The Room ' Filminin Konusu : The Room is a short starring Andrew Barlow, Barry Cullison, and Diana Agostini. An unemployed factory worker terrorizes his wife and son, until the boy's imagination allows him to escape in a miraculous way.
Ödüller :
Cannes Film Festivali : "SACD Award-Best Short"
dünyanın en güzel filmi. abartmıyorum. bir filmi izlerken bu kadar iyi vakit geçirdiğimi hatırlamıyorum. filmin yönetmeni ve aynı zamanda başrol oyuncusu olan tommy wiseau'nun fanıyım bundan böyle. izleyin, izlettirin.--- spoiler ---kısa mesafeden birbirlerine top atarak oynayan eşek kadar adamlar ve oynamak istemeyen biri çıktığında "çipçipçipçip" diyerek taklit edip onu yeren pis arkadaşlar, birbirlerini öldürme noktasından anında tokalaşarak geri dönen bi'takım manyaklar, bir kapıdan girip öbüründen çıkan ve sahnelerinde sadece "kızım saçmalama" diyen lisa'nın annesi, "he's my friend" diye diye arkadaşının sevgilisiyle yatan mark, hayatımda görmediğim duymadığım türde pozisyon çeşitliliği, bir adamın öldüğünü adamın kanına dokunarak anlayan supersonik insanlar, muhteşem oyunculuk performansları ve daha neler neler.. --- spoiler ---
(djnr - 12 Şubat 2010 11:17)
otisabi'nin "mutlaka izlemelisin cok guzel" demesiyle "herhalde cok kaliteli bir yapim" diyerek basladigimiz macerayi, "noluyo lan nasi film bu" ve nihayetinde "ahahahahhrggghhhhh" efektleriyle aglayarak bitirdik.bence grup terapi seanslari yapilmali ve insanlar filmde neleri garipsedigini yazmali ki kulturel etkilesim olussun:- bir heavy metal grubunda muhasebeci olarak calisan basrol oyuncusu. - denny'nin yataga atlayip "sizi seyretmek istiyorum" diye gelmesi? fakat sonra ciftlerin yalniz kalmak istediklerine ikna olmasi.- insani sevismekten sogutan sevisme sahneleri. ne ise yaradigi merak edilen ve surekli yataga getirilen bir gul dali. yengec gibi yan sevisen erkekler.- bir diyalogu en az 10 kere oturup kalkmadan bitiremeyen insanlar.- evin bir kapisindan girip obur kapisindan cikan transit anne. kanserli ama pek onemsemiyor.- dugunde dahi elinde rugby topuyla dolasan denny. sozde johnny'nin destegiyle burslu okula gidiyor ama butun gun evde?- birbirine top firlatmak istemeyenlerin korkak olarak anilmasi ve bunlara yapilan kus sesi efekti. - johnny'nin bu efekti gercek bir kavgada da "motherfucker" dedikten sonra kullanmasi.- denny'yi silahli saldiridan kurtarma sahnesi herkesin catiya teleport olmasi. 2 saniye once onla tanisan annenin denny'nin hayatini sahiplenmesi.- gotik makyajli psikolog arkadas.- herkese hicbir geregi yokken yalan soyleyen manyak kari. bunu da "you gotta live live live!" diye sakip sabanci felsefesine dayandirmasi.- johnny'nin 6 aydir surekli kaydeden teybi- yerdeki az once tabancayla olen adama bakıp sarfedilen "o simdi daha iyi bi yerde" repligi. herkesin cesedi seyretmesi "vay be ölüye bak" diye.
(ssg - 12 Şubat 2010 11:29)
öncelikle şunu söyleyeyim: otis bir şınav çekilmiş, izlemen lazım dese tereddütsüz izlerim, sinema konusundaki zevklerimiz o derece uyuşuyor. önerdiği hiçbir filmden/diziden hayal kırıklığıyla döndüğüm olmadı (tommy'le beni tanıştırdığı için de kendisine çok teşekkürler). o sebeple de peşinden çok koştuğum bir film bu, her bir yerlerde aradım. halbuki ne salakmışım, rapidshare'den premium hesapla yarım saatte indiriverdim. aynı zamanda da gözlerim fal taşı, çene kemiğim komple aşağıda izledim. filmin tamamını 'o ne yaa', 'bu ne yaaa', 'nassı yaaa' 'aha aha aha yaaa' çığlıklarıyla izledim. bana eşlik eden arkadaşımla gözlerimiz yuvalarından fırlamış, gördüğüne inanamamış bakışlar atarken bulduk kendimizi bolca. birbirimize attığımız bakışlar daha çok 'benim gördüğümü sen de gördün di mi? kafayı yemedim yani' dercesine akıl sağlığımızı teyit etme amaçlıydı. filmin sonunda tommy'e dönüşmekten hayatım boyunca kendisi gibi 'aha aha aha' diye gülecek olmaktan filan ürktüm. o derece absürd, gerçek olamayacak enfeslikte kötü. tommy wayso gelsin, benim hayat hikayemi çeksin, hatta beni oynasın isterim. aha aha aha. ay don vanna tolk ebaud it.
(fake plastic love - 23 Mart 2010 00:33)
filmi ikinci izleyisimde sok yasadim. ben 70'lerde cekilmis deneysel bir film zannetmistim niyeyse, boyle bir ekonomik krizden, o donemin b-film furyasindan cikma bir sey. bu resmen 2003'te 6 milyon dolar butceyle cekilmis. inanilmaz.hakkini vererek izlemek icin fanlari bir rehber hazirlamislar:http://www.avclub.com/…ers-guide-to-the-room,25721/
(ssg - 16 Nisan 2010 14:13)
new york uluslararası film festivali'nde ödül almış 2003 yapımı tommy wiseau filmi. yapılabilecek en kötü filmi nasıl yaparım mantığıyla filme yaklaşılmış ve bu başarmış. film, halen bazı sinemalarda vizyona girmekte ve seyirci toplamaktadır.
(servicio - 16 Nisan 2010 16:50)
her ay los angeles'taki laemmle's sunset 5 sinema salonunda tommy wiseau'nun şahsen katılımıyla hıncahınç dolu bir salona oynanan film. neredeyse hababam sınıfı tatilde filmi kadar çok izlediğim bu film hakkında yazacak o kadar çok şey birikti ki, oturup yazmaya kalksam harcayacağım zamana acıyor ve haliyle yazmaya kıyamıyorum.
(otisabi - 17 Nisan 2010 20:51)
buyuk auteur tommy wiseau'nun vizyonu sayesinde vucuda gelebilmis film. filmin kendisinden daha tuhaf olabilen bir sey varsa o da tommy'nin bu film icin 6-7 melyon dolarlik finansman bulmus ve tum film ekibinin bu kadar absurd bir produksiyonu neticelendirmesini saglamis olmasidir herhalde. roportajlarindan, vs. anladigim kadariyla reel hayatta da johnny karakterinde bir insan olarak bunu basarmasi her acidan takdire sayan. umuyorum ki kendisinin "aha aha aha" seklindeki gulusunu ve tanimlanamaz aksanini daha nice filmlerde duyar, android kirmasi vucudunu fazla gostermemesi kaydiyla surreel oyunculuk anlayisina daha nice yapimlarda tanik oluruz. "oh, hi mark."
(oblivion - 5 Mayıs 2010 15:04)
tommy wiseau'nun bunu bilincli yapmadigi verdigi roportajlari okuyarak anlasilabilir. aha ilk rastgele denk geldigim roportaji: http://www.avclub.com/articles/tommy-wiseau,29598/
(ssg - 8 Mayıs 2010 17:13)
5000 meme gucunde film. meme'lere gark ettiren, bir atom bombasinin uzerinde oturuyormus gibi hissettiren. not always.anyway, how's your sex life?
(glass sealed - 20 Temmuz 2010 07:29)
--- spoiler ---"johnny: i did not hit her, it's not true! it's bullshit! i did not hit her! i did *not*. oh hi, mark."--- spoiler ---
(djnr - 15 Ağustos 2010 16:37)
eşiyle kavga halindeyken bir anda sakinleşebilen bir başrol oyuncusuna sahip film;-you drive me crazy!-good night!-don't worry about it! i still love you! good night lisa!ulan daha iki dakika önce hatunu sinirden kanepeye fırlatıyordun! ayrıca danny gelip "ben senin hatuna aşığım, öpmek yalamak istiyorum" dediğinde "don't worry about it, lisa loves you as a friend!" diyor bu başroldeki adam. yalnız başıma izlediğim bir filmde hiç bu kadar eğlenmemiştim.filmdeki en gubidik replik: that's the idea!ayrıca smokin giymiş dört adam birkaç saniye top atıp tutuyorlar ve sahne hiçbir şey olmadan bitiyor. filmden alınacak ders: muhabbet sırasında konuyu değiştirmemiz gerektiğinde hemen; "anyway, how's your sex life?" sorusunu sormamız gerektiği.
(avedis - 28 Ağustos 2010 19:51)
o kadar muhtesem bir filmdir ki bu, izledikten sonra birkac hafta filmin replikleriyle konusmaktan kendinizi alamazsiniz.*aslinda filmde deginilmesi gereken bir ton sahne var ama bence filmle ilgili en carpici gercek, psikologu oynayan elemanin filmin yarisinda "yeter ulan" demesi ve seti terk etmesini takiben, filmin ikinci yarisinda kendisine zerre benzemeyen ve nereden ciktigini bir sure kavrayamadiginiz baska bir aktorun oynamaya devam etmesi.ayrica tommy wiseau amcamiz 35 mm ve dijital kamera arasindaki farki bilmedigi icin filmi bir 35 mm bir de dijital kamerayla cekmis.filmdeki diyaloglar o kadar muhtesemdir ki, sanki biri captain subtext'i cagirmis ve truth helmet'i acik unutmus gibidir. karakterler soylemeleri gereken seylerin altinda yatan anlamlarla konusurlar. filmden muhtesem replikler icin buradan buyurun hatta.sanirim denny'i tas catlasin 11-12 yaslarinda bir tipin oynamasi gerekirken casting asamasinda bir problem cikmis olabilir. cunku top oynayalim diye tutturmasi, "senin hatuna asigim ben abi" seklinde dolanmasi filan ve hosgoruyle karsilanmasi baska turlu aciklanamaz.bir de o kasiklar nedir yahu?
(chaosangel - 29 Mayıs 2011 13:56)
bu filmde johnny karakterinin bir cümlesi filmi beşinci izleyişimde biz türklere yönelik espri yapıldığını gösterdi bana. şöyle;--- spoiler ---denny gerizekalısı "abi ben senin karın lisa'ya aşığım hastasıyım." dedikten sonra şöyle bir geyik dönüyor.-lisa loves you as a friend. you are like family for us denny. what about elizabeth, huh?--- spoiler ---ölümlerden döndüm.
(avedis - 20 Mart 2013 22:32)
baktım da herkese tavsiye etmeme rağmen bu filme entry girmemişim, izledikten sonra beyin ölümüm gerçekleştiğinden olabilir. zaten tek başına izlenilecek film değil, yoksa geçici iq düşmesi yaşıyor insan. sonra düşündükçe "lan bu ne ehsafkdjdlf" deniyor. eş-dost ortamlarında izleyip zuahahaha demelik film bu. ayrıca sekizli, duman çıkartmalı sahneler de kimi bünyelerde yanak kızarmasına neden olur, bonus eğlence işte.aydidnthithör, aydidnt....ohaymark
(sambalici - 20 Mart 2013 22:52)
oh hi sözlükçü,morpheus'ın neo'ya dediği gibi "unfortunately, no one can be told what the room is. you have to see it for yourself."lakin, eğer filmi izlediysen, the nostalgia critic'in kritiğini de izleyip eğlenebilirsin: http://www.youtube.com/watch?v=dfxri6oremafilmi izlemediysen de mutlaka izle. ama tek başına izleme. zira her so bad it's good yapım gibi en randımanlı tad, birileriyle yorum yaparak izleyince alınabiliyor.
(piper - 24 Mart 2013 20:06)
inanılmaz güzel bir zeka/bulmaca oyunu. tek sorunu çok çabuk bitmesi. orta seviye ingilizcemle mektupları tam olarak anlayamasam da oyunu oynarken baya zevk aldığımı söyleyebilirim.
(timberwolves - 7 Ağustos 2013 06:12)
aşmış oyun. bazen sıçmaya diye gidip tuvalette gizli gizli oynuyorum.
(akilsiz bkz - 14 Eylül 2013 16:59)
rahat batıyor azıcık kendimi sinirlendireyim bunu yaparken de yok yere para harcayayım dedirten oyun. *
(anouschka - 1 Aralık 2013 18:02)
epilogue bolumunun nasil gecildigine dair en ufak bi fikrimin olmadigi, insanlarin flappy bird gibi gerizekali bi oyunu bagimlilikla oynadigi bu gunlerde boyle bir oyunu nasil oynamazlar aklimin almadigi, sirf goruntu kalitesiyle efsaneler arasina coktan secmeli girmis oyundur.
(cayisekersizrakiyisekicenadam - 17 Şubat 2014 22:05)
bitirince boşluğa düşüren eğlenceli ve sanıyorum ücretli bir oyun. bir an sonsuza kadar beni oylayabileceğini sanmıştım. ancak mantığını kavrayınca çok hızlı ilerliyorsunuz.
(permission - 28 Eylül 2014 16:46)
Yorum Kaynak Link : the room