinin aşkı. pehh. epey klişe. scott-maclaine ve delon'u izlemek diğerlerine nazaran daha keyifliydi. bilhassa maclaine'i. ama neticede dandik karakterler, ne idüğü belirsiz öykülerle doldurulmuş vasat altı bir film bu. casta rağmen vakit kaybı. yazık.


    (sherlock holmes 90 - 10 Ağustos 2016 16:01)

Yorum Kaynak Link : the yellow rolls royce